Küreselleşme ve Yerelleşme Ekseninde Yerellik Olgusu ve Kimlik (The Fact of Locality and Identity in the Globalization and Localization Axis) (original) (raw)

Küreselleşme-Yerelleşme Gerilimi ve Ulusal Kimlik Sorunu

Polis Bilimleri Dergisi, Cilt 5, Yıl 2003, sayı 1-2, 2003

B u çalışmada küreselleşmeye birlikte ortaya ç›kan ulusal kimlik krizini ve bu krizin k›r›lma noktalar›n› incelemeye çal›flt›m. Bugünkü biçimiyle geç modern dönemin bir özelli¤i olarak ortaya ç›kan küreselleflme, asl›nda baz› ara devreleriyle birlikte dört yüzy›ll›k bir tarihe dayanmaktad›r. Pratikte dünyay› birbirine daha ba¤›ml› k›lan küresel-lik; yerelliklerle irtibatl› bir kapsama sahip oldu¤u için, yerelli¤in icad›n› ve onun tahayyülünü de beraberinde getirmektedir. B ugüne ait biçimiyle çeflitli alanlarda de¤iflim ve dönüflümlerin yaflanmas›na neden olan küreselleflme, çok say›da yeni sorunun ortaya ç›kmas›na yol açm›flt›r. Bunlar›n en önemlilerinden biri de ulusal kimli¤in yaflad›¤› gerilimdir. Türk ulusal kimli¤inde de izleyebildi¤imiz, ulusal kimli¤in dönüflümü sürecindeki k›r›lmalar›, özfark›ndal›klarda, öykülerde, zaman ve mekanda, dilde ve ekonomik alandaki gerilimler olmak üzere befl ayr› grupta toplamak mümkündür. I n this study, we try examine the national identity crises along with globalization and breaking points of the crises. Although globalization with its present form is a manifestation of late modern era, it dates back to 16th century. In practice, it causes the nations to be more interdependent and because of having a content associated with localities, it also brings about invention of locality and related imaginations. G lobalisation with its recent form resulted in changes and transformations in many sectors and also led to emergence of many different problems. One of which is the tension of national identity. The breaks in the process of transformation in Turkish national identity can be classified into five categories: self awareness, narration, time-space, language and economy.

Kültürel Küreselleşme Sürecinde Yerel Kimliğin Dönüşümü

Avrasya Uluslararası Araştırmalar Dergisi üç ayda bir yayınlanan çift kör hakemli uluslararası dergidir. Avrasya Uluslararası Araştırmalar Dergisi'nde yayınlanan tüm yazıların dil, bilim ve hukuki açıdan bütün sorumluluğu yazarlarına, yayın hakları Avrasya Uluslararası Araştırmalar Dergisi'ne aittir. Avrasya Uluslararası Araştırmalar Dergisi'ndeki makaleler, Creative Commons Alıntı-Gayriticari 4.0 (CC BY-NC) Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır. Bilimsel araştırmaları kamuya ücretsiz sunmanın bilginin küresel paylaşımını artıracağı ilkesini benimseyen dergi, tüm içeriğine anında açık erişim sağlamaktadır.

Küreselleşme Çağında Kimlik, Milliyetçilik ve Çokkültürlülük Görünümleri

Küreselleşme Çağında Kimlik, Milliyetçilik ve Çokkültürlülük Görünümleri, 2020

ARTICLE INFO İçinde yaşadığımız dönem “küresel çağ” olarak adlandırılmaktadır. Bu dönemde küreselleşme, hayatımızın her alanına giren bir sistem niteliği taşımaktadır. Sistem içerisinde modernleşme ile birlikte hayatımıza giren “ulus devlet”, “milliyetçilik” ve “kimlik” küreselleşme döneminde birer sorun olarak karşımıza gelmektedir. Böylelikle, bu kavramların küreselleşmenin boyutlarına göre şekillendiği gözlemlenebilmektedir. Küreselleşme tek boyutlu bir süreç olmaktan çok birden fazla sonuç ortaya çıkarmakta etkilidir. Bu nedenle “kimlik, milliyetçilik ve çokkültürlülük” ile alakalı birden fazla teori ve görüş ortaya çıkmaktadır. Bu makalede, milliyetçilik kavramının ulus devletle olan ilişkisi irdelenmiş ve birbirleri üzerindeki etkilerinde durulmuştur. Diğer yandan, küreselleşme ile birlikte oluşan kimlik türleri, yok olan kimlikler ve küresel kimlik tartışmalarına dikkat çekilmiştir. Küreselleşmenin etkilediği kimliklerin çokkültürlülük ile olan ilişkisi incelenmiştir.

