Ekberi Gelenek ve Yunus Emre (original) (raw)

Yunus Emre’nin Kabri ile İlgili Görüşler Üzerine

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 2005

Milletlerin gelisiminde ve geleceginde dusunce alanindaki calismalar buyuk onem tasir. Bu alanda yapilan calismalar, niteliklerine gore bazen milletlerin (ve insanligin) yol haritasini belirlemede ve izlemede onculuk ederler. Tasavvuf dusuncesi de bu alanda toplumlar icin rehberlik platformu olusturan disiplinlerden biridir. Bu alanda en onde gelen sahsiyetlerden biri de hic kuskusuz Yunus Emre’dir. Bu calismada; Yunus Emre’nin bilinen edebi sahsiyeti, eserleri ve tasavvufi yonu uzerinde durulmayarak onun tartisilan bir baska yonu olan mezari konusunda yapilan yogun spekulasyonlara ve yanlis bilgilere cevap bulunmaya, bu yanlis bilgilerin daha fazla yayilmasinin onune gecilmesine calisilmistir. Konunun bu yonu zamanla populerlesmis ve Anadolu’nun bir cok yerinde Yunus Emre’nin mezarinin oldugu kanisina varilmistir. Calismada; konunun belgesellik arzeden yonleri, klasik kaynaklar ve modern arastirmalar degerlendirilerek Yunus Emre’nin kabrinin Eskisehir (Sarikoy)’de bulundugunun kuvv...

Yunus Emre

Yunus Emre, 2019

Yunus Emre'nin hayatına dair birincil kaynaklar üzerinden en sağlıklı en temiz bilgilerle hayatı. Doğum tarihi, doğduğu yer, ailesi, soyu, eğitimi, mesleği, mürşidi, mezar ve türbesi hakkında en sağlam kaynaklar üzerinden yapılan araştırmalar broşür halinde yayınlandı. Bu broşür, 2019'da basılı yayınlanan kopyanın 2024 güncellenmiş kopyasıdır.

Yunus Emre'de Ben Kavramı Üzerine

Dil araştırmaları dergisi, 2022

Yunus Emre, eserleriyle Türkiye Türkçesinin temellerini atmış ve edebî bir dil olarak gelişmesine önemli katkılar sağlamıştır. Bir anlatıcı olarak karmaşık tasavvufi konuları, insana ve hayata dair anlaşılması zor hakikatleri, gayet açık bir üslupla ortaya koymayı başarmıştır. Eserlerine yansıttığı coşkulu samimiyeti, engin gönül dünyası ve olağanüstü üslubuyla etkisi yüzyıllarca sürecek bir Yunus Emre karakteri ve tipi ortaya koymuştur. Onun şiirlerinde kendi dilinden kendi benine yüklediği anlamı, seçtiği kelimeler ve özellikle zamirlere kazandırdığı işlevler üzerinden izlemek mümkündür. Ayrıca vahdet-i vücut düşüncesi ve derviş tipi, eserlerine yansıyan ben kavramının merkezinde yer almaktadır. Yunus Emre'de ben kavramının ilahi ben, beşerî ben ve derviş / âşık olmak üzere üç farklı görünümde tezahür ettiği tespit edilmiştir. Ayrıca ben kavramının ben zamiri yanında özellikle sen ve diğer zamirlerle hatta derviş, âşık gibi adlarla ifadelendirildiği görülmektedir Anahtar Kelimeler: Yunus Emre, ben, şahıs zamirleri, sembolik anlatım ABSTRACT Yunus Emre laid the foundations of Turkey Turkish with his works and made significant contributions to its development as a literary language. As a narrator, he succeeded in revealing complex mystical subjects, elusive truths about man and life, in a very clear style. With the enthusiastic sincerity, wide world of heart and extraordinary style he reflects on his works, he has revealed a Yunus Emre character and type whose influence will last for centuries. In his poems, it is possible to follow the meaning that he attributed to himself from his own language, through the words he chose and especially the functions he brought to pronouns. In addition, the idea of unity of body and dervish type are at the center of the concept of self that is reflected in his works. It has been determined that the concept of self in Yunus Emre manifests in three different appearances as divine self, human self and dervish / lover. In 1 Yunus Emre'nin şiirlerinden seçilen metin örneklerinin alındığı Mustafa Tatcı yayınında bu ses için n harfi kullanılmıştır. addition, it is seen that the concept of I is expressed with other pronouns, especially you and other pronouns, and even with names such as dervish, lover.

