Nomofobi ile Fiziksel Sağlık Sorunları arasında Bir İlişki var mıdır? (original) (raw)

Öz Düzenlemenin Nomofobi Üzerindeki Etkisi

Akademik İzdüşüm Dergisi, 2020

Akıllı telefonların hayatlarımızda belirgin bir yere sahip olması ile birlikte birçok faaliyet eskiye nazaran oldukça kolaylaşmış durumdadır. Bilgiye erişim, iletişim, eğlence gibi unsurlara her an erişebilmek oldukça cazip gibi dursa da zaman içerisinde bu teknolojinin olumsuz yönleri de gün yüzüne çıkmaya başlamıştır. Bu teknolojilerin bilinen en önemli psikolojik zararı mobil telefon yoksunluğu korkusudur (nomofobi). Bu çalışmada bireylerin öz düzenleme seviyelerinin nomofobi üzerindeki etkisinin ortaya konulması amaçlanmıştır. Bu amaç doğrultusunda Muş ilindeki telekomünikasyon şirketleri çalışanları ile nicel bir araştırma gerçekleştirilmiştir. Anket tekniği ile toplanan veriler en küçük kısmi kareler (partial least squares-PLS) yapısal eşitlik modellemesi yöntemiyle analiz edilmiştir. Yapılan analizler sonucunda öz düzenlemenin nomofobinin alt boyutları olan bilgiye erişememe, bağlılığı kaybetme, iletişim kuramama ve kolaylıktan vazgeçme üzerinde negatif yönlü ve anlamlı bir etkiye sahip olduğu görülmüştür. Araştırma, nomofobiyi işletme literatürü açısından incelemesi ve öz düzenlemenin etkisine odaklanması yönleriyle özgün bir çalışmadır. Bu nedenle araştırma bulgularının ilgili literatüre katkı sunması beklenmektedir.

Üniversite Öğrencilerinin Nomofobi ve Akıllı Telefon Bağımlılığının Bağlanma Stilleri ile Algılanan Sosyal Destek Arasındaki İlişkinin İncelenmesi

Bu çalışma, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde çeşitli bölümlerde eğitim gören üniversite öğrencilerinin akıllı telefon bağımlılığı ve nomofobi gibi sorunlarla ilişkilendirdikleri bağlanma stilleri ile algıladıkları sosyal destek arasındaki ilişkiyi araştırmayı amaçlamaktadır. Toplamda 500 katılımcının yer aldığı çalışmada, 298'i kadın ve 202'si erkek öğrenciden oluşmaktadır. Toplanan veriler istatistiksel analizlerle değerlendirilmiştir. sorunların kökenlerini anlamak ve bu sorunlarla başa çıkma stratejilerini geliştirmektir. Veri toplama araçları arasında Akıllı Telefon Bağımlılığı Ölçeği-Kısa Form, Üç Boyutlu Bağlanma Stilleri Ölçeği, Çok Boyutlu Algılanan Sosyal Destek Ölçeği ve kişisel bilgi formu bulunmaktadır. Elde edilen veriler t-testi, ANOVA, Pearson korelasyon ve regresyon teknikleri kullanılarak analiz edilmiştir. Araştırma sonuçlarına göre, kaygılı/kararsız bağlanma düzeyi yüksek olan bireylerde akıllı telefon bağımlılığı düzeyi artmaktadır. Ayrıca, algılanan sosyal destek düzeyi düşük olan bireylerde akıllı telefon bağımlılığı düzeyinin yüksek olduğu tespit edilmiştir. Kaygılı veya kararsız bağlanma düzeyi yüksek ve algılanan sosyal destek düzeyi düşük olan bireylerde ise akıllı telefon bağımlılığı düzeyi daha yüksek düzeydedir. Bu bulgular, mevcut literatür ışığında değerlendirilmiş ve gelecekte yapılacak araştırmalar için öneriler sunulmuştur.

Nomofobi ve COVID-19 pandemisi

Sürekli tıp eğitimi dergisi, 2022

Öz COVID-19 pandemi süreci birçok kalıcı ve geçici davranışsal değişikliklerine sebep olduğu gibi birçok yeni kavramı da beraberinde getirmiştir. Pandemi döneminde bağımlılık düzeyleri de bu davranış değişikliklerinden farklı şekilde etkilenmeler göstermiş olup, teknoloji bağımlılığının artmış ihtiyaçlara bağlı olarak beklentilerin üstünde arttığı gözlenmiştir. Yazımızda yeni bir kavram olan nomofobinin COVID-19 süreciyle ilişkisine yer verdik.

