SOSYAL BİLGİLER EĞİTİMİNDE TEKNOLOJİ KULLANIMINA YÖNELİK ARAŞTIRMALARIN İNCELENMESİ (original) (raw)

SOSYAL BiLGiLER EĞİTİMİNDE TEKNOLOJİ KULLANIMINA YÖNELİK YAPILAN ARAŞTIRMALARIN İNCELENMESİ

Istanbul University - DergiPark, 2021

SOSYAL BİLGİLER EĞİTİMİNDE TEKNOLOJİ KULLANIMINA YÖNELİK ARAŞTIRMALARIN İNCELENMESİ ÖZ Sosyal bilgilerin doğasından kaynaklanan "hayatın içinden olma" ve "yenilikçi-ilerlemeci olma" temaları bu alanın teknolojiyle olan bağını güçlendirmiş ve son yıllarda eğitim teknolojilerindeki gelişmeler de sosyal bilgiler eğitiminde teknoloji kullanımına yönelik araştırmaların sayısının hızla artmasına neden olmuştur. Sosyal bilgilerin geniş içeriğinin ve beceri öğretimi boyutunun teknoloji entegrasyonuyla gerçekleştirilebileceği, alanyazındaki araştırmaların önemli bir kısmında açıkça savunulmuştur. Sosyal bilgiler eğitimi ve teknoloji arasındaki ilişki; yapılandırmacı felsefe, teori ve pedagojinin doğası çerçevesinde ele alınmakla birlikte, yeni araştırmaların sonraki araştırmalara ve paradigmalara yol gösterecek öneriler sunması, alanyazındaki araştırma eğilimlerinin farklılaşmasını beraberinde getirmiştir. Bu noktadan hareketle bu araştırmanın amacı, sosyal bilgiler eğitimi alanyazınında yer alan teknoloji kullanımı temalı çalışmalardaki temel eğilimleri ortaya koymak ve ileride yapılacak araştırmalara katkı sağlamaktır. Tarama modeli ile yürütülen bu araştırmada veri toplama aracı olarak doküman incelemesinden faydalanılmıştır. Verilerin çözümlenmesinde betimsel analiz ve içerik analizi yöntemleri kullanılmıştır. Araştırmanın evreni, Türkiye'de sosyal bilgiler eğitiminde teknoloji kullanımı üzerine yapılan çalışmalar şeklinde belirlenmiştir. Araştırmada bir örnekleme yöntemi kullanılmamış olup; çalışma evreninin tamamına ulaşmak hedeflenmiştir. Araştırma kapsamında toplam 136 çalışmaya ulaşılmıştır. Araştırma sonucunda sosyal bilgiler eğitiminde teknoloji kullanımına yönelik çalışmaların 1999-2019 yılları arasında gerçekleştirilen çalışmaların sıklığının günümüze yaklaşıldıkça artış gösterdiği belirlenmiştir. Çalışmanın sosyal bilgiler eğitimi kapsamında teknoloji kullanımıyla ilgili yeni çalışmalarda, araştırmacılara yol gösterebileceği, yeni araştırma problemlerini gündeme getireceği ve sosyal bilgiler eğitiminde teknoloji kullanımı alanında yapılan araştırmalarda karşılaşılan sorunların çözümüne yönelik fikirler verebileceği düşünülmektedir. Anahtar Kelimeler: Sosyal bilgiler eğitimi, teknoloji kullanımı teknoloji entegrasyonu EXAMINATION OF RESEARCHES ON THE USE OF TECHNOLOGY IN SOCIAL STUDIES EDUCATION ABSTRACT The themes of "being involved in life" and "being innovative-progressive" arising from the nature of social studies have strengthened the bond of this field with technology and in recent years, with the developments in educational technologies, the number of researches on the use of technology in social studies education has increased rapidly. Many studies in the literature have explicitly advocated handling teaching comprehensive content and skills of social studies with technology integration. The current relationship between social studies education and technology is addressed by the nature of constructivist philosophy, theory, and pedagogy, all the same time existing studies offer suggestions to guide new research, paradigms and research trends in the literature differ. The aim of this research is to reveal the fundamental trends about "using technology" in the social studies field of literature and to contribute to future research. In this research carried out with the survey model, document examination was used as a data collection tool. Descriptive analysis and content analysis were used to analyze the data. The universe of the research was formed by studies on educational technologies within the scope of social studies education in Turkey. No sampling method was used in the scope of the research and it was aimed to reach the entire working universe. A total of 136 studies were reached within the scope of the

