Talat Kaya | Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi / Social Sciences University of Ankara (original) (raw)
Papers by Talat Kaya
Türkiye adalet akademisi dergisi, Jul 6, 2021
Global Trade and Customs Journal, 2017
Agreement on Pre-shipment Inspection (PSI), an Uruguay Round agreement, has been the only legal i... more Agreement on Pre-shipment Inspection (PSI), an Uruguay Round agreement, has been the only legal instrument under the WTO umbrella governing PSIs. Newly accepted Trade Facilitation Agreement (TFA) which entered into force on 22 February 2017, brings some important changes on PSIs, especially on tariff classification and customs valuation. The TFA completely banned these two types of PSI applications. Moreover, it ‘encourages’ WTO Members not to introduce or apply new requirements for the use of PSIs other than those related to tariff classification and customs valuation.
Dunya ticaret orgutu (DTO)nun 1995 yilinda kurulmasi ile birlikte, cok tarafli uluslararasi ticar... more Dunya ticaret orgutu (DTO)nun 1995 yilinda kurulmasi ile birlikte, cok tarafli uluslararasi ticaret sistemi; DTO Kurulus Anlasmasi ekinde yer verilen Anlasmalar cercevesinde gelismistir. DTO, ayrimcilik yapmama, pazara giris ve seffaflik gibi ilkeler temelinde serbest bir ticaret sistemi kurmayi ongormektedir. DTOnun kurmayi amacladigi serbest ticaret sistemi bazi hallerde ticaret disindaki toplumsal deger ve menfaatler ile celisebilmektedir. toplumsal deger ve menfaatler yaninda, ekonomik bazi gerceklikler ve gerekceler de, uye ulkelerin DTO kurallarindan sapan uygulama ve politikalar benimsemek istemelerine neden olmaktadir. DTO Anlasmalarinda sosyal ve ekonomik deger ve menfaatler ile ticaretin serbestlestirilmesine iliskin kurallari bagdastiran hukumlere yer verilmistir. Genel olarak istisna hukumleri olarak adlandirilan bu hukumler belli sart ve usuller cercevesinde serbest ticareti ongoren hukumlerden sapmaya olanak saglamaktadir. Bu cercevede, istisna kurallarinda yer verilen...
The concept of citizenship by investment can be defined as the citizenship granted by the investe... more The concept of citizenship by investment can be defined as the citizenship granted by the invested state in return for direct or indirect investment or donation made by the foreigner in the country. The traditional practice of granting citizenship by investment seeks investors having certain qualifications such as entrepreneurship and employment creation, in addition to the investment they brought to the country. In the last 30 years, however, the practices of granting citizenship by investment have developed within the framework of investor programs disregarding the qualifications of the investor but prioritizing economic contribution. Investor programs, initially conducted by small island states in the Caribbean region, have over the time applied in a wide range of geographic areas including the United States, some of the EU countries and Turkey. However, these programs have sparked serious criticism nationally and internationally, under the headings of security, tax, voting right...
Public and Private International Law Bulletin, 2019
Öz Uluslararası ticaret ve finans işlemlerinin yaygınlaşması ile birlikte, yabancılık unsuru içer... more Öz Uluslararası ticaret ve finans işlemlerinin yaygınlaşması ile birlikte, yabancılık unsuru içeren alacağın devri işlemlerinin sayısı artmaktadır. Alacağın devri kurumunun sınır-ötesi kullanımı, borçlu-alacaklı, alacaklı (devreden)-devralan ve devralan-borçlu şeklinde üçlü tarafın dahil olduğu ilişkilere hangi ülke hukukunun uygulanması gerektiği sorununu ortaya çıkarmıştır. 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun (MÖHUK)'da alacağın devri işlemine uygulanacak hukuk konusunda özel bir düzenlemeye yer verilmemiştir. Başta 5718 sayılı MÖHUK'un hazırlanması aşamasında özel olarak dikkate alınan Roma Sözleşmesi ve halefi olan Roma I Tüzüğü olmak üzere, diğer kanunlar ihtilafı kurallarında ise alacağın devri işlemine uygulanacak hukuk konusunun özel olarak düzenlendiği görülmektedir. Bazı ülkeler bir adım daha öteye giderek, alacağın devri işleminin üçüncü kişilere etkisine hangi hukukun uygulanması gerektiğini düzenlemiştir. Bu çalışmada karşılaştırmalı hukuktaki gelişmeler de göz önüne alınarak, Türk Milletlerarası Özel Hukuku bakımından yabancı unsurlu alacağın devri işlemine uygulanacak hukuk konusu ele alınacaktır.
Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Hukuk Araştırmaları Dergisi, 2018
Dünya Sağlık Örgütü bünyesinde kabul edilen Tütün Kontrolü Çerçeve Sözleşmesi sonrasında başta Av... more Dünya Sağlık Örgütü bünyesinde kabul edilen Tütün Kontrolü Çerçeve Sözleşmesi sonrasında başta Avustralya olmak üzere, birçok ülke tarafından tütün ürünlerinin düz paketlenmesine yönelik düzenlemeler kabul edilmiştir. Düz paket düzenlemeleri ile tüm tütün mamullerinin ilgili otorite tarafından belirlenecek standart bir renkte paketlenmesi zorunlu kılınmaktadır. Ayrıca, paket üzerinde marka ve ürün adının ilgili otorite tarafından belirlenecek belli bir yazı tipi stili ve boyutunda yer alması dışında logolarının, marka tasvirlerinin, renklerin ve tanıtım metinlerinin tütün ürünleri ve perakende paketleri üzerine konulması yasaklanmaktadır. Tütün firmalarınca uygulamanın başta fikri mülkiyet hakları olmak üzere ulusal ve uluslararası düzeyde ticaret ve yatırım kurallarını ihlal ettiği ileri sürülmüş ve düz paket uygulamasına geçen ülkelere karşı dava süreçleri başlatılmıştır. Söz konusu davaların önemli bir kısmı tamamlanmış olmakla birlikte, halen süren davalar da bulunmaktadır. Bu davalar ile ileride açılması muhtemel davaların sonuçları, düz paket uygulamasının dünya çapında geleceğini belirleyecektir.
Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, 2012
UHK'nın; uluslararası hukukun genişlemesi ve fonksiyonel olarak farklılaşması konusundaki tespiti... more UHK'nın; uluslararası hukukun genişlemesi ve fonksiyonel olarak farklılaşması konusundaki tespiti doğru olmakla birlikte, kurallar arasındaki çatışmaların kaldırılması için önerilen teknikler ile bunların uluslararası hukukun bölünmüşlüğü endişesini ne ölçüde gidereceği tartışmalıdır.
Ankara Law Review, 2007
The question of how to protect new intellectual creations, which emerged as a consequence of the ... more The question of how to protect new intellectual creations, which emerged as a consequence of the developments in information technologies, brings about substantial debate. Undoubtedly, one of the most controversial issues in this area is the matter of which form of intellectual property protection is appropriate for computer programs. Although copyrights and patents are the two possible intellectual property forms under which computer programs might be protected, countries take different attitudes in this field depending on their level of advancement in the sector. The current international consensus on this subject is that copyright protection provided under TRIPS Agreement is most appropriate. Nevertheless, since there is no provision in the TRIPs agreement that prevents the patentability of computer programs, these creations could also be a subject matter of patents. ÖZET Bilgi teknolojilerinde yaşanan gelişmeler sonrasında ortaya çıkan yeni bir takım fikri ürünlerin nasıl korunacağı sorusu bir takım tartışmaları da beraberinde getirmektedir. Bu alanda en çok tartışılan konulardan bir tanesi şüphesiz bilgisayar 1 Foreign Trade Expert, Undersecretariat of the Prime Ministry for Foreign Trade. Graduated
Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Hukuk Araştırmaları Dergisi, Dec 30, 2019
Sunduğu avantajlar ve kullanılma potansiyeline rağmen, arabuluculuk yöntemi uluslararası nitelikt... more Sunduğu avantajlar ve kullanılma potansiyeline rağmen, arabuluculuk yöntemi uluslararası nitelikteki ticari uyuşmazlıkları çözmek için sıklıkla başvurulan bir yol değildir. Özellikle, tahkim yolu ile kıyaslandığında uluslararası ticari uyuşmazlıkların çözümünde arabuluculuk yönteminin çok az kullanıldığı görülmektedir. Uyuşmazlık taraflarının arabuluculuk yöntemine başvurmama sebeplerinin başında, süreç sonrasında varılan sulh anlaşmalarının icra kabiliyetinden yoksun olması gelmektedir. Bu bağlamda, BM Uluslararası Ticaret Hukuku Komisyonu (UNCITRAL) kapsamında hazırlanan Singapur Sözleşmesi, uluslararası ticari uyuşmazlıkların çözümü için arabuluculuğun teşvik edilmesini ve arabuluculuk süreci sonucunda taraflarca varılan sulh anlaşmalarının icrasının sağlanmasını amaçlamaktadır. 7 Ağustos 2019 tarihinde Türkiye'nin de dahil olduğu 46 ülke tarafından imzalanan Sözleşme'nin yakın zamanda yürürlüğe girmesi beklenmektedir.