Üniversite Öğrencilerinde Nomofobi Yaygınlığı ve Nomofobi ile Sosyal Fobi Arasındaki İlişki: Bingöl Üniversitesi Örneklemi

ADDICTA: THE TURKISH JOURNAL ON ADDICTIONS, 2019

Teknoloji kullanımı tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de artış göstermektedir. Bu olgu, özellikle mobil telefonlarda İnternet kullanımının ve erişilebilirliğinin yaygınlaşmasıyla birlikte daha belirgin bir hal almıştır. Bu çalışmanın amacı, üniversite öğrencilerinde nomofobi (No Mobile Phone Phobia-Mobil Telefon Yoksunluğu Korkusu) yaygınlığı ile nomofobi ve sosyal fobinin ilişkisini incelemektir. Araştırma kapsamında Bingöl Üniversitesi Sosyal Hizmet Bölümünde öğrenim gören 307 öğrenciye ulaşılmıştır. Veri toplamak amacıyla Nomofobi Ölçeği ve Liebowitz Sosyal Fobi Ölçeği ile birlikte yaş, sınıf ve cinsiyete ilişkin soruları içeren demografik bilgi formu kullanılmıştır. Araştırma sonucunda, araştırmaya katılanların %41’inin nomofobik olduğu ve nomofobi ile sosyal fobi arasında düşük düzeyde pozitif yönlü bir ilişki bulunduğu bulguları elde edilmiştir. Nomofobinin üniversite öğrencileri arasında hızla yayılan bir sorun haline geldiğini gösteren bu bulgulara istinaden nomofobi ile sosyal fobiye etki eden faktörlere ilişkin koruyucu önleyici çalışmaların yapılması gerektiği öngörülmektedir.

Erkek Üniversite Öğrencilerinde Nomofobi Düzeyi ve Etkileyen Faktörler

JOURNAL OF DEPENDENCE, 2021

Objective: The aim of this study is to examine the level of nomophobia and factors affecting nomophobia in male university students. Method: This cross-sectional study was applied to 241 male university participants. In the study, data were collected through online questionnaire. The questionnaire form consists of questions about sociodemographic characteristics and the Nomophobia Scale (NMP-Q). Results: 21.2% of the participants are in a health-related section, 42.3% are in a numerical section, and 36.5% are in a verbal section. All of the participants are nomophobic and 28.6% are mild, 57.3% are moderate and 14.1% are severe nomophobic. 20.3% of them use their smartphones for more than 5 hours and as the time spent on the phone increases, their nomophobia levels also increase. As the grade average increases, the level of nomophobia also decreases. Using phones for an average of more than 5 hours a day, having less than 4 books completed out of class per month, having an academic grade point average below 3.00, using Youtube, Facebook, Twitter, and carrying a charger or powerbank along with the nomophobia score are determined as variables. Conclusion: When smart phones used to facilitate daily life are not used correctly, it causes various negative situations such as nomophobia. Besides the benefits of these devices, care should be taken against the risks they contain. Keywords: Nomophobia, social media, addiction, student ÖZ Amaç: Bu çalışmanın amacı erkek üniversite öğrencilerinde nomofobi düzeyi ve nomofobiyi etkileyen faktörlerin incelenmesidir. Yöntem: Bu kesitsel çalışma, 241 erkek üniversite öğrencisine uygulanmıştır. Çalışma online anket yoluyla veri toplanmıştır. Anket formu sosyodemografik özelliklere yönelik sorular ve Nomofobi Ölçeği'nden (NMP-Q) oluşmaktadır. Bulgular: Araştırmaya katılanların %21,2'si sağlıkla ilgili,%42,3'ü sayısal,%36,5'i de sözel bir bölümde okumaktadır. Katılımcıların tamamı nomofobik olup %28,6'sı hafif, %57,3'ü orta, %14,1'i ise ağır nomofobiktir. %20,3'ü akıllı telefonlarını 5 saatin üzerinde kullanmakta ve telefonla geçirilen süre arttıkça nomofobi düzeyleri de artmaktadır. Not ortalaması arttıkça nomofobi düzeyi de azalmaktadır. Çok değişkenli analizde günde ortalama 5 saatin üzerinde telefon kullanılması, ayda ders dışı bitirilen kitap sayısının 4'ün altında olması, akademik not ortalamasının 3,00'ın altında olması, Youtube, Facebook, Twitter kullanılması ve yanında şarj aleti veya powerbank taşınması nomofobi puanını arttıran değişkenler olarak tespit edildi. Sonuç: Günlük hayatı kolaylaştırma amacıyla kullanılan akıllı telefonlar doğru kullanılmadığında nomofobi gibi çeşitli olumsuz durumlara neden olmaktadır. Bu cihazların sağladığı faydaların yanında içerdiği risklere karşı dikkatli olunmalıdır.