LİSELERDE FİZİK EĞİTİMİNİ İYİLEŞTİRME YÖNÜNDE TEKNOLOJİ KULLANIMINA YÖNELİK ÖĞRETMEN GÖRÜŞLERİNİN İNCELENMESİ

Redfame , 2019

Bu çalışma, liselerde Fizik eğitimini iyileştirme yönünde teknolojinin kullanımına yönelik öğretmen görüşlerini belirlemek amacı ile yapılmıştır. Araştırmanın örneklemi, 238 gönüllü Fizik öğretmenidir. Çalışma tarama modelinde gerçekleştirilmiş olup, araştırmada beşli Likert tipi bir ölçek kullanılmıştır. Ölçek 0.92 güvenirlik katsayısına sahiptir. Ölçekten elde edilen verilerin analizinde betimsel ve yordamalı istatistik teknikleri kullanılmıştır. Analiz sonuçlarına göre; öğretmenlerin “Öğretmen yetkinliğine ve teknoloji destekli konu işlenmesine yönelik öneriler” boyutundaki maddelerden biri dışında altı maddedeki görüşlere ve “Teknoloji destekli laboratuvar etkinliklerinin gerçekleştirilmesine yönelik öneriler” boyutundaki beş maddedeki görüşlerden yalnızca birine yüksek düzeyde katıldıkları belirlenmiştir. Ayrıca, öğretmenlerin Fizik eğitimini iyileştirme yönünde teknoloji kullanımına yönelik görüşleri ile bazı bireysel özellikleri arasında anlamlı bir farklılık bulunmayıp mesleki gelişim gereksinimi pek çok olanların lehine anlamlı bir farklılık bulunduğu belirlenmiştir.

Yılmaz, B. (2021). SOSYAL HİZMET EĞİTİMİNDE TEKNOLOJİNİN KULLANIMI SANAL MÜRACAATÇI SİMÜLASYONLARI

SOSYAL HİZMET EĞİTİMİNDE TEKNOLOJİNİN KULLANIMI: SANAL MÜRACAATÇI SİMÜLASYONLARI, 2021

Sosyal hizmet sosyal sorunların elimine edilmesi ve nihai olarak ortadan kaldırılması için insan hakları, sosyal adalet, kolektif sorumluluk ve çeşitliliğe saygı ilkeleri ile mikro, mezzo ve makro düzeylerde faaliyet yürüten uygulamalı bir bilim ve meslektir. Uygulamalarının odağı insanların iyilik halini artırmaktır. Bu amacın gerçekleştirilebilmesi için dört yıllık genelci sosyal hizmet eğitimi ile öğrencilerin bilgi, beceri ve değer temelini kazanmaları ve geliştirmeleri sağlanmaktadır. Bu kapsamda farklı programlarda ağırlığı değişmek üzere teorik ve uygulamalı dersler yürütülmektedir. Fakat Covid-19 pandemisi ile yaşanan uzaktan eğitim sürecinde uygulamalı dersler yürütülememiş, etkileşimin önem teşkil ettiği teorik dersler çevrimiçi kanallar üzerinden gerçekleştirilmiştir. Uzaktan eğitim süreci kimi sosyal hizmet bölümlerinde hala devam etmekte olup, bu durum teorik ve uygulamalı derslerin işleniş biçimini değiştirmiş, öğrencilerin ve eğitimcilerin teknoloji ile etkileşimini gerekli kılmıştır. Sosyal hizmet eğitiminde teknolojik donanım ve yazılımların kullanımı uzun yıllara dayansa da pandemi sürecinde tüm sosyal hizmet bölümlerinin uzaktan eğitime geçmesi eğitimci ve öğrencilerin bu sürece hazırlıksız yakalanmasına sebep olmuş ve asgari yeterliklerin sağlanmasının önüne engel oluşturmuştur. Geçmiş yıllardan bu yana Kanada, Avusturalya başta olmak üzere yabancı ülkelerde simülasyonlar sosyal hizmet eğitiminde teori ve uygulamayı bütünleştirmek, öğrencilerin yetkinliklerini artırmak amacıyla kullanılmaktadır. Pandemi süreci ile uygulamalı derslerin yürütülememesi, teorik derslerin soyut düzeyde kalması gibi sebepler sosyal hizmet eğitiminde genelde teknolojik araçların özelde ise simülasyonların kullanımını gerektirmiştir. Sosyal hizmet eğitiminde kullanılan simülasyonlar gerçek yaşantıların temsili ile öğrencilerin yetkinlik kazanmasına olanak sağlayan bir durum veya çevre yaratarak, sistemleri, insanları daha iyi anlamak, değerlendirmek ya da uygulama yapmak amacıyla kullanılan tekniklerdir. Sosyal hizmet eğitiminde simülasyonlar standardize edilmiş müracaatçı simülasyonu ve sanal müracaatçı simülasyonu olmak üzere iki şekilde kullanılmaktadır.

