Artikel -kitap bölümü (original) (raw)

Kitap bölümü metin

TÜRK KÜLTÜRÜ ARAŞTIRMALARI SERİSİ -1-, 2021

Giriş Osmanlı Devleti, Paris Barış anlaşmasından sonra gayri Müslim tabanın haklarının korunmasını anılan anlaşma doğrultusunda büyük Avrupa devletle-rine Islahat Fermanıyla adeta devretmişti. Bu anlaşma çerçevesinde Avrupalı devletler işlerine geldiği sürece Osmanlı Devleti içindeki gayri Müslimlere yakın davranmışlardır. Devlet içindeki bu gayri Müslimlerde menfaatlerini o devletler içinde görmüştür. Dolayısıyla Osmanlı Devleti Paris Barış Anlaşmasıyla kendi tebası üzerindeki haklarını devretmiş gibiydi.1 Anlaşmanın uygulanması ile za-man içinde bu durum giderek halklar arasında derinliklere, hatta derinliklerin artmasına sebep olmuştur. Müslüman halk giderek yalnızlaşmaya, ekonomik et-kinliklerini ve gücünü kaybetmeye başlamıştır. Zamanla toplumda ayrışmalar ve ötekileştirmeler artmıştır. Bütün bunların sonucu olarak Osmanlı Devletinin hemen her yerinde Islahat Fermanını takip eden yıllardan itibaren hem Balkan-larda hem Orta Doğu’da özellikle Lübnan ve Suriye’de geniş katılımlı ve kanlı isyanlar çıkmıştır. Osmanlı kimliğini zaten fazla gören bu isyancı guruplar dış güçlerinde desteğiyle -bu destek aynı zamanda hukuki dayanak da buluyordu- bağımsızlık yolunda adımların hızını artırmıştır. Bu uğurda ilk adımı atan Yu-nanlıları irili ufaklı diğer guruplar takip etmiştir. Bunların arasına Müslüman unsurlarda dâhil olmuş, Araplar ve Arnavutlar onları takip etmiştir. Bu ayrışma-dan doğan sorunlar halen Ermeni Meselesinde olduğu gibi devam etmektedir. 1876 yılında ortaya çıkan Selanik Olayı, bu toplumsal ayrışma ve kutuplaşmanın ne denli büyük boyutlara vardığının göstergesi olarak dikkat çekicidir. Açık ola-rak görülmektedir ki büyük olaylarda olduğu gibi bazen de küçük kişisel olay-larda dahi Osmanlı Devletinin zaafları kullanılarak kimi bu gibi durumlar kasten büyütülmüş ve uluslararası sorun haline getirilmiştir. Selanik olayı da bunlardan biridir.

Kitap Bölümü

Bilgin Kültür Sanat Yayınları Certificate No: 20193 , 2020

Özet Bu araştırmanın odaklandığı ana sorun, yabancı dil olarak Türkçe öğretiminde kültür konusunu ele alan akademik çalışmalardaki terim çeşitliliğine dikkat çekmektir. Kültür aktarımı, kültür paylaşımı, kültürlerarasılık olarak kullanılan farklı ifadelerin, Diller İçin Avrupa Ortak Çerçeve Metninin 2006 ve 2013 yılında yapılmış olan iki çevirisindeki farklılıklara bağlı olduğu düşünülmektedir. Çünkü yabancı dil olarak Türkçe öğretimi alanında kullanılan terimler, bu çevirilerdeki ifadelerden yola çıkılarak oluşturulmaktadır. Araştırmada yöntem olarak nitel araştırma yöntemi seçilmiştir. Araştırmanın deseni ise durum çalışmasıdır. Araştırmanın çalışma materyali, Diller İçin Avrupa Ortak Çerçeve Metninin 2006 ve 2013 yılında yapılan iki farklı çevirisidir. Çalışmanın sınırlılıkları gereğince doküman incelemesi, Diller İçin Avrupa Ortak Çerçeve Metninin beşinci bölümünde yer alan genel yeterlilikler ve bildirişimsel dil yeterliliklerinin bir bileşeni olan toplum dilbilimsel yeterlilik bağlamında değerlendirilmiştir. İçerik analizinde, iki çevirinin farkı ve bu farkın yol açtığı problemler değerlendirilmiştir. Ardından, birbirinden farklı terimlerle ifade edilen kültür kavramı, Diller İçin Avrupa Ortak Çerçeve Metninin (2013) genel yeterlilikler olarak ortaya koyduğu ölçütlerden yola çıkılarak, aktarım, paylaşım, kültürlerarası beceriler ve toplum dilbilimsel yeterlilikler olarak birbirinden ayrıştırılması önerilmiştir. Anahtar Kelimeler: Yabancı dil olarak Türkçe öğretimi, kültür aktarımı, kültür paylaşımı, kültürlerarası, Diller İçin Avrupa Ortak Çerçeve Metni

