Pazarlama İleti̇şi̇mi̇nde Yeni̇ Bi̇r Mobi̇l Pazarlama Araci: 2 Boyutlu Barkodlar (original) (raw)

Mobi̇l İleti̇şi̇mi̇n Yayincilik Ve Pazarlama İleti̇şi̇mi̇ne Etki̇si̇

sbe.dpu.edu.tr

Tarama modeli niteliğindeki bu araştırma, 2009-2010 eğitim-öğretim yılında uygulamaya giren kayıt bölgeleri uygulamasına yönelik öğretmen ve velilerin tutumlarını ortaya koyma amacıyla yapılmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu tabakalı örnekleme yoluyla belirlenen, Afyonkarahisar merkez ilköğretim okullarında görev yapan, 96 sınıf öğretmeni ve 124 veli oluşturmaktadır. Velilerin tutumlarını değerlendirmek amacıyla bağımsız değişken olarak gelir düzeyi ve öğrenim durumu kullanılmıştır. Araştırmada veri toplama aracı olarak ''Kayıt Bölgeleri Uygulamasına Yönelik Tutum Ölçeği'' kullanılmıştır. Veri toplama aracı 5'li Likert tipinde 20 maddeden oluşmaktadır. Ölçeğin güvenirliği α=0.90'dır. Verilerin analizinde; ortalama, standart sapma, varyans analizi ve t-testi kullanılmıştır. Elde edilen sonuçlara göre, öğretmenler ve velilerin tutumları arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılıklar vardır. Ayrıca velilerin kayıt bölgeleri uygulamasına yönelik tutumlarında, gelir ve öğrenim durumu değişkenlerine bağlı olarak istatistiksel olarak anlamlı farklılıklar saptanmıştır.

İleti̇şi̇m Çatişmalarinin Çözümü İçi̇n Bi̇r Araç: Bi̇rleşti̇ri̇ci̇ Bi̇r Güç Olarak Müzakere

Intermedia International e-journal, 2016

Bu çalışmanın amacı; örgütsel etkinliği ve performansı olumsuz şekilde etkileme potansiyeline sahip olan iletişim çatışmalarının yapıcı bir şekilde; rasyonel aklı ve uzun vadeli bakış açısını temsil eden müzakere yoluyla çözüme kavuşturulmasının kurumlara yapacağı olumlu katkının ortaya konmasıdır. Bu araştırmanın önemi; halkla ilişkilerin asli misyonlarından biri ve örgütsel iletişimin bir ayağı olan çift yönlü simetrik iletişim aracılığıyla anlaşmazlıkların giderilmesi, uyuşmazlıkların yapıcı yollarla bertaraf edilmesi, çatışmaların çözümlenmesi konusunda müzakere yaklaşımından yararlanılmasının Türkçe halkla ilişkiler literatürüne kazandırılmasıdır. İletişim çatışmalarının çözüme kavuşturulması hususunda tarafları taraftar yapma amacını güden halkla ilişkilerin bütünleştirici müzakere stratejisini kullanmasının örgütsel etkinliğe olan katkısı ön plana çıkmaktadır. Çatışmaların çözümünde işbirliği yapıldığında, bütünsel bir çözüme ulaşmaya, yani ilgili herkesin isteklerini karşılayacak bir yol bulmaya çalışılmaktadır. Bu çerçevede; halkla ilişkiler bağlamında öncelikle müzakere stratejilerine ilişkin teorik bilgiler ele alınıp çatışma çözüm sürecinde bütünleştirici müzakerenin parametreleri sıralanarak bu alana ilişkin literatür taraması yapılmak suretiyle kuramsal boyutta konuya açıklık getirilmeye çalışılarak okuyucunun dikkatine sunulmuştur.