SOSYAL BİLGİLER ÖĞRETMENLERİNİN KULLANDIKLARI YÖNTEM VE TEKNİKLER

Özet. Bu araştırma sosyal bilgiler öğretmenlerinin, sosyal bilgiler dersinde kullandıkları yöntem-teknikleri belirlemek amacıyla yapılmıştır. Öğretmenlerin yöntem-teknikleri hangi düzeyde kullandıklarını tespit etmek amacı ile 29 maddeden oluşan geçerliği ve güvenirliği (Cronbach α = 0,90) sağlanmış olan "Sosyal Bilgiler Dersinde Kullanılan Yöntem ve Teknikler" anketi kullanılmıştır. Araştırma 2008-2009 eğitim öğretim yılında Kırşehir il merkezinde gerçekleştirilmiştir. Araştırmaya 20 sosyal bilgiler öğretmeni, 410 öğrenci ve Sosyal Bilgiler Öğretmenliği bölümü 4. sınıf öğrencisi 20 gözlemci katılmıştır. Bu üç farklı gruptan gelen veriler karşılaştırılarak öğretmenlerin kullandığı yöntem ve teknik tespit edilmeye çalışılmıştır. Araştırmanın sonuçlara göre öğretmenlerin en çok kullandığını belirttiği yöntem ile öğrenci ve gözlemcilerin belirttiği görüşler arasında farklılıklar olduğu tespit edilmiştir.

SOSYAL BİLGİLER ÖĞRETMEN ADAYLARININ MEKÂNSAL TEKNOLOJİLERE YÖNELİK ÖZ YETERLİK ALGILARININ BAZI DEĞİŞKENLER AÇISINDAN İNCELENMESİ

