Doğrudan Yabanci Yatirimlarin Geli̇şi̇ni̇ Etki̇leyen Faktörler: Türki̇ye Üzeri̇ne Bi̇r Model (original) (raw)

Doğrudan Yabancı Yatırımları Etkileyen Faktörlerin Belirlenmesi: 2002-2015 Dönemi İçin Türkiye Üzerine Bir Uygulama

Doğrudan yabancı yatırımlar; bir şirketin, ana merkezin dışındaki ülkelere üretim tesisi kurması veya mevcut üretim tesislerini satın alması biçiminde tanımlanabilir. Küreselleşen dünyada özellikle gelişmekte olan ülkeler için sağladığı avantajlardan dolayı doğrudan yabancı yatırımların önemi giderek artmaktadır. Çünkü gelişmekte olan pek çok ülkede tasarruf oranları düşük düzeydedir ve bu ülkeler sermaye ihtiyaçlarını iç kaynaklardan karşılama konusunda büyük zorluklar yaşamaktadırlar. Dolayısıyla gelişmekte olan bir ülke olarak Türkiye de aynı sorunları yaşadığından doğrudan yabancı sermaye yatırımlarına büyük gereksinim duymaktadır. Bu noktada, doğrudan yabancı sermaye yatırımlarının Türkiye’yi tercih etmesinde rol oynayan belirleyicilerin neler olduğunun bilinmesi büyük önem arz etmektedir. Bu bağlamda çalışmada, Türkiye örnekleminde 2002-2015 dönemi için doğrudan yabancı yatırımları etkileyen faktörlerin belirlenmesi amaçlanmıştır. Bu amaç doğrultusunda doğrudan yabancı yatırımları etkileyen faktörler regresyon analizi aracılığıyla araştırılmıştır.

Türki̇ye’De Doğrudan Yabanci Yatirimlar Ve Diş Ti̇caret Arasindaki̇ İli̇şki̇

2020

Bu makalede 2003-2019 donemi icin dogrudan yabanci yatirimlar, ihracat ve ithalat arasindaki iliski gozden gecirilmistir. Bu donem Turkiye'de dis ticarette serbestligin giderek arttigi ve dogrudan yabanci yatirimlar icin yasal duzenlemelerin yapildigi bir donemdir. Bu calismada vektor otoregresif model kullanililarak etki-tepki ve varyans fonksiyonlari tahmin edilmistir. Ulasilan sonuclar, ihracat ve ithalat arasinda yakin bir iliskinin varligini gostermistir. Dogrudan yabanci yatirimlarin ongorulenin aksine ihracat ve ithalat uzerinde onemli bir etkisi tespit edilmemistir. Ihracata ve ithalata yonelik soklarin birbirleri uzerinde olumlu etkileri bulunmustur.

Türkiye’de ekoturizm ve rekreasyon amacıyla kullanılan orman alanlarının yönetimi

2018

DOI : 10.26650/ forestist.2018.345971 Ormanlar, dogal cevrenin temel bir bileseni olarak, turistler icin dogal bir cekim merkezi olup cevre ve turizm arasindaki iliskilerde onemli bir rol oynamaktadir. Diger taraftan, Turkiye’de kisa donemli ekonomik faydalar icin kontrolsuz turizm gelisimi ortaya cikmakta ve dogal kaynaklar uzerinde bir baski olusmaktadir. Bu calismanin temel amaci; Turkiye’nin orman kaynaklarinin ekoturizm ve rekreasyonel kullanimlar acisindan genel ozelliklerini aciklamak, bu kaynaklarin yonetimiyle ilgili bilgiler vermek, karsilasilan sorunlari vurgulamak ve cozum onerileri gelistirmektir. Calismadaki veriler yetkililerle gorusulerek ve ulusal politika belgelerinin icerikleri analiz edilerek elde edilmistir. Calismanin bulgulari Turkiye’de orman alanlarindaki rekreasyonel kullanim yukunun giderek arttigini, buna karsin ziyaretci yonetimi ve denetimine iliskin etkin onlemler alinmadigini gostermektedir. Bu dogrultuda temel oneriler su sekilde siralanabilir: korun...