Genişletilmiş Benlik Kuramı Bağlamında Nomofobi

2020

Mevcut arastirmanin amaci alan yazinda oldukca yeni bir kavram olan nomofobinin “genisletilmis benlik kurami” acisindan ele alinmasidir. Calismanin amaci dogrultusunda konu hakkinda alan yazin taramasi yapilmistir. Alan yazin taramasi “genisletilmis benlik kurami”, “Belk”, “nomofobi” kavramlari kullanilarak gerceklestirilmistir. Bu kapsamda once nomofobi kavrami ve akilli telefon bagimliligina yonelik kuramsal bilgilere yer verilmistir. Daha sonra genisletilmis benlik kurami acisindan nomofobi tanimlanmaya calisilmistir. Elde edilen alan taramasi gozden gecirildiginde nomofobinin, akilli telefon teknolojisiyle insan hayatina girmis ozgul fobi turleri arasinda yer alan ve akilli telefonsuz kalma korkusu olarak adlandirilan bir bozukluk olarak tanimlandigi gorulmektedir. Ayrica nomofobinin tanilanmasinda ozgul fobi ve akilli telefon bagimliligi tani olcutleri kullanilmaktadir. Genisletilmis Benlik Kurami bireyin sahip oldugu nesneleri bir sure sonra kendisinin/bedeninin bir parcasiymi...

Üniversite Öğrencilerinde Nomofobi ve Sosyal Anksiyete Düzeylerinin Karşılaştırılması

Acibadem Universitesi Saglik Bilimleri Dergisi, 2020

Bu çalışmanın amacı, üniversite öğrencilerinin nomofobi ve sosyal anksiyete düzeylerini belirlemek ve karşılaştırmaktır. Yöntem: Tanımlayıcı ve ilişki arayıcı tipte olan araştırma Nisan-Haziran 2017 tarihleri arasında, Atatürk Üniversitesi'nde gerçekleştirildi. Akıllı telefon kullanan ve çalışmaya katılmayı kabul eden 703 üniversite öğrencisi çalışmaya dahil edildi. Verilerin toplanmasında Kişisel Bilgi Formu, Nomofobi Ölçeği ve Liebowitz Sosyal Anksiyete Ölçeği kullanıldı. Araştırmaya başlamadan önce, etik onay ve araştırmanın yapılacağı birimlerden yazılı izin aldı. Veriler araştırmacı tarafından belirlenen sınıflarda herhangi bir ders saati bitiminde öğrenciler ile yüz yüze görüşme tekniği kullanılarak toplandı. Veriler SPSS 20.0 paket programı kullanılarak analiz edildi. Bulgular: Çalışmaya katılan öğrencilerin %78,38'i kadın, %21,62'si erkek, %54,62'si 1. sınıf öğrencisidir. Öğrencilerin %31,86'sı 5 yıl ve üzeri akıllı cep telefonu kullandığını, %8,25'i son bir yıldır akıllı telefon kullandığını bildirmiştir. Öğrencilerin genel ağırlıklı not ortalamalarının 2,57±0,68 olduğu, Nomofobi Ölçeğinden 75,28±25,38 puan, Liebowitz Sosyal Anksiyete Ölçeğinin sosyal fobik korku alt ölçeğinden 50,68±12,67 puan ve sosyal fobik kaçınma alt ölçeğinden 50,00±13,89 puan aldıkları belirlendi. Nomofobi ölçeği ile Sosyal Anksiyete ölçeğinin toplam puanları arasında istatistiksel olarak anlamlı pozitif yönde güçlü bir ilişki saptandı (r=0,195, p<0,05; r=0,193, p<0,05). Sonuç: Elde edilen bulgulara göre öğrencilerin nomofobi düzeylerinin ortalamanın üzerinde olduğu saptandı. Genç nüfusun mobil cihaz kullanma oranının yüksekliği düşünüldüğünde, yeni bir tehlike ile karşı karşıya olunduğu söylenebilir.

