ANALİTİK HİYERARŞİ SÜRECİ YÖNTEMİYLE STRATEJİ SEÇİMİ: SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİNDE BİR … (original) (raw)

SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ AKADEMİK PERSONELİNİN GENEL VE ÖRGÜTSEL SİNİZM DÜZEYİ

ÖZET: Araştırmanın amacı Süleyman Demirel Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi'nde görev yapan akademisyenlerin genel sinizm ve örgütsel sinizm eğilimlerini tespit etmektir. Bu amaçla genel sinizm eğilimi Wrightman (1992) tarafından, örgütsel sinizm ise Brandes (1997) tarafından geliştirilen ölçekler kullanılarak araştırılmıştır. Alan araştırması sonucunda elde edilen veriler frekans, faktör ve korelasyon analizinlerine tabi tutularak incelenmiş ve sonuçlar yorumlanmıştır.

ANALİTİK HİYERARŞİ SÜRECİYLE ŞEHİRSEL ALAN VE SANAYİ ODAKLI YER SEÇİMİ ÖNERİSİ: NEVŞEHİR ÖRNEĞİ

ÖZET Nevşehir, şehirsel büyüme kapsamında kabaca kuzeydoğu-güneybatı doğrultusunda lineer bir biçimde gelişme göstermektedir. Gelişime yönündeki bu biçimsel evrimin temelinde fiziki coğrafya etmenleri yatarken (yerleşme etrafındaki vadiler ve tepeler), aynı ölçüde beşeri coğrafya nitelikleri (yerleşme içinde ve etrafındaki sit alanları, karayolu gelişim güzergahları) de etkilemiştir. Şehirlerde meydana gelen bu lineer büyüme, şehirsel saçaklanmalara yol açarken, saçaklanmalar da şehirlerin gelişimlerini olumsuz yönde etkilemektedirler. Yöneticiler şehri bu olumsuzluktan kurtarmak için yeni yerleşim alanlarını dikkatle seçmeli ve planlı bir şekilde imar etmelidir. Şehir lineer büyüme biçiminden kollektif büyüme biçimine ulaştırılmalıdır. Bu kapsamda yapılan çalışma doğrultusunda, çalışma sahasında 21 mahalle içerisinden büyüme potansiyeline sahip 10 mahalle tespit edilmiştir. Diğer 11 mahalle ise zaten şehrin merkezinde kaldıkları ve hali hazırda yerleşme sahası oldukları için büyüme süreçlerini tamamlamış durumdadır. Nevşehir şehirleşme sürecini sağlarken, benzer şekilde sanayileşme süreci de yaşamıştır. Sanayi sürecinde kurulmuş olan sanayi siteleri bazı dönemlerde yer değiştirmiştir. İlk sanayi yerleşkesi olan ve günümüzde sadece birkaç soba imalatçısının bulunduğu eski sanayi, günümüzde yerini konutlara bırakmıştır. Devamında inşa edilen yeni sanayi ve Lale sanayi sitesi de günümüzde şehir sit alanı içerisinde kalmıştır. Yerel yönetimler tarafından Lale sanayi sitesi bulunduğu yerden taşınarak yeni bir sanayi sitesi yapılması planlanmaktadır. Fakat yapımı planlanan saha, şehrin hemen devamı olan güneybatısında olması düşünülmektedir. Bu sebeple sanayi sitesi zaman içinde yine şehrin sınırları içinde kalarak çeşitli sorunlara yol açabilir. Yapılan değerlendirmeler sonucunda Nevşehir' de sanayiye birinci ve ikinci dereceden uygun alanlar neredeyse hiç olmadığı fakat üçüncü dereceden uygun olan alanların geniş bir yer kapladığı sonucuna ulaşılmıştır. Şehrin yeni sanayi alanının, tekrar taşınmamak için bahsedilen uygun alanlarda inşa edilmesi, kentleşme için geleceğine yönelik en uygun adımlardan biri olabilir.

ÜNİVERSİTELERDE STRATEJİK PLANLAMA SÜRECİNDE EĞİTİME YÖNELİK SÜRDÜRÜLEBİLİR KALİTE UYGULAMALARI-SÜLEYMAN DEMİREL …

iticu.edu.tr

Türkiye her yıl üniversite sınavlarına giren adayların ancak %10'una üniversite eğitimi sunabilmektedir. Bu trend genç bir nüfusa sahip olmak bağlamında avantaj; sunulan eğitimin niteliği ve eğitim sonrası ortam itibariyle de çeşitli dezavantajlar taşımaktadır. Üniversitelerin, demokratik kurum kültürüne dayanan stratejik planları, asgari kalite düzeyinin sağlanmasında etkili olacaktır. Birer öğrenen organizasyon olan yüksek öğretim kurumları gelişmeci yapıları, nitelikli ve sürdürülebilir modellemeleriyle sosyal fayda üretirken aynı zamanda toplumsal katkıları yüksek birimler haline gelebilecektir. Çalışmada, Süleyman Demirel Üniversitesi'nin, bu amaçları gerçekleştirecek süreçleri bir değişim ve dönüşüm politikasıyla ele alması incelenecektir. Bölgesi, ülkesi ve dünya için değer üreten ve aynı zamanda akademik kaygılar taşıyan Türkiye Cumhuriyeti'nin bir yüksek öğretim kurumunun kurumsallaşma deneyimleri ve stratejik planlama sürecindeki çaba ve çalışmaları ile bunların sonuçları bu tebliğ kapsamındadır.