Sınıfta Teknoloji Kullanımı: Ileri Düzey İngilizce Öğrenen Türk Öğrencilerinin Yazma Doğruluğunu Geliştirmede Ters Yüz Sınıf Öğretiminin Etkisi

DergiPark (Istanbul University), 2022

Bu çalışma, ileri düzey İngilizce öğrenen Türk öğrencilerinin yazma doğruluğunu geliştirmede ters yüz sınıf öğretiminin etkisini araştırmayı amaçlamıştır. Belirlenen amaca ulaşmak için Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi İngilizce Öğretmenliği Bölümünde öğrenim gören 18-24 yaş aralığında 42 erkek ve kadın ileri düzey Türk İngilizce Öğretmenliği bölümü öğrencisi seçilmiş ve homojen dağılımdan sonra rastgele deney ve kontrol gruplarına atanmıştır. Yazma modülleri ile ilgili video ve powerpointler araştırmacı tarafından öğretmen yardımıyla hazırlanmış ve derse gelmeden önce izlenmesi için araştırmacı tarafından oluşturulan Telegram grubu aracılığıyla deney grubundaki katılımcılara konular gönderilmiştir. Kontrol grubu için geleneksel öğretim yöntemi kullanılmıştır. Deney grubu için, videolar katılımcılarla paylaşılmadan önce tüm deneklerden IELTS hedefleri ve akademik yazma modülüne dayalı ön test olarak bir kompozisyon yazmaları istendi. Uygulamanın 16. oturumunun sonunda tüm deneklerden son test olarak başka bir yazı yazmaları istendi. Verilerin analizi, EFL ileri seviyedeki öğrencilere yazma öğretiminde ters-yüz öğretiminin, geleneksel sınıf içi öğretime kıyasla daha etkili olduğunu ve ileri seviyede İngilizce öğrenen Türk öğrencilerin yazma doğruluğunu daha iyi geliştirmeye katkıda bulunduğunu ortaya koymuştur.

Veri Zarflama Analiziyle Hizmet Etkinliği Ölçümü: Diyarbakır DİSKİ Örneği

Selcuk Universitesi Sosyal Bilimler Enstitusu Dergisi, 2014

Yerleşik yaşamın en temel gereksinimlerinden birisi altyapı hizmetlerinden olan su ve kanalizasyon hizmetleridir. Özellikle günümüz dünyasında nüfus artışı, su kaynaklarının kirletilmesi, bilinçsiz kullanım, ülke yönetimlerince suyun politik bir araç olarak kullanılması gibi, birçok nedenden dolayı su yönetimiyle ilgili krizler sıkça gündeme gelmektedir. Aynı şekilde kullanılan suyun atık haline geldikten sonra toplanması, iletilmesi ve arıtılarak çevreye zarar vermeden alıcı ortama sunulması da çevre bilincine katkı anlamında oldukça önemlidir. Bu bağlamda, günümüzde su ve kanalizasyon hizmetlerinin sunulması esnasında ekinlik, verimlilik, kalite, insan ve çevre odaklılık gibi konular üzerinde çalışmalar yapılan önemli konulardır. Bahis konusu bu hizmetlerin kamu, özel veya kamu-özel ortaklığı tarafından yerine getirmesi gerekliliği, günümüzde tartışılan konuların önünde gelmektedir. Dünyanın birçok ülkesinde, Türkiye'de de olduğu gibi su ve kanalizasyon hizmetleri kamu eliyle, yani yerel yönetimler tarafından yerine getirilmektedir. Türkiye'de su ve kanalizasyon hizmetleri, kent merkezlerinde il belediyelerince, büyükşehirlerde bağlı kuruluşlar, kent merkezi dışında ise il özel idareleri tarafından karşılanmaktadır. Çalışmada; Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı kuruluş olan Diyarbakır Su ve Kanalizasyon İdaresi'nin yıllara göre hizmet etkinliği Veri Zarflama Analizi ile ölçülmüş, etkinliğin yıllara göre değişimi karşılaştırmalı olarak incelenmiştir. Etkin olmayan yıllar tespit edilerek sorunların nedenleri analiz edilmiştir. Etkinlik ölçümü su ve kanalizasyon olmak üzere iki hizmet alanına göre, 2000-2012 yılları için yapılmış ve böylelikle her yılın etkinlik düzeyi birbiriyle karşılaştırılmıştır. Veri zarflama analizi çıktıya yönelik BCC metoduyla yapılmış ve girdi değişkenleri olarak; toplam personel sayısı, içme suyu şebeke uzunluğu, atık su şebeke uzunluğu, kente verilen su miktarı ile ilgili veriler, çıktı değişkenleri olarak da toplam abone sayısı, faturalandırılan su ve atık su miktarı ile ilgili verileri kullanılmıştır.