Kitap Bölümüm

Etnomatematik etkinliklerinin işlevsellik sorunu ve bazı etkinlik önerileri, 2024

This book chapter details the definition, history, function and application of ethnomathematics in education. Ethnomathematics advocates that mathematics should be considered in a cultural context and examines the mathematical practices of different cultural groups. It is stated that this understanding can help prevent disadvantaged groups from failing in their education processes. As an alternative to the traditional understanding of mathematics, ethnomathematics aims to deepen and make learning meaningful by basing activities on cultural elements taken from students’ daily lives or cultural backgrounds. The book chapter argues that educational curricula should be restructured with an ethnomathematics perspective. Especially, it offers activity suggestions that support mathematics learning in different cultural contexts. It criticizes the decorative activities in some textbooks in terms of their limited educational contributions and offers alternative activity suggestions. Activities are suggested that students can understand mathematics in a cultural context through examples such as the Mayan number system or Ottoman weight units. As a result, it is emphasized that ethnomathematics education is important not only as a course subject but also as a tool that supports social equality and cultural diversity. It is suggested that the integration of this approach into curriculum will increase the quality of mathematics education and create cultural awareness among students.

Kitap bölümü s.

Osmanlı Devleti, Birinci Dünya Savaşı'nın sonuna doğru, Almanya'ya meslek eğitimi için binlerce öğrenci gönderdi. Bu öğrenciler demirdöküm, nalbantlık, bakırcılık, sıvacılık, çiftçilik, tipografya, bahçıvanlık, kuaförlük, marangozluk, ayakkabıcılık vb. mesleki alanlarda hem teorik hem uygulamalı eğitim aldılar 2. Almanya ve Osmanlı Devleti arasında kurulan ittifakın savaş cephelerinin ötesinde ekonomik ve toplumsal kalkınmayı da içermesi amaçlandı. Bu çerçevede ittifakın kültürel boyutunu hayata geçirmesi için 1915'te kurulan Türk-Alman Dostluk Cemiyeti, öğrencilerin seçilerek Almanya'ya gönderilmesinde rol aldı. 3 Çoğu küçük yaşta ve yetimlerden oluşan bu öğrenciler çırak statüsüyle Alman ailelerin yanına yerleştirildiler. Alman dilini mükemmel bir şekilde öğrenmeleri ve Alman toplumsal hayatını yakından tanımaları amaçlanmıştı. 4 1916-* "Bu yazı, yurt dışı eğitim uygulamasının modern okullaşmaya etkisine ve yurt dışı eğitimli-mektepli profillerinin karşılaştırmasına odaklanılarak doktora çalışmasından üretilmiştir. Söz konusu doktora çalışması için bk. Erdoğan, Aynur. Osmanlı'da Yurt Dışı Eğitim ve Modernleşme (İstanbul: Büyüyenay Yayınları, 2016)."

