Türkiye'de Dijital Politik Pazarlama (original) (raw)

Siyasal Pazarlama Süreçlerinde Dijital Kampanyalar: 2023 Cumhurbaşkanlığı Seçimleri

Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 2024

Siyasal iletişim süreçlerinin en yoğun yaşandığı dönemlerin başında seçimler gelmekte ve siyasal aktörlerin yürüttükleri siyasal pazarlama faaliyetlerinin görünür taraflarından birini seçim kampanyaları oluşturmaktadır. Siyasi aktörler siyasal pazarlama stratejileri ve reklam, halkla ilişkiler gibi tutundurma faaliyetleri ile kendilerini seçmenin gözünde bir marka olarak konumlandırmayı ve seçmen memnuniyetini yaratarak, seçmen desteğini kazanmayı ve oylarını artırmayı hedeflemektedirler. Dinamik ve süreklilik arz eden bir süreç olan siyasal pazarlama, iletişim teknolojilerinde görülen yeniliklerle birlikte gelişmiş ve dönüşüme uğramıştır. Profesyonel siyasal iletişim faaliyetlerinin uygulandığı ilk ülke Amerika Birleşik Devletleri (ABD)’dir ve değişen iletişim teknolojilerine bağlı olarak yürütülen seçim kampanyalarında farklı siyasal pazarlama stratejileri izlenmiştir. Başlarda gazete, dergi, broşür, el ilanı gibi yazılı mecralar ve radyo üzerinden kampanyalarını yürüten siyasi aktörler; teknolojinin gelişmesiyle birlikte önce televizyonu daha sonra ise internet ve onun bir uzantısı olarak sosyal medyayı kampanya süreçlerine dahil etmişlerdir. İletişim teknolojilerindeki gelişmeler; siyasi aktörler arasındaki rekabetin artması ve seçmene müşteri gözüyle bakılması, dolayısıyla da seçmen memnuniyetinin öncelenmesine ilişkin pazarlama yaklaşımlarının benimsenmesiyle birlikte seçim kampanyalarının daha bütünsel ve profesyonel anlamda yürütülmesi ihtiyacı gündeme gelmiştir. Çalışmanın literatür kısmında ilk olarak teknolojik yenilikler bağlamında seçim kampanyalarının tarihsel gelişimi, siyasal pazarlamanın evrimi ve siyasal reklam türleri ele alınmış; ardından sosyal medyanın kampanya ve pazarlama faaliyetlerinde siyasi aktörlere sunduğu avantajlara değinilmiştir. Çalışmanın uygulama kısmında ise 2023 cumhurbaşkanlığı seçimlerinin birinci ve ikinci turunda yarışan adayların yürüttükleri kampanyalarda izledikleri siyasal pazarlama stratejileri içerik analizi ve metin madenciliği yöntemleriyle incelenmiştir. Kullanılan analiz yöntemleriyle birlikte çalışmada, adayların kampanya stratejilerinin neler olduğunun, hangi konuları seçim gündemlerine taşıdıklarının ve söylemlerini hangi kavramlar üzerinden kurduklarının yatay düzlemde adaylar ve dikey düzlemde turlar bağlamında karşılaştırmalı olarak analiz edilmesi amaçlanmıştır.

Siyasi Başarı İçin Pazarlama Katkısı: Türkiye’deki Politik Pazarlama Çevresi Modeli

Yönetim ve Ekonomi: Celal Bayar Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, 2017

Günümüzde seçmenler sadece ideolojik görüşlerine göre değil beraberinde ekonomik ve sosyal olgulardan etkilenerek karar verme eğilimine girmişlerdir. Bu nedenle siyasi partiler kendilerini politikaları ve projeleri ile ilgi olarak seçmenlere daha iyi anlatmak ve onlarla sürekli bir iletişim içinde olmak için çabalamaktadırlar. Siyasi partinin bu çabalarında politik pazarlama faaliyetleri, hem politikaların oluşturulması hem de seçmenle doğru iletişimin kurulması açısından partilere önemli kazanımlar sağlamaktadır. Bu çalışmada politik pazarlamanın sadece seçim dönemlerinde değil siyasi partinin tüm hayatı boyunca uygulaması gereken bir felsefe olduğu tezinden yola çıkılarak Türkiye'deki siyasi partiler için bir politik pazarlama modeli geliştirilmiştir.

