SEMA.4.2019.HAÇLILARIN TANINIRLIĞI: KONYA ÜNİVERSİTE GENÇLİĞİ ÖRNEĞİ (Knowing The Crushers: The Case of Konya University Youth) - Mücahit Sami Küçüktığlı (original) (raw)

HAÇLILARIN TANINIRLIĞI: KONYA ÜNİVERSİTE GENÇLİĞİ ÖRNEĞİ Knowing The Crushers: The Case of Konya University Youth

Selçuklu Medeniyeti Araştırmaları Dergisi (SEMA) Journal of Seljuk Civilizational Studies (JSCS) , 2019

“Haçlılar” meselesi tarihin tozlu raflarında yerini almışken son yıllarda Afganistan ve ardından Ortadoğu’da Irak ve Suriye krizleriyle tekrar yine gündeme oturmuştur. Dünyanın şu anki egemen gücü olan Amerika Birleşik Devletleri ve onun yöneticileri eliyle “Haçlı ruhu” tekrar dile getirilerek küresel anlamda medya ve ülke gündemlerini yeniden işgal etmeye başlamıştır. Ortaçağ’da tarihsel bir olgu olarak Haçlılar ile mücadelede Türkiye Selçuklu Devleti ve onun başkenti Konya’nın önemi büyüktür. Bu makalede Konya’da öğrenim gören üniversite öğrencilerinin günümüzde yaşanan olaylar çerçevesinde Haçlı gerçeğini tanıma düzeyi ölçülmeye çalışılmıştır. Konya, Anadolu’ya gelen Müslümanlara uzun bir süre başkentlik yapmış ve Haçlı saldırılarını büyük ölçüde akamete uğratmış bir şehirdir. Alâeddin Tepesi’nde metfun bulunan başta Sultan Alâeddin ve II. Kılıçarslan olmak üzere, Haçlılara karşı direnişin sembol ismi olan sekiz Selçuklu sultanını Konya, bağrında taşımaktadır. Bu önemli tarihsel arka plan, özellikle Konya’da eğitim gören öğrenciler tarafından ne ölçüde tanınıyor? Bugüne kadar cevabı tam verilmemiş bir soru olarak karşımızda durmaktadır. Konya’da öğrenim gören üniversite öğrencilerine bilimsel bir araştırma biçimi olarak anket tekniği uygulanmış ve sonuçları SPSS ile analiz edilerek gençlerin Haçlı tanınırlığı ölçülmeye çalışılmış olup gençlerde Haçlılar hakkında yeterli seviyede bir bilgi ve bilinç düzeyi olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Tarih eğitimi alanında faaliyet yürüten kurumlar başta olmak üzere kültür ve sosyal alanda halkla ilişkiler çalışması yaparak tarih bilincini artırmaya dönük faaliyetler yapan yerel yönetimlerin makale sonuçlarından yararlanacakları düşünülmektedir. Although the Crusaders are historical event, they were reiterated by the American President during Afghanistan and the recent Iraq, Syria wars in the Middle East. Turkey in the fight against the Crusaders Turk Seljuk Empire and its capital as a historical phenomenon is known the importance of Konya. In this article, the level of recognition of the Crusader reality of the students studying in Konya among young people were tried to be measured. Konya has been the capital of the Muslim Turks who came to Anatolia for a long time and has largely destroyed the Crusade attacks. On the Aladdin Hill in Konya, Sultan I Kılıçarslan and II. Kılıçarslan tombs are known as the symbol name of resistance against the Crusaders and many Seljuk sultans are there. To what extent is this important historical background recognized, especially by university students studying in Konya? What is the recognition of the Crusaders in Konya? So far, the questions remain unanswered questions. The research was conducted by applying questionnaire technique as a scientific research form to university students studying in Konya and the results were analyzed with SPSS and the Crusader recognition was tried to be measured. In conclusion that there is not a sufficient level of knowledge and awareness about the crusaders among university young people of Konya city. It is thought that the local administrations, especially the institutions that carry out activities in the field of history education, will carry out activities to raise awareness of history by conducting public relations studies in the cultural and social fields.