el tesebbuslerin rekabete aykiri eylem ve islemlerinin uluslararasi duzeyde ele alinmasina yoneli... more el tesebbuslerin rekabete aykiri eylem ve islemlerinin uluslararasi duzeyde ele alinmasina yonelik pek cok ikili ve cok tarafli girisim baslatilmis ise de, bu girisimlerin olumlu sonuclar vermesi, ulkelerin rekabet hukuku ve politikasi acisindan ortak bir anlayisa sahip olmalarini gerektirir. Uluslararasi alanda boylesi bir ortak anlayisin saglanmasina yonelik calismalardan bir tanesi de Model Kanun calismalaridir. Bu cercevede, OECD ve Dunya Bankasi tarafindan 1999 yilinda yayimlanan Model Kanun, rekabet duzenlemesine sahip olmayan gelisme yolundaki ulkelerin ornek alabilecekleri bir metin olusturarak, rekabet hukuku ve politikasi konusunda ortak anlayisin gelistirilmesini amaclamaktadir. Model Kanun gelismekte olan ulkelerin tum hassasiyetlerini yansitmamakla birlikte, esnek yapisi sayesinde bu ulkeler tarafindan kullanilabilecek niteliktedir
Uluslararasi alanda cok tarafli ticaret sisteminin hukuki temeli 1994 yilinda imzalanan Dunya Tic... more Uluslararasi alanda cok tarafli ticaret sisteminin hukuki temeli 1994 yilinda imzalanan Dunya Ticaret Orgutu (DTO) Anlasmasi1 ve ekinde yer alan Anlasmalar (DTO Anlasmalari) tarafindan belirlenmektedir. DTO, 1947 yilinda gecici olarak uygulamaya konulan ve 1994 yilina kadar uygulanan Gumruk Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlasmasi’nin (GATT 1947) yerini almistir. Bununla birlikte, DTO Anlasmasi, GATT 1947 hukumlerini yururlukten kaldirmamis, tam tersine 1947 sonrasinda yapilan muzakere turlari ile kaydedilen gelismeleri de icerecek sekilde, GATT 1994 altinda bunyesine katmistir. DTO Anlasmasi’nin yururluge girmesi ile birlikte dunya ticareti, DTO semsiyesi altinda yer verilen ve yaklasik 60 anlasma, ek, mutabakat ve karardan olusan hukuki bir zemin ustunde sekillenmistir. Soz konusu hukuki yapinin temel yapitasini ise Ayrimcilik Yapmama Ilkesi olusturmaktadir. En Cok Kayrilan Ulke ve Ulusal Muamele kurallarindan olusan bu ilkenin tanimi ve uygulamasi basit gibi gozukmekle beraber, uygu...
Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi
Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Hukuk Araştırmaları Dergisi, 2019
Öz Sunduğu avantajlar ve kullanılma potansiyeline rağmen, arabuluculuk yöntemi uluslararası nitel... more Öz Sunduğu avantajlar ve kullanılma potansiyeline rağmen, arabuluculuk yöntemi uluslararası nitelikteki ticari uyuşmazlıkları çözmek için sıklıkla başvurulan bir yol değildir. Özellikle, tahkim yolu ile kıyaslandığında uluslararası ticari uyuşmazlıkların çözümünde arabuluculuk yönteminin çok az kullanıldığı görülmektedir. Uyuşmazlık taraflarının arabuluculuk yöntemine başvurmama sebeplerinin başında, süreç sonrasında varılan sulh anlaşmalarının icra kabiliyetinden yoksun olması gelmektedir. Bu bağlamda, BM Uluslararası Ticaret Hukuku Komisyonu (UNCITRAL) kapsamında hazırlanan Singapur Sözleşmesi, uluslararası ticari uyuşmazlıkların çözümü için arabuluculuğun teşvik edilmesini ve arabuluculuk süreci sonucunda taraflarca varılan sulh anlaşmalarının icrasının sağlanmasını amaçlamaktadır. 7 Ağustos 2019 tarihinde Türkiye'nin de dahil olduğu 46 ülke tarafından imzalanan Sözleşme'nin yakın zamanda yürürlüğe girmesi beklenmektedir.
Abstract
Despite the advantages and potential of its use, mediation is not a commonly resorted method of resolving international commercial disputes. Especially, mediation is infrequently used in the resolution of international commercial disputes compared to the arbitration. Lack of enforceability of mediated settlement agreements is one of the main reasons why the parties to the dispute do not use mediation. In this regard, the Singapore Convention, developed under auspices of the UN Commission on International Trade Law (UNCITRAL), aims to promote mediation for the resolution of international commercial disputes and provide a framework for the enforcement of mediated settlement agreements. The Convention was signed by 46 countries, including Turkey, on August 7, 2019. It is expected that the Convention will enter into force very soon.
