Yozgat İli ve İlçeleri Arkeolojik Yüzey Araştırması 2018 Yılı Çalışmaları (original) (raw)

Arkeolojik Kazılar ve Yüzey Araştırmaları Işığında Yozgat

Yozgat: Arkeoloji ve Sanat Tarihi, 2023

Bu çalışma, Yozgat il sınırları bağlamında prehistorik dönemlerden Roma Dönemi'ne değin uzanan araştırma tarihinin bir özetini, Yozgat'a yönelik gerçekleştirilmiş arkeolojik araştırmalara dayanarak sunmayı amaçlamaktadır. Antik dönemlere ait yazılı kaynaklara yönelik önem atfedilen kimi özellikler, bu çalışmanın kapsamı içerisinde yer almıştır.

Yalburt Yaylası Arkeolojik Yüzey Araştırma Projesi (Ilgın, Konya) 2018 Sezonu Arazi Çalışmaları Raporu

Yalburt Yaylası 2018, 2019

Yalburt Yaylası Arkeolojik Yüzey Araştırması Projesi’nin sekizinci arazi sezonu 11 Temmuz-31 Temmuz 2018 tarihleri arasında T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü’nün 19 Haziran 2018 tarih ve 518969 sayılı izinleri ile, Doç. Dr. Ömür Harmanşah başkanlığında gerçekleştirildi . Projenin yardımcı başkanlığını ve saha koordinatörlüğünü Dr. Peri Johnson üstlendi. Saha çalışmalarına, projemiz ekibinden, School of the Art Institute of Chicago öğretim üyelerinden Dr. Shannon Martino 4 ve 3. Binyıl (Kalkolitik ve İlk Tunç) seramikleri sorumlusu olarak katılmıştır. Ayrıca Brown Üniversitesi mezunu, ve projemizin eski ekip üyelerinden Bochay Drum çalışmalara kısmi olarak katılmıştır. Tüm ekip üyelerine özverili çalışmaları için teşekkür ederiz. Bakanlık temsilcimiz olarak Bandırma Müze Müdürlüğü uzmanlarından arkeolog Muzaffer Saçkesen görev yapmıştır. Yardımları ve özverili çalışmaları için kendisine müteşekkiriz (Resim 1). 2018 Sezonu ağırlıklı olarak arkeolojik yüzey araştırması ve arkeolojik alanların belgelenmesi çalışmalarına adanmıştır. Yüzey araştırmasının izin başvuruları kapsamında belirlenen amaç ve objektiflerin önemli bir kısmı 2018 sezonunda başarı ile tamamlanmıştır. 2018 sezonunda, izin başvurumuzdaki amaç ve objektifler çerçevesinde belirtildiği üzere, yaygın arkeolojik yüzey araştırması çalışmalarına devam edilmiş ve eksik kalan köy arazileri ziyaret edilerek arkeolojik alan tespiti ve belgelemesi yapılmıştır. Bu çalışmalarda temel olarak, topoğrafik ve mimari belgeleme, sistematik olarak yüzey buluntularının toplanması ve bunların el GPS’leri ile 1:25,000’lik haritalar dijital olarak işlenmesi, fotoğraf ve video çekimleri, çalışma alanlarının jeoloji ve jeomorfolojisi, bitki örtüsü, hidrolojisi ve diğer peyzaj özelliklerine dair yazılı belgelerin oluşturularak proje veritabanına işlenmesi teşkil etmiştir.

Harmanşah, Ömür and Peri Johnson; 2016. “Hitit Ülkesi Sınırları’nda Peyzaj ve Yerleşim: Yalburt Yaylası ve Çevresi Arkeolojik Yüzey Araştırması Projesi Saha Çalışmaları 2014 Sezonu,” 33. Araştırma Sonuçları Toplantısı. Candaş Keskin (ed). Ankara: II Cilt. 235-250.