Öz Günlük hayatta farkında olmadan sıklıkla kullandığımız mekânsal düşünme becerisi 2005 Sosyal Bilgiler Öğretim Programı'nda mekânı algılama/düşünme becerisi olarak yerini almıştır. Mekânı algılama/düşünme becerisi uzay ilişkilerini görebilme, harita, plan, kroki, grafik, diyagram çizme ve yorumlama, küre kullanma gibi becerileri içermektedir. Bu becerilerde yer alan materyallerin (harita, kroki, grafik, küre, vb.) bilgisayar teknolojisi ile bütünleştirilmesiyle oluşturulan mekânsal teknolojileri, günümüz eğitim öğretim ortamlarında kullanmak öğrencilerin mekânsal düşünme becerilerini geliştirmeye önemli katkı sağlamaktadır. Öğretim sürecinde bu teknolojilerin etkili kullanılması uygulayıcılar olan öğretmen ve öğretmen adaylarının bu teknolojileri kullanma yeterliklerine sahip olmasıyla mümkündür. Bu çalışmanın amacı sosyal bilgiler öğretmen adaylarının mekânsal teknolojilere yönelik öz yeterlik algılanın cinsiyet, bilgisayar başında geçirilen zaman, sahip olunan dijital aygıt sayısı ve akademik ortalama değişkenlerine göre incelemektir. Araştırmanın örneklemini 2016-2017 eğitim öğretim yılında Karadeniz Teknik Üniversitesi ve Atatürk Üniversitesinde öğrenim gören 201 3. ve 4. Sınıf sosyal bilgiler öğretmeni adayları oluşturmaktadır. Veri toplama aracı olarak Mekânsal Teknolojiler Öz Yeterlik Ölçeği kullanılmıştır. Toplanan verilerin analizinde bağımsız t testi, tanımlayıcı istatistik, tek yönlü ANOVA analizleri kullanılmıştır. Araştırma sonucunda Sosyal Bilgiler öğretmen adaylarının mekânsal teknolojiler öz yeterlik algı düzeylerinin düşük olduğu ve mekânsal teknolojilere yönelik öz yeterlik algıları üzerinde cinsiyet, bilgisayar başında geçirilen zaman ve sahip olunan dijital aygıt sayısının anlamlı bir farklılık oluşturduğu görülürken akademik ortalama değişkeninin anlamlı bir farklılık oluşturmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Anahtar Kelimeler: Mekânsal Teknolojiler, Öz Yeterlik, Sosyal Bilgiler, Öğretmen Adayı, Mekânı Algılama. Abstract The spatial thinking ability that we often use unconsciously in everyday life is cover as the ability to perceive/think space in the Social Science Curriculum of 2005. The ability to perceive/think space include the skills of recognizing space relations; drawing and interpreting maps, plans, sketches, graphics, diagram; and using spheres. The educational use of spatial technologies created by integrating skill-related materials (maps, sketches, graphics, spheres, etc.) with computer technology today makes a significant contribution to the development of students' spatial thinking ability. Effective use of these technologies in teaching processes is achievable if teachers and preservice teachers have the ability to use these technologies. The purpose of this study is to analyze preservice social science teachers' perceived self-efficacy for spatial technologies according to a set of variables including gender, the time spent at the computer, the number of digital devices owned, and academic average. The study sample was composed of 201 3 rd-and 4 th-grade preservice social science teachers studying at Karadeniz Technical University and Atatürk University in the academic year of 2016-2017. The data was collected using the Spatial Technologies Self-Efficacy Scale and analyzed using t-test, descriptive statistics, and one-way analysis of variance (ANOVA). The research results indicated that the preservice social science teachers had a low level of perceived self-efficacy for spatial technologies. The variables gender, the time spent at the computer, and the number of digital devices owned led to a significant difference in their perceived self-efficacy for spatial technologies, while the variable academic average did not lead to a significant difference.

SOSYAL BİLGİLER ÖĞRETMENLERİNİN ÖĞRETİM TEKNOLOJİLERİ KULLANIMINA İLİŞKİN ALT YAPILARININ VE YETERLİLİK ALGILARININ İNCELENMESİ NİTEL BİR ÇALIŞMA

Bu çalışma, hizmet-içi sosyal bilgiler öğretmenlerinin öğretim teknolojilerine ilişkin alt yapılarını ve öğretim teknolojilerini kullanma konusundaki yeterlilik algılarını incelemek amacıyla yapılmıştır. Çalışmada nitel araştırma yöntemi kullanılmıştır. Araştırma verileri açık uçlu sorulardan oluşan yarı-yapılandırılmış görüşme ile toplanmıştır. Elde edilen veriler betimsel analiz ile çözümlenmiştir. Verilerin analizi sonucunda katılımcıların çoğunun lisans döneminde öğretim teknolojileriyle ilgili aldıkları derslerin verimli geçmediği belirlenmiştir. Katılımcılar, öğretim teknolojileriyle ilgili aldıkları derslerde bilgi aktarıldığını, derslerin çoğunlukla anlatım yöntemi ile işlendiğini, öğretmenin aktif, öğrencilerin pasif olduğunu, derslerde bazen uygulama yapıldığını, bu şekilde işlenen derslerin etkili olmadığını ve öğretim teknolojilerini kullanma becerilerini geliştirmediğini vurgulamışlardır. Bu nedenle, katılımcılar, lisans döneminde öğretim teknolojileri ile ilgili derslerin uygulamalı olmasını ve ilerleyen teknolojiyi takip etmesi gerektiğini önermişlerdir. Katılımcılar, öğretim teknolojileri derslerinde kendilerine projeksiyon, tepegöz ve bilgisayar öğretildiğini belirtmişlerdir. Katılımcılardan hiçbiri, akıllı tahta gibi yeni çıkan öğretim teknolojilerinin kendilerine öğretildiğinden bahsetmemiştir. Katılımcıların yarıdan fazlası kendilerini öğretim teknolojilerini kullanma konusunda yeterli gördüklerini, bazı katılımcılar ise tam olarak yeterli görmediklerini ifade etmişlerdir. Cinsiyetin öğretmenlerin yeterlilik algılarında kısmen etkili olduğu, kadın öğretmenlerin öğretim teknolojileri konusunda kendilerini daha yeterli gördükleri tespit edilmiştir.