Public and Private International Law Bulletin, 2019
Öz Uluslararası ticaret ve finans işlemlerinin yaygınlaşması ile birlikte, yabancılık unsuru içe... more Öz
Uluslararası ticaret ve finans işlemlerinin yaygınlaşması ile birlikte, yabancılık unsuru içeren alacağın devri işlemlerinin sayısı artmaktadır. Alacağın devri kurumunun sınır-ötesi kullanımı, borçlu-alacaklı, alacaklı (devreden)-devralan ve devralan-borçlu şeklinde üçlü tarafın dahil olduğu ilişkilere hangi ülke hukukunun uygulanması gerektiği sorununu ortaya çıkarmıştır. 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun (MÖHUK)’da alacağın devri işlemine uygulanacak hukuk konusunda özel bir düzenlemeye yer verilmemiştir. Başta 5718 sayılı MÖHUK’un hazırlanması aşamasında özel olarak dikkate alınan Roma Sözleşmesi ve halefi olan Roma I Tüzüğü olmak üzere, diğer kanunlar ihtilafı kurallarında ise alacağın devri işlemine uygulanacak hukuk konusunun özel olarak düzenlendiği görülmektedir. Bazı ülkeler bir adım daha öteye giderek, alacağın devri işleminin üçüncü kişilere etkisine hangi hukukun uygulanması gerektiğini düzenlemiştir. Bu çalışmada karşılaştırmalı hukuktaki gelişmeler de göz önüne alınarak, Türk Milletlerarası Özel Hukuku bakımından yabancı unsurlu alacağın devri işlemine uygulanacak hukuk konusu ele alınacaktır.
Abstract
With the growth of international trade and finance, the number of transactions of assignment of receivables, involving foreign element, is increasing. The cross-border use of assignments of receivables has raised the question of which country’s law should be applied to the tripartite relations, comprising the debtor-creditor, creditor (assignor)–assignee and assignee–debtor relations. The Law No. 5718 on Private International Law and Procedural Law (PILA) does not include a specific provision on the law applicable to the assignment of receivables. Several other conflicts of laws rules, principally the Rome Convention and its successor Rome I Regulation, which were specially considered in the preparation stage of the PILA No. 5718, contain specific provisions to be applied to the assignment of receivables. Some countries have gone a step further and regulated the third-party effects of an assignment of receivables. Taking into account the developments in comparative law, this paper will examine the issue of applicable law to the assignment of receivables under the Turkish Private International Law.
Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Hukuk Araştırmaları Dergisi, 2018
Following the Framework Convention on Tobacco Control adopted under the auspices of the World Hea... more Following the Framework Convention on Tobacco Control adopted under the auspices of the World Health Organization, many countries around the world, including Australia, have adopted regulations for plain packaging of tobacco products. Plain packaging regulations require all tobacco products to be packaged in a standard color to be determined by the relevant authority. In addition, it is prohibited to place logos, brand descriptions, colors and texts on tobacco products and retail packages, except the brand and variant name, in a specific font style and size also to be determined by the relevant authority. Tobacco companies argue that plain packaging regulations violate national and international trade and investment rules, especially those of intellectual property rights. In this regard couple of lawsuits have been initiated against the countries that have adopted plain packaging regulations. A significant portion of these cases have been completed, though there are still ongoing cases. The outcome of these cases and possible future lawsuits will determine the future of plain packaging implementation worldwide.
Agreement on Pre-shipment Inspection (PSI), an Uruguay Round agreement, has been the only legal i... more Agreement on Pre-shipment Inspection (PSI), an Uruguay Round agreement, has been the only legal instrument under the WTO umbrella governing PSIs. Newly accepted Trade Facilitation Agreement (TFA) which entered into force on 22 February 2017, brings some important changes on PSIs, especially on tariff classification and customs valuation. The TFA completely banned these two types of PSI applications. Moreover, it 'encourages' WTO Members not to introduce or apply new requirements for the use of PSIs other than those related to tariff classification and customs valuation.
The question of how to protect new intellectual creations, which emerged as a consequence of the ... more The question of how to protect new intellectual creations, which emerged as a consequence of the developments in information technologies, brings about substantial debate. Undoubtedly, one of the most controversial issues in this area is the matter of which form of intellectual property protection is appropriate for computer programs. Although copyrights and patents are the two possible intellectual property forms under which computer programs might be protected, countries take different attitudes in this field depending on their level of advancement in the sector. The current international consensus on this subject is that copyright protection provided under TRIPS Agreement is most appropriate. Nevertheless, since there is no provision in the TRIPs agreement that prevents the patentability of computer programs, these creations could also be a subject matter of patents.
Books by Talat Kaya
Kitapta, uluslararası ticaret sisteminin anayasası vazifesini gören DTÖ Anlaşmaları çerçevesinde ... more Kitapta, uluslararası ticaret sisteminin anayasası vazifesini gören DTÖ Anlaşmaları çerçevesinde üstlenilen yükümlülüklerin iç hukukta uygulanması meselesi ABD, AB ve Türkiye örnekleri üzerinden incelenmiştir. İnceleme yalnızca anlaşmaları iç hukuka aktaran hukuki metinler üzerinden yapılmamış, aynı zamanda derin bir içtihat taraması yapılarak yargıya intikal eden somut olaylar incelenmiştir.
