Dıgıtal Activism Indicators in The New Media: An Investigation Of The Associatıon For Struggle Against Sexual Violence And The Girl-Alone Platform (original) (raw)
Related papers
Selçuk İletişim
Bilgi iletişim teknolojilerindeki gelişmeler, aktivizm sergileyen grupların etkileşimli olmasını sağlamaktadır. Bu çerçevede sivil toplum kuruluşları (STK), dernekler ve platformlar gerçekleştirilecek hareketlerde, duyurularda, protesto etme ya da bir olayla ilgili mücadele sergilenmesinde, oluşumlarda yeni medya platformları Twitter ve Instagram’ı etkin bir şekilde kullanabilmektedir. Türkiye özelinde kadına yönelik şiddet olaylarının, cinayet ve istismar gibi hak ihlallerinin arttığı günümüzde, “Cinsel Şiddetle Mücadele Derneği” (CŞMD) ve “Kız Başına” platformları yeni medyada dijital aktivizm hareketlerini şiddetle ilgili konulara dikkat çekerek sergileyen dernek ve sosyal medya platformudur. Bu doğrultuda çalışma kapsamında iki platformun 01 Mart – 15 Nisan 2021 tarihleri arasında altı haftalık dönemde resmi Twitter ve Instagram hesaplarından yaptıkları paylaşımlar incelenmektedir. Çalışmanın amacı ise; sivil toplum kuruluşu olarak Cinsel Şiddetle Mücadele Derneği ile Kız Başına...
Bu çalışma; Mor Çatı, Uçan Süpürge ve Üniversite Kadın Kollektifi olmak üzere üç feminist eylemci grubun Twitter hesaplarını ve demokratik bir platform oluşturma ve feminist eylemleri güçlendirme potansiyellerini ele almaktadır. Çalışmada, belirtilen feminist grupların tweetleri feminist hareketi ve toplumdaki kadın meselelerine dayalı tartışmaları geliştirme potansiyellerini ortaya koymak amacıyla analiz edilmiş ve bu bağlamda, çevrimiçi aktivizm teorileri izlenerek internetin bir aktivist hareket için bir kamusal alan olarak yaratıcı potansiyeli tartışılmış ve sosyal ağ etkinliğinin doğasına odaklanılmıştır. Araştırmanın örneklem birimini oluşturan feminist grupların sosyal medyadaki aktivizm biçimlerini inceleyen bu çalışma, aktivistlerin Twitter'ı mobilizasyon aracı olarak ne ölçüde kullandıklarını ve eylemcileri hem çevrimiçi hem de çevrimdışı eylemelere katılmaya nasıl motive ettiklerini belirlemeyi amaçlamaktadır. Çalışma kapsamında, feminist grupların sosyal medyayı gerek çevrimiçi gerekse çevrimdışı aktivizm amacıyla kullandıkları, ancak bu kullanım örüntüsünün sınırlı olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
2017
Bu calismada, kadina yonelik siddet haberlerinin medyada nasil verildigi uzerine odaklanilmaktadir. Medyadan aktarilan siddet haberleri, sorunun cozumune herhangi bir katki saglamakta midir, yoksa var olan ataerkil kulturel degerleri yeninden uretmekte ve mesrulastirmakta midir, sorularina yanit aranmistir. Bu kapsamda Turkiye’de Beyaz gazete portalinda arsivlenen tum televizyon kanallarinda verilen kadina yonelik siddet haberlerine iliskin Haber Bultenlerinin videolari, 01 Temmuz 2011-31 Aralik 2011 tarihleri arasinda alti (6) aylik bir dilimi kapsayacak bicimde icerik analizine tabi tutulmustur. Bu analiz neticesinde, medyada en cok fiziksel siddet iceren haberlerin hemen hemen her gun verildigi ve son 6 ayda 104 haberin 41’inin kadina yonelik siddet haberini icerdigi tespit edilmistir. Medyada kadina yonelik siddet haberlerinin verilmesi, siddetin gorunurlugunu on plana cikarmistir. Bu haberlerin yarisindan fazlasinda siddeti uygulayandan cok, siddete maruz kalan kadini kurbanlas...
