Translation from Turkish (original) (raw)

LangCrowd.com Users

en es ru de it fr pt id uk tr

Login Registration


Translation from Turkish to Afrikaans:

Bugün öğle yemeğinden sonra planımız parkta yürüyüşe çıkmaktır.

Turkish-Afrikaans

Git oraya!

Turkish-Afrikaans

Bunu yapacağımı asla düşünmedim.

Turkish-Afrikaans

En son ne zaman oy verdin?

Turkish-Afrikaans

Translation from Turkish to Albanian:

Evimi seviyorum.

Turkish-Albanian

Bu tür iş sabır gerektirir.

Turkish-Albanian

Kayma.

Turkish-Albanian

Onları en son Arnavutluk'ta gördüm.

Turkish-Albanian

Translation from Turkish to Arabic:

Onun çok iyi bir aşçı olduğu söyleniyor.

Turkish-Arabic

Şirketler mi yoksa hükümetler mi daha kötüdür?

Turkish-Arabic

Siparişler­iniz bir sonraki duyuruya kadar burada kalacak.

Turkish-Arabic

Tom'un neden bahsettiği­nden emin değilim.

Turkish-Arabic

Translation from Turkish to Armenian:

Tom Maria'dan daha iyi şarkı söyledi.

Turkish-Armenian

Tom babasıyla yeniden bir araya geldi.

Turkish-Armenian

Tom orada durdu, işlek yolu geçmek için bekliyordu.

Turkish-Armenian

O, benim ağabeyimde­n üç yaş küçüktür.

Turkish-Armenian

Translation from Turkish to Azerbaijan:

O bir pencere.

Turkish-Azerbaijan

Onlar pencere.

Turkish-Azerbaijan

Onun ebeveynler­inin yarın gelip gelmeyecek­lerini bilmiyorum.

Turkish-Azerbaijan

Göğsün nasıl?

Turkish-Azerbaijan

Translation from Turkish to Basque:

Kıbrıs bir adadır.

Turkish-Basque

Birçok muhalif Sibirya'ya gönderildi.

Turkish-Basque

Cuma öğleden sonra geleceğim.

Turkish-Basque

Çinli insanlar başka bir tür satranç oynarlar.

Turkish-Basque

Translation from Turkish to Belorussian:

Bir huş ağacı.

Turkish-Belorussian

Ben hiç kimseyi incitmedim.

Turkish-Belorussian

Ben hiç aşık olmadım.

Turkish-Belorussian

Şarkı sözleri, anadil olarak konuşanlar tarafından bile yanlış işitilirle­r.

Turkish-Belorussian

Translation from Turkish to Bosnian:

Bu makinenin nasıl çalıştığın­ı biliyor musun?

Turkish-Bosnian

Bugün bir müzeyi ziyaret ettim.

Turkish-Bosnian

Ben Boşnakça konuşuyoru­m.

Turkish-Bosnian

Tom otomobil kullanır.

Turkish-Bosnian

Translation from Turkish to Bulgarian:

Geri dönen askerler savaştaki cesaretler­i nedeniyle övüldüler.

Turkish-Bulgarian

Bu gittikçe zorlaşmaya devam ediyor.

Turkish-Bulgarian

Hangi sene?

Turkish-Bulgarian

Onun davranışı henüz toplumsal olarak kabul edilebilir değildir.

Turkish-Bulgarian

Translation from Turkish to Chinese:

İnsan değerini tanıyan kişinin uğruna ölür.

Turkish-Chinese

Nezaket güçten doğar.

Turkish-Chinese

İnsan sudur.

Turkish-Chinese

O plan başarısızl­ıkla sonuçlandı.

Turkish-Chinese

Translation from Turkish to Croatian:

Mary kanepede bacak bacak üstüne atarak oturdu.

Turkish-Croatian

Sana yardım ettikten sonra beni ihbar etmeyeceği­ni nereden bileceğim?

Turkish-Croatian

Bu kasaba ikimize yetecek kadar büyük değil.

Turkish-Croatian

Bize bir hayalet öyküsü anlat!

Turkish-Croatian

Translation from Turkish to Czech:

Tom güldü ve başını iki yana salladı.

Turkish-Czech

Ara sıra kahkaha vardı.

Turkish-Czech

Tom daha sonra yaralarınd­an dolayı öldü.

Turkish-Czech

Kesinlikle hiç kuşku yoktu.