SINIF ÖĞRETMENLERİNİN TÜRKÇE DERSLERİNDE TEKNOLOJİ KULLANIMINA YÖNELİK GÖRÜŞLERİ

adyusbd.com

Öz Eğitim teknolojilerinin sınıf ortamında kullanılması; öğrenciler için dersi daha ilgi çekici hale getirmekte, hedeflere ulaşmayı kolaylaştırmakta, zaman kaybını engellemekte ve öğrenmeyi daha kalıcı hale getirmektedir. Yakın zamana kadar Türkçe derslerinde sadece basılı materyaller kullanılırken, teknolojik araçların kullanımı yenilenen ilköğretim programlarıyla birlikte daha da önem kazanmıştır. Ancak eğitim teknolojilerinde ne kadar gelişme olursa olsun bu araçların öğretmenler tarafından kullanılacağı unutulmamalıdır. Bu araştırmada sınıf öğretmenlerinin Türkçe derslerinde teknolojik araçların kullanımına yönelik görüşlerini belirlemek amaçlanmıştır. Araştırma Ankara ili merkezinde görev yapan 30 sınıf öğretmeni ile yürütülmüştür. Öğretmenlerin görüşlerinin belirlenmesi amacıyla yarı yapılandırılmış görüşme formu kullanılmıştır. Araştırmada elde edilen veriler betimsel ve içerik analizi tekniği ile analiz edilmiştir. Araştırmaya katılan öğretmenlerin yaklaşık dörtte üçü Türkçe derslerinde teknolojik araçların kullanılması gerektiğini düşünürken, yaklaşık dörtte biri ise Türkçe derslerinde teknolojik araç kullanımının gereksiz olduğunu düşünmektedirler. Ayrıca sınıf öğretmenlerinin teknolojik araçları en çok görsel okuma ve görsel sunu ile dinleme öğrenme alanlarında en az ise konuşma öğrenme alanında kullandıkları tespit edilmiştir. Abstract Using educational technologies in the classroom contributes to make the lessons interesting for students, to facilitate achieving the objectives of the lesson to prevent the waste of time and to maintain a permanent learning. Although only printed media has been used in Turkish lessons until quiet recently, using technological tools has become more important with the renewed elementary school curriculum. But no matter how much improvement occur in the field of educational technologies, it shouldn't be forgotten that these tools are used by teachers. In this study it's aimed to define the classroom teacher's perspectives about using educational technologies in Turkish lessons. The study was carried out with the 30 classroom teachers in the centre of Ankara. Semi-structured interview forms were used to define the teacher's perspectives. The data has been analyzed through descriptive analysis and content analysis techniques. While three out of four teachers participated in this study think that educational technologies should be used in Turkish lessons, one out of four teachers on the other hand think that it is unnecessary to use educational technologies in Turkish lessons. Furthermore, it is determined that they use educational technologies mostly in visual reading, visual presentation and listening and learning environments on the other hand they use them in speaking and learning environments at least.

