kuş - Vikisözlük (original) (raw)

Ayrıca bakınız: kus

IPA(anahtar): [ˈkuʃ]

Heceleme: kuş

Osmanlı Türkçesi قوش‎, Eski Türkçe _𐰴𐰆𐰽_‎ (qus¹).

kuş (belirtme hâli kuşu, çoğulu kuşlar)

Vikipedi

Vikipedi

Kuş: Sığırcık

  1. (kuşlar, omurgalılar, yiyecekler) yumurtlayan omurgalılardan, akciğerli, sıcakkanlı, vücudu tüylerle örtülü, gagalı, iki ayaklı, iki kanatlı uçucu hayvanların ortak adı
    Çalıların üstünude kuşlar cıvıldayarak uçuşuyordu. - Ö. Seyfettin
  2. elbiselerde kol altına eklenen üçgen şeklindeki kumaş parçası
  3. yaşlanan atların sağrısında tüyü dökülen yer
  4. (askeriye) acemi er

ağzıyla kuş tutmak, alıcı kuş, bir taşla iki kuş vurmak, dağ incir kuşu, dalgıç kuşu, dalıcı kuş, deve kuşu, dövüşken kuş, ebabil kuşu, fırtına kuşu, fosil kuş, guguk kuşu, göçmen kuş, günümüz kuşları, hamsi kuşu, incir kuşu, izah kuşu, kıyı kuşu, koşucu kuş, kuş bakışı, kuş beyinli, kuş bilimci, kuş bilimi, kuş cinsi, kuş çarpması, kuş evi, kuş kafesi, kuş kafesi gibi, kuş kanadı, kuş kebabı, kuş köşkü, kuş kursağı, kuş sarayı, kuş sütü, kuş sütüyle beslemek, kuş türü, kuş tüyü, kuş uçurmamak, kuş üzümü, kuş yemi, kuş yuvası, kuşa benzetmek, kuşa çevirmek, kuş üvezi, muhabbet kuşu, saka kuşu, sekreter kuşu, sinek kuşu, su incir kuşu, su kuşu, ötücü kuş, su kuşu, tavus kuşu, tüp burunlu kuş, uçucu kuş, yağmur kuşu, yaban kuşu, yırtıcı kuş

kuşça, kuşçu, kuşçuk, kuşken, kuşkonmaz, kuşla, kuşlu, kuşluk, kuşsa, kuşsuz

omurgalılar

Osmanlı Türkçesi قوش‎ sözcüğünden

kuş

  1. (omurgalılar, yiyecekler) kuş

kuş

  1. (fizyoloji) osuruk