KENT MOBİLYASI İLE ANLATILAN TARİH KONYA / SİLLE BÖLÜM 4: ANADOLU GELENEKSEL MİMARİMİZ VE GELECEĞE TAŞINAN KİMLİK “SİLLE”

Editör: Şebnem ERTAŞ Detay Yayıncılık, 2017

Kent Mobilyası ile Anlatılan Tarih Konya/Sille çalışması, “Konya Sille de Geleneksel Doku İçerisinde Kent Mobilyalarının Bir Yöntem Dahilinde Tasar- lanması ve e-Kitap Oluşturulması” adlı KTÜ SBA-2016-5350 proje kodlu BAP 01 Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Destek Programı kapsamında Karadeniz Tek- nik Üniversitesi BAP Koordinasyon Birimi tarafından desteklenen bir çalışma sonucu ortaya çıkmıştır. Kitabın bölümleri; kentlerin, zaman içerisinde süregelen toplumsal ve kül- türel değerlerini ifade eden kimlikleri üzerinde ele alınan yazılardan oluşmak- tadır. Bu bağlamda özellikle kent bileşenleri ile öğelerine değinerek, kent mo- bilyası tasarımı ile yerleşim merkezlerinin kimlik değerlerinin önemi belirtil- miştir. Bu noktadan hareketle, büyük bir turizm potansiyeline sahip olan Konya ili için önemli bir kültür turizmi koridoru olan; Sille Yerleşim Bölgesi’nin ticari hayatını, sosyo-kültürel yapısını ve mimari karakterini yansıtan kültür turizmi- ni destekleyeceği düşünülen Hükümet Caddesi pilot alan olarak seçilmiştir. Kitabın son bölümünde yer alan etkinlikler; ülkemizin hem tarihi hem de gelişen yerleşim yerlerinde yapılabilecek kent mobilyaları tasarımlarına nasıl yaklaşılması gerektiğine dair önemli bir yöntem önerisi sunmaktadır.

GENÇLERE YÖNELİK NASİHATNAMELER KAPSAMINDA HAYRİYYE ve GENÇLERLE BAŞBAŞA’NIN KARŞILAŞTIRILMASI, KURTUBA AKADEMİ SOSYAL BİLİMLER VI. ULUSAL ÖĞRENCİ SEMPOZYUMU "BİR DİNAMİK OLARAK GENÇLİĞİMİZ" Sempozyum Kitabı, s. 302-324, 2019.

KURTUBA AKADEMİ-BİLSAM, 2019

Türk edebiyatı birçok yazın türünde olduğu gibi gençlere yönelik eserler ve nasihatnameler konusunda da oldukça zengindir. Temelde iyiyi, güzeli öğütlemeyi amaçlayan nasihatler, Orhun yazıtlarından günümüz eserlerine varıncaya kadar bütün dönemlerde önemli bir yer tutar. Nasihatnameler çoğunlukla toplumlara veya belirli bir kişiye (yazarının kendi evlatları gibi) yazılırken kimileri devlet idaresine yöneliktir. Klasik Türk edebiyatında İranlı şair Feridüddin Attar’ın Pendname’sinin tesiriyle nasihatname veya pendname adı ile birçok eser yayınlanmıştır. Bu dönemde oldukça önemli yer tutan nasihatnameler 19. yüzyılda tesirini kaybetmiş, kısa manzumeler ve küçük çalışmalar halini almıştır. Bu çalışma kapsamında aradan geçen yüzyılların ne gibi farklılıklar meydana çıkardığını görmek adına adı zikredilen iki eser karşılıklı olarak incelenecektir. Çalışmada amaç, farklı dönemlerde gençlere yönelik tavır, tutum ve istekler nelerdir, dönemin bu istekler üzerindeki tesiri nedir ve günümüz gençlerine bu eserlerden ne tür bir örnek çıkarılabilir sorularını cevaplamak olacaktır. Bu amaçla XVII. yüzyıl şairlerinden Nâbî’nin oğlu Ebu’l-hayr Mehmed Çelebi için kaleme aldığı Hayriyye’si ile 20. yüzyıl yazarlarından Ali Fuad Başgil’in Gençlerle Başbaşa adlı eserleri karşılaştırılacaktır.

YETKINLIGE DAYALI INSAN KAYNAKLARI YONETIMI VE UNIVERSITE GENEL SEKRETERLERI

Ahi Evran 2nd International Conference on Scientific Research Full Text Book Vol 3, 2022