Doğa koruma alanlarında İmar Hakkı aktarımı uygulamaları üzerine bir değerlendirme

Ankara Üniversitesi SBF Dergisi, 2017

Doğal değerlerin korunması amacıyla özel mülkiyetten kaynaklanan haklar, Türkiye de dahil birçok ülkede kanunlarla kısıtlanmaktadır. Bu kapsamda, yapılaşmanın tamamen yasaklandığı ya da sınırlandırıldığı alanlarda mülkiyet sahibinin mağduriyetini telafi etmek ve imar haklarının satışından elde edilen gelirle doğal alanların korunmasını sağlamak üzere dünyada "imar hakkı aktarımı" (İHA) aracının sıklıkla kullanıldığı görülmektedir. Bu çalışma da öncelikle mülkiyet hakkı bağlamında Türkiye doğa koruma alanları politikaları, İHA yönteminin, tanımlanması, işleyişi ve uygulanışı, Türkiye mevzuatı ve yurtdışı uygulama örnekleri ile birlikte incelenmiştir. Çalışmanın son bölümünde ise İHA yönteminin Türkiye doğa koruma alanlarında uygulanabilirliği değerlendirilmiştir. Sonuç olarak İHA yöntemine ilişkin tüm değerlendirmeler doğrultusunda; Türkiye'nin mevcut yasal ve sosyo-ekonomik koşullarında yöntemin uygulanmasının, ancak uzun vadede gerçekleşebileceği sonucuna ulaşılmıştır.

Beden Eğitimi ve Spor Öğretmenlerinin İş Doyumu ve İş Yaşam Kaliteleri Arasındaki İlişki

Istanbul University - DergiPark, 2022

Bu araştırmada amaç, beden eğitimi ve spor öğretmenlerinin iş doyumu ve iş yaşam kaliteleri arasındaki ilişkisinin incelenmesidir. Yöntem: Araştırmanın örneklem grubunu İstanbul Avcılar'da görev yapan beden eğitimi ve spor öğretmenleri oluşturmaktadır. Çalışmada Weiss vd. (1967) tarafından geliştirilen ve Baycan (1985) tarafından Türkçeye uyarlanan "Minnesota İş Doyumu Ölçeği" ve Van Laar ve ark. (2007) tarafından geliştirilen ve Akar ve Üstüner (2017) tarafından Türkçeye uyarlanan "İş Yaşam Kalitesi Ölçeği" veri toplama aracı olarak kullanılmıştır. Verilerin analizinde ise normallik testlerinden bağımsız örneklem t-testi ve One-Way ANOVA testleri kullanılırken, alt boyutlar arasında ilişkiyi belirlemek için pearson korelasyon testi yapılmıştır. Bulgular: Çalışmaya katılan bireylerin cinsiyete göre iş yaşam kaliteleri arasında anlamlı farklılık tespit edilmiştir. Ancak yaş, medeni durum, öğrenim durumu ve mesleki kıdemlerine göre anlamlı düzeyde farklılık görülmemiştir. İş doyumu ile mesleki kıdem değişkeni arasında anlamlı düzeyde farklılık tespit edilmiştir. Diğer yandan iş doyumu ve iş yaşam kalitesi alt boyutları arasında pozitif yönde anlamlı ve olumlu ilişki ortaya çıkmıştır. Sonuç: Beden eğitimi ve spor öğretmenlerinin demografik değişkenlere göre iş doyumu ve iş yaşam kaliteleri değişiklik göstermektedir.