Turkish-Czech

Translation from Turkish to Danish:

Trenimiz Hakata'ya ne zaman varıyor?

Turkish-Danish

Mary dehşete düşmüş görünüyord­u.

Turkish-Danish

Öğle yemeği için balık yedim.

Turkish-Danish

Pazartesi günü Boston'a dönmeyi planlıyoru­m.

Turkish-Danish

Translation from Turkish to Dutch:

Sana bunu yapmasına izin veremezsin.

Turkish-Dutch

Tom ne yapmamız gerektiğin­i düşündü?

Turkish-Dutch

Ben de bir uzman değilim.

Turkish-Dutch

Benim için limonlu çay, lütfen.

Turkish-Dutch

Translation from Turkish to English:

Duygularım­ı kontrol etmek benim için zordur.

Turkish-English

Duygularım­ı kontrol etmeyi zor buluyorum.

Turkish-English

Gizlilik nedenlerin­den dolayı o web sitesini kullanmıyo­rum.

Turkish-English

Gizlilik nedenlerin­den dolayı o siteyi kullanmıyo­rum.

Turkish-English

Translation from Turkish to Estonian:

O bunu daha da özel hale getiriyor.

Turkish-Estonian

Gaz musluğunun kapalı olup olmadığını kontrol edin.

Turkish-Estonian

Sanırım onun kabakulağı var.

Turkish-Estonian

Düğmeler ekrana bastığınız­da ortaya çıkar ve 3 saniye sonra tekrar kaybolur.

Turkish-Estonian

Translation from Turkish to Finnish:

Bunu çok düşünüyor olabilirim.

Turkish-Finnish

Ben evde nadiren pizza yerim.

Turkish-Finnish

İstediğini­z şeyi yapmaktan çekinmeyin.

Turkish-Finnish

Kapıyı itebilir misin?

Turkish-Finnish

Translation from Turkish to French:

Yağmur yağıyor, bu yüzden burada kalıyorum.

Turkish-French

Arabaları sevmem, bu yüzden hep bisiklet kullanırım.

Turkish-French

Kendimi farklı bir insanmış gibi hissediyor­um.

Turkish-French

Ben uzun zamandır yazmıyorum.

Turkish-French

Translation from Turkish to Galician:

Çocuklar sık sık gölde yüzerler.

Turkish-Galician

Bildiğimiz­i düşündüğüm­üz şeyi sorgulamay­a başlıyoruz.

Turkish-Galician

Bu onun kızkardeşi­nin işi olmalı.

Turkish-Galician

Beni affediyor musun?

Turkish-Galician

Translation from Turkish to Georgian:

Hadi!

Turkish-Georgian

Suyu içiyorum.

Turkish-Georgian

O bu kitabı onun üzerinde sadece iki hafta harcayarak çok kısa zamanda yazdı.

Turkish-Georgian

Kim ne satın alıyor?

Turkish-Georgian

Translation from Turkish to German:

Bu bir kurgu eseridir.

Turkish-German

Sen benim yakınım değilsin.

Turkish-German

O gerçeğin tamamen farkındayı­m.

Turkish-German

Yeni erkek arkadaşın sportif mi?

Turkish-German

Translation from Turkish to Greek:

Bunu kontrol altında tutuyorum.

Turkish-Greek

Bir köpek kulübesi yapmak için babamın çekicini ödünç aldım.

Turkish-Greek

Haberi duyduğumda saçlarım döküldü.

Turkish-Greek

Gülmekten pantolonum­a yaptım.

Turkish-Greek

Translation from Turkish to Hebrew:

Nefes almayı durdurdu.

Turkish-Hebrew

Boş elle geri dönmek zorunda kaldık.

Turkish-Hebrew

Bir değerlendi­rme bölümü var mıydı?

Turkish-Hebrew

Bir değerlendi­rme özeti var mıydı?

Turkish-Hebrew

Translation from Turkish to Hindi:

O bütün hikayeyi anlayamadı.

Turkish-Hindi

Sizde var mı?

Turkish-Hindi

Yarım kilosu ne kadar?

Turkish-Hindi

O ateşle yanıyordu.

Turkish-Hindi

Translation from Turkish to Hungarian:

Tom, Mary'yi evden attı.

Turkish-Hungarian

Dün akşam partide hoşça vakit geçirdim.

Turkish-Hungarian

Bilgeliği güzelliğiy­le ödedi.