Activism in Digital Media: Opportunities and Limitations of New Class Relations
Kafkas Universitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 2020
Çalışmanın Türü: Araştırma Öz Dijital kullanımların zamanla sınıfsal özellik ve farklılıkları düzleştirdiği iddia edilmektedir. Bu iddiadan hareketle, çalışmada dijital aktivizmin yeni sınıfsal ayrımlar üzerindeki etkilerinin araştırılması amaçlanmaktadır. Dijital araç ve platformların kullanım sürecinde ortaya çıkan hiyerarşik konumlanma, tabakalaşma biçimleri ve sınıfsal yapıya dair bir analiz gerçekleştirilmiştir. Geleneksel ve dijital bileşenlerin hiyerarşik konumlanma ve sınıfsal yapıdaki görünümlerinin karşılaştırılması örnek bir eylemle değerlendirilmiştir. Çalışmada, "İşgal Hareketi"ndeki tabakalaşma ve sınıfsal biçimlenmesi, Twitter'daki ifadelerle (hashtagler) ortaya çıkarılmıştır. İfadelerde gömülü mesaj ve diğer karakteristik özellikler içerik analiziyle kategorileştirilmiştir. Söz konusu ifadelerle ilgili tüm içerikler tweetreach, twitonomy ve hashtags.org sonuçlarıyla analiz edilmiştir. Politik istikrarsızlık, formel/informel ilişkilerde meşruiyet paradoksu, siyasi tutumlar ve ideolojik görünümlerle dijital kolektif eylemlerin geleneksel bileşenlerin üstüne oturduğu ve hiyerarşik konumlanmayla sınıfsal bir yapının ortaya çıktığı sonucuna varılmıştır.
Sosyal Medya ve Feminist Aktivizm: Türkiye’deki Feminist Grupların Aktivizm Biçimleri
ÖZET Bu çalışma; Mor Çatı, Uçan Süpürge ve Üniversite Kadın Kollektifi olmak üzere üç feminist eylemci grubun Twitter hesaplarını ve demokratik bir platform oluşturma ve feminist eylemleri güçlendirme potansiyellerini ele almaktadır. Çalışmada, belirtilen feminist grupların tweetleri feminist hareketi ve toplumdaki kadın meselelerine dayalı tartışmaları geliştirme potansiyellerini ortaya koymak amacıyla analiz edilmiş ve bu bağlamda, çevrimiçi aktivizm teorileri izlenerek internetin bir aktivist hareket için bir kamusal alan olarak yaratıcı potansiyeli tartışılmış ve sosyal ağ etkinliğinin doğasına odaklanılmıştır. Araştırmanın örneklem birimini oluşturan feminist grupların sosyal medyadaki aktivizm biçimlerini inceleyen bu çalışma, aktivistlerin Twitter'ı mobilizasyon aracı olarak ne ölçüde kullandıklarını ve eylemcileri hem çevrimiçi hem de çevrimdışı eylemelere katılmaya nasıl motive ettiklerini belirlemeyi amaçlamaktadır. Çalışma kapsamında, feminist grupların sosyal medyayı gerek çevrimiçi gerekse çevrimdışı aktivizm amacıyla kullandıkları, ancak bu kullanım örüntüsünün sınırlı olduğu sonucuna ulaşılmıştır. ABSTRACT This study deals with the Twitter accounts of three feminist activist groups, Flying Broom (Uçan Süpürge), University Women's Collective (Üniversiteli Kadın Kolektifi), and Purple Roof (Mor Çatı), in providing a democratic platform for public discussion and their activism potential for strengthening of the feminist movements. In this study, we have analysed the tweets of these feminist groups to reveal their potentials in triggering the feminist movement and the woman issues-based discussions in society. In this context, we focus on the nature of social networking activity to understand the potential of the Twitter in online activism practices by following theories of the public sphere and online activism and discuss the creative potential of the Internet as a public sphere for an activist movement. We also explain how they mobilise citizens and activists. This study aims to determine to what extent the activists use Twitter as means for mobilisation and how they encourage activists to participate in both online and offline activism as well. Under the study, it has been reached the conclusion that the feminist groups use social media for both online and offline activism, and this usage pattern is limited.