Tarihi 19. yüzyıl sonlarına kadar uzanan Hitit arkeolojisi ve imparatorluk tarihi, akademik bir araştırma alanı olarak derin ve zengin geçmişine rağmen, kırsal alan çalışmaları ve peyzaj ya da yerleşim arkeolojisi konusunda halen diğer bölgesel arkeoloji dallarına nispeten geride durmaktadır. Hitit imparatorluğu tarihi bu sebeple ağırlıkla Boğazköy, Ortaköy ve Kuşaklı gibi imparatorluk kentsel yerleşimleri ve bu arazilerde ele geçen yazılı metin arşivlerine ve bu metinler sayesinde üretilen tarihsel coğrafya tartışmalarına sırtını yaslar (Alparslan 2013; Van den Hout 2013). Halbuki dünya ölçeğinde arkeoloji disiplini kapsamında, özellikle de Orta Doğu ve Akdeniz arkeolojisi dünyasında 1970’lerden beri peyzaj arkeolojisi, metodolojik olarak arkeolojinin çevre bilimleri ile giderek artan sıcak ilişkisi hızla gelişmiştir ve eskiçağ geçmişine dair olan arkeolojik bilgi üretimi sürecine önemli katkılar yapmıştır (Wilkinson 2000, 2004). Özellikle arkeolojik peyzajlara ve arazilere olan müdahelesi ve imha etkisi son derece sınırlı metodolojileri, disiplinlerarası çalışmaların altını çizen yaklaşımı, uzun soluklu tarih yazımı ve eskiçağ toplumlarının alt tabakaları hakkında bilgi toplamaya olan özel eğilimi, eskiçağ peyzajlarını köyleri, mezraları, taş ocakları, mezarlık alanları, su başları, yolları, sulama sistemleri, kırsal kutsal alanları vb. ile birlikte bütüncül bir peyzaj anlayışı içinde araştırmaya gösterdiği özen, uzaktan algılama ve hızlı belgeleme tekniklerinin gelişmesi ile, ve belki de en önemlisi kültürel miras konusunda yerli halklarla kurulan doğrudan ilişkiler aracıığı ile kamusal alanda yaptığı korumacı müdaheleler ile Türkiye arkeolojisinde de giderek önem kazanmaktadır (Erciyas ve Sökmen 2011). Yalburt Projesi 2010 senesinden beri düzenli olarak süren çalışmaları çerçevesinde bu yepyeni alana katkıda bulunmaya çalışırken, Hitit arkeolojisinde nadir olarak gözlenen bir alana eğilir, ve Hitit imparatorluğu kırsalı ve sınır bölgelerindeki siyasi iktidar-yerel kültür ilişkisini araştırır1. Diyakronik bir bölgesel proje olan Yalburt Yüzey Araştırması biribirine hidrolojik olarak bağlanan Ilgın ve Atlantı Ovaları ile Çavuşçu Göl Havzası, onları birleştiren nehir vadileri, Yalburt Anıtı’nın da üzerinde konumlandığı Gavur Dağ karst yayla peyzajı ile güneyde Sultan Dağlarının bol pınarlı ve yeşil teraslarına odaklanır (Resim: 1). Bu tarihe kadar gerçekleştirilen arazi sezonlarının ön sonuçlarına göre, özellikle Hitit İmparatorluğu’nun son yüzyılına denk gelen dönemde imparatorluk merkezinden yapılan programlı müdahelelerle, Pedasa olarak bilinen bu sınır memleketinde, hem yeni bir sulama ağı kurulduğu, tarımsal üretimin artırılmaya çalışıldığı ve hem de Ilgın Ovası’ndaki Boz Höyük gibi muhtemelen yönetsel işlevi olan yeni yerleşimler kurulduğu anlaşılmaktadır. Pedassa ülkesi, Hitit Yukarı Ülke ile batıda Arzawa ülkesi ve güneyde Akdeniz bölgesinde Parha’ya kadar uzanan Tarhuntašša Krallığı arasında ihtilaflı bir sınır bölgesi teşkil eder. Arkeolojik yüzey araştırma sonucu gözlenen bu devlet müdahelesi, daha önce kırsal alanda kendi başına durduğu halleri ile pek iyi anlaşılamayan Yalburt Yaylası Dağ Pınarı Kutsal Havuz Anıtı ile Köylütolu Barajı yapıları ile Karaköy Kale Tepesi Hitit kalesini daha sağlam bir tarihsel kapsama yerleştirir (Johnson ve Harmanşah 2015).

Yalburt Yaylası Arkeolojİk Yüzey Araştırma Projesi (Ilgın, Konya) 2015 Sezonu Arazi Çalışmaları Raporu

Yalburt Yaylası Arkeolojik Yüzey Araştırması Projesi’nin altıncı arazi sezonu 29 Haziran-16 Temmuz tarihleri arasında T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü’nün 12 Haziran 2015 tarih ve 116053 sayılı resmi izinleri ile, Doç. Dr. Ömür Harmanşah başkanlığında gerçekleştirildi. Projenin yardımcı başkanlığını ve saha koordinatörlüğünü Dr. Peri Johnson üstlendi. Saha çalışmalarına, Bucknell Üniversitesi’nden jeomorfoloji ve çevre bilimleri uzmanı Prof. Dr. Ben Marsh, mimari koruma ve restorasyon dalında doktora öğrencisi B. Nilgün Öz (Orta Doğu Teknik Üniversitesi- Mimarlık Fakültesi, Mimari Koruma ve Restorasyon Anabilim Dalı) ile lisans öğrencileri Bircan Acer (İstanbul Üniversitesi, Arkeoloji Bölümü) ve Hasan Fidan (Gazi Üniversitesi, Arkeoloji Bölümü) katıldılar. Tüm ekip üyelerine özverili çalışmaları için teşekkür ederiz. Bakanlık temsilcimiz Konya Akşehir Müze Müdürlüğü uzmanı sanat tarihçi Muzaffer Saçkesen idi. Yardımları için kendisine müteşekkiriz. 2015 Sezonu ağırlıklı olarak jeomorfolojik incelemeler, Yalburt Anıtı konservasyon çalışmalarına hazırlık çalışmaları ve kısmen de yeni arkeolojik alanların belgelenmesine adanmıştır.