Okan Ceylan | Ege University (original) (raw)
Papers by Okan Ceylan
Belleten, 2024
Since the second half of the 19 th century, pink bollworm, which has been effective on a global s... more Since the second half of the 19 th century, pink bollworm, which has been effective on a global scale, spread to Çukurova as a result of cotton seed imports from Egypt after the First World War (the WWI). In 1924 and 1925, pink bollworm, which had a negative impact on cotton yields, was initially seen as an entomological problem in cotton, but turned into a social, economic and political problem due to the key importance of cotton in Türkiye's foreign trade, textile industry and rural development. As a matter of fact, the agricultural control against pink bollworm led to technical advances, scientific innovations and legal regulations in cotton cultivation. In this context, Adana Seed Breeding Station was established in 1925 and Mersin Agricultural Control Laboratory in 1926. In the literature, the cotton history of Çukurova is mostly discussed in terms of society, state and geography. This study, on the other hand, goes
Türk Tarım Orman Dergisi, 2024
100. Yılında Her Yönüyle Keşan, 2023
Trakya Üniversitesi olarak tarihî ve kültürel mirasımızın önemli bir parçası olan Keşan'ın düşman... more Trakya Üniversitesi olarak tarihî ve kültürel mirasımızın önemli bir parçası olan Keşan'ın düşman işgalinden kurtuluşunun 100. yılı anısına düzenlediğimiz "100. Yılında Keşan Sempozyumu"na ev sahipliği yapmaktan büyük onur ve mutluluk duyduk. Bu özel sempozyum, Keşan'ın ve Trakya bölgesinin tarihsel, kültürel ve ekonomik değerlerini tüm yönleri ile ortaya koyarak geçmişe, günümüze ve geleceğe ışık tutmaktadır. Akademisyenler, araştırmacılar, yerel yöneticiler ve bölge halkını bir araya getiren sempozyumda sunulan bildiriler, Keşan'ın ve Trakya bölgesinin sosyo-ekonomik ve kültürel konularındaki mevcut durumunu değerlendirerek sürdürülebilir kalkınma amaçları ve hedeflerine dair önemli fikirler sunmuştur. Elinizde tuttuğunuz bu eser, sempozyumda sunulan ve tartışılan bildirilerin genişletilmiş özetlerini bir araya getirerek, Keşan ve Trakya bölgesinin tarihî ve kültürel mirasını, ekonomik potansiyelini ve stratejik önemini daha geniş bir kitleye tanıtmayı amaçlamaktadır. Trakya Üniversitesi ve Türkiye'nin önde gelen üniversitelerinden 120 araştırmacının katkılarıyla gerçekleşen sempozyum kitabımızın yayına hazırlanmasında emeği geçen başta Trakya Üniversitesi Keşan Yusuf Çapraz Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. Ahmet Atakişi olmak üzere Yüksekokulumuzun akademik ve idari çalışanlarına teşekkür ederim. Ayrıca, sempozyuma katılarak ve bildiri sunarak katkı sağlayan tüm katılımcılar ile Keşan Kaymakamı Cemalettin Yılmaz'a, Keşan Belediye Başkanı Mustafa Helvacıoğlu'na, Keşan Ticaret ve Sanayi Odası, Keşan Ticaret Borsası ve Keşan Kent Müzesi gibi işbirlikçi kurum ve kuruluşlara teşekkürü bir borç bilirim. Bu kitabın Keşan ve Trakya bölgesi için çalışma yapacak araştırmacılara ilham verici bir kaynak olması dileğiyle… Selam ve saygılarımla… Prof. Dr. Erhan TABAKOĞLU Trakya Üniversitesi Rektörü ix EDİTÖRLERDEN Trakya Üniversitesi Keşan Yusuf Çapraz Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu'nun ev sahipliğinde 17-18 Kasım 2022 tarihlerinde gerçekleşen "100. Yılında Keşan" sempozyumuna çeşitli il ve üniversitelerden çok sayıda akademisyen ve sektör çalışanının katılımıyla, Trakya bölgesi ve Keşan özelinde önemli bir bilimsel farkındalık yaratılmasına katkıda bulunulmuştur. Keşan'ın düşman işgalinden kurtuluşunun 100. yılının anısına düzenlenen ve bölgenin mevcut durumunu değerlendiren, sosyal-kültürel açıdan tüm adımların tartışıldığı sempozyumda, Keşan ile ilgili geleceğe ışık tutacak önemli bulgulara ulaşılmıştır. İki gün boyunca gerçekleşen "100. Yılında Keşan" sempozyumunda 6 farklı oturum boyunca toplam 89 bildiri sunulmuştur. Ayrıca iki farklı panel gerçekleştirilmiştir. Sempozyum süresince bildiri sunumu, panel davetlisi ve davetli konuşmacı olarak çeşitli kurum ve üniversitelerden toplamda 120 akademisyen ve katılımcı, değerli katkılarını sunmuştur. Sempozyum sonrasında toplanan bildirilerin aynı zamanda uluslararası kitap olarak bir araya getirilmesi hedeflenmiş, gerekli kontrollerden geçirilerek basıma hazır hale getirilen toplam 32 adet yayın uluslararası kitap bölümü şeklinde derlenmiştir. Keşan ve Trakya bölgesinin tarihi ve kültürel mirasını daha ileriye götürmesi ve ekonomik potansiyeli ile stratejik değerini daha geniş kitlelere tanıtması hedefiyle ortaya konan bu kitabın oluşumunda ciddi bir ortak emek bulunmaktadır. Bu bağlamda Trakya Üniversitesi Rektörü Sayın Prof. Dr. Erhan TABAKOĞLU başta olmak üzere tüm akademik ve idari personele, sempozyumun gerçekleşmesinde emeği geçen tüm Keşan Yusuf Çapraz Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu personeline, Keşan Ticaret Borsası, Keşan Kent Müzesi ve Keşan Ticaret ve Sanayi Odası gibi paydaş kurumlara, kitabın hazırlanmasında emeği geçen tüm yayın kuruluna, ilgili sponsorlara ve kitabın basımında vermiş oldukları emekler için Paradigma Akademi yayın ekibine teşekkürü bir borç biliriz. "100. Yılında Her Yönüyle Keşan" adlı bu kitabın tüm akademik dünyaya önemli bir katkı sağlaması ve hem bilim camiası hem de meraklı okuyucular için yararlı olması tek temennimizdir. Son olarak önemle belirtmek isteriz ki, kitapta yer alan tüm bölüm yazıları ile ilgili akademik ve yasal sorumluluk, tamamen yazarlara ait olup, kitap için emek veren ve çalışmalarıyla bu kitabın oluşumunu sağlayan tüm yazarlarımıza teşekkürü bir borç biliriz. Elinizdeki bu kitabın tüm araştırmacılara ileride yapacakları yeni çalışmalar için ilham kaynağı olması dileklerimizle.