İlahiyat Fakültesi Öğrencilerinin Nomofobi Düzeylerinin Çeşitli Faktörler Açısından İncelenmesi

OPUS Uluslararası Toplum Araştırmaları Dergisi, 2018

Bu araştırmada, akıllı telefonlardan yoksun kalma korkusu olarak bilinen nomofobi kavramının İlahiyat Fakültesi öğrencileri arasındaki yaygınlığının incelenmesi amaçlanmıştır. Bu amaç doğrultusunda nicel ve nitel veriler nicel verileri elde etmek için araştırmanın alt amaçları; i) Öğrencilerin nomofobi düzeyleri nedir? ii) Öğrencilerin nomofobi ölçeğinin alt boyutlarına ilişkin ortalamaları nasıldır? iii) Öğrencilerin nomofobi düzeyleri cinsiyete göre anlamlı bir farklılık göstermekte midir? Araştırmada, analiz tekniği olarak hem nicel hem nitel boyutları içeren karma yöntem kullanılmıştır. Araştırma, Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğrencilerinin gönüllü katılımı ile gerçekleştirilmiştir. Araştırmanın verileri, Yıldırım ve Correia (2015) tarafından geliştirilen ve Yıldırım, Şumuer, Adnan ve Yıldırım (2016) tarafından Türkçeye uyarlanmış Nomofobi ölçeği(NMP-Q), demografik bilgi formu ve nitel yarı yapılandırılmış görüşme formu aracılığıyla toplanmıştır. Araştırmanın nicel boyutunda 276 öğrenciye ulaşılmıştır. Katılımcıların 172'si kadın (%62,3), 104'ü erkektir (%37,7). Araştırmanın nitel boyutu için, nicel boyuta katılan öğrencilerden 20'si rastsal olarak seçilmiş ve görüşmeler yapılmıştır. Toplanan nitel veriler betimsel istatistikler ile, nicel veriler ise bağımsız örneklem t-testi, tek yönlü varyans analizi(ANOVA) ile analiz edilmiştir.

Sosyal Ağ Kullanicilari Arasinda Nomofobi̇ Yayginliğinin Çeşi̇tli̇ Faktörler Açisindan İncelenmesi̇

Eğitim Teknolojisi Kuram ve Uygulama, 2017

Bu çalışmada, mobil telefonundan yoksun kalma korkusu olarak bilinen nomofobinin sosyal ağ kullanıcıları arasındaki yaygınlığının çeşitli faktörler açısından incelenmesi amaçlanmıştır. Nedensel karşılaştırma modeli ile betimlenen çalışmanın çalışma grubu, günlük ortalama 5200 aktif kullanıcısı olan çevrimiçi bir sosyal ağ uygulaması aracılığıyla ulaşılan 1151 sosyal ağ kullanıcısından oluşmaktadır. Çalışmada Yıldırım ve Correia (2015) tarafından geliştirilen ve Yıldırım, Şumuer, Adnan ve Yıldırım (2016) tarafından Türkçeye uyarlanmış Nomofobi ölçeği(NMP-Q) ve demografik bilgi formu aracılığıyla toplanan veriler, betimsel istatistikler, bağımsız örneklem t-testi ve tek yönlü varyans analizi(ANOVA) teknikleri ile analiz edilmiştir. Elde edilen bulgulara göre sosyal ağ kullanıcılarının nomofobi düzeylerinin nomofobi ölçeğinden alınan puana göre ortalamanın üzerinde olduğu tespit edilmiştir. Kullanıcıların eğitim durumu ve akıllı telefon kullanma süresi değişkenlerine göre anlamlı bir fark bulunmamış, nomofobi düzeyinin akıllı telefonu kontrol sıklığı, mobil internet kullanma süresi ve günlük mobil internet kullanma süresi değişkenlerine göre anlamlı farklılık taşıdığı görülmüştür. Sonuç olarak, sosyal ağ kullanıcılarının nomofobi düzeyinin, akıllı telefonu kontrol etme sıklığı, mobil internet kullanma süresi ve günlük mobil internet kullanma süresi arttıkça arttığı gözlenmiştir.