Kültür, Kimlik ve Küreselleşme

Bu çalışmanın amacı günümüz dünyasında giderek önem arz eden kültür, kimlik ve küreselleşme konusunun birbiriyle etkileşimini bir analiz düzeyi olarak ele alınabildiğini tartışmak ve disiplinlerarası bu kavramların ayrı çerçeveler halinde varoluşundan doğmakla beraber, birbirleri arasındaki bağları önem çıkarmak üzere küçük bir katkı yapabilmektir. Var olan bireysel yapımızdan tutun ki, uluslararası platformlara kadar büyüklüğe ve içeriğe sahip olan bu terimlerin kendi içlerinde ayrı bir tutarlılık sahibi olmaktayken, diğer terimlere karşı tutumlarını göz önüne sererek bu kavramları bireysel olarak daha iyi bir analiz düzlemiyle birey bazında bakış açılarımızı tekrardan tazelemek ve yinelemektir. İncelemelerimizi üç ana başlıkta inceleyeceğiz. Bu başlıklar “Kültür”, “Kimlik” ve “Küreselleşme” olarak belirlenmiştir. Ana başlıkların içerisinde farklı açılardan incelediğimiz bu araştırmada, en son olarak bu bağlantıların tartışmasıyla farklı açıları sizler ile beraber göz önüne getirip inceleyeceğiz.

Küreselleşmenin Mekânsal Etkileri ve Kent Kimliği

Urban identity which differentiates one city from another and expresses the entire features and phenomenon enriching the city contains many variables. Archaeological structure of the city, cultural, natural, and social characteristics it bears are the primary ones of these variables. Cities take an active role in becoming important places in every aspect over time and with the changing city structures, and it is seen that the competition between the cities is on the rise. However, at this point, there are important issues regarding differentiation of urban identities. Globalization has complicated formation of unique identity of the cities which seem to be standardized and equipped with monotype buildings besides their benefits. Apart from their great scale effects, cities which have substantially affected individual lives in small-scale have been losing the claim of possessing different characteristics. As a consequence of disappearance of the individuals' sense of belonging to the city they live in or not having this kind of sense from the beginning, it can be seen that alienation phenomenon appears in individual lives. In this study which emphasizes the necessity of focusing on effects of globalization on the city besides its effects on individual and social lives, the concept of urban identity is assessed from globalization perspective.

İcadından Günümüze Portre Fotoğrafında “Yerel ve Global” Kimlik Kurgusu

Art-e Sanat Dergisi, 2017

Günümüzde sanatsal üretimin yerel ve evrensel kodlarıyla beraber iktidarın küresel dağılımına bağlı olduğu tartışmaları mevcuttur. Bireyci ve pragmatist bir çağın zorunlulukları, 'kimlik ve temsil' olgusunun eleştirel bir çerçevede tartışılmasını da gerektirir. Öznel ya da sosyal, her türlü iletişim alanını etkileyen dil, uyum ve temsil ilişkileri, çağımızın modern insanını tanımlayıcı nitelikler kazandırmıştır. Yerel ve global tarih bilincinin insan trajedileri üzerine kurulu olduğunu düşündüğümüzde fotoğraf sanatında iz bırakan belgesel fotoğrafçıların sistematik bir biçimde ürettiği portreleri incelemek gerekir. Örneğin, Kuzey Amerika'nın son yerli kabilelerini fotoğraflayan Edward S. Curtis'in (1868-1952) "kimliğin parçalanmasına" (yok edilmesine) yönelik ifadesi etnografik ve antropolojik disiplin açısından değerlendirilir. August Sander'in (1876-1964) 1920'lerde Alman insanının portre fotoğraflarından oluşan "tipolojik" çalışması kimliğin oluşmasına kapı aralayan bir bakışı temsil eder. "Yabancılaşma"nın temsilcilerinden Robert Frank (1924-) "Amerikalılar" serisinde estetik arayışlarına bir kültürü dâhil ederken, H.Cartier Bresson (1908-2004) "Avrupalılar" çalışmasında "kültürel değişimi" ifade etmiştir. Bu makale günümüz dünyasında varoluş biçimi haline gelen kimliğin globalize edilmesinin fotoğraf sanatı ve Portre Fotoğrafı alanındaki karşılıklarını vurgulamaktadır.

Bakü Kent Kimliği, İkon Yapılar ve Küreselleşme

Karadeniz Arastirmalari Merkezi, 2017

ÖZ Günümüz kentlerinin en önemli sorunlarından biri kentlerin kimlik kazanma uğraşıdır. Kent kimliği geçmişten gelen oluşumlarla, günümüzdeki değişimlerin ve yapılanmaların sonucu oluşmaktadır. Kentler bir yandan geçmişten gelen kimliklerini koruma savaşı verirken bir yandan da küreselleşme rüzgârlarıyla, benzer üretim tekniklerinin ve benzer malzemelerin kullanılarak yapıldığı küresel formlar ve biçimlerle, çok katlı yapılarıyla birbirine benzeyerek tek tipleşmektedir. Genel kategori içerisinde Bakü liman kenti olarak tanımlanabilirken, diğer liman kentlerinde olduğu gibi ticaret, toplum ve kültür yeniliklerinin yoğunlaştığı bir noktada olarak küresel etkilere çok daha açıktır. Bakü kenti, Türk-İslam mimarisinin izlerini taşıyan eski kenti ve Sovyet döneminin izleriyle biçimlenen geniş bulvarlarını süsleyen neoklasik cepheli yapılarıyla güçlü ve özgün kimlik değerlerini taşırken bir yandan da küreselleşmenin estirdiği rüzgârlarla kentsel cazibe merkezleri oluşturan güncel akımların etkisinde görülmektedir. Kent, mimarisi, tarihi ve kültürel dokusuyla, bulvarları, caddeleri ve meydanlarıyla, denizle kurduğu ilişkisiyle ve ikon yapılarıyla ve imajıyla görsel kimlik değerlerini oluşturarak farklılaşmaktadır. Çalışmada, Bakü kent kimliğini oluşturan görsel öğelere, kentsel cazibe merkezleri ve modern kent imajı oluşturmak için son dönemde kentte yapılan ikon yapılara değinilmiştir.