Türk Tarım Orman Dergisi, 2023
Çağdaş Türkiye Tarihi Araştırmaları Dergisi, 2022
Agricultural research institutes have an important role in the development of rice cultivation in... more Agricultural research institutes have an important role in the development of rice cultivation in Turkey in the 20 th century.
Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dergisi, 2022
Küçük Menderes Havzası 19. yüzyıldan beri Anadolu'da pazara yönelik tarımsal üretimin olduğu bir ... more Küçük Menderes Havzası 19. yüzyıldan beri Anadolu'da pazara yönelik tarımsal üretimin olduğu bir coğrafyadır. Ayrıca Küçük Menderes Havzası'nın topografik yapısı, iklimi ve su kaynakları kenevir üretimini sağlayan temel kriterlerdir. Bu havzanın tarımsal üretiminde ise pamuk, tütün, üzüm ve kenevir önemli mahsullerdendir. Ancak kenevir üretimi ve ticareti pamuk ve tütünün gölgesinde kalmıştır. Nitekim bu havza Batı Karadeniz'den sonra Türkiye'nin ikinci kenevir üretim merkezidir. Bu çalışma Küçük Menderes Havzası'ndaki kenevir üretiminin tarihini toplumsal boyutlarıyla incelemektedir. Böylece gündelik yaşam koşulları içinde sıradan insanların kenevir yetiştiriciliğinde, ticaretinde ve urgan üretimindeki rolleri aydınlatılmıştır. Türkiye Büyük Millet Meclisi Arşivi, ulusal ve yerel basın ve Türkiye İstatistik Kurumu verilerinden ve ikincil kaynaklardan yararlanılmıştır. Meclis tutanakları yoluyla kenevir tarımındaki devlet politikaları ele alınmıştır. Yerel ve ulusal basın ise sıradan insanların gündelik yaşamlarına ışık tutmaktadır. Önemli bir bölümü 1930'lu ve 1940'lı yıllarda yayımlanan ikincil kaynaklar ise Küçük Menderes Havzası'ndaki kenevirin toplumsal tarihine akademik bir perspektif kazandırmıştır.
Atatürk Ansiklopedisi, 2022
TZDK idari açıdan genel müdürlüktür. Bu makam idari, teknik, mali ve iktisadi işlerden sorumludur... more TZDK idari açıdan genel müdürlüktür. Bu makam idari, teknik, mali ve iktisadi işlerden sorumludur. Genel müdür, iki müdür yardımcısı ve müdür yardımcılığına bağlı müdürlük, müşavirlik ve başkanlık düzeyinde dokuz daire bulunmaktadır. Atama ve yükseltmeler ise Ziraat Vekâleti'nin teklifi üzerine Bakanlar Kurulu tarafından gerçekleştirilmektedir. 1944-1980 arası dönemde TZDK genel müdürlüğü görevinde bulunan kişiler:
İmgelem, 2022
Okan CEYLAN * ÖZ Demokrat Parti (DP) 1946 Genel Seçimlerinde Edirne İlinde başarılı olmuştur. Hat... more Okan CEYLAN * ÖZ Demokrat Parti (DP) 1946 Genel Seçimlerinde Edirne İlinde başarılı olmuştur. Hatta, Edirne DP'nin Türkiye'de 63 vilayet içinde seçimi kazandığı 9 vilayetten biridir. Bu çalışma DP'nin Edirne'deki siyasi başarısını Edirne'nin 1920'li ve 1930'lu yıllardaki toplumsal ve iktisadi durumuna, İkinci Cihan Harbi Döneminde uygulanan savaş ekonomisine ve tek parti yönetiminin Trakya'daki bürokratik denetimsizliğine dayandırmaktadır. Bu bağlamda, Edirne Yunanistan ve Bulgaristan ile sınırı olduğu için Edirne'nin toplumsal, siyasal ve iktisadi yaşamı iç ve dış politikanın kesişimde bulunmaktadır. Bu açıdan da Edirne çok partili yaşama geçiş sürecinde Türkiye'nin geri kalanından farklı bir örnektir. Bir diğer ifade ile Edirne Türkiye'nin demokratikleşme sürecine yeni bir bakış açısı sunan iyi bir laboratuvardır. Bu çalışmanın amacı ise DP'nin Edirne'deki doğuş ve yükseliş sürecinde ilin coğrafyası, gündelik hayat içinde toplumsal ve iktisadi dinamikler ve Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ve DP'deki yerel siyasi aktörlerin rollerini açıklamaktır. 1946 Genel Seçimleri Demokrat Parti tarafından kazanılmasına rağmen Demokrat Partinin Edirne Milletvekilleri istifa etmişler ve 1948'de Millet Partisi'nin kuruluşunda yer almışlardır. Böylece, bu çalışma 1950 seçim kampanyasında Demokrat Partinin il teşkilatının yeniden kurulduğunu göstermektedir.
Cumhuriyet Tarihi Araştırmaları Dergisi, 2022
1911 Trablusgarp Harbi'nden 9 Eylül 1922'de İzmir'in kurtuluşuna kadar süren 11 yıllık savaş döne... more 1911 Trablusgarp Harbi'nden 9 Eylül 1922'de İzmir'in kurtuluşuna kadar süren 11 yıllık savaş dönemi hem ülkelerin siyasi sınırlarını değiştirmiş hem de insanların gündelik hayatını olumsuz yönde etkilemiştir. Örneğin, Yunan Ordularının saldırıları sonucu yangınlar, istilalar, ekonomik krizler insanların yaşamını daha da zorlaştırmıştır. Batı Anadolu cephesinde savaş daha geç sona ermiştir. İngiltere'nin desteklediği Yunan ordularıyla Türk ordusu arasında askeri mücadeleler yaşanmıştır. Türkiye savaştan galip çıktığı için Mondros Ateşkes Antlaşması'nın yerine Mudanya Ateşkes Antlaşması ve Sevr Barış Antlaşması'nın yerine Lozan Barış Antlaşması'nı imzalamıştır. Ancak, savaş sonrası Türkiye imar, iskân ve barınma sorunu ile karşılaşmıştır. Bu çalışma savaş sürecinde yangınlara, felaketlere ve istilalara maruz kalan Batı Anadolu'daki köy ve kentlerin yeniden imarı,
Atatürk Ansiklopedisi, 2022
Belgi Dergisi, 2022
Opium poppy that is one of the native crops of Anatolia has been known for centuries in the Medit... more Opium poppy that is one of the native crops of Anatolia has been known for centuries in the Mediterranean geography. Opium that was one of the important commodities in the 19th century is a juice of opium poppy. Opium poppy is a multi-dimensional crop. In this context, it is in the group of oil crop, forage crop, cash crop, and medicinal and aromatic plants. Since it is medicinal and aromatic plants, it is demanded by pharmaceutical industry. However, opium is considered as one of the reasons of drug addiction at the same time. From this aspect, opium poppy is both remedy and poison for humanity. In other words, it contains two contradictions within itself such as both therapeutical drug and narcotic drug at the same time. This study analyses the social, political, and economic dynamics of opium in Eastern Thrace within the context of the opium policy of Turkey and opium issue at an international level in the 20th century. In fact, in pursuit of the Balkan Wars of 1912-1913, the loss of Dedeağaç Port and the Western Thrace hinterlands of Edirne directed the region to İstanbul market. As it is in the example of opium, this situation caused the economic competition of Eastern Thrace with Anatolian provinces. This study analyses the production of poppy seed and opium juice in Edirne, Kırklareli, Tekirdağ, İstanbul (European side) and Çanakkale (European side) between 1927 and 1933. The opium juice produced in Eastern Thrace supplied the demands of raw material of the pharmaceutical industries in İstanbul. However, the data that take part in literature as to opium poppy farming in Thrace is very limited and dispersed. This study observes the local press of the region, the reports of Turkish Statistical Institute, the Official Gazette, proceedings of the parliaments, and the public records of the Presidency of the Republic of Turkey as primary sources and the secondary literature. Thus, the reasons for the encouragement of opium cultivation in Eastern Thrace, opium poppy farming, the production of opium, and marketing mechanisms in the period concerned. In this context, it provides a new perspective considering the geographical position of Thrace.
