KRİZLERE KARŞI FİNANSAL STRATEJİLER: ANTALYA’DA KONAKLAMA İŞLETMELERİNDE BİR ARAŞTIRMA (original) (raw)
Related papers
SOSYAL BİLİMLERDE İNTERDİSİPLİNER ÇALIŞMALAR , 2022
Çin'de yerel bir halk sağlığı krizi olarak başlayan COVID-19 salgını, dünya ekonomisini ciddi şekilde etkileyerek turizm endüstrisine küresel düzeyde zarar vermiştir. Bu çalışma ile Antalya’da COVID-19 salgınının iç ve dış turizm kapsamında konaklama işletmeleri üzerindeki etkilerini otel yöneticilerinin gözünden değerlendirilmesi amaçlanmaktadır. Gerçekleştirilen nitel araştırmanın keşfedici doğası gereği, iç ve dış turizmin salgından nasıl etkilendiğini, konaklama işletmelerinin salgına nasıl hazırlandığını ortaya çıkaracak soruların cevaplarını bulmak hedeflenmektedir. Çalışma kapsamında mülakatların yapıldığı 26 profesyonel yöneticinin küresel boyutta yaşanan salgın kapsamında hangi zorluklarla karşı karşıya kaldıkları ve salgının etkilerini hangi açılardan değerlendirdikleri, benzer kriz durumlarında gereken önemlerin gecikmeden alınabilmesi adına önem taşımaktadır. Bu yönüyle değerlendirildiğinde çalışmanın ilgili literatüre özgün bir katkı sunacağı da öngörülmektedir.
Tourism; has become an important industry for the country and communities through social, economic and cultural aspects. As one of the places that tourists spend the most time during their holiday, accommodation businesses has an influential position which is provided by incomes and generated services in the tourism industry. In the development process are shown the results that changes in time, factors that cause an effective organizational commitment, employee satisfaction and in this case brought satisfaction for the staff productivity and customer businesses. The businesses are providing different opportunities to employees for causing to organizational commitment. The main purpose of this study is to determine the relationship between organizational commitment and recreational activity areas- that provided recreational activity services of hospitality businesses for their employees. In addition, whether exist an significant difference in organizational commitment towards demographic parameters (age, sex, income, education, experience), participation situation of the stuff to recreation activities, the trends in recreational preference of employees and leisure time activities that works in the hospitality industry are revealed by the examination of their free time opportunities and organizational commitments. The study is carried out according to the survey model in quantitative research methods. Field research was implemented in 5 stars accommodation businesses selected by a random sampling method in Antalya. The survey forms were used as a data collection tool. The results of these forms are expressed in tables with numerical and percentage ratios, they are examined and evaluated according to the descriptive and relational researching models. The result of this research statistically shows a significant difference, the term of organizational loyalty point have been determined by accommodation companies that provides recreational activity areas and services for the staff and employees of the accommodation businesses are not able to participate to the recreational activities as much as they need
KONAKLAMA SEKTÖRÜNDE KRİZLE MÜCADELE STRATEJİLERİ* Emel BAHAR1 Ferudun KAYA2
kenancelik.com
DeğiĢim bir yandan sorunlara çözüm getirirken, diğer yandan da yeni sorunların çıkmasına neden olmaktadır. Ekonomik krizler bu sorunlardan bazılarıdır ve Türkiye'nin de çok sık karĢı karĢıya kaldığı durumlardır. Bu durumlar, tüm sektörler gibi turizm sektörünü de olumsuz etkilemiĢtir. Ulusal boyutta yaĢanan krizlerin yanında içinde bulunduğumuz dönemde yaĢanan global kriz de turizmi önemli derecede etkilemektedir. Turizm sektörünün krizden etkilenme derecesini incelemek için konaklama iĢletmeleri iyi bir gösterge oluĢturacaktır. Bu çalıĢmada, konaklama iĢletmelerinin krizin etkilerini minimize etmek için uyguladıkları krizle mücadele stratejilerinin belirlenmesi amaçlanmıĢtır.