Popülizm ve Kimlik İlişkisinde Ulus-Kimlikten Sağ Popülist Avrupa Kimliğine

Özet Popülist dalga giderek büyürken tartışmaları da devam etmektedir. Özellikle Avrupa, sağ popülistlerin yükselen sesiyle yankılanmaktadır. Ekonomik kriz, terör ve uluslararası göç hareketleri ekseninde oluşturulan popülist siyaset 'Biz ve Onlar' ayrımıyla temellendirdiği söylemini kimlik inşası üzerinden oluşturmaktadır. Bu noktada post-modern ve post-yapısalcılığın dille üretilen inşacı kimlik anlayışı ile popülist siyaset arasında incelemeye değer bir ilişki oluşmaktadır. Diğer yandan Avrupa'nın sağ popülistleri inşa ettikleri ulus-kimlik ve Avrupa kimliği kavramlarıyla dikkat çekmektedirler. Bu makalede popülizm kavramı ile inşa edilmiş Avrupa kimliğinin değerlendirmesi yapılmış ve sağ popülizmin söylemlerinde inşa ettiği "öteki"nin sürekli yeniden üretimle değiştiği sonucuna varılmıştır. Abstract While the populist wave is growing steadily, disputes on this issue continue. Especially Europe is echoed by the rising voice of right-wing populists. Populist politics, created on the axis of the economic crisis, terrorism and migration, constitutes the discourse that is based on the distinction between we and them through identity building. At this point, there is a worthwhile relationship between post-modernism and post-structuralism's constructive identity perception and populist politics. The right populists of Europe also draw attention with the concepts of nation-identity and European identity that they have built. In this article, the European identity built with the concept of populism has been evaluated and it has been concluded that the "other" built by the right populism in the discourses is constantly changing with reproduction.

Türk Modernleşme Sürecinde Merkezin Dönüşümü: Yerelden Küresele Yeni Kimlik Arayışları

SDÜ Fen Edebiyat Fakültesi Sosyal Bilimler Dergisi, 2008

ÖZET Türkiye'de kimlik talepleri ve merkezde yer alma çabaları bağlamında yaşanan sorunlar demokratikleşme ve demokrasi kültürünü geliştirme sorunsalında düğümlenmektedir. Cumhuriyetin ilk yıllarında sınırlı sayıdaki bir grubun ya da yönetici kesimin yönlendirmesinde olan modernleşme süreci, bugün daha farklı sosyal, siyasi ve kültürel aktörler tarafından benimsenmekte ve yönlendirilmektedir. Kendini merkez ya da çevre de görenler arasındaki yapılanma beraberinde yeni demokratik talepleri de ülkenin gündemine taşımaktadır. Bu çalışma Türk modernleşme sürecinde merkezin/iktidarın dönüşümünü yeni kimlik arayışları bağlamında irdelemektedir. Türk toplumunda değişen ve dönüşen toplumsal talepler ve demokratikleşme çabaları, farklı kimlik arayışları üzerinden değerlendirilmekte ve insan merkezli bir hukuk ve demokratikleşme modeli çerçevesinde analiz yapılmaya çalışılmaktadır. ABSTRACT The problems experienced in Turkey in the context of identity claims and efforts to move to the centre are tangled in the problematic of democratisation and developing a culture of democracy. The modernization process, which used to be oriented by a limited number of groups or directors in the first years of the Republic, is embraced and prompted today by several different social, political and cultural actors. This structuring between the ones who consider themselves at the centre or margins also brings along new democratic demands into the country's agenda. This study aims to scrutinize the transformation of the centre/power during the process of the Turkish modernization in the context of new identity quests. The changing social demands and democratisation efforts in the Turkish society will be evaluated in terms of different identity quests, and we will try to carry out an analysis within the framework of a people-centred model of law and democratisation. Giriş Türkiye'de modernleşmenin yaygınlaşması ve aktörlerinin farklılaşmasıyla birlikte yeni kimlik talepleri ve eğilimlerinin daha görünür hale gelmeye başladığı görülmektedir. Tek merkez kalıbını aşan yeni kimlik arayışları bulabildiği bütün araçları etkin bir şekilde kullanmakta; televizyon, internet, semboller ve yeni sloganlar aracılığıyla kendi varoluşuna imkan sağlamaya çalışmaktadır. Cumhuriyetin ilk yıllarında sınırlı sayıdaki * Yrd.Doç.Dr., Süleyman Demirel Üniversitesi Sosyoloji Bölümü, suat@fef.sdu.edu.tr