SİYASAL DEMOKRASİDE KADININ VAROLMA MÜCADELESİ YENİ MEDYA ORTAMLARINDA ERİL VESAYETE DİRENİŞ
ÖZET Kadın hareketlerinin tarihi sivil özgürleşme tarihi ile eş zamanlı olarak başlamış eşitlikçi genel görüş bu tarihlerde belirginleşmiştir. Fransız Devrimi ile kadınların siyasal alanda hak arayışı konusunda gelişmeler yaşanmış, kadınlar siyasal yaşamda söz sahibi olmak için taleplerde bulunmaya başlamıştır. Ancak günümüzde kadınların karar alma süreçlerine yeterli düzeyde katılamaması her şeyden önce bir siyasal demokrasi sorunu olarak karşımıza çıkmaktadır. Buradan yola çıkarak şekillenen çalışma siyasal alanda temsilde adalet ve eşitlik için mücadele eden kadın hareketleri üzerine bir inceleme niteliği taşımaktadır. Çalışmanın amacı kadının siyasal yaşamda var olma mücadelesini ve hak arayış biçimlerini toplumsal ve kültürel yapı içerisinde sorgulamaktır. Kadının yeni bir iletişim ortamı olan sosyal medya mecralarında yürüttüğü siyasal iletişim çalışmalarını inceleyen araştırmada kadın hareketleri ve kendine özgü bir sosyolojiye sahip olan yeni iletişim ortamlarının yanı sıra ortaya çıkan yeni toplumsal ve kültürel yapı tartışılmıştır. Çalışmanın örneklemini oluşturan KA.DER ve İrlanda'da faaliyet gösteren WOMEN FOR ELECTION sivil toplum kuruluşlarının kültürel alanda bireyler tarafından inşa edilmiş bir fenomeni temsil eden Facebook ve Twitter sayfalarını kullanım pratiği içerik analizi yöntemiyle incelenmiştir. Buradan yola çıkarak katılma, temsil ve iletişim için yeni olanaklar sunan sosyal medya mecralarında kadının siyasal alanda var olmak için gerçekleştirdiği mücadelenin toplumsal hareketler açısından yeni iletişim ortamlarındaki izi sürülmüştür.
Trt akademi dergisi, 2024
Bu çalışma, bireysel gösterişçi duyarlılık (GD) davranışının 'kadına yönelik şiddete hayır' söylemi üzerinden sosyal medya ortamında nasıl sergilendiğini ortaya koymayı amaçlamaktadır. Araştırmanın evrenini "kadına yönelik şiddete hayır" söylemiyle özdeşleşen sosyal medya paylaşımları, örneklemini ise X.com üzerinden 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında #KadınaŞiddeteHayır etiketi ile 25.11.2023 tarihinde gerçekleştirilen paylaşımlar oluşturmaktadır. Bu doğrultuda elde edilen veriler nitel ve nicel içerik analizi yöntemi dâhilinde, Tosi ve Warmke (2016)'nin GD biçimleri betimlemesi, Hill ve Fanciullo (2023)'nun GD karakterleri tanımlaması ve Philips (2020) ile Shatz (t.y.)'ın GD özellikleri sınıflandırmasından yararlanılarak tanımlayıcı istatistikler ile analiz edilmiştir. Elde edilen bulgulara göre GD tanımlamasına uyan tweetlerin ağırlıklı olarak 'tekrarlama' biçiminde gerçekleştirildiği ve 'soğuk kalpli' GD özelliği sergilediği tespit edilmiştir. GD özelliklerine göre gerçekleştirilen analiz sonucunda ise gösterişçi duyarlılığın yüzeysel, tekrar içeren, samimi olmayan şekillerde sosyal medya ortamında sergilendiği belirlenmiştir. Sonuç bölümünde, erişilen tüm bulgular, GD kavramına dair farklı bakış açıları dâhilinde tartışılmıştır. Gösterişçi duyarlılığa dair gerçekleştirilen araştırmalar henüz çok yeni olup, kadına yönelik şiddete karşı gerçekleştirilen paylaşımlar üzerinden sergilenen GD davranışını ele alan bir çalışmaya rastlanılmamıştır. Bu doğrultuda bu çalışma, sosyal medyada yer alan GD içerikli söylemlerin kadına yönelik şiddeti azaltma ve farkındalık kazandırma yönündeki etkisi kapsamında bir ön değerlendirme sağlayarak literatüre katkı sağlayacak bir özgünlüğe sahiptir.