HİZMET ÖNCESİ SOSYAL BİLGİLER ÖĞRETMENLERİNİN ÖĞRETİM TEKNOLOJİLERİ ALGILARI VE ÖĞRETİM TEKNOLOJİLERİNİN ÖĞRETİMDE KULLANILMASINA İLİŞKİN GÖRÜŞLERİ: NİCEL ÇALIŞMA

Bu çalışma hizmet-öncesi sosyal bilgiler öğretmenlerinin öğretim teknolojileri algılarını ve öğretim teknolojilerinin sosyal bilgilerde kullanılmasına ilişkin görüşlerini ortaya koymak amacıyla yapılmıştır. Çalışmada nicel araştırma yöntemi kullanılmıştır. Araştırma katılımcıları, Marmara bölgesinde bulunan iki üniversitenin Sosyal Bilgiler Öğretmenliği Anabilim Dalında öğrenim gören sosyal bilgiler öğretmen adayları arasından seçilmiştir. Çalışmaya 59 kız ve 41 erkek olmak üzere toplam 100 sosyal bilgiler öğretmen adayı katılmıştır. Araştırma verileri, öğretim teknolojileri anketi kullanılarak toplanmıştır. Toplanan verilerin analizinde betimsel istatistik (yüzde-frekans analizi) ve t-testinden yararlanılmıştır. Araştırma sonucunda sosyal bilgiler öğretmen adaylarının öğretim teknolojilerini “teknolojik aletlerin derslerde kullanılması”, “öğretimde kullanılan her türlü araç-gereç” ve “bilgi aktarılmasını sağlayan vazgeçilmez araçgereçler” olarak algıladıkları belirlenmiştir. Öğretmen adayları ders planı hazırlarken ve öğretim yaparken öğretim teknolojilerinden yararlanılması gerektiğini ifade etmişlerdir. Katılımcılar, öğretim teknolojilerinin seçiminde ve kullanılmasında konu alanı ve öğrencilerin gelişim özelliklerinin dikkate alınması gerektiğini bildirmişlerdir. Katılımcıların öğretim teknolojilerinin bireysel farklılıklara cevap vermede etkili olduğunu, öğretmenlerin öğretim teknolojilerini yakından takip etmeleri gerektiğini ve öğretim teknolojileriyle ilgili seminerlere katılmanın öğretmenlerin öğretim teknolojilerini kullanmalarında kolaylık sağladığını düşündükleri belirlenmiştir. Katılımcıların öğretim teknolojilerine ilişkin algıları ve görüşleri cinsiyet değişkenine göre analiz edildiğinde, kız öğretmen adaylarının algı ve görüşlerinin erkek öğretmen adaylarının görüşlerinden daha gelişmiş ve üst düzeyde olduğu tespit edilmiştir. Üniversite değişkenine göre yapılan analizde ise, B Üniversitesinde öğrenim gören öğretmen adayları ile A Üniversitesinde öğrenim gören öğretmen adaylarının görüşleri arasında farklılık belirlenmiştir

