Ruh Sağliği Alaninda Kanita Dayali Sosyal Hi̇zmet Uygulamalari (original) (raw)

Çocuk Ve Ergen Ruh Sağliği Poli̇kli̇ni̇ği̇nde Sosyal Hi̇zmet Uygulamalari

Journal of International Social Research, 2019

Öz Çocuk ve ergen ruh sağlığı alanı, sosyal hizmet mesleğinin önemli uygulama alanlarından biridir. Psikiyatrik bozuklukların tanı ve tedavisi, ruh sağlığının korunması ekip çalışmasıyla yerine getirilir ve bu ekip içinde sosyal hizmet uzmanı çocuk ve ailelerin psikososyal yönleri üzerine odaklanır. Sosyal hizmet uzmanı mikro, mezzo ve makro düzeylerde çalışmalar yapar ve bunları gercekleştirebilmek için farklı rollerini kullanır. Doğru tanı ve tedavi için hasta, ailesi ve çevresi birlikte ele alınmalıdır. Sorunla ilgili birçok değişkeni inceleyen sosyal hizmet uzmanlarının çocuk ve ergen ruh sağlığı alanında istihdam edilmesi ve müdahalelerin disiplinlerarası yaklaşımla yapılması oldukça önemlidir. Bu çalışmada, çocuk ve ergen ruh sağlığı polikliğindeki sosyal hizmet uygulama alanlarından çocuk ihmal ve istismarı, ev ziyaretleri, okul ziyaretleri, toplumsal kaynakların kullanımı, özel eğitim alanı, koruma altındaki çocuklarla ve adli olgularla çalışma boyutları incelenecektir.

Ruh Sağliği Uygulamalarinda İyi̇leşme Odakli Yaklaşim Ti̇dal Modeli̇ni̇n Sosyal Hi̇zmet Perspekti̇fi̇nden Değerlendi̇ri̇lmesi̇

Tıbbi Sosyal Hizmet Dergisi, 2021

Bu çalışmanın amacı bireylerin yaşamlarındaki özerkliklerini geri kazanmaları ve kendine bakabilmeleri için gerekli öz yeterliliklerini artırmayı amaçlayan iyileştirme odaklı yaklaşıma sosyal hizmet perspektifinden bakmaktır. Müracaatçının güvenliğini sağlamak için gerekli desteği belirlemek ve doğrudan harekete geçme yoluyla bireyin herhangi bir nedenden dolayı kendine veya başkalarına zarar verme olasılığını ortadan kaldırmaya yönelik özel bir değerlendirme yöntemi geliştirilir. Müracaatçının anlatılarından değerlendirme ve müdahalenin her boyutunda kişiyi, ihtiyaçlarını karşılayabilecek müdahaleleri belirleme ve mümkün oldukça bunlara katkıda bulunma sürecine tam olarak dâhil etmeye önem verilir. Gelgit Modeli kişinin yaşamış olduğu deneyimlerin geçici bir kısmı aktarıldığında kişinin acil bakım ihtiyacından başka bir şey geliştirmenin imkânsız olacağını kabul ederken kişiyi “hasta birey” fenomenine indirgemekten kaçınmayı amaçlar. Gelgit Modeli, güçlendirme ilkelerini benimseyer...

Ruh Sağliği Alaninda Sosyal Hi̇zmet Uzmanlarinin Rol Ve Sorumluluklari

Toplum ve Sosyal Hizmet, 2012

Individuals who are defined as having mental health problems according to the Social Work profession and the relationship with their families and groups falls not only within the area of psychiatric treatment but it is also based on many corporate structures and services outside of it. Psychosocial interventions are administered and welfare services are offered in order to improve the lives of those in the community who need to be protected and those with special needs and risk groups where a substantial proportion of the children, youth, elderly and disabled are victims of abuse or neglect. Psychosocial work has been done with marginalized minorities who are exposed to social stigmatization, gays, children pushed into crime, offenders and addicts for the past hundred years. Psychiatric social work continues to Show its effectiveness in many areas of health and social welfare through using practice methods such as individual counseling, community work, group work, social action, soc...