Genel olarak bireyin belirli bir işte yüksek performans gösterebilmesi için sahip olması gereken bilgi, beceri ve kişisel özelliklerin bir bütünü olarak ifade edilen yetkinlik terimi son yıllarda örgüt literatüründe özellikle de insan kaynakları alanında oldukça önemli bir kavram haline gelmiştir. Çalışmada, bilginin kuramcısı olan üniversitelerde, son zamanlarda sayıları giderek artmaya başlayan Akademisyen Genel Sekreterlerden yola çıkarak Yönetim Hizmetleri Örgütünün (idari teşkilat) en üst yöneticisi durumundaki Genel Sekreter konumu için gerekli olan yetkinliklerin neler olabileceği ve üniversitelerdeki mevcut durum incelenmiştir. Yetkinliğe Dayalı İnsan Kaynakları Yönetimine göre bir üniversite Genel Sekreterinin üniversite yönetimi ve idari birimlerin iş süreçleri hakkında bilgi sahibi olması, idari birimlerin iş süreçlerinin daha iyi ve daha kolay nasıl yapılabileceğini önerebilecek düzeyde teknik bilgi ve beceri sahibi olması (hangi durumda hangi ihale tekniğini kullanılabileceği, öğrenci kulüplerinin işleyişi, birimlerin örgütlenmesi, İK politikaları, mali politikalar, performans değerlendirme, örgütsel davranış, planlama, vb.) ve tecrübe sahibi olması (3 yıl öğrenci işlerinde, 2 yıl personel işlerinde, vb.) gerektiği değerlendirilmektedir. Ayrıca, idari iş süreçlerinin yerine getirilmesinde ilgili yöneticileri ve personeli anlayan, destekleyen ve motive eden bir tavır/tutum içerisinde olması ve başarının anahtarının Genel Sekreterin liderliğinde gelebileceğini bilerek takipçilerini etkilemesi (Yönetsel Yetkinlik göstermesi) beklenmektedir. Çalışma kapsamında Kasım 2021-Şubat 2022 döneminde (4 aylık bir araştırma evresi) dokuman analizi yöntemi ile yükseköğretim kurumlarının web siteleri incelenmiş ve üniversitelerde görev yapan Genel Sekreterlerin %34,7'sinin (69 üniversite) Akademisyen olduğu tespit edilmiştir. Bu durum devlet üniversiteleri ve vakıf üniversiteleri açısından ayrı ayrı incelendiğinde ise devlet üniversitelerinde bu oran %40'a yükselirken vakıf üniversitelerinde ise %25'e düşmektedir. Tam zamanlı mesai gerektiren bir görev olan ve üniversitelerdeki bütün idari teşkilatı yönetmesi gereken Genel Sekreterlik görevinin aynı zamanda ders yükümlülüklerini yerine getiren, idari süreçlerle ilgili tecrübesi, bilgisi ve yetkinliği olmayan ancak yürüttüğü akademisyenlik mesleği açısından üst düzey yetkinlik elde etmiş akademisyenler tarafından yürütülmesi, üniversitelerde idari teşkilatların performansını negatif etkileyerek olumsuz sonuçlar doğurabilecektir. Ayrıca, akademik göreve ek olarak tedviren görevlendirmelerle (2547 sayılı Kanun'un 13 b/4 maddesi gereğince) Genel Sekreterlik görevinin yürütülmesi Sayıştay raporlarında belirtildiği üzere yasalara uygun değildir.

SOSYAL BİLGİLER DERSİ 4. SINIF İÇİN TASARLANAN ‘İNSANLAR ve YÖNETİM’ ÜNİTESİNDE GEÇEN KAVRAMLARA YÖNELİK ÖĞRENCİ ALGILARI

2017

Ogretimin gerceklesmesi icin ogretim araclarina ihtiyac vardir. Ogretim ortamlarinda en yaygin olarak kullanilan arac ders kitaplaridir. Ogrencilerin birincil basvuru kaynaklari arasinda yer alan ders kitaplarinin, onlarin ogrenmeleri uzerinde onemli bir etkiye sahip olduklari bilinmektedir. Bu calismada ilkokul 4. sinif Sosyal Bilgiler dersi ‘Insanlar ve Yonetim’ unitesinde gecen kavramlara yonelik ogrencilerin algilari olculmeye calisilmistir. Arastirmada gercek deneme modellerin icinde yer alan ontest-sontest kontrol gruplu seckisiz modelin aynisi olan ontest-sontest esitlenmemis kontrol gruplu model kullanilmistir. Ilgili alanla ilgili yeni bir unite hazirlanmis, alan uzmanlarinca kontrol edilmis ve deney grubu ogrencilerine bes hafta sureyle uygulanmistir. Arastirmanin orneklemi seckisiz ornekleme yontemiyle secilmistir. Arastirmanin uygulamasi fiziki ve sosyo-ekonomik farkliliklardan kaynakli hata olmamasi icin Artvin Merkez ilcede bir ilkokulda yapilmistir. Uygulama icin Dene...