YABANCILARA TÜRKÇE ÖĞRETİMiNDE TEKNOLOJİ KULLANIMI ÜZERİNE YAPILAN BİLİMSEL ÇALIŞMALARIN BETİMSEL ANALİZİ

Uluslararası Türkçe Öğretimi Araştırmaları Dergisi (UTÖAD), 2024

Bu çalışmanın amacı, 2011-2023 yılları arasında Yabancılara Türkçe Öğretiminde teknoloji kullanımı üzerine yapılan bilimsel çalışmaları yayın yılı, yayın türü, yöntem, yayınlandığı kurum, yayınlandığı dergi, anahtar kelimeler, içerik/konu ve veri toplama araçları gibi farklı değişkenler açısından incelemek, bunun sonucunda elde edilen sayısal verileri alanın temel eğilimleri doğrultusunda yorumlamaktır. Nitel bir çalışma olarak desenlenen bu betimsel çalışmada veriler tarama tekniğinden yararlanılarak toplanmıştır. Buna göre amaçlı örneklem yöntemine gidilerek Ulusal Tez Merkezi, ULAKBİM Dergipark, Google Akademik, ULAKBİM TR Dizin, WOS (Web of Science) ve ProQuest veri tabanları taranarak toplamda 148 birincil çalışmaya ulaşılmıştır. Araştırmanın amacı doğrultusunda belirlenen anahtar kelime, içerik, dil, zaman aralığı ve yayın türü ölçütlerine uymayan 27 çalışma araştırmaya dâhil edilmemiştir. Bu çalışmanın veri setini oluşturan 121 birincil bilimsel çalışma doküman incelemesi tekniğinden yararlanılarak içerik analizi yöntemiyle çözümlenmiş ve sonuçlar tablolar hâlinde sunulmuştur. Araştırma sonucunda, araştırmaya dâhil edilen birincil çalışmaların en çok 2022 yılında yayınlandığı (n=27), çalışmaların en çok araştırma makalesi türünde yayınlandığı (n=63), en çok nitel yöntemin kullanıldığı (%51), en çok lisansüstü tezin Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesinde yapıldığı (n=5), en çok yayın yapan derginin Turkish Studies olduğu (n=14), en sık kullanılan anahtar kelimenin Web 2.0 araçları olduğu (n=19), içeriklerin en çok yazma becerisini geliştirmeye yönelik uygulamalar olduğu (n=13) ve en çok kullanılan veri toplama aracının dokümanlar olduğu (n=23) sonuçlarına ulaşılmıştır. Bu sonuçlardan hareketle yabancılara Türkçe öğretiminde teknoloji kullanımının nasıl bir gelişim gösterdiği ve nelere ihtiyaç olduğu yorumlanarak literatüre bir katkı sağlanmıştır.

SOSYAL BİLGİLER DERSİNDE “BİLİM, TEKNOLOJİ VE TOPLUM” ÖĞRENME ALANIYLA İLGİLİ ÖĞRETMEN GÖRÜŞLERİ

Özet Sosyal bilgiler dersinde “Bilim, Teknoloji ve Toplum” öğrenme alanına ilişkin öğretmen görüşlerinin ortaya çıkarılmasını amaçlayan bu araştırmanın deseni niteldir. Araştırmada amaç; bu öğrenme alanına ilişkin öğretmenlerin düşüncelerini ortaya çıkartmaktır. Böylece bu öğrenme alanının okullarda öğretiminin daha verimli ve etkili nasıl işlenmesi gerektiğinin ortaya çıkartılması düşünülmektedir. Bu amaçla dokuz öğretmenle ayrıntılı görüşmeler yapılmıştır. Öğretmenler genel olarak “Bilim, Teknoloji ve Toplum” öğrenme alanının programda ele alınışını yetersiz olduğunu belirtmişler ve konuyu önemli gördüklerini ekleyerek programda daha fazla yer verilmesini ifade etmişlerdir. Katılımcılar “Bilim, Teknoloji ve Toplum” öğrenme alanının öğrencilere katkılar sunduğunu vurgulamışlar ve bu öğrenme alanının sosyal bilgiler dersi için önemini ortaya koymuşlardır. Bu öğrenme alanının öğretiminde internet, gazete gibi güncel ve somut olaylardan yararlandıklarını söylemişlerdir. Karşılaştıkları güçlükleri farklı zaman dilimleri arasında bağlantı kurulamaması, kavramların anlamlarının bilinememesi ve verilen örneklerin yetersizliği olarak listelemişlerdir. Sonuçta bu öğrenme alanının öğrenciler için önemli olduğu, programda bu öğrenme alanına daha fazla yer verilmesi gerektiği; kitapların zenginleştirilmesi ve ilgi çekici hâle getirilmesi gerektiği; bilişim teknolojilerinden, somut ve güncel olaylardan daha fazla yararlanılması gerektiği söylenebilir. Böylece yaratıcı ve eleştirel düşünme güçlerinin artmasıyla öğrencilerin bilimsel-teknolojik ve toplumsal gelişmelere daha bütüncül ve anlayarak bakabilecekleri; bilimsel ve teknolojik gelişmeleri daha yakından izleyerek bu gelişmelerin topluma etkilerinin daha iyi farkına varacakları düşünülmektedir. Anahtar Kavramlar: sosyal bilgiler, bilim, teknoloji, toplum, toplumsal değişme