Türkiye’de Dijital Siyaset: Siyasal Partilerin Dijital Demokrasi Pratikleri

İstanbul Gelişim Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 2023

Dijital siyaset, siyasetçiler için fırsatları ve riskleri birlikte içermekte ve “yeni bir siyaset” anlayışına gönderme yapmaktadır. Bu çalışmada, Türkiye'deki anaakım siyasetin iki temel aktörü olan iktidar (Adalet ve Kalkınma Partisi) ve ana muhalefet (Cumhuriyet Halk Partisi) partisinin dijital teknolojinin sunduğu olanakların daha demokratik bir toplum yaratılması için kullanılmasına dayanan bu “yeni siyaset” anlayışına yönelik eğilimlerini anlamak amacıyla, özellikle COVID-19 pandemisinin ilk bir yılını kapsayan Mart 2020-Nisan 2021 tarihleri arasındaki Twitter’daki etkileşim örüntüleri ve söylemlerinin merkezindeki temalar analiz edilmiştir. Dijital teknolojinin tabandan yükselen bir demokrasinin gelişmesine ne tür katkılar sağladığını tartışan bu çalışma, dijital siyasal iletişim biçimlerinin geleneksel siyasal iletişim biçimlerinden çok farklı olmadığı, diyaloğa kapalı ve tek yönlü olarak işlediği ve egemen siyaset yapma biçimlerinin eleştirel kamusal tartışmalara alan açmadığı sonucuna ulaşmıştır. Liberal demokratik bir siyasal sistemi tanımlayan ve bu sistemden doğan konuları ve sorunları kapsayan anahtar sözcükler üzerinden yapılan taramada, her iki siyasal partinin de toplumsal kriz, siyaset ve ekonomi temelli sorunları söylemlerinden dışladığı görülmüştür.

Türkiyede Siyasal İletişim Uygulamaları

2 7 Haziran'dan 1 Kasım'a Türkiye'de Siyasal İletişim Uygulamaları © 106 İnceleme -Araştırma 95 Bu kitap ve kitabın özgün özellikleri tamamen Nüve Kültür Merkezi'ne aittir. Hiçbir şekilde taklit edilemez. Yayınevinin izni olmadan kısmen ya da tamamen kopyalanamaz, çoğaltılamaz. Nüve Kültür Merkezi hukukî sorumluluk ve takibat hakkını saklı tutar.

Politik Pazarlama Kapsamında Sosyal Medyanın Rolü

Eğitim Yayınevi, 2022

Günümüzde siyasi partiler politik pazarlama kapsamında sosyal medya uygulamaları ve kanalları ile fikirlerini ve ideolojilerini daha kısa sürede daha çok seçmene daha az maliyetle ulaştırarak seçmenlerin siyasi tutum ve davranışlarını etkilemektedirler. Bu doğrultuda yapılan bu çalışmada politik pazarlama kapsamında sosyal medyanın rolü ve etkisi araştırılmıştır. Bir başka ifadeyle çalışmada politik pazarlama kapsamında sosyal medyanın rolünü ve sosyal medya uygulamalarının seçmenlerin davranışlarını etkileme açısından önemli olup olmadığını araştırmaktadır.

Türki̇ye’Deki̇ Si̇yasi̇ Parti̇leri̇n Di̇ji̇tal Pazarlama Kanallarini Kullanimi

Yönetim ve Ekonomi Dergisi, 2018

Web 2.0. tabanlı iletişim teknolojilerinin gelişmesi, her alanda olduğu gibi pazarlama faaliyetlerine de önemli katkılar sağlamıştır. Tüketicinin istediği bilgiye anında ulaşabilmesi ve aynı zamanda kendisinin de ulaşılabilir olması, satın alma kararlarında internetten elde ettiği bilgilerin yön verici olması gibi etkenler dijital pazarlama olarak adlandırılan faaliyetlerin gelişmesine olanak sağlamıştır. Yeni teknolojilerin “ulaşılabilir” olma noktasında yapmış olduğu bu katkılar siyasi partiler tarafından da anında karşılık bulmuştur. Bu çalışmada siyasal pazarlama kavramına kısaca değinildikten sonra dijital pazarlamanın siyasal alandaki katkıları ayrıntılı bir şekilde incelenmiştir. Türkiye’de faaliyet gösteren ve seçmenlerin %86.7’sinin oyunu alan ilk üç siyasi partinin dijital pazarlama kanallarını ne şekilde kullandığının belirlenebilmesi amacıyla içerik analizi yapılmıştır.