Yunus Emre Düşüncesinde Ahlâk İlkeleri

Ahlâk: Ahlâk Çalışamaları ve Ahlâk Felsefesi Dergisi, 2021

Bu çalışmanın konusunu, Yunus Emre'nin tasavvuf sisteminde ahlak ilkelerinin incelenmesi teşkil eder. "Aşk" me�umu söz konusu sistemde temel yapıtaşı konumundadır. Aşk, insanı hakikî manada insan kılan öğe şeklinde düşünülmekte ve bu çerçevede âşık, ahlaklılık ve kemal sahibi insan-ı kâmile tekabül etmektedir. Buna bağlı olarak ahlak ilkeleri, ahlaklılık ve kemal idealine ilişkin temel kurallar yani kişiyi âşık kılacak temel düsturlar şeklinde düşünülebilir. Yunus Emre'nin görüşlerinden hareketle üç temel ilke ortaya konabilir: Dünya ve ahiret sevgisi yerine Allah sevgisini geçirmek, nefsin düşük mertebelerine karış koymak ve gönlü temizlemek ve son olarak ibadet edip iyi amellerde bulunmak. Bu ilkelerden birincisi ahlak alanındaki erek ve ideal ile ir�batlı iken diğer ikisi bu erek ve ideale ulaş�ran yolun esasları şeklinde ele alınabilir. Yunus Emre'nin ilkelerle ilgili görüşleri incelendiğinde onun Allah aşkını gözeten, pragma�zmden çok uzak ve halis niyetle yapılan ibadet ve eylemlere dayalı bir ahlak anlayışı ortaya koyduğu söylenebilir.

Yunus Emre Araştırmaları

Cem TUNA  Özet Yunus Emre"nin bilinen iki eserinden biri Risâletü"n-Nushiyye"dir. Risâletü"n-Nushiyye, müritlere ve okuyuculara yönelik öğretici bir eserdir. Esere giriĢte Âdem (a.s.)"in yaratılıĢı, dört unsur ve akıl, iman ve ilim makamları açıklanır. Sonra altı konu sırayla iĢlenir: Ruh ve Akıl, Kibir ve Kanaat, Öfke ve Gazab, Sabır, Cimrilik ve Kıskançlık, Gıybet ve Yalan. Bu çalıĢmada Yunus Emre"nin Risâletü"n-Nushiyye adlı eserinde öfke ve öfke kontrolü incelenmiĢtir. Mustafa Tatçı tarafından hazırlanan 2014 yılında H Yayınları"nca yayınlanan "Yunus Emre Divan-ı Ġlahiyat", 2020 yılında H Yayınları"nca yayınlanan "Yunus Emre"den Yolcuya Öğütler" ve Yusuf Yıldırım tarafından hazırlanan ve 2017 yılında Duru Bulgur Yayınlarından çıkarılan "Risâletü"n-Nushiyye ve Divân-ı Yunus Emre Karaman Nüshası" adlı eserler temel alınmıĢtır. Öfke ile ilgili görülen dizeler bulgu olarak saptanmıĢ, elde edilen bulgulara nitel veri analizlerinden içerik analizi uygulanmıĢtır. Bu amaçla toplanan veriler önce öfke olarak kavramsallaĢtırılmıĢ, daha sonra öfke ile ilgili ortaya çıkan kavramlar mantıklı bir biçimde düzenlenmiĢtir. Buna göre veriyi açıklayan temalar öfkenin tanımı, özellikleri, nedenleri, zararları, kontrolü, aklın görevi, çözüm yolları, sabır, sonuçları Ģeklinde saptanmıĢtır. Bulgular ve sonuç olarak; öfkenin karĢısında kimsenin duramayacağı, kimseyi gözünün görmediği, cana kıymada tek olduğu, ölüme meydan okuduğu, bir kahraman olarak her yerde dirlik ve düzeni bozduğu, nereye giderse orayı kuruttuğu vurgulanır. Hakkı düĢünen öfkeyi kontrol altına alır, maĢuku düĢünen kurtulur. Allah emrini tutmayanı öfke esir alır. Dostla beraber olmak için öfke olmamalı, öfke terbiye edilmelidir. Yoksa öfke hırsızı, insanın gönlündeki zenginlikleri çalar, evi soyar. Hatta gaflette bulduğu kiĢinin gönül evini iĢgal eder, yaz-kıĢ kalır, yağmaya devam eder. Öfke ile mücadele etmedikçe, insan namaz kılsa, Kur"an okusa bu amellerinden fayda görmez. Burada akla nereden gelip nereye gittiğimiz konusunda danıĢılabilir. Öfkenin bozduğu düzeni kimin sağlayacağını Akıl sorar. Çözüm sabırdır, sabır çok güçlü, keskin bir kılıç gibidir. Ġzi, tozu belli olmadan aniden gelen öfke, sabır gelince kaybolur. TartıĢma bölümünde Yunus Emre"nin görüĢleri günümüz öfke kontrolü açısından karĢılaĢtırma yapılmıĢtır.