Türkiye’de Eğitim Yönetimi Araştırmalarının Durumu: Kuram ve Uygulamada Eğitim Yönetimi Dergisi Örneği

Kuram Ve Uygulamada Egitim Yonetimi, 2009

Eğitim araştırmaları hakkındaki tartışmaların genelde onların yöntemleri üzerinde yapıldığı görülmektedir. Bu çalışmada eğitim yönetimi ile ilgili ampirik araştırma makaleleri kapsamındaki eğitim yönetimi araştırmalarını, yöntemsel açıdan değerlendirmek amaçlanmıştır. Kuram ve Uygulamada Eğitim Yönetimi Dergisi'nde 2000-2006 (dahil) yılları arası yayımlanan ampirik araştırma makaleleri değerlendirilmiştir. Araştırmanın örneklemini yansız olarak seçilen 20 ampirik araştırma makalesi oluşturmaktadır. Değerlendirilen araştırmaların çoğunun yönetici davranışlarının nedenleri konusunda olduğu, onu yönetici davranışı ile ilgili çalışmaların izlediği görülmektedir. Örnekleme giren araştırma makalelerinin evrenörneklem düzeyleri, araştırmacılar tarafından orta bulunmuştur. Araştırma makalelerinin araştırma desenlerinin, ağırlıklı olarak tarama türünde nicel çalışmalar olduğu tespit edilmiştir. Değerlendirilen makalelerin veri analizinde kullanılan istatistiksel tekniklerinin gelişmemiş teknikler olduğu görülmüştür.

Türkiye’de Kadınlarda Obezite Üzerine Sosyoekonomik Faktörlerin Etkisi ve Gelir Eşitsizliği

Gaziantep University Journal of Social Sciences, 2020

Bu çalışma, TÜİK "2008 Sağlık Anketi Verileri" kullanılarak kadınlarda obezitenin yaratmış olduğu eşitsizliği analiz etmektedir. Çünkü yetişkin kadınlarda gelir, eğitim ve meslek gibi farklı sosyoekonomik boyutlarda obezite yaygınlığı erkeklerden daha yüksek gözlenmiştir. Çalışmanın amacı Türkiye'de obez kadınlar arasında eşitsizliğe neden olan sosyo demografik değişkenleri bulmaktır. Türkiye'de sosyoekonomik değişkenlerle kadın obezite arasındaki ilişkiyi değerlendirmek için, probit model yaş, eğitim, gelir, yerleşim yeri, medeni durum, ve meslek gibi açıklayıcı değişkenler kullanılarak tahmin edilmiştir. Probit model sonuçlarına bağlı olarak, zenginlerle fakirler arasında kadın obezitesinin gelirle ilişkisini değerlendirmek için çeşitli yoğunlaşma indeksleri hesaplanmıştır. Obezitenin toplam yoğunlaşma indeksi 0.2186 bulunmuştur. Bu obezitede gelirle ilgili eşitsizliğin fakirler arasında yoğunlaştığını gösterir. Yoğunlaşma indeksi ölçümüne göre, yaş grupları, eğitim durumu, medeni durum ve meslek durumu, sosyoekonomik değişkenler kadın obezitesindeki eşitsizliğe katkıda bulunan en önemli faktörlerdir.

Türkiye´de Kaynaştırma Eğitimi Üzerine Yapılan Yüksek Lisans ve Doktora Tezlerinin İçerik Analizi

Kastamonu Eğitim Dergisi, 2019

Bu çalışmanın amacı, Türkiye'de özel eğitimde kaynaştırma eğitimi ile ilgili yapılmış yüksek lisans ve doktora tezlerini incelemektir. Araştırmalar, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Ulusal Tez Merkezi web sitesinde incelenmiştir. Bu konuyla ilgili 1990 yılından 2016 yılına kadar toplam 181 yüksek lisans ve doktora tezi yapılmıştır. Ayrıca Türkiye'de kaynaştırma eğitimi ve yasalar hakkında bilgi verilmiştir. Veriler 13 araştırma sorusu ile betimsel olarak analiz edilmiş; grafik, frekans ve yüzde tablolarında sunulmuştur. Elde edilen sonuçlara göre, hazırlanan tez sayısı son on yılda artmış olup daha çok Anadolu Üniversitesi, Gazi Üniversitesi ve Ankara Üniversitesi'nde hazırlanmıştır. Ayrıca, çalışmaların çoğunlukla amaçlı örneklem ile seçilen bir ile 50 katılımcı aralığında gerçekleştirildiği anlaşılmıştır. Çalışmada kullanılan tezler genel olarak özel eğitim bölümlerinde hazırlanmıştır. Nitel araştırma yöntemleri çoğunlukla kullanılmıştır.