Semîn el-Halebî'nin ed-Durru'l-Masûn Adlı Eserinde Mefʻûlün Lehe Dair Tartışmalar (original) (raw)
Related papers
Semîn el-Halebî’nin ed-Dürrü’l-Masûn fî ʻUlûmi’l-Kitâbi’l-Meknûn İsimli Eserinde Züheyr b. Ebî Sülmâ’nın Muallakasından Yapılan İstişhadlar Üzerine Bir İnceleme, 2024
Unequal circumstances and unfair living conditions make people leave their hometowns and move to developed ones with the hope of having a better future and reaching higher living standards. However, those who flee to other countries are not welcomed and even maltreated in some parts of the world. Especially in racist countries, immigrants suffer from different sorts of violence and even lose their lives out of racial hatred. In The White Family, Maggie Gee depicts the misery that foreign people face in England. Those who carry pure English blood disdain non-natives, especially black people, and they cannot endure their existence in their country, which leads some of the dark racist ones to insult or harass the immigrants. The author, inspired by a real-life event, conveys a family that despises the immigrants and the family's hardships due to their racist manners, which results in a separation of the members.
Fuzûlî’nin Leylâ vü Mecnûn Mesnevisinin Dibacesi Hakkında Bazı Mülahazalar
Leylâ vü Mecnûn mesnevisiyle ilgili çalışmalarda, Fuzuli'nin bu eseri "Mecnun'un mecazi aşktan ilahi aşka geçişi" düşüncesini ispatlamak amacıyla yazdığı söylenmekte ve bu iddia "Leyla'dan Mevla'ya ulaşmak" şeklinde ifade edilmektedir. Oysa eserin dibace ve hikâye kısımları birlikte değerlendirildiğinde, bu eserin "ilahi aşkı arayan insanın macerası"nı ele aldığı, aslında Mecnun'un Leyla'ya layık olmak için bir tür olgunlaşma sürecinden geçtiği görülür. Nitekim Fuzuli eserinin dibace kısmında, hikâyedeki unsurların birer sembol olarak kullanıldığını, hikâye anlatmanın bir bahane olduğunu, aslında mecaz yoluyla ilahi aşkın sırları ile gizli hakikatlerini anlatmak istediğini söylemekte ve eserinde kullanacağı sembollerin gerçekte neye tekabül ettiklerini belirtmektedir.
Leylâ vü Mecnûn mesnevisiyle ilgili çalışmalarda, Fuzuli'nin bu eseri "Mecnun'un mecazi aşktan ilahi aşka geçişi" düşüncesini ispatlamak amacıyla yazdığı söylenmekte ve bu iddia "Leyla'dan Mevla'ya ulaşmak" şeklinde ifade edilmektedir. Oysa eserin dibace ve hikâye kısımları birlikte değerlendirildiğinde, bu eserin "ilahi aşkı arayan insanın macerası"nı ele aldığı, aslında Mecnun'un Leyla'ya layık olmak için bir tür olgunlaşma sürecinden geçtiği görülür. Nitekim Fuzuli eserinin dibace kısmında, hikâyedeki unsurların birer sembol olarak kullanıldığını, hikâye anlatmanın bir bahane olduğunu, aslında mecaz yoluyla ilahi aşkın sırları ile gizli hakikatlerini anlatmak istediğini söylemekte ve eserinde kullanacağı sembollerin gerçekte neye tekabül ettiklerini belirtmektedir.
Mübârekşah el-Buhârî’nin Şerhu Hikmeti’l-‘ayn’ında Varlık ve Mahiyetle İlgili Tartışmalar
İ s l â m İ l i m v e D ü ş ü n c e Ta r i h i n d e Ş E R H GELENEĞI, 2020
Bu eserin tüm yayın hakları Endülüs Yayınları'na aittir. Eleştirel makale ve dergilerde yapılacak kısa alıntılar dışında, bu kitabın bir kısmı veya tamamı, yayıncının izni olmadan yayınlanamaz. Adres: İstoç 17. yol Sokak 16. Ada No: 97/99 Bağcılar/İstanbul İletişim: +90 212 659 30 03 +90 533 427 94 98 +90 506 101 88 34
2016
Mehmed Emin es-Şirvâni, akli ve nakli ilimlere dair eserleriyle taninan on yedinci yuzyil Osmanli dusunurudur. Bu yazida, Şirvâni’nin cismâni meâdle ilgili bir risalesi tahlil, tercume ve tahkik edildi. Yazinin iceriginden Şirvâni’nin misal âleminden hareketle ahiret ahvali olarak adlandirilan mahser, berzah, Cennet, Cehennem vb. bircok hususun aydinlanabilecegi iddiasi ortaya cikmaktadir. Israki ve Ibn Arabi geleneginin misal âlemiyle ilgili aciklamalari, Şirvâni’nin temel dayanaklaridir. O bu hususu ayetleri de sahit gostermek suretiyle israrci bir sekilde misal âlemine yogunlasmaktadir. Risalenin sonunda insanin hakikatiyle ilgili olarak, Gazzâli’nin Ihyâu ulumi’d-din adli eserinden alinmis olan ruh, nefs, kalp ve akildan olusan dort terim ve kalple ilgili konular aciklanmaktadir.
