Türklerde Hakimiyet Telakkisi ve Osmanlı'da Kardeş Katli Meselesi (original) (raw)

Osmanlılarda Kardeş Katli Meselesine Yeni ve Farklı Bir Yaklaşım

Her toplumun kendisine has bir yönetim anlayışı ve yönetme biçimi vardır. Bugünkü Müslüman milletler İslâm'dan önce sahip oldukları yönetim anlayışı ve biçimlerinde İslâm'dan sonra büyük değişiklikler yapmış ve bu yönetme anlayışları ile yönetim biçimleri şöyle veya böyle belirli bir biçimde de olsa İslâm ahkâmına göre düzenlenmiş bulunmaktadır. İslâm'da diğer bütün yönetim biçimlerinden monarşi, oligarşi ve demokrasiden çok farklı bir yönetim biçimi mevcuttur. İslâm ahkâmına göre tek bir monarkın, belirli bir oligarşik sınıf veya hanedanın yahut genel bir halk kitlesinin yaptığı yasa ve koyduğu hüküm ve kanunlar geçerli değildir. İslâm yönetim biçiminde hüküm yalnız Allah'ındır ve Allah'tan başka kimse hüküm koyamaz ve yasa yapamaz. Ümmet toplumunu yönetenler Allah'ın insanlar için koyduğu yönetme biçimini olduğu gibi ve kendilerinden hiç bir katkıda bulunmaksızın uygulamak mecburiyetindedirler. İslâm yönetim biçimine göre doğrudan doğruya vahyin ışığında toplumun yönetilmesi ve bunların dışına çıkılmaması İslâm'ın genel bir hükmü ve vazgeçilmez bir yönetim ilkesidir. Bu İslâm'ın Kur'an ve Peygamber uygulaması çerçevesinde çizilen ve İslâm'ın temel ilkelerinden birisi olan genel bir hükümdür. Ancak İslâm'ın önünde asla görmezlikten gelinemeyecek son derece önemli ve aşılamayacak bir sosyolojik gerçek vardır ki İslâm'ı kabul eden ve İslâm'a giren bütün milletler, İslâm'ın ilk mensupları olan Araplar da dahil olmak üzere ister istemez daha önceki din ve geleneklerinden bazı uygulamaları ile yönetim ve genel davranış ile ilgili bir ok motifi taşıyarak gelmişlerdir. İslâm bu milletlerin eski din ve geleneklerinden taşıyıp getirdikleri hüküm ve uygulamaların bir kısmını vahye uygun görüp onaylamış ve bir kısmını ise vahyin dışında bir oluşum olduğundan dışlamış hatta İslâm'ın genel hükümlerine aykırı oluşundan dolayı da tamamen yasaklamıştır. İşte İslâm'a giren diğer bütün milletler gibi Türkler de İslâm'a girerken ister istemez eski yönetim anlayışlarından ve geleneklerinden bazı özellik ve kuralları taşıyıp getirmiş ve İslâm'a girdikten sonra da bunlardan kolay kolay vazgeçmemişlerdir. Türkler İslâm'a girerken büyük bir İstek ve heyecanla ilk defa kitleler halinde Karahanlılar zamanında girerken bu heyecan içinde yeni dini samimiyetle kucaklamış ve Allah'ın emir ve yasaklarına özellikle ibadetler ile ilgili meselelerde gönüllerini açmışlardı. Ancak yönetim ve saltanat konusunda İslâm'ın kesin olarak belirlediği hükümlere ilk anda tümüyle teslim olmamış ve bazı hususlarda yönetim biçimlerini İslâm'a uygun hale getireceklerine İslâm'ın bazı hükümlerini yorumlayarak uygulamış, bunun için de ister istemez dinin genel naslarına tam bir mutabakat arzeden bir yönetim ortaya koyma imkanı bulamamışlardır. Osmanlıların ilk dönemleri ve özellikle kuruluş yıllarında ve hatta yükseliş döneminin sonuna kadar

Osmanlı'da Kardeş Katli

The governments in which administration belongs to a family's members, one of the spoiling components of the government's peace and regime is the existence of dynasty members who try to get or have the possibility of getting the government's power. Monarchs of the Dynasty administration, which was seen in the history of China, Turk, Russian, Persian, Byzantium and Arabian governments, preferred to assassinate the dynasty members who were seen as direct threats or possible threats to their government's power many times. As in many governments, the Ottoman monarchs applied the same precaution many times and events of killing into the dynasty were happened as a result of the desire of preservation of the government's power or taking it, the wish of protection of regulation, the effects of the exterior focuses on the dynasty's members, palace intrigues, army's influence… The main affect which revealed these reasons is that the system of Ottoman Sultanate inheritance isn't tied to a certain base. To killing dynasty members, Sultans many times consulted to scholars (ulama). The killing of dynasty members, apart from few exceptions, was done by manual strangling with a silk cord a conjoint tradition of Turk-Mongol. The funerals of the murdered members of the dynasty, depending on the reasons for the murder, were usually bestowed in great dilingence. Killing of dynasty members, many times met by sadness by Sultan and by various classes, even this sadness has become rage. Murdering of rebellious dynasty members lean on the Sheri'a (Islamic law), on the other hand slaying of innocent dynasty members depend on customary law. In the course of time, the changes which happened in the inheritance system and the reaction of some classes to the killing into the dynasty supplied this application to come an end.

“Osmanlı Hanedanında Kardeş Katli, yahut Aile İçi Rekabeti Ortadan Kaldırmanın Gerekçeleri ve Yolları”

EN (/k24/kategori/english) EDİTÖRDEN (/k24/kategori/editorden) DOSYA (/k24/kategori/dosya) KRİTİK (/k24/kategori/kritik) SÖYLEŞİ PORTRE (/k24/kategori/portre) EVVEL ZAMAN (/k24/kategori/evvel-zaman) KİTAPLAR (/k24/kitap) HER ŞEY (/k24/kategori/her-sey) HABERLER (/k24/kategori/haberler) TADIMLIK SORUŞTURMA (/k24/kategori/sorusturma) Osmanlı hanedanında kardeş katli yahut aile içi rekabeti ortadan kaldırmanın gerekçeleri ve yolları Avrupa hanedanlarının süreklilik sorunları Osmanlılardan pek farklı değildi: Hükümdarın erkek çocuklarından sadece birinin tahta çıkacak olması, doğal olarak kardeşler arasında rekabete yol açıyordu...

Klasi̇k Türk Şi̇i̇ri̇nde Kuhl-İ Cevâhi̇r Ve Tûti̇yâ Üzeri̇ne Bazi Di̇kkatler

Akademik Dil ve Edebiyat Dergisi, 2018

Klasik Türk edebiyatında sevgilinin güzellik unsurlarının yanında onları destekleyen, görünürlüğünü arttıran ögeler de söz konusu edilmiştir. Kuhl, tûtiyâ ve sürme bu ögeler arasında bulunmaktadır. Bu çalışmada "kuhl-i cevahir" ve "tûtiyâ" üzerine semantik bir değerlendirme yapılacaktır. Söz konusu kelimelere öncelikle köken açısından yaklaşılacaktır. Elde edilecek veriler örnek beyitlerle desteklenecektir.