21. Yüzyıl Türkiye'sinde Tarım ve Kooperatifler, 2021
Yüzüncü Yıl Üniversitesi Sosyal Bilimler EnstitüsüDergisi, 2021
This study deals with the organization process of the Free Republican Party (the FRP) in Kırklare... more This study deals with the organization process of the Free Republican Party (the FRP) in Kırklareli and the political success of the party in the Municipal Elections of 1930. In addition to daily social life in rural areas, it analyses how the economic and social dynamics were influential on the political preferences of people at the beginning of the 1930s. Thus, it contributes to the literature about the political organization of the FRP in Edirne and the relations between the government and the opposition party at the local level. It aims to prove that the Single Party Rule of Turkey liquidated the FRP that had liberal views and the liberals from the political arena and legitimate the statist policies and the single-party government specific to Kırklareli. In this context, it claims the Single Party Rule tested the political support of people using the local election of 1930. However, it seems there was a lack of bureaucratic inspection, economic frustration, and the war threat of Bulgaria before the Municipal Elections of 1930. Since the topography of Kırklareli is highland in contrast to other provinces of Thrace, and there were more difficult living conditions, it seems that the FRP could get voter base more easily and won a landslide victory in the rural parts of Kırklareli in the period of the Great Depression of 1929. In other words, it specifies that the political success of the FRP in Kırklareli depends on the social, economic, political, and geographic conditions.
Ankara Üniversitesi Türk İnkılâp Tarihi Enstitüsü Atatürk Yolu Dergisi, 2021
Uluslararası ölçekte I. Sanayi Devrimi, I. Dünya Savaşı ve Yeşil Devrim keten üretimini ve ticare... more Uluslararası ölçekte I. Sanayi Devrimi, I. Dünya Savaşı ve Yeşil Devrim keten üretimini ve ticaretini ciddi oranda sekteye uğratmış ve pamuğu ön plana çıkarmıştır. 19. ve 20. Yüzyılları kapsayan bu süre zarfında bu çalışma özellikle 20. yy. başından günümüze kadar Türkiye'de ketenin toplumsal ve iktisadi tarihini ele almaktadır. İlk olarak, keten zirai ve biyolojik özellikleri sayesinde geleneksel üretim ilişkileri ve üretim tarzlarını geçmişten bugüne sürdürmektedir. Bu yüzden keten gelenekselliği ve durağanlığı sembolize etmektedir. Bu bağlamda keten Türkiye'de Tek Parti dönemi (1923-1950)'nin geleneksel tarım ürünlerinden biridir. Buna karşın, 1950'lerden sonra Yeşil Devrimin teşvik ettiği tarımsal girdiler ve 1980 sonrası neoliberal politikalar ile keten üretiminin azalış eğilimi gösterdiği görülmektedir. Ancak, Son yıllarda ketene artan ilgi ise daha çok keten dokumalarının coğrafi işaretleri yoluyla gerçekleştirilmiştir. Bu durum aslında keten üretimine artan bir ilgiden ziyade tüketim ekonomisi kapsamında keten bezine olan talepten kaynaklanmaktadır. Ayrıca, bu durum bir ölçüde hem küreselleşmenin yerelleşme boyutunu ön plana çıkartarak hem de modern Türkiye'de kırsal kesime ve organik tarıma yönelik ilginin arttığı son yıllarda geleneksel olanın yeniden hatırlanması yoluyla gerçekleşmiştir. Tüm bunlara ek olarak, bu çalışma keten ekim alanlarının Türkiye'deki dağılışları ve bunların yıllara göre değişimlerinin nedenlerini de açıklamaktadır. Bu bağlamda ketenin diğer ürünlerle olan ekonomik rekabeti, sosyo-ekonomik koşullar, fiyatlar ve piyasalar üzerinde durulmaktadır.
Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi, 2021
This academic study analyses the agriculture of Ağrı Province in the period between 1950 and 1980... more This academic study analyses the agriculture of Ağrı Province in the period between 1950 and 1980 which is called as "Green Revolution" in Turkish Agriculture and experienced important social and economic transformation. Furthermore, this study explains the influence of the geographical conditions of Ağrı Province on animal production and plant production that were realized in the rural areas under the social and economic living conditions. Furthermore, this article also explains the agricultural mechanization, yield increase, crop diversity and market oriented agricultural production process in the rural areas of Ağrı. In addition to all of these, this study compares the plant production and animal production statistics of Ağrı and those of Turkey with each other to be able to reveal the socioeconomic transformation of rural areas in Ağrı more clearly. Thus, it searches for an answer that to which extent the agricultural structures and the dynamics of change in daily social life of Ağrı indicate transformation or indicate to which extent stability in traditional social structure. However, when the cultivable lands of Ağrı and the transportation facilities of Ağrı with Erzurum are considered, this study emphasizes that Ağrı has high agricultural potential for market oriented agricultural production. However, as a result this study tries to explain the geography, the demographic structure, and the transformation in agricultural activities of Ağrı from the perspective of different disciplines such as geography, economy, agriculture, sociology, and history.