Seçim Kampanyalarının Amerikanvarileşmesi Sürecinde Politik Pazarlamanın Yeri: ABD, Fransa ve Türkiye Örnekleri

6. TLÇK Bildiriler Kitabı , 2017

Siyasal kampanyalar 1932 yılında ilk kez Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) başlamış ve günümüze kadar farklı tekniklerle devam ederek gelişmiştir. Uluslararası alanda başlayan küreselleşme dönemiyle birlikte, seçim kampanyalarında bu dönemle ilintili olarak bazı değişimler gözlenmiştir. Seçimler ve siyasal kampanyalar açısından bu süreç, küreselleşme döneminde iletişim teknolojilerinin gelişimiyle, kampanyalarda meydana gelen yeni tekniklerin gözlemlenmesiyle kendini göstermiştir. ABD’de 1950’li yıllardan itibaren kullanılan pazarlama teknikleri, kitle iletişim araçları ve yüksek bütçeli imaj çalışmalarıyla yapılan seçim kampanyaları, 1960’lı ve 1970’li yıllardan itibaren Avrupa’da da katılımı artırmak ve halkı siyasete dâhil etmek için kullanılmaya başlar. Böylece Amerikan seçim teknikleri ABD coğrafyası dışına yayılarak küreselleşme dönemine girer. Pazarlama tekniklerinin ve iletişim teknolojilerinin kullanıldığı, medyatikleşmenin yoğun bir biçimde yer aldığı, karizmatik ve güçlü lider söyleminin yer aldığı teknikler Amerikanvarileşen kampanyaların en belirgin özellikleridir. Bu çalışmada; kitle iletişim araçlarının egemenliğinde gerçekleşen seçim kampanyaları Amerikanvarileşme kuramı üzerinden incelenecek,vatandaşın seçmen rolünden çıkarak siyasal tüketiciler olarak görülmesi ve tüketimi arttırmada başarılı olan reklamın politik alanda da boy göstermesi irdelenecektir.Çalışmanın amacı; Amerikanvarileşen siyasetin en belirgin özelliklerinden olan siyasal pazarlama tekniklerinin medya üzerinden seçmene nasıl sunulduğunu göstermekle birlikte, televizyon hâkimiyetinde gerçekleşen Amerikanvari siyasal kampanya süreçlerinde siyasal reklamın öneminin açıklanmasıdır.Söz konusu evrenin daraltılması amacıyla ABD, Fransa ve Türkiye örnekleri seçilerek bu ülkelerde Amerikavari siyasal kampanya teknikleriyle gerçekleşen ilk siyasal seçimler irdelenecektir. Adayların seçmeni etkilemek için kullandığı Amerikanvari siyasal kampanya teknikleri, siyasal pazarlama pratikleri doğrultusunda irdelenerek söylem çözümlemesi yöntemiyle sonuca ulaşılacaktır.

Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin politik pazarlama stratejileri açısından analizi

SAKARYA İKTİSAT DERGİSİ, 2015

Türkiye’de 2014 Cumhurbaşkanlığı seçimi ile halk ilk kez sandıkta Cumhurbaşkanını kendisi seçmiştir. Yapılan seçimlerde farklı ideoloji ve tabanlara sahip 3 aday yarışmıştır. Adaylar Cumhurbaşkanlığı seçiminde birbirlerine karşı rekabet üstünlüğü sağlamak ve Cumhurbaşkanı seçilebilmek için yürüttükleri seçim kampanyalarında politik pazarlama stratejilerinden ve politik pazarlama karmasından azami derecede yararlanmaya çalışmışlardır. Farklı söylem, üslup, proje ve paradigmalarıyla tüm adaylar kampanyalarına seçmen ilgisi ve desteği sağlama arzusu taşımışlardır. 2014 Cumhurbaşkanlığı seçimleri Türk kamuoyunda politik pazarlamanın önemi ve uygulamaları hakkında bir farkındalık yaratmıştır. Bu çalışmada politik pazarlama kavramı, ülkemizdeki politik pazarlama uygulamalarının tarihçesi, 2014 Cumhurbaşkanlığı seçim süreci, adaylar ve adayların kullandıkları politik pazarlama stratejileri incelenmiştir