MİMAR SİNAN GÜZEL SANATLAR ÜNİVERSİTESİ MİMARLIK FAKÜLTESİ -ŞEHİR VE BÖLGE PLANLAMA BÖLÜMÜ LİSANS BİTİRME ÖDEVİ KÜÇÜLEN KENTLERE YÖNELİK EKONOMİK, SOSYAL VE MEKÂNSAL POLİTİKALARIN ALMANYA ERFURT VE TÜRKİYE ZONGULDAK ÖRNEKLERİ ÜZERİNDEN İNCELENMESİ

2020

Kırdan kente göç çok uzun zamandır var olan bir durumdur. Sanayileşmenin etkisi ile birlikte, özellikle Sanayi Devrimi’nden itibaren, kentlere göç hız kazanmıştır. On sekizinci ve on dokuzuncu yüzyıllarda bu durum nüfusun büyük sanayi kentlerinde yoğunlaşmasına, kırsal alanlar ve küçük kentlerin nüfusunun azalmasına neden olmuştur. Günümüzde ise sanayi politikalarının değişmesi ve kentlerde hizmet sektörünün yükselmesi ile birlikte sanayi kentleri nüfus kaybeden şehirler olmuşlardır. Nüfus kaybı yaşayan, ekonomik olarak gerileyen, kentsel alanında boşluklar olmaya başlayan, istihdam sorunu yaşayan bu şehirler küçülen kentler olarak bilinmektedir. Konu, yirmi birinci yüzyılda karar vericiler ve halk tarafından da farkına varılan bir konu olmaya başlamıştır. Yerel, ulusal ve uluslararası pek çok plan ve projelerle bu soruna çözüm yolları aranmıştır. Bitirme ödevi çalışması kapsamında konu ile ilgili literatür taraması yapılarak planlamada küçülen kent kavramı açıklanmıştır. Küçülen kent politikalarında sıkça kullanılan akıllı kent yaklaşımları ele alınarak küresel ölçekte küçülen kentler ile ilgili çalışmalara da konu olmuş dünya şehirleri incelenmiştir. Küçülen kentler ile ilgili çalışmaları, küresel ölçekteki çalışmalara yön veren Almanya’nın küçülen kentler ile ilgili politikaları incelenerek; Doğu Almanya’daki küçülen kentler ele alınmıştır. Geliştirdiği politikalar ile Doğu Almanya’da bulunan Erfurt şehri kaybettiği nüfusu kazanmaya başlamıştır. Bu nedenle politikaları iyi birörnek olarak incelenmiştir. Son bölümde Türkiye’de küçülmekte olan Zonguldak şehri ele alınmıştır. Sonuç bölümünde ise geliştirilebilecek politikalara yönelik öneriler geliştirilmiştir.

SOSYAL VE BEŞERİ BİLİMLER DERGİLERİ İÇİN BİR YAYIN STRATEJİSİ ÖNERİSİ

Öz Dergi yönetim politikalarının önemi, dijital yayıncılık akımı içinde gün geçtikçe artmaktadır. Çalışmada Web of Science veri tabanına dayalı atıf analizi yardımıyla Tarih ve Arkeoloji alanındaki güncel bilimsel işbirlikleri ve gelişmekte olan konular bibliyometrik analiz yardımıyla ortaya konulmuştur. Analiz sonucunda Tarih ve Arkeoloji alanlarının yayın dinamikleri açısından iki farklı disiplin olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Bibliyometrik yöntemin önemi ve uygunluğunu ortaya koymak için Belleten dergisi örnek vaka olarak incelenmiştir. Çalışma sonucunda yayın dinamikleri ve kaynak kullanım özellikleri açısından diğer disiplinlerden farklı özelliklere sahip olan sosyal ve beşeri bilimlerdeki dergilerin görülebilirlik açısından yapması gerekenler, gibi geleceğe yönelik yeni yayın stratejileri önerilmiştir. Abstract A Strategy Proposal for the Journals Published in the Social and Human Sciences The importance of scholarly journal management policies is increasing day by day in the digital publishing trend. In the study, with the help of the citation analysis based on the Web of Science database, up-to-date scientific collaborations and emerging issues in the field of History and Archeology have been put forward via bibliometric analysis. As a result of the analysis, it is concluded that the fields of History and Archeology have two different disciplines in terms of publication dynamics. The Belleten has been studied as a case study in order to demonstrate the relevance and suitability of the bibliometrics. As a result of the study, new publishing strategies have been proposed for the future, such as the necessity of visibility of publications in social and human sciences, which have different characteristics from other disciplines in terms of publication dynamics and resource utilization characteristics.