Belgi, 2021
Cannabis is in the groups of fiber plants, cash crops and medicinal-aromatic plants. Kastamonu is... more Cannabis is in the groups of fiber plants, cash crops and medicinal-aromatic plants. Kastamonu is the province where there had been the highest levels of cannabis production in the first years of the Republic of Turkey. The geographical conditions of Kastamonu are quite suitable for cannabis production. However, from the cultivation of cannabis to the harvest, and processing of cannabis, there had been quite primarily modes of production until 1950. Due to the primary and traditional characteristics of the agriculture in Kastamonu, cannabis production capacity was at low level. Cannabis was an agricultural product that had been produced by small sized family business through the common labor of household. However, the crop could not be more than traditional village art and having been weaved in hand loom. Thus, cannabis lacked a value-added production. The marketplaces of the cannabis produced in Kastamonu are Kastamonu, Germeç, and Taşköprü. The hemp fiber of Kastamonu was very qualified. Thus, Taşköprü Cannabis Industry was founded in 1946. Furthermore, it was thought that there would not be the problems of raw material, energy, and transportation in the foundation of the plant. However, since there had been an insufficient capital of the local people and transportation problems, the plant worked under the capacity. This situation prevented the production and the processing of cannabis by means of modern techniques. Furthermore, although Taşköprü Cannabis Industry was accepted as an important enterprise within the scope of statism to produce hemp products, it could not be long lived. Furthermore, this study reflects the political, economic, and social structure of Turkey specific to the cannabis farming, and the industrialization process of cannabis in Kastamonu province. In other words, it examines the rural areas, the society, and the industrialization dynamics of Turkey in the 1930s. This study also deals with the cannabis production and the industrialization in Kastamonu with regards to international relations. In this context, it elaborates on the negative influence of the First Industrial Revolution and the First World War in cannabis production. Consequently, Kastamonu cannabis could not be a market-oriented commodity in national and international markets. This crop was limited to the local markets of Kastamonu.
Çağdaş Türkiye Tarihi Araştırmaları Dergisi, 2021
Araştırma Makalesi /Research Article * Bu makalede Etik Kurul Onayı gerektiren bir çalışma bulunm... more Araştırma Makalesi /Research Article * Bu makalede Etik Kurul Onayı gerektiren bir çalışma bulunmamaktadır. There is no study that would require the approval of the Ethical Committee in this article.
Atatürk Ansiklopedisi, 2021
Atatürk Ansiklopedisi sitesinden 1899 yılında Sivas'ta Cami-i Kebir Mahallesi'nde doğmuştur. Asıl... more Atatürk Ansiklopedisi sitesinden 1899 yılında Sivas'ta Cami-i Kebir Mahallesi'nde doğmuştur. Asıl ismi Muzaffereddin Mazhar olan Muzaffer Sarısözen'in, babası Şeyh Hüseyin Hüsnü Efendi ve annesi Zeliha Hanım'dır. Sarısözen, Sivas'ın idari, toplumsal, dini, kültürel ve iktisadi yaşamında iz bırakan şehrin eski ayan ailelerinden Sarıhatipzâdeler (Saçlı Efendiler)'dendir. Aile, Horasan'dan, önce Sivas'ın Çelebiler (Çelebideresi) Köyü'ne ardından da Sivas'a yerleşmiştir. Yüksek bir tarih, bilim ve kültür şuuruna sahip bir ailede doğan Muzaffer Sarısözen, küçük yaşlarından beri Klasik Türk Musikisi ve Halk Musikisi ile yetiştiğinden ilk müzik kültürünü ve terbiyesini de ailesinden almıştır. Nitekim ut, keman, tambur ve bağlama gibi değişik enstrümanları da yaşadığı konakta tanımış ve nota eğitimi de alarak ilk eserlerini bağlama ve utla icra etmiştir.
İzmir Araştırmaları Dergisi, 2016
Anadolu İşletme ve İktisat Dergisi, 2019
Anadolu İktisat ve İşletme Dergisi yılda iki kez yayınlanan hakemli bir dergidir. Dergide yer ala... more Anadolu İktisat ve İşletme Dergisi yılda iki kez yayınlanan hakemli bir dergidir. Dergide yer alan yazılar dergi editörünün izni olmadan kısmen ya da tamamen çoğaltılamaz, yayınlanamaz. Dergide yer alan yazıların sorumluluğu yazar/yazarlarına aittir.
Belleten, 2024
Since the second half of the 19 th century, pink bollworm, which has been effective on a global s... more Since the second half of the 19 th century, pink bollworm, which has been effective on a global scale, spread to Çukurova as a result of cotton seed imports from Egypt after the First World War (the WWI). In 1924 and 1925, pink bollworm, which had a negative impact on cotton yields, was initially seen as an entomological problem in cotton, but turned into a social, economic and political problem due to the key importance of cotton in Türkiye's foreign trade, textile industry and rural development. As a matter of fact, the agricultural control against pink bollworm led to technical advances, scientific innovations and legal regulations in cotton cultivation. In this context, Adana Seed Breeding Station was established in 1925 and Mersin Agricultural Control Laboratory in 1926. In the literature, the cotton history of Çukurova is mostly discussed in terms of society, state and geography. This study, on the other hand, goes
Türk Tarım Orman Dergisi, 2024
100. Yılında Her Yönüyle Keşan, 2023