Kadınların Madun Sorunsalı ve Bir Alternatif Olarak Yeni Medyada Dijital Aktivizm: Change.org
2017
Tarihsel surec icerisinde ‘madun’ kavrami ilk kez hegemonya ile ilintili olarak Antonio Gramsci tarafindan ‘subaltern’ terimiyle ortaya atilmistir. Gramsci’nin bu tanimi gunumuzde ‘ezilen’ ya da ‘oteki’ olarak tabir ettigimiz, toplumda sesi duyulamayan kisileri kapsamaktadir. Bu konuda guncel tartismalarin onunu acan bir diger isim; Gayatri Chakravorty Spivak’tir. Madun kavrami; Gramsci ve Spivak tarafindan birbiri ile baglantili ancak belli noktalarda ayrisan tanimlamalari barindirmistir. Spivak’a gore asil sorun; madunun sesinin duyulamiyor olmasindan ziyade hic konusamamasidir. Bu baglamda; madun kavramini degerlendirdigimizde karsimiza en cok toplumsal cinsiyetin neden oldugu hegemonik esitsizlikten dogan kadinlarin sorunlari ortaya cikar. Toplumsal cinsiyet ekseni ve ataerkil hegemonyada madun olarak konumlanan kadinlarin hegemonya karsisinda baskaldirabilmesi icin alternatif bir alanin olusmasi, madunun konusmasi baglaminda onem tasimaktadir. Yeni iletisim teknolojileri madunu...
A Conceptual Examination on Digital Activism and Iranian Women’s Movements
Gümüşhane Üniversitesi İletişim Fakültesi Elektronik Dergisi
Dijital mecranın yeniliklerinden toplumun her alanı etkilendiği gibi feminist faaliyetler de etkilenmiştir. Feminist hareketlerin dijitalde de konuşulabilir duruma gelmesiyle birlikte, kişiler kadın hak ve problemleri ile alakalı görüşlerini paylaşmaktadır. Kadın hareketlerine evrensel çapta bakıldığında Batı feminizmi ile ilişkilendirilse de her toplumda konuyla alakalı farklı bir anlayış ve yaklaşım oluşturulmuştur. Bu çerçevede kadın hareketleri olgusunun tanımlanması ve çizilen sınırları önem arz etmektedir. Her toplumda kadın hareketleri farklı amaç ve hedefler doğrultusunda oluşmaktadır. İran kadın hareketi, dini ve siyasi şartlar kapsamında kendi dilini ve mücadele yöntemlerini belirlemiştir. Bu çalışmada, 1906 yılından günümüze kadar olan süreçte gerçekleşen İran kadın hareketleri, siyasi atmosfer ve evrensel feminizm kapsamında kadın olgusu incelenmiş ve bunun sosyal anlamda oluşturduğu parametreleri ele alınmıştır. İran kadın hareketleri örneklerine yer verilerek kadınları...