Gazâlî’nin Te’vil Anlayışının Neresindeyiz? (Eleştirel Bir Yaklaşım) (original) (raw)

Gazâlî’nin Dönemindeki Ulemâya Yönelttiği Eleştiriler

Dinbilimleri akademik araştırma dergisi, 2013

İslâm eğitim tarihinde kurumsallaşmanın başladığı dönemde müderrislik yapan Gazâlî'nin hayatı ve eserleri eğitim tarihi bakımından son derece önemlidir. Onun eserlerini okurken, satır aralarında kendi dönemine ait tespit ve tenkitleri bulmak mümkündür. Onun özellikle İhyâ adlı eserindeki eleştirilerin merkezinde döneminin ulemâsı yer alır. Ona göre toplumdaki ahlâkî çöküntünün baş müsebbibi ulemâdır. Asıl amacı iyiliği yüceltmek (emr-i ma'rûf) olan ulemâ, maddî menfaat sevdasına kapılarak bu amacından uzaklaşmıştır. İşte ulemânın toplumsal rolündeki bu sapma, Fransız düşünür Benda'nın 19. yy. aydınına yönelttiği ve "ihânet"le tanımladığı eleştiriye uymaktadır. Söz konusu eleştiriler, makale boyunca bu fikrî temel üzerinde ve Gazâlî'nin Munkız adlı otobiyografisi paralelinde ele alınacaktır.

Gazzâlî'nin Vahiy Anlayışı

Özet Bu makalede, Gazzâlî'nin vahiy anlayıĢını iki döneme ayırarak incelemeye çalıĢtık. Ġlk dönemi incelerken onun vahiy anlayıĢını kelamcılığı üzerinden ortaya koyduk. Gazzâlî vahiy anlayıĢını burada EĢ'ariyye " nin fâil-i muhtar Tanrı anlayıĢı ile ortaya koymuĢtur. Bu anlayıĢ âlemin mutlak yokluktan yaratılmıĢ olduğu fikri üzerine Ģekillendiğinden dolayı Allah'ın birbirlerinden farklı sıfatlara sahip olması gerektiği ilkesini postulat olarak gerektirmektedir. Çünkü istediği zaman istediği bir kiĢiye vahyi ancak mutlak irade sahibi bir tanrı gönderebilir. Ġkinci olarak da felsefe/tasavvuf dönemindeki vahiy anlayıĢını ortaya koymaya çalıĢtık. Bu dönemde Gazzâlî, Ġbn Sina " nın görüĢlerini kendi düĢüncesiyle uyumlulaĢtırarak vahiy anlayıĢını oluĢturmuĢtur. Gazzâlî, vahyi önceki düĢüncelerinin aksine bu dönemde felsefi/tasavvufi kavramlarla açıklamıĢtır. Anahtar Kelimeler: Gazzâlî, Vahiy, EĢ'arîyye, Ġbn Sina, Fâil-i muhtar, Felsefe ve Tasavvuf. Abstract Gazzâlî 's İdea Of Revelation Ġn thisarticle, weseparated Gazzâlî " s understanding of the revelation intwoperiods. Ġn thefirstperiod, wehave put through the understanding of his revelation on his teaching of theology. Gazzâlî " s idea of revelation is based here, on the understanding of the omnipotent God (al fail al muhtar) of Ash'arism. This understandingas a postulat requiresthat, because of the universe is created by absoluteabsence, God musthas got attributes different from eachother. Because a person can send revelation only have absolute attribute. Ġn the secondera we have put forth his understanding of revelation, on his secondera, philosophy/mysticism. Ġn this era Gazzâlî put forth his understanding by harmonizing the views of Avicenna with his ownthoughts.

Gazâlî’nin Nedensellik ve Âdetullah Düşüncesi

2016

Insanoglunun bu âlemde meydana gelen degisimleri ve dogal olaylari aciklamak icin basvurdugu en onemli kavram nedenselliktir. Aristo metafiziginin etkisiyle Islam dunyasina girmis olan bu kavram uzerinde oldukca cetin tartismalar olmustur. Kavramin Islam filozoflari tarafindan Muslumanlarin dusunce dunyasina aktarilmasiyla mesele farkli bir boyut kazanmistir. Bu durum zaman icinde fikrin muhteva ve uslup acisindan zenginlesmesini saglamistir. Gazâli, nedensellik kavrami uzerine fikir yuruten Islam dusunurlerinin onde gelenlerinden biridir. Gazâli'nin Es'ari kelam okuluyla genel olarak ayni cizgide oldugu ve nedenselligin icerdigi zorunluluk fikrini reddettigi genel kabuldur. Ancak Gazâli'nin nedensellige tamamen karsi oldugu gorusu hali hazirda tartisilmasi gereken bir husustur. Onun, nedensellik dusuncesinin icerdigi zorunluluk fikrine karsi ortaya koydugu kavram âdetullah'tir. O, bu kavramla hem sebep-sonuc zincirinin zorunlu olmadigini ispatlamakta hem de mucizeni...