Trakya Üniversitesi olarak tarihî ve kültürel mirasımızın önemli bir parçası olan Keşan'ın düşman... more Trakya Üniversitesi olarak tarihî ve kültürel mirasımızın önemli bir parçası olan Keşan'ın düşman işgalinden kurtuluşunun 100. yılı anısına düzenlediğimiz "100. Yılında Keşan Sempozyumu"na ev sahipliği yapmaktan büyük onur ve mutluluk duyduk. Bu özel sempozyum, Keşan'ın ve Trakya bölgesinin tarihsel, kültürel ve ekonomik değerlerini tüm yönleri ile ortaya koyarak geçmişe, günümüze ve geleceğe ışık tutmaktadır. Akademisyenler, araştırmacılar, yerel yöneticiler ve bölge halkını bir araya getiren sempozyumda sunulan bildiriler, Keşan'ın ve Trakya bölgesinin sosyo-ekonomik ve kültürel konularındaki mevcut durumunu değerlendirerek sürdürülebilir kalkınma amaçları ve hedeflerine dair önemli fikirler sunmuştur. Elinizde tuttuğunuz bu eser, sempozyumda sunulan ve tartışılan bildirilerin genişletilmiş özetlerini bir araya getirerek, Keşan ve Trakya bölgesinin tarihî ve kültürel mirasını, ekonomik potansiyelini ve stratejik önemini daha geniş bir kitleye tanıtmayı amaçlamaktadır. Trakya Üniversitesi ve Türkiye'nin önde gelen üniversitelerinden 120 araştırmacının katkılarıyla gerçekleşen sempozyum kitabımızın yayına hazırlanmasında emeği geçen başta Trakya Üniversitesi Keşan Yusuf Çapraz Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. Ahmet Atakişi olmak üzere Yüksekokulumuzun akademik ve idari çalışanlarına teşekkür ederim. Ayrıca, sempozyuma katılarak ve bildiri sunarak katkı sağlayan tüm katılımcılar ile Keşan Kaymakamı Cemalettin Yılmaz'a, Keşan Belediye Başkanı Mustafa Helvacıoğlu'na, Keşan Ticaret ve Sanayi Odası, Keşan Ticaret Borsası ve Keşan Kent Müzesi gibi işbirlikçi kurum ve kuruluşlara teşekkürü bir borç bilirim. Bu kitabın Keşan ve Trakya bölgesi için çalışma yapacak araştırmacılara ilham verici bir kaynak olması dileğiyle… Selam ve saygılarımla… Prof. Dr. Erhan TABAKOĞLU Trakya Üniversitesi Rektörü ix EDİTÖRLERDEN Trakya Üniversitesi Keşan Yusuf Çapraz Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu'nun ev sahipliğinde 17-18 Kasım 2022 tarihlerinde gerçekleşen "100. Yılında Keşan" sempozyumuna çeşitli il ve üniversitelerden çok sayıda akademisyen ve sektör çalışanının katılımıyla, Trakya bölgesi ve Keşan özelinde önemli bir bilimsel farkındalık yaratılmasına katkıda bulunulmuştur. Keşan'ın düşman işgalinden kurtuluşunun 100. yılının anısına düzenlenen ve bölgenin mevcut durumunu değerlendiren, sosyal-kültürel açıdan tüm adımların tartışıldığı sempozyumda, Keşan ile ilgili geleceğe ışık tutacak önemli bulgulara ulaşılmıştır. İki gün boyunca gerçekleşen "100. Yılında Keşan" sempozyumunda 6 farklı oturum boyunca toplam 89 bildiri sunulmuştur. Ayrıca iki farklı panel gerçekleştirilmiştir. Sempozyum süresince bildiri sunumu, panel davetlisi ve davetli konuşmacı olarak çeşitli kurum ve üniversitelerden toplamda 120 akademisyen ve katılımcı, değerli katkılarını sunmuştur. Sempozyum sonrasında toplanan bildirilerin aynı zamanda uluslararası kitap olarak bir araya getirilmesi hedeflenmiş, gerekli kontrollerden geçirilerek basıma hazır hale getirilen toplam 32 adet yayın uluslararası kitap bölümü şeklinde derlenmiştir. Keşan ve Trakya bölgesinin tarihi ve kültürel mirasını daha ileriye götürmesi ve ekonomik potansiyeli ile stratejik değerini daha geniş kitlelere tanıtması hedefiyle ortaya konan bu kitabın oluşumunda ciddi bir ortak emek bulunmaktadır. Bu bağlamda Trakya Üniversitesi Rektörü Sayın Prof. Dr. Erhan TABAKOĞLU başta olmak üzere tüm akademik ve idari personele, sempozyumun gerçekleşmesinde emeği geçen tüm Keşan Yusuf Çapraz Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu personeline, Keşan Ticaret Borsası, Keşan Kent Müzesi ve Keşan Ticaret ve Sanayi Odası gibi paydaş kurumlara, kitabın hazırlanmasında emeği geçen tüm yayın kuruluna, ilgili sponsorlara ve kitabın basımında vermiş oldukları emekler için Paradigma Akademi yayın ekibine teşekkürü bir borç biliriz. "100. Yılında Her Yönüyle Keşan" adlı bu kitabın tüm akademik dünyaya önemli bir katkı sağlaması ve hem bilim camiası hem de meraklı okuyucular için yararlı olması tek temennimizdir. Son olarak önemle belirtmek isteriz ki, kitapta yer alan tüm bölüm yazıları ile ilgili akademik ve yasal sorumluluk, tamamen yazarlara ait olup, kitap için emek veren ve çalışmalarıyla bu kitabın oluşumunu sağlayan tüm yazarlarımıza teşekkürü bir borç biliriz. Elinizdeki bu kitabın tüm araştırmacılara ileride yapacakları yeni çalışmalar için ilham kaynağı olması dileklerimizle.
Türk Tarım Orman Dergisi, 2023
Çağdaş Türkiye Tarihi Araştırmaları Dergisi, 2022
Agricultural research institutes have an important role in the development of rice cultivation in... more Agricultural research institutes have an important role in the development of rice cultivation in Turkey in the 20 th century.
Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dergisi, 2022
Küçük Menderes Havzası 19. yüzyıldan beri Anadolu'da pazara yönelik tarımsal üretimin olduğu bir ... more Küçük Menderes Havzası 19. yüzyıldan beri Anadolu'da pazara yönelik tarımsal üretimin olduğu bir coğrafyadır. Ayrıca Küçük Menderes Havzası'nın topografik yapısı, iklimi ve su kaynakları kenevir üretimini sağlayan temel kriterlerdir. Bu havzanın tarımsal üretiminde ise pamuk, tütün, üzüm ve kenevir önemli mahsullerdendir. Ancak kenevir üretimi ve ticareti pamuk ve tütünün gölgesinde kalmıştır. Nitekim bu havza Batı Karadeniz'den sonra Türkiye'nin ikinci kenevir üretim merkezidir. Bu çalışma Küçük Menderes Havzası'ndaki kenevir üretiminin tarihini toplumsal boyutlarıyla incelemektedir. Böylece gündelik yaşam koşulları içinde sıradan insanların kenevir yetiştiriciliğinde, ticaretinde ve urgan üretimindeki rolleri aydınlatılmıştır. Türkiye Büyük Millet Meclisi Arşivi, ulusal ve yerel basın ve Türkiye İstatistik Kurumu verilerinden ve ikincil kaynaklardan yararlanılmıştır. Meclis tutanakları yoluyla kenevir tarımındaki devlet politikaları ele alınmıştır. Yerel ve ulusal basın ise sıradan insanların gündelik yaşamlarına ışık tutmaktadır. Önemli bir bölümü 1930'lu ve 1940'lı yıllarda yayımlanan ikincil kaynaklar ise Küçük Menderes Havzası'ndaki kenevirin toplumsal tarihine akademik bir perspektif kazandırmıştır.