Bi̇lgi̇ Teknoloji̇leri̇ni̇n Geli̇şi̇mi̇yle Di̇ji̇tal Pazarlamanin Doğuşu

Bilgi ekonomisi ve yönetimi dergisi, 2022

Bilgi Teknolojileri Çağı'na girişle birlikte web2.0 teknolojilerinin kullanılması geleneksel iletişim modellerinde değişimlere yol açmış ve dünya genelinde tüm toplumlar internet ağları üzerinde bir araya gelmeye başlamıştır. Buna bağlı olarak yaşanan insani değişimler ticari faaliyetlere yansımış ve geleneksel pazarlama uygulamalarına ek olarak dijital pazarlama yöntemlerine olan ihtiyaç ortaya çıkmıştır. İşletmelerin bilgi teknolojilerini kullanabilme düzeyleri ticari faaliyetlerini şekillendirmekte ve dünya piyasalarında varlık göstermelerine katkı sağlamaktadır. İşletmeler, ürün ve hizmet elde edilme süreçlerinde girdi ve çıktı verimliliğini optimize etmek için bilgi teknolojilerini etkin kullanmak zorundadır. Bilgi Teknolojileri Çağı'nda işletmeler; inovasyonun yanı sıra üretim, pazarlama ve muhasebe departmanları ile organize olmalıdır. Araştırma, işletmelerin Bilgi Teknolojileri Çağ'ında ortaya çıkan değişimlere uyum sağlama zorunluluğu karşısında neler yapmaları gerektiği konusunu ele almaktadır. Pazarlamanın ortaya çıkışı ve tarihsel gelişimi açıklanırken günümüz teknolojilerinin işletmeler için önemine değinilmiştir. Makalenin amacı dijital pazarlama açısından kavramsal bir bakış açısı ile konuyu ele almak ve ülke ekonomileri için katalizör görevini yerine getiren işletmelere rehberlik edebilmektir.

Vi̇ral Reklam: Reklamin Yeni̇ İleti̇şi̇m Teknoloji̇leri̇yle Geli̇şen Yönü

Atatürk İletişim Dergisi, 2019

Enformasyon ve iletişim teknolojilerindeki gelişim, pazarlama iletişim araçlarını geleneksel ortamdan dijital ortama taşımıştır. İnternetin gündelik yaşamda yaygınlık kazanması ile birlikte insanlar zamanlarının büyük bölümünü sosyal mecralarda geçirmeye başlamışlardır. Sürekli gelişim gösteren teknoloji ve internet, işletme ve markaların pazarlama stratejilerini dijital ortama kaydırmasına neden olmuştur. Bu çerçevede işletmeler ve markalar pazarlama iletişim araçlarını değiştirerek internet üzerinden online ortamlarda yürütmeye başlamışlardır. Bu çalışmada pazarlama reklam ilişkisi çerçevesinde sosyal medyanın nasıl reklam mecrası olarak kullanılmaya başlandığı ortaya konulmaya çalışılmıştır. Sosyal medyanın reklam mecrası olarak kullanılması viral pazarlama ve viral reklamcılık olguları çerçevesinde ele alınmıştır. Bu çalışma çerçevesinde basit rastlantısal örneklem yöntemiyle 6 kategoride (yine basit rastlantısal olarak teknoloji, gıda, kozmetik, internet, kamu spotu ve otomotiv kategorileri seçilmiştir) erişilen 5'er adet, toplamda 30 viral reklam video görselleri içerik çözümlemesi yöntemi ile analiz edilmiştir. Bu çalışma kapsamında basit rastlantısal olarak seçilen viral reklamlar, (i) Marka (ii) Ürün/Hizmet, (iii) Reklamın amacı (marka tanıtımı, ürün tanıtımı, marka ürün farkındalığı, satış vb.), (iv) Reklamların sunuluş şekli (duygularına hitap etme, ürün işlevleri, imaj sunumu vb.), (v) Fon sesi/Müzik, (vi) Karakterler/Aktörler, (vii) Slogan, (viii) Mekan, (ix) Reklamlarda başvurulan strateji/çekicilikler kategorileri altında ele alınmıştır. Çalışma sonucunda literatürde yer alan viral stratejilerinin uygulamada da bulunduğu tespit edilmiştir. Neşe, eğlence, komedi, mizah unsurlarının strateji olarak öne çıktığı reklamlar, müzikle desteklenmiş yer yer dram ve duygusallık ögelerine de yer verilmiştir. Dikkat çekme ve hatırda kalma amaçlı olarak kategoriler çerçevesinde hayattan kesitler ve tanıklık stratejilerine başvurulmuştur.

Tüketi̇ci̇leri̇n Çeşi̇tli̇ Mobi̇l Pazarlama Faali̇yetleri̇ne Yaklaşimi

ÖZET Son yıllarda mobil iletişim pazarının hızla büyümesi, bu mecrayı pazarlama faaliyetleri için elverişli bir kanal haline getirmiştir. Ancak mobil pazarlama uygulamalarının etkin olabilmesi için tüketicilerin bu tür faaliyetlere yaklaşımının derinlemesine incelenmesi gerekir. Bu amaçla bu çalışmada İstanbul'da yaşayan ve çoğunluğu 18-35 yaş aralığında bulunan genç ve genç-yetişkin 350 mobil telefon kullanıcısından anket yoluyla veri toplanmıştır. Anket, kolayda örnekleme yöntemiyle, İstanbul'daki çeşitli üniversitelerde eğitim gören ve çoğunluğu yüksek lisans öğrencisi olan kullanıcılara ulaşılarak gerçek-leştirilmiştir. Araştırmada bu tüketicilerin mobil uygulamalara yönelik tutumu ve bu mecrada gerçekleştirilen pazarlama faaliyetlerinin çeşitli özelliklerine verdikleri önem derecesi incelenmiştir. Ayrıca kullanıcılar farklı uygulamalara yönelik tutumları açısın-dan kümeleme analizi yoluyla fırsatçılar, reklam düşmanları ve kolaylık arayanlar ol-mak üç gruba ayrılmış ve ...