Gazâlî’nin Felsefeye Yaklaşım Tarzı Üzerine Bir Soruşturma

Iğdır Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 2012

Gazâlî denilince akla ilk gelen şeyin felsefe eleştirisiyle ünlü bir kelâmcı olduğu düşünülse de, biz burada onun sırf eleştirel düşüncesini aktarmayacağız. İslâm dünyasının bu ünlü dü-şünürünün salt bir metafizik eleştirisine giriştiği düşünülebilir, ancak bu bizce tam olarak doğru değildir. Gazâlî hakkında dile getirilen geleneksel yorumların pek sağlıklı olmadığı düşünce-sinden yola çıkarak daha sağlıklı bir yaklaşım içinde bulunmak için çaba göstermek istiyoruz. Bu yazıda, Gazâlî’nin İslâm dün-yasında felsefeyi yıktığı, entelektüel gelişmeye ket vurduğu ve bilimsel ve düşünsel ilerlemenin önüne set çektiği gibi yorumların tutarlı olup olmadığını tartışacağız.

Gazzâlî’nin İşârî Tefsir Metodu - Yüksek Lisans Tezi - Uludağ Üniversitesi

GHAZALİ'S METHOD OF THE SUFİ İNTERPRETATİON OF QUR'AN Sûfî Qur’ânic commentary is the interpretation of Qur’ân verses by sûfîs in the light of mystic experiences and knowledge that entitled by the sûfîs as the inner knowledge (gnosis). The beginning of the sûfî commentary of Qur’ân dates back to hijrî first and second centuries. Hasan-ı Basrî (d. 110/728) and Ca’fer es-Sâdık (d. 148/765) are the pioneers of this kind of interpretation. Although great İslamic scholar Ebû Hâmid Muhammed al-Ghazâlî (d. 505/1111) wrote on a wide range of fields including jurisprudence, theology, mysticism and philosophy, he had not a separate book on Qur’ânic interpretation. But his voluminous corpus is full of sûfî Qur’anic commentaries. Accordingly, he is accepted one of the most important sûfî Qur’anic interpreter. The aim of this study is to specify the sufî commentaries in Ghazâlî’s corpus and so determine the main principles of his commentary method. The study is divided into three sections: In the first section, Ghazâlî’s view of Qur’an will be clarified. In the second section, the central theme of the study will be treated: Ghazâlî’s sufî commentary method. In this section firstly the main principles of the method which Ghazâlî adopted will be handled and then the commentary examples made by Ghazâlî’s in his several books will be presented. The last section of the study will be on the Ghazali’s allegorical/esoteric interpretation of Qur’ân. Keywords: Qur’ân, Sûfî Qur’ânic commentary, al-Ghazâlî, Allegorical Interpretation.

Te’vil ve Tekfir Kuramı Çerçevesinde Gazzâlî’nin Toplumsal Barışa Katkısı

KELAM ARAŞTIRMALARI DERGİSİ, 2017

Günümüzde Müslümanların yaşadığı siyasi ve ekonomik istikrarsızlığın nedenlerinden biri de dini ve itikadi bölünmelerdir. Hz. Peygamber'in vefatından kısa bir süre sonra başlayan ihtilaflar farklı fırka ve mezheplerin doğmasıyla sonuçlanmış, bu fırka ve mezheplerin birbirini tekfir etmesiyle de Müslümanlar arasında iç çatışmalar ortaya çıkmıştır. Genel olarak Müslüman toplumlarda farklı düşünce ve inanç sahipleri ya tekfir edilmek suretiyle dinin dışına, ya da sapıklıkla ve bidʻatçi olmakla itham edilerek Ehli Sünnet ve'l-Cemaat dairesinin dışına itilmiş; böylece farklı düşünce grupları dışlanmaya ve ötekileştirilmeye çalışılmıştır. İslam tarihinde ilk kez Haricilerle başlayan tekfir meselesi Müslümanlar arasındaki dini ve siyasi bölünmeleri derinleştiren ve etkileri bugün bile devam etmekte olan bir problemdir. Kendisi de bazı görüşlerinden dolayı tekfir edilen Gazzâlî (ö. 505/111) bu konuda bir risale kaleme alarak kendi mezhebi dışında kalan herkesi tekfir edenlere bu yolu kapatmıştır. Böylece o, İslam toplumlarında farklı mezhep ve cemaatlerin birlikte yaşamasını mümkün kılacak bir çerçeve oluşturmuştur.