ANTALYA'DAKİ SİVİL TOPLUM KURULUŞLARININ KARŞILAŞTIRMALI BİR ANALİZİ
ANTALYA’DAKİ SİVİL TOPLUM KURULUŞLARININ KARŞILAŞTIRMALI BİR ANALİZİ (A COMPARATIVE ANALYSIS OF CIVIL SOCIETY ORGANIZATIONS IN ANTALYA), 2017
Bu çalışma, Antalya'daki STK'ların fiziksel ve teknolojik altyapıları ile birlikte mali, beşeri ve sosyal sermayelerini Türkiye verisi ile karşılaştırmalı olarak incelemektedir. Çalışmanın Antalya verisi, Antalya'daki STK'lardan toplanan orijinal anket verisine dayanmaktadır. Çalışmanın örneklemi, sosyal sermaye çalışmalarının öne çıkardığı özel yarar/kamu yararı sınıflandırması gözetilerek seçilmiştir. Bu sınıflandırmaya göre, Antalya'daki işveren kuruluşları özel yarar önceliği olan STK örneklemi olarak; kadın kuruluşları ise kamu yararı önceliği olan STK örneklemi olarak seçilmiştir. Çalışma, Antalya'daki STK'ların fiziksel ve teknolojik altyapı ile beşeri sermaye bakımlarından Türkiye ortalamasına benzerlikler gösterdiğini ortaya koymuştur. Mali ve sosyal sermaye boyutlarında ise Antalya'daki STK'ların Türkiye ortalamasından daha güçlü oldukları gözlenmiştir. Çalışma, ayrıca, işveren STK'ların fiziksel ve teknolojik altyapıları ile mali ve beşeri sermaye bakımlarından daha güçlü olduklarını ortaya koyarken; kadın STK'ların sosyal sermaye bakımından daha güçlü olduğunu göstermiştir. Bu bulgu, sosyal sermaye kavramının, STK'ların diğer kaynaklarının kısıtlı olduğu ülkelerde önemli bir kaynak olabileceğini göstermektedir. Bu çerçevede çalışma, sosyal sermayenin Türkiye'de sivil toplum gelişimi için faydalanılabilecek önemli bir kaynak olabileceğine işaret etmektedir. Present study examines the physical and technological infrastructure, financial, human and social capital of the civil society organizations (CSOs) in Antalya in a comparative framework, with data from overall Turkey. The study utilizes original survey data collected from the CSOs in Antalya. The social capital literature's suggestion of the special interest/public interest classification for the CSO analysis has directed the study's sample selection. In line with this classification, the business CSOs in Antalya were chosen as the sample for the special-interest oriented CSOs, whereas, the women's CSOs were chosen as the sample for public-interest oriented CSOs. The study shows that the business CSOs perform better in terms of the physical and technological infrastructure, financial and human capital, whereas the women's CSOs perform better in terms of social capital. This finding underlines the significance of social capital, especially in countries where the CSOs' other types of resources are limited. In this vein, the study underscores social capital as a significant resource for civil society development in Turkey.
İnsan kaynakları uygulamalarının önemli bir faktör olduğu turizm işletmelerinde kalite standartlarının yükseltilebilmesi için; nitelikli iş gören istihdam etmek tek başına yeterli değildir, önemli olan iş görenin niteliğini işletmeye katkıya dönüştürüp, onlara sorumluluk duygusu ve ekip ruhu ile hareket edebilecekleri bir ortam oluşturmaktır. Bu araştırmanın amacı, konaklama işletmelerinde iş görenlerin örgütsel vatandaşlık davranışlarının belirlenmesidir. Bu amaçla, Antalya iline bağlı Belek yöresinde faaliyet gösteren 5 yıldızlı konaklama işletmelerindeki 115 iş gören üzerinde anket uygulanmıştır. İş görenlerin örgütsel vatandaşlık davranışlarını belirleyebilmek için, bağımsız örneklemler için t testinden ve tek yönlü varyans analizinden (ANOVA) yararlanılmıştır. Araştırma sonucunda, katılımcıların yaş ve çalışma durumu değişkenleri açısından örgütsel vatandaşlık davranışı ile ilgili ifadelere katılımları arasında anlamlı farklılıklar gözlenirken, katılımcıların cinsiyet, eğitim durumu, medeni durum, sektörde bulunma süresi ve firmada bulunma süreleri değişkenleri açısından örgütsel vatandaşlık ile ilgili değerlendirmelere katılımları arasında herhangi bir farklılık gözlenmemiştir ve birbirlerine yakın oranda katılım sağladıkları sonucuna varılmıştır.