Sosyal Hi̇zmet Öğrenci̇leri̇ni̇n Ruh Sağliği Problemi̇ Olan Bi̇reylere Yöneli̇k İnanç Ve Tutumlarina Eği̇ti̇mi̇n Etki̇si̇

2022

Ruhsal bozukluğu olan bireyler sosyal çalışmacıların, önemli müracaatçı gruplarındandır. Öğrencilerin ruhsal bozukluğu olan bireylere yönelik inançlarını, tutumlarını ölçmek, veriler doğrultusunda ders programlarını ve içeriklerini düzenlemek önemli bir sorumluluk olarak görülmektedir. Ancak sosyal çalışmacıların veya sosyal çalışmacı adaylarının, ruhsal bozukluğa ilişkin inançları ve tutumlarıyla ilgili çalışmalar oldukça kısıtlıdır. Bu çalışmanın amacı sosyal hizmet öğrencilerinin, ruhsal hastalığı olan bireylere yönelik tutum ve inançları üzerinde eğitimin etkisini incelemektedir. Gereç ve Yöntem: Araştırmaya, bir devlet üniversitesi Sosyal Hizmet Bölümünde eğitim gören 59 üçüncü sınıf öğrencisi dahil edilmiştir. Öğrencilere, Psikolojide Seçme Konular dersini almadan önce ve sonra anketler uygulanmıştır. Araştırmada veri toplama aracı olarak, üç bölümden oluşan soru formu kullanılmıştır. İlk bölümde, "Kişisel Bilgi Formu"; ikinci bölümde, "Ruhsal Hastalığa Yönelik İnançlar Ölçeği (RHYİÖ)"; üçüncü bölümde ise, "Ruhsal Sorunlu Bireylere Yönelik Toplum Tutumları Ölçeği (RSTTÖ)" kullanılmıştır. Veriler, SPSS 22 programı kullanılarak, Wilcoxon işaretli sıralar testi ile analiz edilmiştir. Bulgular: RSTTÖ toplam puanında (T= 288.5 z=-2.412 p=0.016), iyi niyet (T= 244 z=-2.241 p=0.025) ve toplum ruh sağlığı ideolojisi (T= 245,5 z=-2.019 p=0.043) alt boyutlarında olumlu yönde gelişmeler olurken, korku/dışlanma alt boyutunda anlamlı bir değişiklik olmamıştır (T= 292.00 z=-.663 p=0.507). RHYİÖ toplam puanında (T= 181.5 z=-3.378 p<0.001), çaresizlik ve kişilerarası ilişkiler (T= 242.5 z=-2.950 p=0.003) ile tehlikelilik (T= 160,00 z=-3.652 p< 0.001) alt boyutlarında olumlu yönde değişiklikler olurken, utanma alt boyutunda herhangi bir değişiklik gözlenmemiştir (T= 47.00 z=-.749 p=0.454). Sonuç: Psikolojide Seçme Konular dersi sosyal hizmet öğrencilerinin ruhsal hastalığı olan bireylere yönelik tutum ve inançlarını olumlu yönde etkilemiştir. Utanma ve korku/dışlanma alt boyutlarında ise herhangi bir değişiklik gözlenmemiştir. Ruh sağlığı sorunu olan bireylere hizmet sağlayan meslek mensupları yetiştiren bölümlerin müfredatlarında öğrencilerin bu bireylere yönelik inanç ve tutumlarında olumlu etki yaratacak düzenlemeler yapılması önerilmektedir. Anahtar Kelimeler: Sosyal hizmet, sosyal hizmet öğrencileri, ruhsal hastalığa yönelik inanç, ruhsal hastalığa yönelik tutum.

