Haki̇kat Ve Mecaz Bağlaminda Mesh (Maymunlaşma) Hadi̇sesi̇ (original) (raw)

HAVZA DA I ULUSAL MİMARLIK DÖNEMİ EGİTİM YAPILARI: TAŞ MEKTEP VE KAMLIK İLKOKULU

Akademik Sosyal Araştırmalar Dergisi/The Journal of Academic Social Science, 2021

Osmanlı’da eğitim, 19. yüzyılın ortalarına kadar genellikle sıbyan mektepleri ve medreselerde yapılmıştır. Sıbyan mektepleri ve medreseler meydana gelen değişimlere karşı toplumsal ihtiyaçları karşılayamamış, 19. yüzyılın ikinci yarısından itibaren birçok alanda başlayan ıslahatlara eğitimin de dâhil edilmesiyle iptidai, rüştiye ve idadi gibi modern eğitim veren okullar açılmıştır. Sultan II. Abdülhamid (1876-1908) ve II. Meşrutiyet dönemlerinde (1908-1914) hız kazanan okul inşası, Cumhuriyet döneminde de devam etmiştir. Yenileşme hareketleri sonucu ortaya çıkan bu eğitim yapıları, Osmanlının son yılları ile Cumhuriyetin ilk yıllarında (1908-1930), I. Ulusal Mimarlık üslubuyla inşa edilmiştir. Araştırmada, daha önce herhangi bir bilimsel çalışmada yer almayan, Samsun ili, Havza ilçesindeki Taş Mektep ve Kamlık Köyü İlkokulu’nun Sanat Tarihi açısından tanıtılması ve değerlendirmesi amaçlanmıştır. Havza’da I. Ulusal Mimarlık Dönemi’nde inşa edilip günümüze gelebilmiş bu iki yapı, plan tasarımı ile cephe kompozisyonu bakımından dönem üslubunu yansıtması ve günümüze kadar koruması bakımından önem taşımaktadır.

MAKÂLÂT GELENEĞİNDE MUHAMMED B. HEYSEM VE HEYSEMİYYE MEZHEBİ

e-makalat Mezhep Araştırmaları Dergisi, 2021

Öz Hicrî III. asırdan VI. asra kadar Horasan coğrafyasında faaliyetlerini sürdüren en önemli mezheplerden biri Kerrâmiyye'dir. Üç asır boyunca Kerrâmiyye yaşam tarzıyla, mistik tavrıyla, eğitim kurumlarıyla İslam'ı temsil etmiş; halktan destek görmüş ve Horasan'ın önemli kentlerinden biri olan Nîşâbur'a hâkim olmuştur. Kerrâmîler, ilk dönemde sûfî ve mistik görüşleriyle tanınmış ve çok sayıda taraftar kazanmışlardır. Kerrâmîlerin lideri olan Muhammed b. Kerrâm (ö. 255/869) makâlât geleneğinde itikadî görüşlerinden dolayı eleştirilmiştir. İbn Kerrâm'dan sonra Kerrâmiyye mezhebinin yetiştirdiği en önemli kişi Muhammed b. Heysem'dir. İbn Heysem (ö. IV/X.-V/XI.) dönemi, Kerrâmîlerin altın çağı olmuştur. Çünkü o; ilk olarak toplumu Kerrâmiyye mezhebi altında toplamış, daha sonra Kerrâmîlere yöneltilen eleştirilere cevap vermeye çalışmıştır. Bu çalışmada İbn Heysem'in hayatı ve eserleri hakkında bilgi verildikten sonra onun, Heysemiyye'nin

MİHENK: MÂNÂ, MAYA VE MESELE

2019'un zemheri arefesinde bir nev-bahâr muştusu gibi selamlıyor bizleri bu kitabıyla Prof. Dr. Bilal Kemikli Hoca'mız.. Kitabevi'nin 735., Bilal Kemikli kitaplığının ise 7. Kitabı olarak arz-ı endam ediyor. Kitap, Dibâce kısmı ile beraber toplamda dört bölümden müteşekkildir. Diğer üç bölüm ise, Mânâ, Maya ve Mesele şeklinde isimlendirilmiştir.