Reklamlarda Korkunun Bi̇r Pazarlama Araci Olarak Kullanilmasi

Business & Management Studies: An International Journal, 2020

Pazarlama faaliyetlerinde sıkça yer alan ve yaşam boyu en çok karşılaşılan faaliyetlerden biri de şüphesiz reklamlardır. Reklam, markaların tutundurma karması araçları içerisinde; hedef kitleleriyle iletişim kurabilmek, etkileşim yaratabilmek ve potansiyel müşterilerini elde edebilmek için tercih ettiği pazarlama iletişim faaliyetlerindendir. Reklamlar izleyenlerin dikkatini çekme, ilgisini uyandırma, isteklendirme ve harekete geçirme amacı doğrultusunda sunulmaktadır. Bu doğrultuda reklamlar satın alma eğilimi gösteren tüketiciyi harekete geçirmede destekleyici rolü üstlenmektedir. Bu yönüyle reklamlarda yer alan kısa filmlerde, tüketicinin algısını markaya yönlendirmek için korku mesajları kullanılabilmekte ve başa gelmese bile gelmiş ya da gelecek gibi düşündürmekte oldukça etkili olabilmektedir. Bir pazarlama stratejisi olan korku pazarlamasını kullanan markalar bu konuda insanların bilinçaltına inerek onlarda korku duygusu yaratarak satın almaya yönlendirmeyi amaçlamaktadır. Bu...

Pazarlama İletişim Sürecinde Örtü Kullanımı: Üniversite Öğrencileri Üzerinde Bir Uygulama

Son birkaç yüzyıldan beri sosyo-ekonomik ve teknoloji alanlarında meydana gelen değiĢimler günümüzde farklı bir tüketici yapısının oluĢmasına neden olmuĢtur. GeçmiĢin baĢarılı olan stratejilerinin yeni tüketici yapısıyla iletiĢim kurabilmek için yeterli olmadığı görülmüĢ ve etkinliği tartıĢılır hale gelmiĢtir. Bu sorunun üstesinden gelebilmek için pazarlamacılar, iĢletmelerin uygulayabileceği yeni ve alternatif yöntemler geliĢtirmeye çalıĢmaktadırlar. Örtülü pazarlama son dönemlerde ortaya çıkan ve firmaların iletiĢim problemine çözüm üretebilecek alternatif bir strateji olarak görülmektedir. Bu çalıĢmanın amacı pazarlama iletiĢim sürecinde örtü kullanılmasının etkisini tespit etmek ve demografik özelliklerine göre tüketicilerin tutumu ile uygulanan örtülü tekniğin etkinliğini değerlendirmeleri arasında farklılık olup olmadığını ortaya koymaktır. Elde edilen sonuçlara göre tüketiciyle iletiĢim sürecinde gerçek kaynak (firma) üzerinde kullanılan örtü seviyesinin tüketici tutumu ve tekniğin etkinliğini değerlendirmeleri üzerinde etkisinin olduğu tespit edilmiĢtir. Mesaj üzerinde kullanılan örtünün herhangi bir etkisinin olmadığı görülmüĢtür. Ayrıca kiĢilerin etiksel algılamalarının örtü seviyesinden etkilenmediği, kadınların erkeklere göre örtülü pazarlamaya karĢı daha hassas oldukları, sağlık alanında eğitim gören kiĢilerin teknik ve sosyal ağırlıklı eğitim görenlere kıyasla örtü kullanılmasına karĢı daha olumsuz tutum ve değerlendirme içerisinde oldukları sonucuna ulaĢılmıĢtır.

Reklamciliğa Yöneli̇k Yeni̇ Bi̇r Bakiş Açisi: Takyonlar, Üstgerçekli̇k Ve Reklam İli̇şki̇si̇ Üzeri̇ne Kuramsal Bi̇r Değerlendi̇rme