Atatürk Ansiklopedisi, 2022
TZDK idari açıdan genel müdürlüktür. Bu makam idari, teknik, mali ve iktisadi işlerden sorumludur... more TZDK idari açıdan genel müdürlüktür. Bu makam idari, teknik, mali ve iktisadi işlerden sorumludur. Genel müdür, iki müdür yardımcısı ve müdür yardımcılığına bağlı müdürlük, müşavirlik ve başkanlık düzeyinde dokuz daire bulunmaktadır. Atama ve yükseltmeler ise Ziraat Vekâleti'nin teklifi üzerine Bakanlar Kurulu tarafından gerçekleştirilmektedir. 1944-1980 arası dönemde TZDK genel müdürlüğü görevinde bulunan kişiler:
İmgelem, 2022
Okan CEYLAN * ÖZ Demokrat Parti (DP) 1946 Genel Seçimlerinde Edirne İlinde başarılı olmuştur. Hat... more Okan CEYLAN * ÖZ Demokrat Parti (DP) 1946 Genel Seçimlerinde Edirne İlinde başarılı olmuştur. Hatta, Edirne DP'nin Türkiye'de 63 vilayet içinde seçimi kazandığı 9 vilayetten biridir. Bu çalışma DP'nin Edirne'deki siyasi başarısını Edirne'nin 1920'li ve 1930'lu yıllardaki toplumsal ve iktisadi durumuna, İkinci Cihan Harbi Döneminde uygulanan savaş ekonomisine ve tek parti yönetiminin Trakya'daki bürokratik denetimsizliğine dayandırmaktadır. Bu bağlamda, Edirne Yunanistan ve Bulgaristan ile sınırı olduğu için Edirne'nin toplumsal, siyasal ve iktisadi yaşamı iç ve dış politikanın kesişimde bulunmaktadır. Bu açıdan da Edirne çok partili yaşama geçiş sürecinde Türkiye'nin geri kalanından farklı bir örnektir. Bir diğer ifade ile Edirne Türkiye'nin demokratikleşme sürecine yeni bir bakış açısı sunan iyi bir laboratuvardır. Bu çalışmanın amacı ise DP'nin Edirne'deki doğuş ve yükseliş sürecinde ilin coğrafyası, gündelik hayat içinde toplumsal ve iktisadi dinamikler ve Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ve DP'deki yerel siyasi aktörlerin rollerini açıklamaktır. 1946 Genel Seçimleri Demokrat Parti tarafından kazanılmasına rağmen Demokrat Partinin Edirne Milletvekilleri istifa etmişler ve 1948'de Millet Partisi'nin kuruluşunda yer almışlardır. Böylece, bu çalışma 1950 seçim kampanyasında Demokrat Partinin il teşkilatının yeniden kurulduğunu göstermektedir.
Cumhuriyet Tarihi Araştırmaları Dergisi, 2022
1911 Trablusgarp Harbi'nden 9 Eylül 1922'de İzmir'in kurtuluşuna kadar süren 11 yıllık savaş döne... more 1911 Trablusgarp Harbi'nden 9 Eylül 1922'de İzmir'in kurtuluşuna kadar süren 11 yıllık savaş dönemi hem ülkelerin siyasi sınırlarını değiştirmiş hem de insanların gündelik hayatını olumsuz yönde etkilemiştir. Örneğin, Yunan Ordularının saldırıları sonucu yangınlar, istilalar, ekonomik krizler insanların yaşamını daha da zorlaştırmıştır. Batı Anadolu cephesinde savaş daha geç sona ermiştir. İngiltere'nin desteklediği Yunan ordularıyla Türk ordusu arasında askeri mücadeleler yaşanmıştır. Türkiye savaştan galip çıktığı için Mondros Ateşkes Antlaşması'nın yerine Mudanya Ateşkes Antlaşması ve Sevr Barış Antlaşması'nın yerine Lozan Barış Antlaşması'nı imzalamıştır. Ancak, savaş sonrası Türkiye imar, iskân ve barınma sorunu ile karşılaşmıştır. Bu çalışma savaş sürecinde yangınlara, felaketlere ve istilalara maruz kalan Batı Anadolu'daki köy ve kentlerin yeniden imarı,
Atatürk Ansiklopedisi, 2022
Belgi Dergisi, 2022
Opium poppy that is one of the native crops of Anatolia has been known for centuries in the Medit... more Opium poppy that is one of the native crops of Anatolia has been known for centuries in the Mediterranean geography. Opium that was one of the important commodities in the 19th century is a juice of opium poppy. Opium poppy is a multi-dimensional crop. In this context, it is in the group of oil crop, forage crop, cash crop, and medicinal and aromatic plants. Since it is medicinal and aromatic plants, it is demanded by pharmaceutical industry. However, opium is considered as one of the reasons of drug addiction at the same time. From this aspect, opium poppy is both remedy and poison for humanity. In other words, it contains two contradictions within itself such as both therapeutical drug and narcotic drug at the same time. This study analyses the social, political, and economic dynamics of opium in Eastern Thrace within the context of the opium policy of Turkey and opium issue at an international level in the 20th century. In fact, in pursuit of the Balkan Wars of 1912-1913, the loss of Dedeağaç Port and the Western Thrace hinterlands of Edirne directed the region to İstanbul market. As it is in the example of opium, this situation caused the economic competition of Eastern Thrace with Anatolian provinces. This study analyses the production of poppy seed and opium juice in Edirne, Kırklareli, Tekirdağ, İstanbul (European side) and Çanakkale (European side) between 1927 and 1933. The opium juice produced in Eastern Thrace supplied the demands of raw material of the pharmaceutical industries in İstanbul. However, the data that take part in literature as to opium poppy farming in Thrace is very limited and dispersed. This study observes the local press of the region, the reports of Turkish Statistical Institute, the Official Gazette, proceedings of the parliaments, and the public records of the Presidency of the Republic of Turkey as primary sources and the secondary literature. Thus, the reasons for the encouragement of opium cultivation in Eastern Thrace, opium poppy farming, the production of opium, and marketing mechanisms in the period concerned. In this context, it provides a new perspective considering the geographical position of Thrace.
21. Yüzyıl Türkiye'sinde Tarım ve Kooperatifler, 2021
Yüzüncü Yıl Üniversitesi Sosyal Bilimler EnstitüsüDergisi, 2021
This study deals with the organization process of the Free Republican Party (the FRP) in Kırklare... more This study deals with the organization process of the Free Republican Party (the FRP) in Kırklareli and the political success of the party in the Municipal Elections of 1930. In addition to daily social life in rural areas, it analyses how the economic and social dynamics were influential on the political preferences of people at the beginning of the 1930s. Thus, it contributes to the literature about the political organization of the FRP in Edirne and the relations between the government and the opposition party at the local level. It aims to prove that the Single Party Rule of Turkey liquidated the FRP that had liberal views and the liberals from the political arena and legitimate the statist policies and the single-party government specific to Kırklareli. In this context, it claims the Single Party Rule tested the political support of people using the local election of 1930. However, it seems there was a lack of bureaucratic inspection, economic frustration, and the war threat of Bulgaria before the Municipal Elections of 1930. Since the topography of Kırklareli is highland in contrast to other provinces of Thrace, and there were more difficult living conditions, it seems that the FRP could get voter base more easily and won a landslide victory in the rural parts of Kırklareli in the period of the Great Depression of 1929. In other words, it specifies that the political success of the FRP in Kırklareli depends on the social, economic, political, and geographic conditions.
