MİRAS SÖZLEŞMELERİ (original) (raw)
Related papers
ŞİİR MECMÛALARININ NEŞRİ HAKKINDA
Özet Klâsik Türk edebiyatının önemli kaynaklarından olan iir mecmûaları metin nerinde mütemmim cüz olarak kullanılagelmi ve önemli bir boluu doldurmutur. Dîvân neirlerinde, mukayeseli neir çalımalarında, kaynaklarda bahsi geçmeyen âir veya iirlerin tespitinde ve yazıldıkları dönemin edebî yapısını belirlemede mecmûalardan çokça istifade edilmitir. Ancak sınırlı sayıdaki örnekler dıında bu mecmûaların müstakil olarak neredilmedii görülmektedir. Bu incelemede mecmûaların neri meselesi çeitli yönlerden deerlendirilmeye çalıılacaktır. Anahtar Kelimeler: Mecmûa, Metin Neri, iir Mecmûaları. Abstract: Poem journals, one of the vital sources of Clasic Turkish Litrature in textual publications, has been used as a complementary part and has filled an important gap. In Divan publications, in publication works with comparisons or in the definition of the poems or poets that are not stated in the sources have been frequently benefited from to define the structures of the litrature in the written period. However, it is obvious that these texts have not been published individually, despite few examples. In this review, the journals publication ways will be evaluated in many different aspects.
ULUSAL MİMARLIK DÖNEMİ MEZAR TAŞLARI
TÜRK - İSLAM MEDENİYETİ AKADEMİK ARAŞTIRMALAR DERGİSİ, 2016
Bu sayı Esenek Eğitim Merkezi ve Anka Danışma Grubu A.Ş.' nin katkılarıyla yayınlanmıştır. . SULTAN II. MAHMUT TÜRBESi HAZİRESi'NDEKi ULUSAL MİMARLIK DÖNEMİ MEZARtARI . Dr. Mustafa BULUT• Öz Osıruinlı Devleti'nin son dönemleri ile Cumhuriyet'irl ilk yıllaruu kapsayan illusal Mimarlık Dönemi, SelçuJ9u ve Osmanlı Klasik Dönem mimarlık up$urlarından ilham alrruş ve bu anlayışta ürünler vermiştir. Bu anlayış zamanla mezar taşlarına da yansınuş ve mezar mimarisinde özgün örnekler verilmiştir.
KIRSAL MİMARLIĞIN KORUNMASI İLE İLGİLİ ULUSLARARASI ÇABALAR, TÜZÜKLER
IV. ULUSLARARASI KÜLTÜR VE MEDENİYET KONGRESİ 21-23 Aralık 2018 Mardin Institution Of Economic Development And Social Researches Publications TAM METİN KİTABI, 2018
Kırsal mimarinin korunması gerekli bir değer olduğu özellikle on dokuzuncu yüzyılın ikinci yarısından sonra Avrupa’da çıkarılan yasa ya da tavsiyelerle desteklenmiştir. Çalışma kapsamında iki binli yılların başına kadar Avrupa’da kırsal mimarinin korunmasına yönelik çıkarılmış olan tüzük, sözleşme, karar ve tavsiyeler kronolojik sıraya göre incelenerek değerlendirilmişlerdir. Venedik Tüzüğü ( Mayıs 1964 ), Köy ve Kent Arasındaki Dengede Kırsal Canlandırma Politikalarına İlişkin İlke Kararı (73/3) (Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi 1973), Granada Kararı: Bölgesel Planlamada Kırsal Mimari, Avrupa Pilot Projeler Programı Sempozyumu No: 5 (1977), Kırsal Mimari Mirasa İlişkin 881/1979 No’ lu Tavsiye Kararı (Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi 1979), Avrupa Mimari Mirasının Korunması Sözleşmesi (3 Ekim 1985), Kırsal Mimari Mirasın Korunması ve Değerinin Arttırılması Hakkında Tavsiye (89/6) (Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi 1989), Kırsal Alandaki Altyapı ve Ulaşım Hakkında Tavsiye (90/12) (Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi 1990), Çevre Politikaları Kapsamında Bütünleşik Kültürel Çevre Koruması Üzerine Tavsiye (95/9) (Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi 1995), ICOMOS Geleneksel Mimari Miras Tüzüğü (1999), Avrupa'nın Kırsal ve Ada Bölgelerinde Doğal, Mimari ve Kültürel Mirasın Korunması Kararları (2006); kırsal mimari açısından ele alınan tüzük ve kararlardandır.
MISIR PİRAMİTLERİ NASIL İNŞA EDİLDİ?
Mısır piramitlerinin nasıl inşa edildiği konusu hala gizemini korumakta, konuyla ilgili birçok varsayımlar yapılmaktadır. Kimilerine göre Mısırlılar piramitlerini yaparken olağanüstü teknolojik yöntemler ve matematiksel yöntemler kullanmışlardır. Ancak Mısır tarihi incelendiğinde Mısırlıların bu yapıları yaparken olağan üstü yöntemler kullanmadıkları anlaşılmıştır. Peki, bu muazzam yapılar yapılırken nasıl bir teknik kullanıldı ve bunların yapımındaki amaç neydi? Mısır teknolojisi büyük ölçüde Nil nehri tarafından belirlenmiştir. Sulama, hendek ve kanalların inşası, sel sularının denetlenmesi ve kullanılması en önemli mühendislik işleriydi ve bu teknikler devlet tarafından düzenleniyor ve yürütülüyordu. Devlet ise din adamlarıyla yakın ilişki içerisindeydi. Böyle olunca Mısır'da din örgütlenmesi ile denetlenebilen piramitler, dikili taşlar (obeliskler) gibi bir takım büyük yapılar ortaya çıktı. Eski Mısırlılardan günümüze kalan mimarlık alanındaki eserler dikkat çekicidir. Bunlar arasında yüksekliği 150 metreye ulaşan piramitler, boyları 30 metreyi aşan dikili taşlar yer alır.