Türkiye adalet akademisi dergisi, Jul 6, 2021
Global Trade and Customs Journal, 2017
Agreement on Pre-shipment Inspection (PSI), an Uruguay Round agreement, has been the only legal i... more Agreement on Pre-shipment Inspection (PSI), an Uruguay Round agreement, has been the only legal instrument under the WTO umbrella governing PSIs. Newly accepted Trade Facilitation Agreement (TFA) which entered into force on 22 February 2017, brings some important changes on PSIs, especially on tariff classification and customs valuation. The TFA completely banned these two types of PSI applications. Moreover, it ‘encourages’ WTO Members not to introduce or apply new requirements for the use of PSIs other than those related to tariff classification and customs valuation.
Dunya ticaret orgutu (DTO)nun 1995 yilinda kurulmasi ile birlikte, cok tarafli uluslararasi ticar... more Dunya ticaret orgutu (DTO)nun 1995 yilinda kurulmasi ile birlikte, cok tarafli uluslararasi ticaret sistemi; DTO Kurulus Anlasmasi ekinde yer verilen Anlasmalar cercevesinde gelismistir. DTO, ayrimcilik yapmama, pazara giris ve seffaflik gibi ilkeler temelinde serbest bir ticaret sistemi kurmayi ongormektedir. DTOnun kurmayi amacladigi serbest ticaret sistemi bazi hallerde ticaret disindaki toplumsal deger ve menfaatler ile celisebilmektedir. toplumsal deger ve menfaatler yaninda, ekonomik bazi gerceklikler ve gerekceler de, uye ulkelerin DTO kurallarindan sapan uygulama ve politikalar benimsemek istemelerine neden olmaktadir. DTO Anlasmalarinda sosyal ve ekonomik deger ve menfaatler ile ticaretin serbestlestirilmesine iliskin kurallari bagdastiran hukumlere yer verilmistir. Genel olarak istisna hukumleri olarak adlandirilan bu hukumler belli sart ve usuller cercevesinde serbest ticareti ongoren hukumlerden sapmaya olanak saglamaktadir. Bu cercevede, istisna kurallarinda yer verilen...
The concept of citizenship by investment can be defined as the citizenship granted by the investe... more The concept of citizenship by investment can be defined as the citizenship granted by the invested state in return for direct or indirect investment or donation made by the foreigner in the country. The traditional practice of granting citizenship by investment seeks investors having certain qualifications such as entrepreneurship and employment creation, in addition to the investment they brought to the country. In the last 30 years, however, the practices of granting citizenship by investment have developed within the framework of investor programs disregarding the qualifications of the investor but prioritizing economic contribution. Investor programs, initially conducted by small island states in the Caribbean region, have over the time applied in a wide range of geographic areas including the United States, some of the EU countries and Turkey. However, these programs have sparked serious criticism nationally and internationally, under the headings of security, tax, voting right...
Public and Private International Law Bulletin, 2019
Öz Uluslararası ticaret ve finans işlemlerinin yaygınlaşması ile birlikte, yabancılık unsuru içer... more Öz Uluslararası ticaret ve finans işlemlerinin yaygınlaşması ile birlikte, yabancılık unsuru içeren alacağın devri işlemlerinin sayısı artmaktadır. Alacağın devri kurumunun sınır-ötesi kullanımı, borçlu-alacaklı, alacaklı (devreden)-devralan ve devralan-borçlu şeklinde üçlü tarafın dahil olduğu ilişkilere hangi ülke hukukunun uygulanması gerektiği sorununu ortaya çıkarmıştır. 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun (MÖHUK)'da alacağın devri işlemine uygulanacak hukuk konusunda özel bir düzenlemeye yer verilmemiştir. Başta 5718 sayılı MÖHUK'un hazırlanması aşamasında özel olarak dikkate alınan Roma Sözleşmesi ve halefi olan Roma I Tüzüğü olmak üzere, diğer kanunlar ihtilafı kurallarında ise alacağın devri işlemine uygulanacak hukuk konusunun özel olarak düzenlendiği görülmektedir. Bazı ülkeler bir adım daha öteye giderek, alacağın devri işleminin üçüncü kişilere etkisine hangi hukukun uygulanması gerektiğini düzenlemiştir. Bu çalışmada karşılaştırmalı hukuktaki gelişmeler de göz önüne alınarak, Türk Milletlerarası Özel Hukuku bakımından yabancı unsurlu alacağın devri işlemine uygulanacak hukuk konusu ele alınacaktır.
Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Hukuk Araştırmaları Dergisi, 2018
Dünya Sağlık Örgütü bünyesinde kabul edilen Tütün Kontrolü Çerçeve Sözleşmesi sonrasında başta Av... more Dünya Sağlık Örgütü bünyesinde kabul edilen Tütün Kontrolü Çerçeve Sözleşmesi sonrasında başta Avustralya olmak üzere, birçok ülke tarafından tütün ürünlerinin düz paketlenmesine yönelik düzenlemeler kabul edilmiştir. Düz paket düzenlemeleri ile tüm tütün mamullerinin ilgili otorite tarafından belirlenecek standart bir renkte paketlenmesi zorunlu kılınmaktadır. Ayrıca, paket üzerinde marka ve ürün adının ilgili otorite tarafından belirlenecek belli bir yazı tipi stili ve boyutunda yer alması dışında logolarının, marka tasvirlerinin, renklerin ve tanıtım metinlerinin tütün ürünleri ve perakende paketleri üzerine konulması yasaklanmaktadır. Tütün firmalarınca uygulamanın başta fikri mülkiyet hakları olmak üzere ulusal ve uluslararası düzeyde ticaret ve yatırım kurallarını ihlal ettiği ileri sürülmüş ve düz paket uygulamasına geçen ülkelere karşı dava süreçleri başlatılmıştır. Söz konusu davaların önemli bir kısmı tamamlanmış olmakla birlikte, halen süren davalar da bulunmaktadır. Bu davalar ile ileride açılması muhtemel davaların sonuçları, düz paket uygulamasının dünya çapında geleceğini belirleyecektir.
Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, 2012
UHK'nın; uluslararası hukukun genişlemesi ve fonksiyonel olarak farklılaşması konusundaki tespiti... more UHK'nın; uluslararası hukukun genişlemesi ve fonksiyonel olarak farklılaşması konusundaki tespiti doğru olmakla birlikte, kurallar arasındaki çatışmaların kaldırılması için önerilen teknikler ile bunların uluslararası hukukun bölünmüşlüğü endişesini ne ölçüde gidereceği tartışmalıdır.
Ankara Law Review, 2007
The question of how to protect new intellectual creations, which emerged as a consequence of the ... more The question of how to protect new intellectual creations, which emerged as a consequence of the developments in information technologies, brings about substantial debate. Undoubtedly, one of the most controversial issues in this area is the matter of which form of intellectual property protection is appropriate for computer programs. Although copyrights and patents are the two possible intellectual property forms under which computer programs might be protected, countries take different attitudes in this field depending on their level of advancement in the sector. The current international consensus on this subject is that copyright protection provided under TRIPS Agreement is most appropriate. Nevertheless, since there is no provision in the TRIPs agreement that prevents the patentability of computer programs, these creations could also be a subject matter of patents. ÖZET Bilgi teknolojilerinde yaşanan gelişmeler sonrasında ortaya çıkan yeni bir takım fikri ürünlerin nasıl korunacağı sorusu bir takım tartışmaları da beraberinde getirmektedir. Bu alanda en çok tartışılan konulardan bir tanesi şüphesiz bilgisayar 1 Foreign Trade Expert, Undersecretariat of the Prime Ministry for Foreign Trade. Graduated
Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Hukuk Araştırmaları Dergisi, Dec 30, 2019
Sunduğu avantajlar ve kullanılma potansiyeline rağmen, arabuluculuk yöntemi uluslararası nitelikt... more Sunduğu avantajlar ve kullanılma potansiyeline rağmen, arabuluculuk yöntemi uluslararası nitelikteki ticari uyuşmazlıkları çözmek için sıklıkla başvurulan bir yol değildir. Özellikle, tahkim yolu ile kıyaslandığında uluslararası ticari uyuşmazlıkların çözümünde arabuluculuk yönteminin çok az kullanıldığı görülmektedir. Uyuşmazlık taraflarının arabuluculuk yöntemine başvurmama sebeplerinin başında, süreç sonrasında varılan sulh anlaşmalarının icra kabiliyetinden yoksun olması gelmektedir. Bu bağlamda, BM Uluslararası Ticaret Hukuku Komisyonu (UNCITRAL) kapsamında hazırlanan Singapur Sözleşmesi, uluslararası ticari uyuşmazlıkların çözümü için arabuluculuğun teşvik edilmesini ve arabuluculuk süreci sonucunda taraflarca varılan sulh anlaşmalarının icrasının sağlanmasını amaçlamaktadır. 7 Ağustos 2019 tarihinde Türkiye'nin de dahil olduğu 46 ülke tarafından imzalanan Sözleşme'nin yakın zamanda yürürlüğe girmesi beklenmektedir.