Türk Mistisizm Geleneğinde Yunus Emre’nin Sırra Ermesi

Öz Türklerin kültürel bellekleri ve abide şahsiyetleri, köklü medeniyete ulaşmalarında geleneklerinin devamlılığını sağlarlar. Yunus Emre, bu medeniyetin en önemli temellerinin atıldığı 13. yüzyılda, varlığı doğruya ve birlikteliğe çağrı olan, İslam'ın gereklerini bireysel tecrübeye dönüştüren, Türk mistisizminin öncüsü âlim ve mutasavvıflardandır. Yunus Emre, Türklerin kültürel belleklerindeki önemli hatırlama figürlerindendir. Menkıbevi hayatında ve şiirlerinde Türklerin kültürel sürekliliğini belirginleştiren birçok ortak değer yer alır. Onun tasavvuf bilgilerini içselleştirip sırra erme süreci Türk mistisizm geleneğinde gerçekleşir. Türk mistisizminde sırra erme sürecinde şamanların ve Yunus'tan önceki diğer mistiklerin maddi ve manevi yolculukları, beden terbiyesine yönelik uygulamaları, Yunus Emre'de gariplik, maddi ve manevi yolculuklar ve ızdırap olarak devam eder. Türk mistisizminde Yunus'tan önce var olan bu sırra erme süreçleri Yunus Emre'de evrilerek devam etmiş, Yunus'tan sonra da var olmuştur. Bu süreç, Türk mistisizm geleneğindeki kültürel belleğin ve taşıyıcılarının, farklı zaman dilimlerinde evrilerek farklı adlandırma, işlev ve ritüellerde karşımıza çıktıklarını gösterir. Anahtar Kelimeler: Türk Mistisizmi, Sırra Erme, Yunus Emre The Initiation of Yunus Emre in Turkish Mysticism Abstract Their cultural memories and monument personages provide Turks to preserve their traditions continiuty to reach a rooted civilisation.Yunus Emre,when this civilisation's important foundation were founded in 13.century,is one of the pioneer scholars and mystics of Turkish mysticism whose existence evokes truth and togetherness,converting the neccesities of Islam to personal experience. Yunus Emre is one of the important remembering figures in cultural memories of Turks.In his legendary life and poems,a lot of shared values that make explicit cultural continiuty of Turks take place.The process of initiation by internalising his mystic knowledge takes place in Turkish mysticism.In Turkish mysticism, initiation processof shamanists,tangible-spiritual trips of other mystics before Yunus Emre,practises towards physical training,continue as strangeness,tangible-spiritual trips and misery in Yunus Emre's life.In Turkish mysticism,process of coming secret which existed before Yunus Emre went on by evolving during Yunus Emre's life. This process shows that cultural memory and its conveyers confront us in different period of time,different denotation,function and rituals by evolving.