GÜNÜMÜZ SÜRYANİ DİNİ MİMARİSİ ARAŞTIRMALARI
AVRASYA SOSYAL VE EKONOMİ ARAŞTIRMALARI DERGİSİ (ASEAD, 2018
ÖZET Dinler tarihine bakıldığı zaman, her dinin kutsallık atfettiği coğrafyalar olduğu görülmektedir. Bu coğrafyalar, ya o dinin kurucusunun doğduğu veya yaşadığı ya da o din ve mezhepçe çok önemli olayların meydana geldiği yerler olarak karşımıza çıkmaktadır. Doğu Hıristiyanlığı, özellikle Ortodoks Süryanilerinin “Tur Abdin” olarak adlandırdığı bölge; dini açıdan kutsal kabul edilen bu bölgeler arasında kendine özgü özellikler taşımaktadır. Mardin ili Midyat ilçesi merkez olmak üzere, batıdan Mazıdağı ile güneyden Nusaybin ilçeleri, doğudan Şırnak ilinin Cizre ilçesi ve kuzeyden ise Dicle Nehri arasında kalan bölge olarak tanımı yapılabilecek olan antik Tur Abdin bölgesi, özellikle Süryani dini mimarisi açısından zengin bir bölgedir. Güneydoğu Anadolu bölgesinin sınırlarına dahil olan Tur Abdin Bölgesi, farklı kültürlere sahip pek çok topluluğun birlikteliğine sahne olmuştur. Süryani Ortodoks topluluğu, bu topluluklardan biri olarak zengin kültürel mirası nedeniyle mimari açıdan dikkat çekmektedir. ABSTRACT When we look at the history of religions, it is seen that every religion has geographical features attributed to holiness. These geographies are confronted as places where the founder of the religion is born or lived, or where religions and denominations are very important events. East Christianity, especially the region called Orthodox Syrians “Tur Abdin”; it has unique characteristics among these regions, which are regarded as sacred in religious terms. The ancient Tur Abdin region, which is defined as Midyat district of Mardin province, Mazıdağı district of the west and Nusaybin districts of the south, Cizre county of Sirnak province and Dicle River to the north, is a region rich in Syrian religious architecture. Tur Abdin region, which is included in the borders of the Southeastern Anatolian region, has been the scene of the unity of many different cultures. The Syriac Orthodox community attracts attention in terms of architecture due to its rich cultural heritage as one of these communities.
SARUHANOĞULLARI BEYLİĞİ MİMARİ ESERLERİ
ARCHITECTURAL WORKS OF SARUHANOĞULLARI PRINCIPALITY Anadolu tarihinde önemli bir yer tutan Saruhanoğulları Beyliği, Harzemli bir Türk Aşiret reisi olan Saruhan Bey tarafından kurulmuştur. 1300 yılı itibariyle Manisa ve civarında faaliyet göstermeye başlamış ve 1313 yılından Osmanlı Sultanı II.Murad’ın 1423-1424 yıllarında düzenlediği Manisa seferine kadar varlığını sürdürmüştür. Saruhanoğulları Beyliği’nden günümüze kalmış mimari örnekler bulunsa da pek çok yapı günümüze ulaşamamıştır. Çalışmamızda günümüze gelebilmiş ve günümüze ulaşamamış bu yapıları elde edebildiğimiz kaynaklar dahilinde tanıtmayı amaçladık. İki bölümden oluşan çalışmamızın birinci bölümünde, Saruhanoğulları’nın Manisa’yı almadan önceki siyasi tarihine değinerek kuruluş, yükseliş, zayıflama, yıkılış dönemleriyle birlikte beylerine değindik. İkinci bölümde, sosyal ve iktisadi yapılanmadan ve ulaşabildiğimiz kaynakları temel alarak Saruhanoğulları beyliğinin imar faaliyetlerini ele aldık. ARCHITECTURAL WORKS OF SARUHANOĞULLARI PRINCIPALITY Saruhanoğulları Principality, which has an essential place in Anatolian history, was founded by Saruhan Bey, a Turkish tribal leader from Khwarazm. It started operating in Manisa and its surroundings in 1300 and continued from 1313 until the Manisa campaign organized by Ottoman Sultan Murad II in 1423-1424. Although architectural examples from the Saruhanoğulları Principality have survived to the present day, many structures have not survived to the present day. In our study, we aimed to introduce these structures that have survived to the present day and those that have not survived to the present day within the scope of the sources we could obtain. In the first part of our study, which consists of two parts, we touched on the political history of the Saruhanoğulları before they conquered Manisa and touched on their beys together with their establishment, rise, weakening and collapse periods. In the second part, we discussed the construction activities of the Saruhanoğulları Principality based on the social and economic structuring and the sources we could access.