GENÇLİK VE SİYASET, KURTUBA AKADEMİ SOSYAL BİLİMLER VI. ULUSAL ÖĞRENCİ SEMPOZYUMU “BİR DİNAMİK OLARAK GENÇLİĞİMİZ”, BİLSAM

Sevil Harıkçı, 2019

Ülkemizde Gençlik ve Siyaset özellikle 1960-1971 arasında siyasetin içerisinde özne olmaya başlamıştır. Her dönemde farklı şekillerde kendini siyaset içerisinde hissettirmiştir.27 Mayıs sürecine öğrenciler nasıl götürdü? Muhalefetin ve üniversitelerin direktifiyle öğrenciler ilk kez resmi bir otoriteye karşı örgütlenerek kitlesel bir güç olarak Demokrat Parti (DP) iktidarının karşısına çıktı. 1960 Askeri darbesinde öğrenci olayları, DP iktidarı kaybetmesine neden olmuştur. Rektör gösterilerde binlerce kişinin hayatını kaybettiğini söyleyerek darbe için meşru bir zemin hazırlamıştır. Bu askeri darbedeki sloganlardan biriside “ Ordu Gençlik El Eledir “. Öğrenciler seçimle gelmiş siyasal iktidarı devrilmesinde önemli bir rol oynamıştır. Ancak 1960’dan sonraki gelişmelere baktığımız zaman gençler siyasi iktidardan beklediği ilgiyi görememişlerdir. Ortaya çıkan yeni 1961’den sonra yayılan sol hareket üniversitelerde etkili olmuştur. Dolayısıyla da üniversitelerde bir takım fikir kulüplerinin görüldüğünü, Kıbrıs konusu nedeniyle de Milli Türk Talebe Birliği (MTTB) vb. kuruluşlarla sağ ve soldaki öğrenciler siyasetle daha fazla ilgilenmeye başladıkları görülmüştür. Bununla birlikte ilk sağ ve solun karşı karşıya gelişi 1969’da 6. Filo’nun Dolmabahçe rıhtımına gelmesi üzerine olmuştur. Bununla birlikte özellikle sol öğrenci hareketleri, kendisini tamamen politize edip sistemi değiştirmeye yönelmiştir. Anahtar Kelimeler: Gençlik, Siyaset, 1960 Darbesi, Öğrenci Hareketleri, Demokrat Parti

GENÇLERİN GELECEK BEKLENTİLERİNİN BAZI DEMOGRAFİK DEĞİŞKENLER AÇISINDAN İNCELENMESİ: SAKARYA ÜNİVERSİTESİ ÖRNEĞİ

Uluslararası Gençlik Araştırmaları Sempozyumu 2022, 2022

Belirsizlik, kaygıyı beraberinde getirir. Gelecek, doğal olarak belirsizlik içerdiği için kaygıya sebep olabilmektedir. Kaygı, bilhassa gençlerde göze çarpmaktadır. Nitekim gençlik periyodu bireylerin geleceklerini tasarlama süreçlerinin başında gelir. Bu kapsamda gelecek beklentisi, bireylerin geçmiş hayatlarındaki tecrübelere dayanarak kendilerine yönelik var ettikleri algılar, geleceğe yönelik düşünce, ilgi ve kaygıların oluşturduğu zihinsel haritalar veya geleceğe dair ilgi, kaygı, korku veya ümitlerini içeren bilişsel bir süreç şeklinde tanımlanmaktadır. Bu araştırmada, gençlerin gelecek beklentilerini tespit etmek ve bazı demografik değişkenler açısından incelemek amaçlanmaktadır. Araştırmada yöntem olarak, ilişkisel tarama modeli kullanılmıştır. İlk olarak gençlerin gelecek beklentilerini değerlendirebilmek için “iş ve eğitim”, “hayat memnuniyeti”, “evlilik ve aile”, “din ve toplum”, “sağlık ve yaşam” ve “sosyal bağ” temalarından hareketle 6 ayrı ölçüm aracı geliştirme çalışması yapılmaktadır. Ölçme araçlarının geçerlik ve güvenirlik çalışmaları gençlik çağında olan 305’i erkek, 387’si kadın olmak üzere toplam 692 kişinin katılımı ile gerçekleştirilmiştir. Ölçüm araçlarını geliştirme çalışmasında açımlayıcı faktör analizi kullanılmıştır. Gerçekleştirilen analizler sonucunda oluşan modellerin istatistiksel olarak uygun olduğu tespit edilmiştir. Ölçüm araçlarının güvenirliğini test etmek üzere gerçekleştirilen iç tutarlık analizleri neticesinde hesaplanan güvenirlik katsayıları ölçme araçlarında yer alan maddelerin birbirleri ile tutarlı olduğu göstermiştir. Ölçüm araçlarının güvenirliğini belirlemek amacıyla gerçekleştirilen iç tutarlılık analizleri sonucunda Cronbach’s Alpha değerleri temalar için sırasıyla .823, .843, .847, .575, .764, .783 olarak hesaplanmıştır. Araştırmanın ikinci kısmında geliştirilen ölçüm araçlarıyla bazı demografik değişkenler (cinsiyet, yaş, eğitim durumu, gelir düzeyi ve medeni hal) arasındaki ilişkiler incelenmiştir. Gelecek beklentilerinin cinsiyete göre genellikle anlamlı bir şekilde farklılaşmadığı; medeni duruma göre bekârlara karşın evlilerin gelecekbeklentilerinin genellikle daha olumlu olduğu; yaş ilerledikçe, eğitim durumu arttıkça ve gelir seviyesi yükseldikçe gelecek beklentilerinin genellikle olumlu seyrettiği tespit edilmiştir.