ÇEVİRİ USUL, STRATEJİ VE YÖNTEMLERİ ÜZERİNE BİR DERLEME

Öz Çeviri geçmişten günümüze kültürler arasında bir iletişim aracı olarak kullanılan farklı kültürleri birbirine yakınlaştıran bir eylemdir. Bu çalışmada çeviri eyleminin özellikle de yazılı çeviri alanı başta olmak üzere usul, strateji ve yöntemleri ele alınacaktır. Çevirmenin kaynak metin ile hedef metin arasındaki mesajı hedef kitleye doğru iletmek için başvurduğu stratejiler okuyucunun ilgisine sunulacaktır. Ardından çeviri usul ve stratejilerine ilişkin tanım ve sınıflandırmalara değinilecektir. Böylece çeviri usul ve stratejileri ile ilgili temel bilgiler ışığında çeviri eylemi hakkında genel bir çerçeve çizilmiş olacaktır. Son olarak çeviri eyleminin gerçekleştirilmesi esnasında çeviri camiası tarafından genel olarak kabul görmüş yöntemler sıralanacak, tanımlanacak ve çeşitli kaynaklardan örneklerle zenginleştirilecek ve okuyucunun çeviri yöntemleri hakkında bir bakış açısı geliştirmesi amaçlanacaktır. Ayrıca verilen bilgiler ışığında çeviribilim çalışmalarında çeviri usul, strateji ve yöntemleri ile ilgili genel bir çerçeve çizilerek okuyucuya çeviri süreçleri hakkında bilgi verilmiş olacaktır. Anahtar Kelimeler: Çeviribilim, çeviri stratejileri, çeviri yöntemleri, çeviri usulleri, çevirmen teknikleri.

SURİYELİ MÜLTECİLERE YÖNELİK TUTUMLARIN SOSYAL BASKINLIK YÖNELİMİ DOĞRULTUSUNDA İNCELENMESİ, SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ ÖRNEĞİ

Dicle Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 2019

Çalışmanın amacı Türkiyelilerin, Suriyeli mültecilere yönelik sosyal psikolojik tutumların incelenmesidir. Çalışmanın temel varsayımı Türkiyeli bireylerin cinsiyetleri, gelir düzeyleri, yaşadıkları yerde kendileri ile beraber yaşayan Suriyeli mültecilerin yoğunluğu ile kendilerini ifade ettikleri dini, etnik ve siyasal kimliklerinin, Suriyeli mültecilere yönelik tutumları üzerinde etkili olduğudur. Bu varsayımın test edilebilmesine yönelik, ana kütle olarak Süleyman Demirel Üniversitesi öğrencileri seçilmiştir. Bu tercihte etkili olan başlıca faktör üniversitelerin kozmopolit bir yapıya sahip olduğuna ilişkin ön kabuldür. Bilindiği üzere üniversiteler farklı şehir, kültür ve gelir gruplardan gelen öğrencilerden oluşmaktadır. Çalışmada alan araştırması yöntemi kullanılmıştır. Türkçe geçerliliği olan SDO ölçeğinden hazırlanmış anket formu katılımcılar ile yüz yüze uygulanmıştır.

ANALİTİK HİYERARŞİ PROSES YÖNTEMİYLE İŞLETMELERDE STRATEJİ BELİRLEME * DETERMINATION STRATEGY IN BUSINESS WITH ANALYTIC HIERARCHY PROCESS

ÖZET: FÜTZ analizi, iç ve dış çevrenin analizi neticesinde, işletmenin başarısı üzerinde etkili bulunan stratejik faktörleri ve bu faktörler temelinde izlenecek stratejileri belirlemektedir. Ancak, FÜTZ analizi ölçme ve değerlendirme bakımından bir dizi eksiklik taşımaktadır. Yazında, bu eksikliklerin analitik yaklaşımlarla giderilebileceğine ilişkin çalışmalar yapılmıştır. Yapılan çalışmalarda, yalnız FÜTZ grupları ve stratejik faktörler analitik yaklaşımla incelenmiştir. FÜTZ faktörleri temelinde belirlenen alternatif stratejilerin seçimi çalışma konusu edilmemiştir. Yazında görülen bu eksiklik, bu çalışmayla giderilmeye çalışılmıştır. Bu amaçla, FÜTZ matrisi hiyerarşik bir yapıya dönüştürülmüş ve oluşturulan model Analitik Hiyerarşi Proses (AHP) yöntemiyle çözülmüştür. Anahtar Kelimeler: SWOT Analizi, Analitik Hiyerarşi Proses. ABSTRACT: The SWOT analysis is an analysis where external and internal environments of an enterprise are analyzed to find out strategic factors that affect the enterprises' outcomes. These factors are also used to determine the strategies that would be followed. However, the SWOT analysis bears some insufficiencies with regard to measure and evaluation. It has been put forward in the relevant literature that these insufficiencies could be put aside by analytical approaches. But, only SWOT groups and strategic factors have analytically been dealt with in the previous literature. Deciding on alternative strategies that are based on SWOT factors has not been subject to any study. It is hoped that this study will fill a gap in the relevant literature. In order to fill the gap, the SWOT matrix is converted into a hierarchic structure and the model is analyzed with the Analytic Hierarchy Process.