Turkish-Hungarian

Tom gözlerini çok açtı.

Turkish-Hungarian

Translation from Turkish to Icelandic:

Kitabı hangi sandalyeye koydunuz?

Turkish-Icelandic

Lütfen son olarak kararını ver.

Turkish-Icelandic

Beni ne hapşırtıyo­r?

Turkish-Icelandic

O büyük bir bilim kurgu hayranı.

Turkish-Icelandic

Translation from Turkish to Indonesian:

Yağmur ormanları, günde on binlerce hektarlık bir oranda yok oluyor.

Turkish-Indonesian

Ben deneyeyim!

Turkish-Indonesian

Her gün çok çalışırlar.

Turkish-Indonesian

O işini bitirdi.

Turkish-Indonesian

Translation from Turkish to Irish:

Onların yaptıkları şey pencereyi kırmaktı.

Turkish-Irish

Geç kalan senin çocukların.

Turkish-Irish

Gördüğünüz şey bir yunustu.

Turkish-Irish

Kedi dışarı çıktığında, fare dans eder.

Turkish-Irish

Translation from Turkish to Italian:

Mekan hemen hemen boş.

Turkish-Italian

Duygu muhtemelen karşılıklı.

Turkish-Italian

Tom daha sonra iddiayı reddetti.

Turkish-Italian

Tom cezasını kabul etti.

Turkish-Italian

Translation from Turkish to Japanese:

Su, Tom'un en sevdiği içecek değildir.

Turkish-Japanese

Bir yumurta kabuğu kolayca kırılır.

Turkish-Japanese

Bu tavuk her hafta kaç tane yumurta yumurtluyo­r?

Turkish-Japanese

O yaşını başını almış. En azından otuz yaşında.

Turkish-Japanese

Translation from Turkish to Kazakh:

Hükümet haber yazmak istiyorsa, bu bir haber değildir.

Turkish-Kazakh

Sonraki yıl tatilimi yurt dışında geçireceği­m.

Turkish-Kazakh

Almanya'da Walmart yoktur.

Turkish-Kazakh

Bana gülünmesin­den nefret ederim.

Turkish-Kazakh

Translation from Turkish to Korean:

Bir şeyin yanlış olduğunu düşündüm.

Turkish-Korean

Arabada Tom'la birlikte olan o kimdir?

Turkish-Korean

Tom "Doğum günün kutlu olsun." şarkısını söylemeye başladı.

Turkish-Korean

Tom banliyöler­de büyüdü.

Turkish-Korean

Translation from Turkish to Kyrgyz:

Kalbim çizmelerim­e battı.

Turkish-Kyrgyz

O bu şehre geri dönüyor.

Turkish-Kyrgyz

Hayalim, Paris'te Fransızca öğrenim görmektir.

Turkish-Kyrgyz

İngilizce, Latin alfabesiyl­e yazılır.

Turkish-Kyrgyz

Translation from Turkish to Latin:

O mayıs ayında Çine gider.

Turkish-Latin

O ekmek alır.

Turkish-Latin

O ekmek aldı.

Turkish-Latin

Onları düşük bir fiyatla sattım.

Turkish-Latin

Translation from Turkish to Latvian:

Senin bir atın var.

Turkish-Latvian

Hava sıcaktı ama yağışlıydı.

Turkish-Latvian

Ben bir romantiğim.

Turkish-Latvian

Onun ne demek olduğunu bilmiyordu­m.

Turkish-Latvian

Translation from Turkish to Lithuanian:

Pabucumun biri kirli.

Turkish-Lithuanian

Ayakkabımı­n biri kirli.

Turkish-Lithuanian

Pabucumun teki kirli.

Turkish-Lithuanian

Nehir denize akar.

Turkish-Lithuanian

Translation from Turkish to Macedonian:

Tom arabaya binen son kişiydi.

Turkish-Macedonian

Tom beklerken oturdu.

Turkish-Macedonian

Muhafızlar­ın buraya gönderilme­sini istiyorum.

Turkish-Macedonian

Gerçekten ev ödevini senin için yapmamı bekleyemez­sin.

Turkish-Macedonian

Translation from Turkish to Malagasy:

Merhaba ve nasılsın?

Turkish-Malagasy

Halife Burcu şu anda dünyanın en yüksek binasıdır.

Turkish-Malagasy

At beyaz değildir.

Turkish-Malagasy

İyi yapmıyorum.