Ankara Üniversitesi Türk İnkılâp Tarihi Enstitüsü Atatürk Yolu Dergisi, 2021
Uluslararası ölçekte I. Sanayi Devrimi, I. Dünya Savaşı ve Yeşil Devrim keten üretimini ve ticare... more Uluslararası ölçekte I. Sanayi Devrimi, I. Dünya Savaşı ve Yeşil Devrim keten üretimini ve ticaretini ciddi oranda sekteye uğratmış ve pamuğu ön plana çıkarmıştır. 19. ve 20. Yüzyılları kapsayan bu süre zarfında bu çalışma özellikle 20. yy. başından günümüze kadar Türkiye'de ketenin toplumsal ve iktisadi tarihini ele almaktadır. İlk olarak, keten zirai ve biyolojik özellikleri sayesinde geleneksel üretim ilişkileri ve üretim tarzlarını geçmişten bugüne sürdürmektedir. Bu yüzden keten gelenekselliği ve durağanlığı sembolize etmektedir. Bu bağlamda keten Türkiye'de Tek Parti dönemi (1923-1950)'nin geleneksel tarım ürünlerinden biridir. Buna karşın, 1950'lerden sonra Yeşil Devrimin teşvik ettiği tarımsal girdiler ve 1980 sonrası neoliberal politikalar ile keten üretiminin azalış eğilimi gösterdiği görülmektedir. Ancak, Son yıllarda ketene artan ilgi ise daha çok keten dokumalarının coğrafi işaretleri yoluyla gerçekleştirilmiştir. Bu durum aslında keten üretimine artan bir ilgiden ziyade tüketim ekonomisi kapsamında keten bezine olan talepten kaynaklanmaktadır. Ayrıca, bu durum bir ölçüde hem küreselleşmenin yerelleşme boyutunu ön plana çıkartarak hem de modern Türkiye'de kırsal kesime ve organik tarıma yönelik ilginin arttığı son yıllarda geleneksel olanın yeniden hatırlanması yoluyla gerçekleşmiştir. Tüm bunlara ek olarak, bu çalışma keten ekim alanlarının Türkiye'deki dağılışları ve bunların yıllara göre değişimlerinin nedenlerini de açıklamaktadır. Bu bağlamda ketenin diğer ürünlerle olan ekonomik rekabeti, sosyo-ekonomik koşullar, fiyatlar ve piyasalar üzerinde durulmaktadır.
Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi, 2021
This academic study analyses the agriculture of Ağrı Province in the period between 1950 and 1980... more This academic study analyses the agriculture of Ağrı Province in the period between 1950 and 1980 which is called as "Green Revolution" in Turkish Agriculture and experienced important social and economic transformation. Furthermore, this study explains the influence of the geographical conditions of Ağrı Province on animal production and plant production that were realized in the rural areas under the social and economic living conditions. Furthermore, this article also explains the agricultural mechanization, yield increase, crop diversity and market oriented agricultural production process in the rural areas of Ağrı. In addition to all of these, this study compares the plant production and animal production statistics of Ağrı and those of Turkey with each other to be able to reveal the socioeconomic transformation of rural areas in Ağrı more clearly. Thus, it searches for an answer that to which extent the agricultural structures and the dynamics of change in daily social life of Ağrı indicate transformation or indicate to which extent stability in traditional social structure. However, when the cultivable lands of Ağrı and the transportation facilities of Ağrı with Erzurum are considered, this study emphasizes that Ağrı has high agricultural potential for market oriented agricultural production. However, as a result this study tries to explain the geography, the demographic structure, and the transformation in agricultural activities of Ağrı from the perspective of different disciplines such as geography, economy, agriculture, sociology, and history.
Belgi, 2021
Cannabis is in the groups of fiber plants, cash crops and medicinal-aromatic plants. Kastamonu is... more Cannabis is in the groups of fiber plants, cash crops and medicinal-aromatic plants. Kastamonu is the province where there had been the highest levels of cannabis production in the first years of the Republic of Turkey. The geographical conditions of Kastamonu are quite suitable for cannabis production. However, from the cultivation of cannabis to the harvest, and processing of cannabis, there had been quite primarily modes of production until 1950. Due to the primary and traditional characteristics of the agriculture in Kastamonu, cannabis production capacity was at low level. Cannabis was an agricultural product that had been produced by small sized family business through the common labor of household. However, the crop could not be more than traditional village art and having been weaved in hand loom. Thus, cannabis lacked a value-added production. The marketplaces of the cannabis produced in Kastamonu are Kastamonu, Germeç, and Taşköprü. The hemp fiber of Kastamonu was very qualified. Thus, Taşköprü Cannabis Industry was founded in 1946. Furthermore, it was thought that there would not be the problems of raw material, energy, and transportation in the foundation of the plant. However, since there had been an insufficient capital of the local people and transportation problems, the plant worked under the capacity. This situation prevented the production and the processing of cannabis by means of modern techniques. Furthermore, although Taşköprü Cannabis Industry was accepted as an important enterprise within the scope of statism to produce hemp products, it could not be long lived. Furthermore, this study reflects the political, economic, and social structure of Turkey specific to the cannabis farming, and the industrialization process of cannabis in Kastamonu province. In other words, it examines the rural areas, the society, and the industrialization dynamics of Turkey in the 1930s. This study also deals with the cannabis production and the industrialization in Kastamonu with regards to international relations. In this context, it elaborates on the negative influence of the First Industrial Revolution and the First World War in cannabis production. Consequently, Kastamonu cannabis could not be a market-oriented commodity in national and international markets. This crop was limited to the local markets of Kastamonu.
Çağdaş Türkiye Tarihi Araştırmaları Dergisi, 2021
Araştırma Makalesi /Research Article * Bu makalede Etik Kurul Onayı gerektiren bir çalışma bulunm... more Araştırma Makalesi /Research Article * Bu makalede Etik Kurul Onayı gerektiren bir çalışma bulunmamaktadır. There is no study that would require the approval of the Ethical Committee in this article.
Atatürk Ansiklopedisi, 2021
Atatürk Ansiklopedisi sitesinden 1899 yılında Sivas'ta Cami-i Kebir Mahallesi'nde doğmuştur. Asıl... more Atatürk Ansiklopedisi sitesinden 1899 yılında Sivas'ta Cami-i Kebir Mahallesi'nde doğmuştur. Asıl ismi Muzaffereddin Mazhar olan Muzaffer Sarısözen'in, babası Şeyh Hüseyin Hüsnü Efendi ve annesi Zeliha Hanım'dır. Sarısözen, Sivas'ın idari, toplumsal, dini, kültürel ve iktisadi yaşamında iz bırakan şehrin eski ayan ailelerinden Sarıhatipzâdeler (Saçlı Efendiler)'dendir. Aile, Horasan'dan, önce Sivas'ın Çelebiler (Çelebideresi) Köyü'ne ardından da Sivas'a yerleşmiştir. Yüksek bir tarih, bilim ve kültür şuuruna sahip bir ailede doğan Muzaffer Sarısözen, küçük yaşlarından beri Klasik Türk Musikisi ve Halk Musikisi ile yetiştiğinden ilk müzik kültürünü ve terbiyesini de ailesinden almıştır. Nitekim ut, keman, tambur ve bağlama gibi değişik enstrümanları da yaşadığı konakta tanımış ve nota eğitimi de alarak ilk eserlerini bağlama ve utla icra etmiştir.