el tesebbuslerin rekabete aykiri eylem ve islemlerinin uluslararasi duzeyde ele alinmasina yoneli... more el tesebbuslerin rekabete aykiri eylem ve islemlerinin uluslararasi duzeyde ele alinmasina yonelik pek cok ikili ve cok tarafli girisim baslatilmis ise de, bu girisimlerin olumlu sonuclar vermesi, ulkelerin rekabet hukuku ve politikasi acisindan ortak bir anlayisa sahip olmalarini gerektirir. Uluslararasi alanda boylesi bir ortak anlayisin saglanmasina yonelik calismalardan bir tanesi de Model Kanun calismalaridir. Bu cercevede, OECD ve Dunya Bankasi tarafindan 1999 yilinda yayimlanan Model Kanun, rekabet duzenlemesine sahip olmayan gelisme yolundaki ulkelerin ornek alabilecekleri bir metin olusturarak, rekabet hukuku ve politikasi konusunda ortak anlayisin gelistirilmesini amaclamaktadir. Model Kanun gelismekte olan ulkelerin tum hassasiyetlerini yansitmamakla birlikte, esnek yapisi sayesinde bu ulkeler tarafindan kullanilabilecek niteliktedir
Uluslararasi alanda cok tarafli ticaret sisteminin hukuki temeli 1994 yilinda imzalanan Dunya Tic... more Uluslararasi alanda cok tarafli ticaret sisteminin hukuki temeli 1994 yilinda imzalanan Dunya Ticaret Orgutu (DTO) Anlasmasi1 ve ekinde yer alan Anlasmalar (DTO Anlasmalari) tarafindan belirlenmektedir. DTO, 1947 yilinda gecici olarak uygulamaya konulan ve 1994 yilina kadar uygulanan Gumruk Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlasmasi’nin (GATT 1947) yerini almistir. Bununla birlikte, DTO Anlasmasi, GATT 1947 hukumlerini yururlukten kaldirmamis, tam tersine 1947 sonrasinda yapilan muzakere turlari ile kaydedilen gelismeleri de icerecek sekilde, GATT 1994 altinda bunyesine katmistir. DTO Anlasmasi’nin yururluge girmesi ile birlikte dunya ticareti, DTO semsiyesi altinda yer verilen ve yaklasik 60 anlasma, ek, mutabakat ve karardan olusan hukuki bir zemin ustunde sekillenmistir. Soz konusu hukuki yapinin temel yapitasini ise Ayrimcilik Yapmama Ilkesi olusturmaktadir. En Cok Kayrilan Ulke ve Ulusal Muamele kurallarindan olusan bu ilkenin tanimi ve uygulamasi basit gibi gozukmekle beraber, uygu...
Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi
Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Hukuk Araştırmaları Dergisi, 2019
Öz Sunduğu avantajlar ve kullanılma potansiyeline rağmen, arabuluculuk yöntemi uluslararası nitel... more Öz Sunduğu avantajlar ve kullanılma potansiyeline rağmen, arabuluculuk yöntemi uluslararası nitelikteki ticari uyuşmazlıkları çözmek için sıklıkla başvurulan bir yol değildir. Özellikle, tahkim yolu ile kıyaslandığında uluslararası ticari uyuşmazlıkların çözümünde arabuluculuk yönteminin çok az kullanıldığı görülmektedir. Uyuşmazlık taraflarının arabuluculuk yöntemine başvurmama sebeplerinin başında, süreç sonrasında varılan sulh anlaşmalarının icra kabiliyetinden yoksun olması gelmektedir. Bu bağlamda, BM Uluslararası Ticaret Hukuku Komisyonu (UNCITRAL) kapsamında hazırlanan Singapur Sözleşmesi, uluslararası ticari uyuşmazlıkların çözümü için arabuluculuğun teşvik edilmesini ve arabuluculuk süreci sonucunda taraflarca varılan sulh anlaşmalarının icrasının sağlanmasını amaçlamaktadır. 7 Ağustos 2019 tarihinde Türkiye'nin de dahil olduğu 46 ülke tarafından imzalanan Sözleşme'nin yakın zamanda yürürlüğe girmesi beklenmektedir.
Abstract
Despite the advantages and potential of its use, mediation is not a commonly resorted method of resolving international commercial disputes. Especially, mediation is infrequently used in the resolution of international commercial disputes compared to the arbitration. Lack of enforceability of mediated settlement agreements is one of the main reasons why the parties to the dispute do not use mediation. In this regard, the Singapore Convention, developed under auspices of the UN Commission on International Trade Law (UNCITRAL), aims to promote mediation for the resolution of international commercial disputes and provide a framework for the enforcement of mediated settlement agreements. The Convention was signed by 46 countries, including Turkey, on August 7, 2019. It is expected that the Convention will enter into force very soon.
