Romanda "Leitmotif/Öncümotif"in İşlevi Üzerine Kusma Kulübü (original) (raw)

Eğitim Açısından Roman ve Resimde Söylem Koşutluğu (ÖC.8.MKL.)

Özet Bu makale, sanat ve edebiyat arasında söylem bağdaĢıklığı kurmayı, roman ve resimde gösterge koĢutluğunu, estetik diyalektiğin buluĢmasını inceler. Roman ve resim çağlardır insanı bilinçlendirmekte, söylenmeyeni, anlatılmayanı üstlenmektedir. Bu sanatlarda anlamlar, gösterge ve biçimlere, sözcüklere, tonlara, çizgilere, taslaklara ve farklı bakıĢ açılarına yüklenir. Üretilmesiyle sanatçının olmaktan çıkan eser, yaĢamın olanca gerçekliklerine tuttuğu ıĢıkla toplumun bilinçlenmesini sağlar. Yorum ve eleĢtirileri üzerine çektikçe anlamsal alanı zamanla geniĢler. Bu çerçevede makalemiz iki yakın disiplinin yüzeysel ve derin anlamlarını yakınlaĢtırır. Abstract This paper is examine to suit the discourse paralellism between literature and art, the indicator paralellism in novel and painting and the meeting of esthetic harmony. Since ages, novel and painting has been make the humans conscious, toke over what did " nt said and explained. In this arts, means could be to lay on indicators and forms, words, tones, lines, drafts and different viewpoints. Art which had been produced from an artist no longer belong to himself, provides to consciousness the society with its light to the all of reality in life. As it takes

Yüz: 1981 Ve Kusma Kulübü'ndeki Başkahramanların Karşılaştırmalı İncelemesi

Journal of Turkish Studies, 2013

Birbirine yakın zaman dilimlerinde geçen bu romanlardaki başkahramanlar benzer toplumsal şartlar içerisinde bulunmalarına rağmen farklı hususiyetler taşımaktadır. Yüz: 1981 adlı romanın başkahramanın adı roman boyunca kullanılmamaktadır. Kusma Kulübü adlı romanın başkahramanının adı ise Umut'tur. Bu çalışmada benzer toplumsal şartlar içerisinde ortaya çıkan iki farklı kahramanın taşıdıkları özellikler, aralarındaki benzerlik ve farklılıklar ele alınacak; buradan hareketle vurgulanmak istenilen düşünceler irdelenecektir. Öncelikle kişiler ayrı ayrı değerlendirilecek, ardından bu kişiler arasında karşılaştırma yapılacaktır. Buradan hareketle de romanın başkahramanlar aracılığıyla ne üzerinde durduğu, ne anlatmak istediği irdelenecektir.

KİTAP TANITIMI : ROMALILARIN YÜCELİK VE ÇÖKÜŞÜNÜN NEDENLERİ ÜZERİNE DÜŞÜNCELER MONTESQUIEU

Romanın Kuruluşu ve Savaşları" adını taşıyan ilk bölümde yazar; efsanevi kurucu Kral Romulus ve haleflerinden itibaren; ticaret yapmayan ve neredeyse hiç sanatı olmayan bir şehirin, Roma'nın; zenginleşmenin tek yolu olan yağmaya yönelmesiyle başlıyor anlatısına. Şehrin ünlü zafer geçitlerinin menşeini, buğday demetlerinden ve hayvan sürülerinden oluşan ganimeterin şehre getirilişine bağlıyor.

Sosyoloji̇mi̇z İçersi̇nde “Roman Çeşni̇si̇”

the Journal of Academic Social Sciences

Roman insanlar temel kültürel kıymetlerini çağlar boyunca, özgül bir tarih gerekirse Bizans devirlerinden bu yana hep muhafaza edegelmişlerdir. Bu kavmin menşei Hindistan'a kadar takip edilebilir ki oradan bir surette dünyanın hemen her yerine yayılmışlardır. Bazıları konar-göçer hayat tarzını bayağı yakın zamanlara kadar sürdürmüş iken; kimileri de belli şehir ve kasabalarda kendilerini topluca iskân eylemişlerdir. İstanbul Romanlarının yerleşikleri esasen tarihî sura yakın mevkilere inhisar ederler. Bu neşeli ve gamsız insanlara "ana bulvar" toplum bazı menfi sıfatlar nispet etmiş ise de; (müzik yeteneği ve el sanatları gibi) geçek erdemleri kat'iyyen yadsınamamıştır. Bu özgül çalışmada; bu topluluklar; bir akademik makalenin kapsamının elverdiği ölçüde teferruatı haiz şekilde ele alınmışlardır. Bu itibarla başvurulan ana kaynaklar; mühim sosyal bilimci François de Vaux de Foletier'in Fransızca kitabı ile; merhum sosyal-tarihçi Reşad Ekrem Koçu'nun (vefatıyla yarım kalan) şahane çalışması İstanbul Ansiklopedisi'nin bazı ciltlerinden ibarettir. Diğer tâlî kaynaklar da kullanılmıştır. Yazar Kendi şahsî deneyimlerini de çalışmaya derc etmiştir. Modası geçmiş ve hor görülen "Ç*ng*n*" kelimesi; mecburî aktarımlar dışında, yazarca bilinçli olarak atlanmıştır.

Üstkurmaca ve Gerçeklik Bakımından Orhan Pamuk’un Masumiyet Müzesi Romanında Postmodern Unsurlar

Anlatı geleneğinden roman türüne gelinceye kadar birçok tür ve farklı anlatım örnekleri belirginleşmiştir. Roman, tür itibariyle anlatı geleneğinin son dönemdeki halkasıdır. Romanın anlatı geleneğinden başlayıp modern döneme gelişi ve daha sonra postmodern romana geçişi, romanın sürekli değişen bir yapıya sahip olduğunu gösterir. Bu çalışmada romanı, postmodernizmden hareketle üstkurmaca ve gerçeklik bakımından irdelemeye ve bu unsurlara ait kullanımları tespite çalıştık. Çalışmamıza Orhan Pamuk’un “Masumiyat Müzesi” adlı eserini örnek aldık.

Romanın Maneviyatta Oynadığı Rol Açısından “Kara Kitap” ve “Aşk”

L iterature is as old as humanity and it has a human interest on almost every issue. Some of the topics were touched a little and for others were assigned important place. Without any doubts man's most important issues are love, nature, social problems, Creator and religion. These issues are in the first place in all societies, in spite of ranks vary depending on the era in itself it has not fallen in the rankings. Among them a very essential place has God and literature about religion, which circulates it in his spiritual atmosphere and directs materialism to meaning. If we could save nature of love, especially the "Divine Love" and "The Creator" it would be the basic subject of Turkish literature, as well as many of the other ones.

Faust ile Suç ve Ceza Eserlerinde Yazarların Aşkınlık Hali Arayışı ve Romantizm

Fraktal Dergisi Sayı:5, 2015

Meryem İNCE / makale Goethe, Faust eserinin birinci bölümünde adeta aşkınlık halini antik Yunan trajedilerinin seyircide yarattığı katharsis halinde arayarak, modern dünyada itibarlı bir kimsenin eylediği trajik eylemler sonucunda şeytanı ya da şeytani eylemleri de kucaklayarak arınabileceğini ve yücelme yolunda ilerleyebileceğini ortaya koymaktadır.