İzmir Araştırmaları Dergisi, 2016
Anadolu İşletme ve İktisat Dergisi, 2019
Anadolu İktisat ve İşletme Dergisi yılda iki kez yayınlanan hakemli bir dergidir. Dergide yer ala... more Anadolu İktisat ve İşletme Dergisi yılda iki kez yayınlanan hakemli bir dergidir. Dergide yer alan yazılar dergi editörünün izni olmadan kısmen ya da tamamen çoğaltılamaz, yayınlanamaz. Dergide yer alan yazıların sorumluluğu yazar/yazarlarına aittir.
Gender, Virtual Communications and Legacies of Empires: Eighth Symposium of the ICTMD Study Group on Music and Dance in Southeastern Europe, 2024
ICTMD STUDY GROUP ON MUSIC AND DANCE IN SOUTHEASTERN EUROPE: 2022 Contents Contents 3 The reflect... more ICTMD STUDY GROUP ON MUSIC AND DANCE IN SOUTHEASTERN EUROPE: 2022 Contents Contents 3 The reflections of socioeconomic conditions in the end of the 19 th century on Western Anatolian music and dance: The example of Kerimoğlu Zeybek Kerimoğlu Zeybek is related to the life story of Eyüp who lived in the last quarters of the 19 th century. There is heroism, love, and rebellions in its themes. However, Kerimoğlu Folk Dance was firstly staged in 1985 with the contribution of Mehmet Ali Eren who was a history teacher of Muğla Industrial Vocational High School. Mehmet Ali Eren took as reference the dance performance of Ali Kara and Lütfi Nalbantoğlu. Mehmet Ali Eren tried to form a repertory, a standard and principles of the dance. Then this dance was staged in Muğla Turgut Reis High School with the support of the vice-principal Osman Şahin. Kerimoğlu Zeybek was staged in Folk Dance Competitions among schools in 1988. In the staging of Kerimoğlu Zeybek in schools, Muğla Public Education Center played an important role. The success in the Folk Dance Competitions among schools served the national cultural values and sustained local folk dance.
XIX. Türk Tarih Kongresi, 2024
Türkiye İktisat Kongresi Bildiriler Kitabı, 2024
Osmaniye ve Çevresinin İşgalden Kurtuluşunun 100. Yılı Uluslararası Sempozyumu, 2023
TBMM'nin Açılışının 100. Yılı: Osmanlı'dan Cumhuriyet'e Türkiye'de Demokrasi Uluslararası Sempozyumu, 2021
Sakarya Meydan Muharebesinin 100 Yılı 1921 Yılının Askeri ve Siyasi Gelişmeleri Uluslararası Sempozyumu, 2022
Tarihten Bugüne Kapılar Açan Şehir: Ahlat Uluslararası Sempozyumu, 2022
Türkiye'de Tarım Politikaları ve Ülke Ekonomisine Katkıları Uluslararası Sempozyumu, 2018
Uluslararası Küçük Menderes Araştırmaları ve Tire Tarihi Sempozyumu, 2018
VIII Uluslararası Afyonkarahisar Araştırmaları Sempozyum Bildiri Kitabı, 2018
Anavatana Katılışının 80. Yılında Hatay Uluslararası Sempozyumu, 2020
Cumhuriyet Devrinin Bir Serhat Vilayeti Hakkari Uluslararası Sempozyumu Bildiri Kitabıı , 2020
Tarih Kritik Dergisi, 2021
Edirne Konferansları-II, 2024
Her Yönüyle Lalapaşa Meriç ve Süloğlu, 2024
Antalya Kitabı: Antalya'da Türk Tarihi ve Medeniyeti, 2024
100. Yılında Cumhuriyet Cumhuriyet Erdemdir, 2023
Her Yönüyle Uzunköprü, 2023
Osmaniye Araştırmaları III, 2023
Uşak'ın Yunan İşgalinden Kurtuluşunun 100. Yılı Hatırası, 2023
Yayınevinin yazılı izni olmaksızın, kitabın tümünün veya bir kısmının elektronik, mekanik ya da f... more Yayınevinin yazılı izni olmaksızın, kitabın tümünün veya bir kısmının elektronik, mekanik ya da fotokopi yoluyla basımı, yayımı, çoğaltımı ve dağıtımı yapılamaz. Nobel Yayın Grubu, 1984 yılından itibaren ulusal ve 2011 yılından itibaren ise uluslararası düzeyde düzenli olarak faaliyet yürütmekte ve yayınladığı kitaplar, ulusal ve uluslararası düzeydeki yükseköğretim kurumları kataloglarında yer almaktadır.
Mehmet Genç Anısına Osmanlı İktisat Tarihi Çalışmaları - I, 2023
Iğdır Araştırmaları II, 2023
Tüm hakları yazarına aittir. Yazarın izni alınmadan kitabın tümünün veya bir kısmının elektronik,... more Tüm hakları yazarına aittir. Yazarın izni alınmadan kitabın tümünün veya bir kısmının elektronik, mekanik ya da fotokopi yoluyla basımı, çoğaltılması yapılamaz. Yalnızca kaynak gösterilerek kullanılabilir.
100. Yılında Büyük Taarruz ve Başkomutan Meydan Muharebesi, 2023
Europe and the Orient: Past Encounters, Heritage, Present-Day Interactions, 2022
Edirne'nin Ardı da Bayler, 2022
Çukurova Tarihi Araştırmaları 1, 2022
Trakya Üniversitesi'nin 40. Yılında Armağan, 2022
Uluslararası bilimsel değerleri benimseyen, analitik düşünen, özgüveni yüksek, girişimci bireyler... more Uluslararası bilimsel değerleri benimseyen, analitik düşünen, özgüveni yüksek, girişimci bireyler yetiştirmeyi amaç edinmiş, bilimsel araştırmalar ve ürettiği hizmetlerle gerek Edirne'ye gerekse Balkanlar'a toplumsal fayda sağlayan Trakya Üniversitesi, 2022 yılında 40. kuruluş yılını kutluyor. 40 yıllık bu çınarın gerek amaçları gerekse sağladığı faydaların bundan sonra da devam edeceği aşikâr. Üniversitemizin 40. yılını geride bıraktığımız bugünlerde, Rektörümüz Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu'nun isteği üzerine Trakya Üniversitesi'nin 40. Yılına Armağan adıyla hazırlamış olduğumuz kitabı sizlere takdim etmekten büyük bir heyecan ve kıvanç duyuyoruz.
KARESİ’DEN BALIKESİR’E (Şehrin Siyasi ve Sosyoekonomik Tarihinden Kesitler), 2021
Doğu Karadeniz'de Toplum ve Kültür II, 2022
Edirne'nin Ardı Da Bayler, 2021