Public and Private International Law Bulletin, 2019
Öz Uluslararası ticaret ve finans işlemlerinin yaygınlaşması ile birlikte, yabancılık unsuru içe... more Öz
Uluslararası ticaret ve finans işlemlerinin yaygınlaşması ile birlikte, yabancılık unsuru içeren alacağın devri işlemlerinin sayısı artmaktadır. Alacağın devri kurumunun sınır-ötesi kullanımı, borçlu-alacaklı, alacaklı (devreden)-devralan ve devralan-borçlu şeklinde üçlü tarafın dahil olduğu ilişkilere hangi ülke hukukunun uygulanması gerektiği sorununu ortaya çıkarmıştır. 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun (MÖHUK)’da alacağın devri işlemine uygulanacak hukuk konusunda özel bir düzenlemeye yer verilmemiştir. Başta 5718 sayılı MÖHUK’un hazırlanması aşamasında özel olarak dikkate alınan Roma Sözleşmesi ve halefi olan Roma I Tüzüğü olmak üzere, diğer kanunlar ihtilafı kurallarında ise alacağın devri işlemine uygulanacak hukuk konusunun özel olarak düzenlendiği görülmektedir. Bazı ülkeler bir adım daha öteye giderek, alacağın devri işleminin üçüncü kişilere etkisine hangi hukukun uygulanması gerektiğini düzenlemiştir. Bu çalışmada karşılaştırmalı hukuktaki gelişmeler de göz önüne alınarak, Türk Milletlerarası Özel Hukuku bakımından yabancı unsurlu alacağın devri işlemine uygulanacak hukuk konusu ele alınacaktır.
Abstract
With the growth of international trade and finance, the number of transactions of assignment of receivables, involving foreign element, is increasing. The cross-border use of assignments of receivables has raised the question of which country’s law should be applied to the tripartite relations, comprising the debtor-creditor, creditor (assignor)–assignee and assignee–debtor relations. The Law No. 5718 on Private International Law and Procedural Law (PILA) does not include a specific provision on the law applicable to the assignment of receivables. Several other conflicts of laws rules, principally the Rome Convention and its successor Rome I Regulation, which were specially considered in the preparation stage of the PILA No. 5718, contain specific provisions to be applied to the assignment of receivables. Some countries have gone a step further and regulated the third-party effects of an assignment of receivables. Taking into account the developments in comparative law, this paper will examine the issue of applicable law to the assignment of receivables under the Turkish Private International Law.
Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Hukuk Araştırmaları Dergisi, 2018
Following the Framework Convention on Tobacco Control adopted under the auspices of the World Hea... more Following the Framework Convention on Tobacco Control adopted under the auspices of the World Health Organization, many countries around the world, including Australia, have adopted regulations for plain packaging of tobacco products. Plain packaging regulations require all tobacco products to be packaged in a standard color to be determined by the relevant authority. In addition, it is prohibited to place logos, brand descriptions, colors and texts on tobacco products and retail packages, except the brand and variant name, in a specific font style and size also to be determined by the relevant authority. Tobacco companies argue that plain packaging regulations violate national and international trade and investment rules, especially those of intellectual property rights. In this regard couple of lawsuits have been initiated against the countries that have adopted plain packaging regulations. A significant portion of these cases have been completed, though there are still ongoing cases. The outcome of these cases and possible future lawsuits will determine the future of plain packaging implementation worldwide.
Agreement on Pre-shipment Inspection (PSI), an Uruguay Round agreement, has been the only legal i... more Agreement on Pre-shipment Inspection (PSI), an Uruguay Round agreement, has been the only legal instrument under the WTO umbrella governing PSIs. Newly accepted Trade Facilitation Agreement (TFA) which entered into force on 22 February 2017, brings some important changes on PSIs, especially on tariff classification and customs valuation. The TFA completely banned these two types of PSI applications. Moreover, it 'encourages' WTO Members not to introduce or apply new requirements for the use of PSIs other than those related to tariff classification and customs valuation.
The question of how to protect new intellectual creations, which emerged as a consequence of the ... more The question of how to protect new intellectual creations, which emerged as a consequence of the developments in information technologies, brings about substantial debate. Undoubtedly, one of the most controversial issues in this area is the matter of which form of intellectual property protection is appropriate for computer programs. Although copyrights and patents are the two possible intellectual property forms under which computer programs might be protected, countries take different attitudes in this field depending on their level of advancement in the sector. The current international consensus on this subject is that copyright protection provided under TRIPS Agreement is most appropriate. Nevertheless, since there is no provision in the TRIPs agreement that prevents the patentability of computer programs, these creations could also be a subject matter of patents.
Kitapta, uluslararası ticaret sisteminin anayasası vazifesini gören DTÖ Anlaşmaları çerçevesinde ... more Kitapta, uluslararası ticaret sisteminin anayasası vazifesini gören DTÖ Anlaşmaları çerçevesinde üstlenilen yükümlülüklerin iç hukukta uygulanması meselesi ABD, AB ve Türkiye örnekleri üzerinden incelenmiştir. İnceleme yalnızca anlaşmaları iç hukuka aktaran hukuki metinler üzerinden yapılmamış, aynı zamanda derin bir içtihat taraması yapılarak yargıya intikal eden somut olaylar incelenmiştir.