MİZAH VE MEKÂN İLİŞKİSİNDE TEBRİZ: LATİFELER, EŞEKLER KAHVESİ VE DÜBBELER

Mizahi ürünlerin yaratılmasında belli başlı bölgeler ve mekânlar ile topluluklar ve kişiler öne çıkmıştır. Çeşitli bölgelerde yaşayan insanlar özel bir mizah yeteneğine sahip olmuş ve özellikle fıkra türünde ön plana çıkmışlardır. Bu bağlamda Tebriz şehri kendine has latife dünyası, hem siyasi hem de mizahi nitelikleri bulunan Eşekler Kahvesi ve mizahi anlatıcısı ve kişileri olarak adlandırabileceğimiz hazırcevap "dübbe"lerle bir mizah mekânıdır. Bu bilgiden hareketle bu makalenin konusunu Tebriz şehrinin mizahı olarak belirledik. Makalede ilk olarak İran Azerbaycanı'nda mizah ve latife türü hakkında bilgi verdik. Ardından Tebriz şehrinin tarihi ve sözlü kültür ürünlerine dair kısa bilgi verdik. Ardından Tebriz'in latife türüyle ilişkisi, Tebriz ve mizah denilince akla ilk gelen mekân olan Eşekler Kahvesi, daha sonra latife türünün hem icracısı hem de kahramanı konumundaki mizahi anlatılar meddahı dübbeler hakkında bilgi verdik. Sonuç olarak mizah ve mekân ilişkisi bağlamında Tebriz'de mizah, mizah türlerinde Tebriz, Tebriz'deki mizah mekânı Eşekler Kahvesi ve mizahın kahramanları dübbelerin özelliklerini Tebriz ve İran Türkleri özelinde inceleyip tahlil ettik.

ELAZIĞ-HARPUT MÜZİĞİNDE HOYRATLARIN VE MAYALARIN YAPISI

TÜRK-BATI MÜZİĞİ ARAŞTIRMALARI İLE MULTİDİSİPLİNER MÜZİK ARAŞTIRMALARI I, 2024

Kültür, kelime olarak Türk Dil Kurumu sözlüğüne göre; 1. "Tarihsel, toplumsal gelişme süreci içinde yaratılan bütün maddi ve manevi değerler ile bunları yaratmada, sonraki nesillere iletmede kullanılan, insanın doğal ve toplumsal çevresine egemenliğinin ölçüsünü gösteren araçların bütünü 2. Bir topluma veya halk topluluğuna özgü düşünce ve sanat eserlerinin bütünü" (https://sozluk.gov.tr/) anlamlarına gelmektedir. Tylor'a (2016) göre ise kültür; "insanoğlunun toplumun bir mensubu olarak edindiği bilgi, inanç, sanat, töre, yasa, görenek ve diğer tüm yetenekler ile alışkanlıkların oluşturduğu karmaşık bir toplamdır". Kültür, nesiller arası aktarılarak devam eder ve eğitim

Meti̇nlerarasilik Bağlaminda Mevlânâ’Nin Mesnevî’Si̇ İle Beydebâ’Nin Keli̇le Ve Di̇mne’Si̇

Mecmua, 2021

Klasik kültürümüz iç içe girmiş bileşenlerin bize ait özü mahiyetindedir. Bu kültürün bileşenleri bir taraftan inanç ve buna bağlı olarak din ve tasavvuf, diğer taraftan sosyal hayattır. Dinin ve tasavvufun inanç ve sosyal hayatlarına belirlediği toplumlar, yaşamlarında lüzumu ve doğruluğu nispetinde kültür hayatına değerler almıştır. Bu değerler sadece bir muhteva etkilemesi değil, aynı zamanda bir davranış ve üslup etkilemesidir. Bu anlamda Doğu kültürlerinde klasik kültür bağlamında birbirine tevarüs eden, etkileyen metinlerarasılık ilişkisi oldukça yaygındır. Kendisini daha çok tahkiye metoduyla ve sembolik bir dille ifade eden bu üslup birçok esere ilham kaynağı olmuştur. Arap, Fars ve Türk edebiyatlarında çeviri, adaptasyon, etkilenme bakımlarından bu tür bir yaygın etkiye sahip eserlerden biri Beydebâ’nın Kelile ve Dimne adlı metnidir. İki bin yıl evvel Beydebâ isimli bir Hint bilgesi tarafından Debşelim adlı Hint kralına Sanskritçe olarak sunulan eserdir. Sanskritçedeki adı ...