Türk Si̇nemasi’Nda Yunus Emre Ve Eserleri̇

Dokuz Eylül Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, 2021

Büyük sanatçılar ve düşün insanları genellikle büyük değişim ve dönüşümlerin yaşandığı kaos dönemlerinde ortaya çıkarlar. Yunus Emre de Anadolu’da böylesi değişim dönüşümlerin yaşandığı bir dönemde yaşamış ve halkın anlayabileceği sade bir dille söylediği şiirleriyle Anadolu halkının gönlünde taht kurmuştur. Türk kültür ve sanat hayatındaki ağırlığına karşın Türk sinemasının Yunus Emre’ye hak ettiği değeri verdiğini söylemek zordur. Bu çalışmada Yunus Emre’yi konu alan uzun metraj filmler incelenmiştir. Yapılan inceleme neticesinde başlangıcından bu yana Türk sinemasında doğrudan Yunus Emre’nin hayatını konu alan dört uzun metraj filmin çekildiği, bu filmlerin olay örgüsü ve anlatı yapısı olarak büyük ölçüde birbirlerine benzedikleri; merak öğesini tetikleyecek, heyecan hissi uyandıracak bir anlatı yapısına sahip olmadıkları; olay örgülerinin seyirciyi içerisinde çekecek şekilde örülemediği., dramatik yönlerinin zayıf olduğu, karakterlerin çoğu zaman yapay kaldığı dolayısıyla Yunus ...

Yunus Emre'de Empati Dili

YUNUS EMRE’NİN VEFATININ 700. YIL DÖNÜMÜ ANISINA ULUSLARARASI TÜRKÇENİN ANADOLU’DA YAZI DİLİ OLUŞU SEMPOZYUMU, 2021

Yunus Emre'nin Bir Şiiri ve İsmail Hakkı Bursevi'nin Şerhi

XIII. asırda yaşayan ve hayatı ile ilgili bilgiler muhtelif görüşlere dayanmakla birlikte Yûnus Emre’nin şiirlerinden hareketle yapılan değerlendirmeler, tahliller ve araştırmalar, onun İslâmi anlayışla şekillenen dünya görüşünü, insana bakışını, aşk anlayışını, hâsılı fikir dünyasını ortaya koymaktadır. Mutasavvıf olan ve tasavvufi şiirler söyleyen Yûnus Emre’nin şiirlerinde dile getirdiği ve lirizmin hakim olduğu tasavvufi heyecanlar, onun dil ve üslubuyla adeta kemale ulaşmıştır. Dili kullanmadaki başarısı, şiirlerindeki düşünce derinliği, lirizmi, samimi ve içten ifadeleriyle yaşadığı yüzyıldan itibaren hak ettiği şöhrete ulaşmıştır. Yûnus’un şairliği ile Türkçe’nin edebî dil olmasında ve paralelinde edebiyata olan katkısı da şüphesiz değer biçilemeyecek cihettedir. Onun şiirleri, her döneme ve her kişiye hitab eden bir özellik taşımaktadır. Yaşadığı dönemden itibaren 8 asır geçmesine rağmen bugün hâlâ onu anlamak ve yorumlamak üzere birçok tahlil, araştırma ve inceleme yapılmıştır ve yapılmaktadır. Hazırlanan bu çalışmada, Yûnus Emre’yi anlamak, onun his ve düşünce dünyasının ortaya çıkmasına katkı sağlamak amacıyla, Yûnus Emre’ye isnad edilen “Sırâtdan gel sıfâta anda safâ bulasın” mısraı ile başlayan şiirin, âlim ve mutasavvıf olan İsmâîl Hakkı Bursevî tarafından yapılan Türkçe şerhi Latin harflerine aktarılmıştır. Eser, Süleymaniye Kütüphanesi Esad Efendi kataloğunda nr.1521/ vr.178,189 şeklinde kayıtlıdır.1