COVİD-19 Salgin Dönemi̇nde Psi̇ko-Sosyal Destek Uygulamasinda Akti̇f Çalişan Sosyal Hi̇zmet Uzmanlari Üzeri̇ne Ni̇tel Bi̇r Araştirma

Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi dergisi, 2023

Ulusal Sosyal Hizmet Sempozyumu'nda sözel bildiri olarak sunulmuştur Öz 2019 yılında tüm dünyaya yayılmaya başlayan Covid-19 salgınının olumsuz etkileri çeşitli yöntemlerle çözülmeye çalışılmıştır. Ülkemizde son dönemlerde görece daha önemli bir imaja ve itibara sahip olan sosyal hizmet mesleği, Covid-19 gibi sosyolojik ve psikolojik olarak olumsuz etkileri olan salgın durumlarında da kritik bir rol oynamıştır. Covid-19 salgın dönemindeki olumsuz algılar ile psikolojik ve sosyolojik etkileri en aza indirgemek ve Covid-19'dan etkilenen insanlara yardım etmek için "Psiko-Sosyal Destek Uygulaması" oluşturulmuştur. Bu araştırmada, bu uygulamanın toplum üzerinde ne kadar işlevsel olduğu ve sosyal hizmet uzmanları tarafından nasıl algılandığı keşfedilmeye çalışılmıştır. Çalışma, nitel yöntem ile tasarlanmıştır. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı bünyesinde çalışan toplam 10 sosyal hizmet uzmanı ile görüşülmüştür. Araştırma sonucunda sosyal hizmet uzmanlarının psiko-sosyal destek uygulamasında aktif rol aldıkları anlaşılmıştır. Sosyal hizmet uzmanlarının uygulama sayesinde güçlü yönlerinin keşfedildiği, farkındalık kazandığı ortaya çıkmıştır.

Birincil Sağlık Hizmeti İçinde Ruh Sağlığı

onlinemakale.dusunenadamdergisi. …

Bedirhan ÜSTÜN (*), M. Emin CEYLAN (**), Yunus ÇEVIK (***), A. Kemal YA ŞAR (***) ÖZET Bu çalışmada, "depresyon" örnek olarak ele alınıp sağlık ocağında verilen ruh sağlığı hizmetinin değerlendirilmesine çalışılm ıştır. Kazan Sağlık Ocağı bölgesinde Kazan (merkez) ile Fethiye ve Sar ılar köylerinde yapılan taramalarda son bir ay içinde 20-60 yaş grubunda depresif belirti yayg ınlığı yaklaşık %32 bulunmu ş, depresyon tablosuna ise %6.3 oranında rastlanmıştı r. Belirtilerin daha çok 40-60 yaş grubunda yoğunlaştığı ve depresyon tablosunun kadınlarda sık görüldüğü bulunmuştur. Depresyona ilişkin bilgi-tutum-davran ış örüntüsü üzerinde yap ılan soruşturmada orta derecede depresif belirtisi olanların sağlık ocağına gitme oranı %7 .2 olarak bulunmuş (ocak kay ıtlarından), depresyon ya da ruhsal hastalık tanısı alan saptanamamıştır. Ruh sağlığı hizmetinin birincil sağlık.hiztneti içindeki ;yeri ve önemine değinilerek birtakım önerilerde bulunulmu ştur.

Zi̇hi̇nsel Yetersi̇zli̇ği̇ Bulunan Özel Gereksi̇ni̇mli̇ Bi̇reylere Yöneli̇k Sosyal Kabul Ve Sosyal Hi̇zmet Uygulamalari

Journal of International Social Research

Öz Bu çalışma, zihinsel yetersizliği bulunan özel gereksinimli bireylere yönelik sosyal kabulün önemini ortaya çıkarmak ve sosyal kabulün artırılması için yapılabilecek sosyal hizmet uygulamalarını değerlendirmeyi amaçlamaktadır. Çalışmada sosyal kabul kavramı, zihinsel yetersizlik, zihinsel yetersizliği bulunan bireylere yönelik yaklaşımlar ve bu yaklaşımların sosyal kabul üzerindeki etkisi açıklanmıştır. Bu bağlamda zihinsel yetersizliği bulunan bireylere yönelik sosyal hizmet uygulamaları ve uygulamaların sosyal kabul düzeyinin yükselmesi için nasıl düzenlenebileceği tartışılmıştır.