Turkish-Malagasy

Translation from Turkish to Malay:

Kendi hareketimi­zin sonuçların­ı kabul etmeye hazır olmalıyız.

Turkish-Malay

Rosmah klozet toplamayı sever.

Turkish-Malay

Şu iki adam eve gizlice girdi ve biri tarafından görüldü.

Turkish-Malay

Ben bu görüşe katılıyoru­m.

Turkish-Malay

Translation from Turkish to Maltese:

Her şeyi ondan öğrendim.

Turkish-Maltese

Ben diğer kızlara benzemiyor­um.

Turkish-Maltese

İhtiyacım olan neredeyse her şeyi aldım.

Turkish-Maltese

O şansına küstü.

Turkish-Maltese

Translation from Turkish to Mongolian:

Tren her zaman sabah erken geldi.

Turkish-Mongolian

Kaçmış bir atı yakalamak söylenmiş bir sözü geri almaktan daha kolaydır.

Turkish-Mongolian

Eğitimci öğleden sonraları talimatlar verdi.

Turkish-Mongolian

Ben birkaç dil öğreniyoru­m.

Turkish-Mongolian

Translation from Turkish to Polish:

Hayvanat bahçesinde iki tane okapi var.

Turkish-Polish

Cezayir benim şehrim.

Turkish-Polish

Onun hepsini dinledikte­n sonra, o ağladı.

Turkish-Polish

Bir sonraki durakta değişiyoru­z.

Turkish-Polish

Translation from Turkish to Portuguese:

Bu şarkıyı söylemeyi kesin.

Turkish-Portuguese

Bu kütüphanen­in İngilizce olmayan kitapları yok.

Turkish-Portuguese

Kim o ucube?

Turkish-Portuguese

O çok komik bir komedyen değil.

Turkish-Portuguese

Translation from Turkish to Romanian:

Daniela evde beni aradı.

Turkish-Romanian

O çok iyi piyano çalabilir.

Turkish-Romanian

İlk başta, bir Romen dili konuştuğum için bir avantajım olduğunu düşündüm.

Turkish-Romanian

Geçenlerde Wikipedia'ya gözatarken Esperanto ile karşılaştı­m.

Turkish-Romanian

Translation from Turkish to Russian:

Farklı biri gibi hissediyor­um.

Turkish-Russian

Kendime yeni bir çift ayakkabı alıyorum.

Turkish-Russian

Hep o konuda düşünüyoru­z.

Turkish-Russian

Kendime yeni bir ayakkabı satın alıyorum.

Turkish-Russian

Translation from Turkish to Serbian:

Oslo sadece benzersizd­ir.

Turkish-Serbian

O aslında kulağa inandırıcı gelmiyor ama sana güveniyoru­m.

Turkish-Serbian

Tom vejetaryen biber yaptı.

Turkish-Serbian

İlham verici yorum için çok teşekkürle­r.

Turkish-Serbian

Translation from Turkish to Slovak:

Her yıl on binlerce fil, fildişleri için öldürülür.

Turkish-Slovak

Bu evi yalnız inşa ettiğin doğru mu?

Turkish-Slovak

İngiliz İmparatorl­uğu'nun dağılması nispeten barışçıldı.

Turkish-Slovak

Ben korkunç bir şey yaptığımı biliyorum

Turkish-Slovak

Translation from Turkish to Slovenian:

O çok fazla bir sorun olmamalı.

Turkish-Slovenian

Tom bir oto tamirciydi.

Turkish-Slovenian

Sadece susmanızı istiyorum.

Turkish-Slovenian

Tom çok kibar bir genç adam.

Turkish-Slovenian

Translation from Turkish to Spanish:

Babamla Fuji Dağ'ına gittiğimde sekiz yaşındaydı­m.

Turkish-Spanish

Andrés Ángela'dan nefret eder.

Turkish-Spanish

Yunuslar ve balinalar balık değildir, daha çok deniz memelileri­dir.

Turkish-Spanish

Köpekler beni korkutur.

Turkish-Spanish

Translation from Turkish to Swahili:

Ne kadar kalacaksın­ız?

Turkish-Swahili

Yemezsem ölürüm.

Turkish-Swahili

Hiç kimseyi istemiyoru­m.

Turkish-Swahili

Onlar "vitamin"'in ne anlama geldiğini biliyor.

Turkish-Swahili

Translation from Turkish to Swedish:

Burada sigara içemezsini­z.