KENTSEL RANT BASKISIYLA ŞEKİLLENEN ANTALYA İÇİN EKOLOJİK PLANLAMA
Bu bildiride, Antalya’nın son 25-30 yıldır hızlanan kentsel gelişiminde özellikle korunması gerekli doğal ve tarihsel/kültürel değerler üzerindeki baskılar irdelenecek, kentsel gelişmelerin ekonomik değer olarak rantı oluşturması ile ekolojik değerlerin ikincil plana itildiği vurgulanacaktır. Bunun sonucunda Antalya’nın doğal, tarihsel/kültürel çevresinde oluşan tahribat özetlenerek kentsel rantı ön plana çıkaran planlama ve uygulamaların, korunması gerekli ekolojik değerleri nasıl tahrip ettiği sunulmaya çalışılacaktır. Kent planlamasında kısa vadeli karları önde tutan bir kentsel politikanın nasıl başarısızlığa mahkûm olacağını, pek çok değerin bir daha geri dönmemek üzere yok edilmiş olduğunu ve bu sürecin hala sürmekte olduğu örnekleri ile verilecektir. Anılan tahribata örnek olarak; 1. Falez kıyı bandı planlama ve uygulamaları, 2. Kırcami kesimi planlama ve uygulamaları, 3. Konyaaltı ve Boğaçayı kesimindeki planlama ve uygulamaları ele alınacaktır.
KENTSEL SİT ALANLARINDA KENTSEL DÖNÜŞÜM PROBLEMATİĞİ: ANTALYA KALEİÇİ
e-kutuphane.imo.org.tr
Kentler işlevsel ve fiziksel açıdan birçok değişim ve dönüşüm geçirmektedirler. Özellikle son otuz yıldır, değişen dünya sisteminin birer parçası olarak kentler, yalnızca bilgi ve iletişim teknolojilerindeki gelişmenin etkisiyle değil, aynı zamanda küreselleşme olgusunun etkisiyle de kendilerini fiziksel sınırlarının ötesinde tekrar tanımlamak zorundadır. Kentsel dönüşümlerin gerçekleşme süreçleri ve sosyo-mekansal yapı ile olan ilişkileri farklı modellerle karşımıza çıkmaktadır. Yenileme, yeniden canlandırma, soylulaştırma olarak sıralayabileceğimiz kentsel dönüşümler kendilerine çoğunlukla kent merkezlerindeki çöküntü alanlarını seçmişlerdir.