Memlûkler Dönemi Ulemâsından Ebü'l-Velîd İbnü'ş-Şıhne ve Timur İle Münasebeti
Journal of Turkish Studies, 2018
This article was checked by iThenticate. "Memlûkler Dönemi'nde Halep'te Eğitim-Öğretim Müesseseleri ve Ulemâ" konulu doktora tezimizde Halep ulemalarını zikrettiğimiz bölümde Ebü'l-Velîd İbnü'ş-Şıhne'den kısaca bahsetmiştik. Bu çalışma esnasında onun Timur ile olan görüşmelerinin ve bunu aktardığı eseri Ravzü'l-menâzir'in önemini fark etmiş ve bu konunun ayrıntılı bir şekilde ele alınması gerektiğini düşünmüştük. İşte bu makale bu amaca matuf olarak konu ile ilgili daha önce başvurmadığımız başka kaynaklara da müracaat edilerek kaleme alınmıştır.
Ahmed b. Hanbel'in el-Müsned'i Üzerine Yazılmış Şerhler
İFAV, 2022
Hadis Şerh Literatürü adlı çalışmanın ikinci cildini oluşturan bu kitapta Ebû Dâvud, Nesâî ve İbn Mâce’nin es-Sünen’leri, Tirmizî’nin el-Câmiʻi, Ahmed b. Hanbel ve Dârimî’nin el-Müsned’leri üzerine yazılan şerhler incelenmektedir. Şerhleri tarihî ve kurumsal bağlamları, tertip özellikleri, muhtevaları, kaynakları ve etkileri gibi çeşitli açılardan ele alan kitap, hadis talebeleri ve araştırmacıları için kapsamlı bir rehber ve başucu kaynağı olmaya adaydır.
XV. Yüzyil Mutasavviflarindan Cemâl-İ Halvetî’Ni̇n Mesnevîleri̇nde Mesnevî
Türkiyat Mecmuası, 2014
Mevlânâ Celâleddin-i Rûmî, şahsiyeti ve eserleri ile Türk edebiyatını yönlendirmiş büyük bir şahsiyettir. Onun büyük eseri Mesnevî'de yer alan hikâyeler kendisinden sonraki dönemlerde yazılan eserlerde sıklıkla kullanılmıştır. İşte Cevâhirü'l-kulûb, Beyân-ı Çeng-nâme, Risâle-i Teşrîhiyye, Risâle-i Fakriyye ve Risâle-i Sûfîyye adlı beş tasavvufî mesnevî kaleme alan ve XV. yüzyıl Türk tasavvuf edebiyatının önemli isimlerinden biri olan Cemâl-i Halvetî, bu mesnevîlerden Cevâhirü'l-kulûb, Risâle-i Fakriyye ve Risâle-i Sûfîyye'de Mesnevî'den aldığı hikâyelere yer vermiştir. Cemâl-i Halvetî mesnevîlerini tasavvuf hakkında bilgi vermek, tasavvuf yoluna meyletmiş bir kimseye ışık tutmak ve yol göstermek maksadıyla kaleme aldığı için mesnevîlerinde temel tasavvufî kavramların bazılarını izah etmiştir. Mesnevîlerde anlatılan konunun veya tasavvufî kavramın izahını kolaylaştırmak ve okuyucunun daha iyi anlamasını sağlamak amacı ile temsil, hikâye ve tevillere sıklıkla yer verilmiştir. Bu makalede, adı geçen üç eserde yer alan Mesnevî kaynaklı hikâyelere değinilecek, bu hikâyeler verilen örnek beyitler ile özetlenecek ve bu bağlamda Mevlânâ Celâleddin-i Rûmî'nin Cemâl-i Halvetî üzerindeki tesiri ortaya konmaya çalışılacaktır.