Metnin Tekâmülü Açısından Fuzûlî'nin Bir Gazeline Bakış

ÖZ Klâsik Türk edebiyatı şairlerinin söyledikleri manzumeler genellikle dîvân adı verilen nüshalarda bir araya getirilmiştir. Farklı zaman ve mekânlarda Arap alfabesiyle çoğaltılan/basılan bu dîvânlar, harf inkılâbından sonra ise Latin alfabesine aktarılmaya başlanmış ve ilmî usûller çerçevesinde incelenmiştir. Ancak kimi şairlerin dîvânlarında yer almayan bazı şiirlerine çeşitli el yazması eserlerde ve mecmûalarda rastlanabilmektedir. Bu tür şiirlerin de bilimsel inceleme metotlarıyla dîvânlara eklendiği veya müstakil şiir kitabı olarak yayımlandığı görülmektedir. Bu çalışmada, Fuzûlî'ye ait dîvân nüshalarında bulunmayan ama bir yazma eserin der-kenâr bölümünde Fuzûlî ismiyle kayıtlı bir gazelin araştırmacılar tarafından yeni dîvân baskılarına alınması değerlendirilecek; ardından şiirin tarafımızdan tespit edilen yeni bir nüshası tanıtılıp metnin tekâmülü açısından mevcut örneğiyle mukayese edilecektir. ABSTRACT Poems written by classical Turkish literature poets have been usually banded together in copies called divan. These divans which have been printed in Arabian alphabet in different times and places have been translated to Latin alphabet after alphabet reform and analyzed as part of scientific methods. But it is possible to see some poems of the poets those are not located in divans in various manuscripts and majmuas. And it is seen that these poems have been added divans by the scientific analyzing methods or published as a separated poem book. In this article it will be evaluated a gazelle of Fuzuli that is not located in divans but registered as the name of Fuzuli in apostil of a manuscript included in divan printing by researchers and then a new copy of the poem determined by us will be introduced and compared with existing copy as part of maturation of text.

Gazâlî’nin Bâtınîlere Karşı Yazdığı Eserler Üzerine Bir İnceleme

Osmanlı Medeniyeti Araştırmaları Dergisi, 2020

Gazâlî'nin Bâtınîlere Karşı Yazdığı Eserler Üzerine Bir İnceleme  A Study on the Writings of Ghazali against Batinis Ramazan GÜNDÜZ  Öz Orta Çağ İslam dünyasının içine düştüğü siyasi ve fikrî kriz, öncelikle devlet ve toplumların siyaseten bölünüp parçalanmasıyla sonuçlanmıştır. Ardından fikrî ihtilafların çoğalması toplumu ciddi sapmaların eşiğine getirmiştir. Böyle bir kaos ortamında Gazali, Müslümanları ihya etme gayesiyle müceddidlik misyonu üstlenmiş, ilmî ve amelî yönlerin tekrar inşa edilmesi gerektiğini ifade etmiştir. Gazali, ihya projesine başlamadan önce, İslam dünyasındaki gerilemenin sebeplerinin ortadan kaldırılması için bir imha/iptal girişiminde bulunmuştur. Sapmaların temel sebebi olarak felsefe destekli Bâtınî düşünceyi görmüş ve bunu bertaraf etmek istemiştir. Gazali ihya hareketiyle ilk olarak İslamî ilimlere bir metodoloji kazandırmak istemiştir. Böylece İslami ilimlerin ihyası sayesinde ahlaki yozlaşmanın önüne geçilebileceğini öne sürmüştür. Müslümanlara yeniden bir ruh verme çabasıyla Bâtınîleri eleştirmiş ve bu konuda eserler kaleme almıştır. Eserlerinde bu imha gayretinin izleri görülür. Bu çalışma literatür tarama yöntemine dayalı olarak hazırlanmıştır. Araştırmada Gazali'nin tecdit faaliyetinin imha yönünü oluşturan eserler ele alınmıştır. Bu eserler, Gazali'nin Bâtınî ilâhiyatının tutarsızlığını göz önüne sermek için verdiği zihinsel çabanın ürünleridir. Söz konusu eserler içerikten ziyade genel biçim nitelikleri yönüyle incelenmiştir. Bu bağlamda kitapların isimleri, nüshaları, baskıları, tercümeleri, vb. teknik bakımdan tasvir edilmiştir.