ANTALYA İLİNDE SOSYAL SERMAYE DÜZEYİNİ ÖLÇMEDE STRATEJİK PLAN DEĞERLENDİRMESİNİN ROLÜ
ANTALYA KİTABI SELÇUKLUDAN CUMHURİYET'E SOSYAL BİLİMLERDE ANTALYA, 2018
Bu çalışma, kentsel sosyal sermaye açısından yerel politikaların rolünü yerel stratejik planlar üzerinden yapmayı amaçlamaktadır. Çalışmada Antalya ili örnek alınmakta ve bu tür büyük kentlerin ilçeleri ile birlikte yerel perspektifinin değerlendirmesinin, en iyi şekilde stratejik planlar üzerinden yapılabileceği ileri sürülmektedir. Çünkü bu planlar yerel düzlemde öne çıkarılan öncelik ve stratejileri açıklayan belgelerdir. Kuşkusuz tarihi ve doğal zenginliği açısından yerel halk üzerinde son derece olumlu çapraz etkileri olan Antalya’nın yarattığı yüksek sosyal sermaye etkisinin, diğer kentlere göre daha yüksek çıkması beklenmektedir. Her ne kadar yoğun göç alması, çok kültürlü yapısı, turizmin konjonktürel doğası gibi kimi hassas özellikleri bulunsa da tüm parametrelerin ilişkisel boyutlarının yarattığı sinerjik etkinin yanı sıra çoklu sektörel ekonomik gücü dikkate alındığında, nihayetinde kentin toplumsal sosyal sermayesinin yüksek çıkacağı açıktır. Kentsel kültürün, birçok açıdan sosyal sermayeyi etkileyen temel bir faktör olarak kabul edildiği bu çalışmada; yerel yönetimlerin resmi politikaları açısından konu değerlendirilecek ve politika yapıcılara yön gösterecek bağlam ve vurgular açığa çıkarılmaya çalışılacaktır.
Stres “çağımızın hastalığı” olarak ifade edilmektedir. Pek çok fiziksel ve ruhsal rahatsızlığın sebebi olarak gösterilen stres, kendine has dinamikleri olan turizm sektöründe çalışanları da büyük oranda olumsuz etkilemektedir. Bu çalışmada Antalya şehrindeki seyahat acentalarında çalışanların stres kaynakları, stres belirtileri ve stresin yarattığı fiziksel ve ruhsal sonuçlar tespit edilmeye çalışılmıştır. Bunun için anketteki ifadelere faktör analizleri uygulanmış, faktörler arası ilişkileri belirlemek için korelasyon analizi kullanılmıştır. Ayrıca stres kaynak, belirti ve sonuçları ile çalışanın ve amirinin cinsiyeti arasında anlamlı bir ilişki olup olmadığını belirlemek için tek yönlü varyans analizi uygulanmıştır.
Özet Bu araştırmada konaklama işletmelerinde çalışanların stratejik liderlik algılamalarının çalışan performansı üzerine etkisinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Bu amaçla araştırmanın evrenini Hatay ilindeki turizm işletme belgeli 38 konaklama işletmesi oluşturmakta ve Hatay ilindeki konaklama işletmelerinde istihdam edilen 241 iş görene anket aracılığıyla ulaşılmıştır. Stratejik liderlik boyutlarına ilişkin yapılan betimsel istatistikler sonucu araştırmaya katılan iş görenlerin en yüksek algıladıkları stratejik liderlik boyutu dönüşümcü liderlik, en düşük algılanan stratejik liderlik boyutu ise yönetsel liderlik olarak belirlenmiştir. Stratejik liderlik boyutları ile çalışan performansı arasındaki ilişkiyi belirlemeye yönelik yapılan korelasyon analizi sonucuna göre, stratejik liderlik boyutlarından etik liderlik ve ilişkisel liderlik ile çalışan performansı arasında pozitif yönlü orta düzeyde bir ilişki, politik liderlik, dönüşümcü ve yönetsel liderlik ile çalışan performansı arasında pozitif yönlü zayıf düzeyde bir ilişki olduğu belirlenmiştir. Stratejik liderlik boyutlarının çalışan performansı üzerine etkisi belirlemek üzere yapılan regresyon analizi sonuçlarına göre, çalışan performansı değişkenliği stratejik liderlik boyutlarından yönetsel liderlik, etik liderlik, politik liderlik, dönüşümcü liderlik ve ilişkisel liderlik tarafından açıklanabilmektedir. Bu bağlamda çalışanların yönetsel liderlik, etik liderlik, politik liderlik, dönüşümcü liderlik ve ilişkisel liderlik algılarındaki bir birimlik artış, çalışan performansı üzerinde sırasıyla 0,402, 0,537, 0,437, 0,403 0,514 birimlik artış sağlamaktadır Anahtar Kelimeler: Stratejik liderlik, çalışan performansı, konaklama işletmeleri.