Research Article /Araştırma Makalesi

2022

Communication is a very important factor for societies and people to live in harmony and understand each other. Societies and people who do not understand each other inevitably get into conflicts. Today the importance of communication is better understood and more is invested in it. English language is currently spoken in nearly every country. To keep up with today's world and closely monitor advancements, English is more vital than it was in the past. In order to stay up with the times, students must be good at English. Therefore the goal of this research is to find out how high school students define the term "English" in a figurative sense. A total of 200 high school students including 100 female and 100 male, were selected for the study. The data used for the study was collected through Google Forms in the first semester of the 2019-2020 academic year in October, 2019. A personal information form and a questionnaire stating "English is like … … …" were sent to the students who selected the option "I want to volunteer for the research". The survey was designed to provide answers to four basic questions: (1) How did high school students come up with metaphors for the idea of English? (2) What were the top five metaphors used by high school students when discussing the idea of English? (3) What conceptual categories might high school students' metaphors be classified under, based on their common characteristics? (4) Did the gender of the learners, their grade level, the education level of their parents, and the style of school have an influence on the development of these conceptual categories? The study was conducted using the phenomenological model, which is a qualitative research approach. The data was analyzed using the 'content analysis approach' and the 'SPSS' (Statistical Package for the Social Science) program. In alphabetical order, the metaphors were entered into the SPSS software. It was found that 200 students came up with a total of 70 different metaphors. Torture (16), agony (14), bridge (10), mathematics (8), and key (8) were determined to be the most often utilized metaphors by the students. The students' metaphors were categorized into four basic conceptual groups (negative, need, object, and source of entertainment). Based on the study's findings, many recommendations were made.

Kitap bölüm .pdf

ÖĞRETMENLERİN OKUL MÜDÜRLERİNİN ETİK ve OTANTİK LİDERLİK DAVRANIŞLARINA İLİŞKİN ALGILARI İLE ÖRGÜTSEL ADALET ALGILARI ARASINDAKİ İLİŞKİ

Araştırmanın amacı, öğretmenlerin okul müdürlerinin etik ve otantik liderlik davranışlarına ilişkin algıları ile örgütsel adalet algıları arasındaki ilişkiyi incelemektir. İlişkisel tarama yöntemi kullanılan araştırmanın çalışma grubunu 2016-2017 eğitim-öğretim yılı 1. döneminde Bolu ili Yeniçağa ilçesinde görev yapan 101 öğretmen oluşturmaktadır. Araştırmada verilerin toplanmasında Etik ve Otantik Liderlik Ölçekleri ile Örgütsel Adalet Ölçeği kullanılmıştır. Toplanan verilere yapılacak analizleri belirlemek için Kolmogorov-Smirnov testi yapılmıştır. Kolmogorov-Smirnov testi sonucuna göre tüm değişkenlerin p<.05 normal dağılım göstermediği bulunmuş ve bu nedenle çalışmada nonparametrik testler kullanılmıştır. Cinsiyet ve branş değişkenlerinde Mann- Whitney U testi, yaş ve kıdem değişkenlerinde Kruskal-Wallis Testi, algı düzeylerini belirlemede ortalama, kişisel değişkenler için yüzde, frekans, öğretmenlerin okul müdürlerinin etik liderlik davranışları ile otantik liderlik davranışları algıları ve örgütsel adalet algıları arasındaki ilişkileri belirlemek için Pearson korelasyon katsayısı yapılmıştır. Araştırma bulgularına göre öğretmenlerin okul müdürlerinin etik liderlik davranışları ile otantik liderlik davranışları algıları yüksek düzeyde, örgütsel adalet algılarının ise orta düzeyde olduğu; cinsiyet, branş, yaş ve kıdem değişkenlerinin öğretmenlerin okul müdürünün etik ve otantik liderlik davranışlarına yönelik algılarında ve örgütsel adalet algılarında anlamlı fark ortaya çıkarmadığı; öğretmenlerin okul müdürlerinin etik liderlik davranışlarına yönelik algıları ile otantik liderlik davranışlarına yönelik algıları, okul müdürlerinin etik liderlik davranışlarına yönelik algıları ile örgütsel adalet algıları ve okul müdürlerinin otantik liderlik davranışlarına yönelik algıları ile örgütsel adalet algıları arasında pozitif yönlü ve yüksek düzeyde anlamlı ilişkiler olduğu saptanmıştır.