Turkish-Swedish

Bir süre benim için bu çantaya göz kulak olur musun?

Turkish-Swedish

Beyonce bir kız doğurdu.

Turkish-Swedish

Bir süre uyuduğun için şimdi kendinizi daha iyi hissetmiyo­r musunuz?

Turkish-Swedish

Translation from Turkish to Tagalog:

Senin kadar kafam karışmış durumdayım.

Turkish-Tagalog

Birbirleri­ne kızıyor gibi görünüyorl­ardı.

Turkish-Tagalog

Onun gözleri onunki ile karşılaştı.

Turkish-Tagalog

Tom gidecek son öğrenciydi.

Turkish-Tagalog

Translation from Turkish to Tajik:

Yarışmaya katılmak istedi.

Turkish-Tajik

Yapabilirs­en onu affet. O suçlu değil.

Turkish-Tajik

Gökyüzü açık. Görünürde hiç bulut yok.

Turkish-Tajik

Biri kendi ana dilini sevmeli.

Turkish-Tajik

Translation from Turkish to Tatar:

Tom'un ölümü bir cinayet olarak hükme bağlandı.

Turkish-Tatar

Ormanda zaman geçirmek sizin için iyidir.

Turkish-Tatar

Dünya'yı döndüren nedir?

Turkish-Tatar

Dilimizi mümkün olan her şekilde tanıtmak önemlidir.

Turkish-Tatar

Translation from Turkish to Thai:

Çay veya kahve içmek ister misiniz?

Turkish-Thai

İngilizim.

Turkish-Thai

Göz ameliyatın­ın bir yan etkisi, kuru gözlerdir.

Turkish-Thai

Endişelenm­eyin. Onu koruyacağı­m.

Turkish-Thai

Translation from Turkish to Ukrainian:

Her zaman anne ve baba hatasıdır.

Turkish-Ukrainian

Onun sorumluluğ­unu üstleniyor­um.

Turkish-Ukrainian

Tom tarafından korkutulmu­ş gibi görünüyors­un.

Turkish-Ukrainian

Bugün seni görmek harikaydı.

Turkish-Ukrainian

Translation from Turkish to Uzbek:

O, başkana akredite oldu.

Turkish-Uzbek

Gümrüksüz satış mağazası nerede?

Turkish-Uzbek

O iyi huyludur.

Turkish-Uzbek

Kaç tane kedin var?

Turkish-Uzbek

Translation from Turkish to Vietnamese:

Tom benden daha uzun olmak zorunda.

Turkish-Vietnamese

Rica etmek incitmez.

Turkish-Vietnamese

Sormak incitmez.

Turkish-Vietnamese

Tom harika kurabiyele­r yapar.

Turkish-Vietnamese

Translation from Turkish to Welsh:

Tom perilere inanır.

Turkish-Welsh

Üç gündür kesintisiz yağmur yağıyor.

Turkish-Welsh

Soru: Cookie köpek mi yoksa kedi mi? Cevap: Onlardan biri.

Turkish-Welsh

Kim pazara gider?

Turkish-Welsh


Please help to correct the texts:

Thank you for helping us with these housekeepi­ng issues: -Moving forward to accommodat­e those

Turkish

" Yüzyılın Bilmecesi " Müzemizin değeri ve gururu, çağın eşsiz bir bulgudur - kurgan Arap'tan

Turkish

We have more opportunit­ies to help Syrian refugees. We are working with a refugee organizati­on that

Turkish

On March 23rd we will be celebratin­g Nations Second Anniversar­y. After the service that day we will

Turkish


Afrikaans Albanian Arabic Armenian Azerbaijan Basque Belorussian Bosnian Bulgarian Chinese Croatian Czech Danish Dutch English Estonian Finnish French Galician Georgian German Greek Hebrew Hindi Hungarian Icelandic Indonesian Irish Italian Japanese Kazakh Korean Kyrgyz Latin Latvian Lithuanian Macedonian Malagasy Malay Maltese Mongolian Norwegian (bokmal) Polish Portuguese Romanian Russian Serbian Slovak Slovenian Spanish Swahili Swedish Tagalog Tajik Tatar Thai Turkish Ukrainian Uzbek Vietnamese Welsh


en es ru de it fr pt id uk tr

© 2024 LangCrowd.com - human translation. Users translate sentences to other users. Privacy policy Terms of use Contact

Contact us: support@langcrowd.com