ÜNİVERSİTE GENÇLİĞİ ÜZERİNDE SANAL DÜNYANIN PSİKO-SOSYAL İŞLEVLERİ: KIRGIZİSTAN ÜNİVERSİTE GENÇLİĞİ

With the spread of Internet usage around the digitalized world the techno-cultural generation which are closely familiar with a virtual reality draw and it demands great attention. Ever-expanding and functions of the virtual environments depending on the everyday lives of individuals lives, it is becoming an alternative socialization space. Virtual life is affecting the authentic and virtual environment but sometimes it can satisfy the human beings social and individual life such as self-realization, research, talking, therapy, information exchange, entertainment, group belonging and loyalty. This study aims to define the purpose of participation in the virtual environment of undergraduates in Bishkek universities and to identify the reasons of their concern at psychological and social factors. Empirical data for this study is collected from the survey conducted by the students of Kyrgyzstan-Turkey Manas University, National University named after Jusup Balasagyn, Kyrgyz-Russian Slavic University and American University in Central Asia. For the survey were selected 340 through random sampling, with psychological and social factors in the relation to socio-economic variables and analyzed using multivariate statistical techniques.

4 SINIF SOSYAL BİLGİLER DERSİ İNSANLAR ve YÖNETİM ÜNİTESİ KONU ÖZETİ

İnsanlar ihtiyaçlarını karşılamak, işlerini daha düzenli ve kolay yürütebilmek için bir arada yaşamak İnsanlar ihtiyaçlarını karşılamak, işlerini daha düzenli ve kolay yürütebilmek için bir arada yaşamak zorundadırlar. İnsanların bir arada yaşamalarıyla yerleşim yerleri ortaya çıkar. Yerleşim yerlerinin zorundadırlar. İnsanların bir arada yaşamalarıyla yerleşim yerleri ortaya çıkar. Yerleşim yerlerinin sorunlarını çözebilmek için yönetimler kurulmuştur. Şehir, kasaba, belde ve köy gibi yerleşim sorunlarını çözebilmek için yönetimler kurulmuştur. Şehir, kasaba, belde ve köy gibi yerleşim yerlerinde görevlendirilen yöneticiler halkın da desteğiyle sorunlara çözüm ararlar.Yöneticilerin bir yerlerinde görevlendirilen yöneticiler halkın da desteğiyle sorunlara çözüm ararlar.Yöneticilerin bir kısmı halk tarafından seçilir, bir kısmı ise devlet tarafından atanır. kısmı halk tarafından seçilir, bir kısmı ise devlet tarafından atanır. Yerel Yönetimler; Yerel Yönetimler; il, ilçe, köy il, ilçe, köy gibi belli bir alanda, halkın problemlerini yasalar çerçevesinde çözmeye gibi belli bir alanda, halkın problemlerini yasalar çerçevesinde çözmeye çalışan ve bütçelerini kullanarak hizmet vermeyi amaçlayan birimlerdir. çalışan ve bütçelerini kullanarak hizmet vermeyi amaçlayan birimlerdir. -Belediye başkanları, -Belediye başkanları, -İl Genel Meclis Üyeleri, -İl Genel Meclis Üyeleri, -Muhtarlar -Muhtarlar O bölgede yaşayan halk tarafından beş yılda bir yapılan yerel seçimle belirlenir O bölgede yaşayan halk tarafından beş yılda bir yapılan yerel seçimle belirlenir. . -Vali, Kaymakam ve diğer il özel idaresi yöneticileri -Vali, Kaymakam ve diğer il özel idaresi yöneticileri ise devlet tarafından atanır.