DergiPark (Istanbul University), 2016

Bu çalışmada. reklamlarda sunulan sanal gerçeklikler ve takyonların oluşturduğu sanal dünya arasındaki ilişki, postmodernizm, tüketim kültürü ve Baudrillard'ın simülasyon kavramları ile yorumlanarak reklam olgusu farklı bir bakış açısıyla incelenmektedir. Postmodern dönemde göstergelerin kullanıldığı sanat ve iletişim gibi alanlarda; teknolojik gelişmelerle birlikte gerçeklik ve üstgerçeklik kavramları birbirinin yerini almıştır. Baudrillard'ın simülasyon kuramına göre, reklamlarda gerçeklikler yok edilerek yeni gerçeklikler oluşturulmaktadır. İşte oluşturulan bu yeni sanal gerçeklik, fizikteki takyonların oluşturduğu sanal dünyayı yansıtan ve gerçeğin yerini alan üstgerçekliğe benzemektedir. Işıktan daha hızlı giden soyut kütleli ve boyutlu takyonlar, içinde yaşadığımız evrenin soyut kısmına ait üstgerçekliğe referans vermektedir. Reklamlar da insanların gerçekle düşü ayırt etmesine engel olmakta, hızlı tüketimle birlikte çeşitli göstergeler kullanarak her şeyin hızlı olduğu takyon evrenindeki sonsuz tanımlamaların; mutluluğa, güzelliğe, başarıya, statüye kısacası hayal edilen ve arzulanan her şeye dönüşerek takyon evreninde, yani üstgerçeklikte hayat bulmasını sağlamaktadır. Sonuç olarak reklamlar, verdikleri mesajlar ve görsel-işitsel içeriklerle takyon dünyasını gözler önüne sermekte, zihinlerimizin içerisine bizim için özel olarak yarattığı sanal dünyaya takyon evrenini yansıtmaktadır.

Mobi̇l Uygulama Kabul Modeli̇: Bi̇r Ölçek Geli̇şti̇rme Çalişmasi

Hacettepe Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, 2016

Since 1970s, the development and changes in technology have influenced social structures, and the information and communication technologies have become indispensable to society. When the socio-psychological factors behind the adoption of these tools are emerged, one will be able to develop favorable technological inventions, in a form which will be accepted rapidly by community. In this context, determining the reasons behind the rapid penetration of information and communication technologies in society is an important research area for scientists as well as practitioners. This study examines the diffusion paradigm in the case of mobile applications, which has a major share in change of today's societies' lives and communication habits, through the research data obtained from 1654 college students. In the research, variables from Technology Acceptance Model, Uses and Gratifications Theory and Theory of Planned Behavior are included in Mobile Application Acceptance Model. Consequently, a reliable and valid mobile application acceptance scale, which is based on the Mobile Application Acceptance Model, is developed.

İLGİLENİM DÜZEYİ YÜKSEK OTOMOBİL MARKALARININ MARKA DENKLİĞİ OLUŞTURMADA SOSYAL MEDYA REKLAMLARININ ROLÜ

e-GİFDER, 2020

Emine ŞAHİN 3 ÖZ Firmalar marka denkliği oluşturmada teknolojinin olanaklarından faydalanmakta ve sosyal medya uygulamaları ile hedef kitle ürerinde marka denkliği oluşturmaktadır. Sosyal medya reklamları marka tutumu yaratılmakta, markaya yönelik algılanan kalitede, farkındalık, bilinirlik ve marka sadakati oluşturmada zaman zaman kullanılmaktadır. Bu bağlamda çalışmanın temel amacı ilgilenim düzeyi yüksek otomobil markalarının marka denkliği oluşturmada sosyal medya reklamlarının rolünü ortaya çıkarmaktır. Doğu ve Güneydoğunun Diyarbakır, Urfa, Antep, Batman, Siirt, Elazığ ve Gaziantep illerinde yaşayan 953 otomobil kullanıcısı çalışmaya dâhil edilmiştir. Araştırmada sosyal medya kullanım sıklığı ile marka ve reklam tutumu arasında yine sosyal medyada otomobil reklamları ile karşılaşma düzeyi ile marka tutumu arasında anlamlı bir ilişki görülürken reklam tutumu arasında anlamlı bir ilişkini olmadığı sonucu elde edilmiştir. Araştırmada sosyal medyada yer alan otomobil reklamlarına yönelik tutumun marka bilinirliği, marka sadakati, marka farkındalığında önemli ölçüde rol oynadığı, ancak algılanan kalitede belirleyici olmadığı, yine reklamlardaki markaya yönelik tutumun marka sadakati, algılanan kalite, marka bilinirliği ve farkındalığı üzerinde olumlu rol oynadığı belirlenmiştir. Diğer taraftan marka farkındalığı ve marka sadakati ile satın alma niyeti arasında anlamlı ilişki belirlenirken, marka bilinirliği ve algılanan kalitenin satın alma niyeti üzerinde rolünün olmadığı tespit edilmiştir. ABSTRACT Companies benefit from the opportunities of technology in creating brand equity and with its social media applications.it creates brand equity for the target audience. Social media ads create brand attitudes, and are sometimes used in creating perceived quality, awareness, awareness and brand loyalty towards the brand. In this context, the main purpose of the study is to reveal the role of social media advertising in creating brand equity of