Tarihi Yapının Müzeye Dönüştürülmesi Çalışmalarına Yönelik bir Tehlike ve Önlem Değerlendirmesi: Çorum Müzesi Örneği (original) (raw)

Tarihi Bir Yapının Müze Olarak İşlevlendirilmesi İbrahim Paşa Sarayı-Türk ve İslam Eserleri Müzesi Örneği

İnsan ve Toplum Bilimleri Araştırmaları Dergisi

Sultanahmet Meydanı'ndaki günümüze ulaşan tek vezir sarayı olması bakımından oldukça önemli olan İbrahim Paşa Sarayı, geçmişten bugüne birçok değişikliğe uğramış ve kullanım amacı defalarca değişmiştir. 1914'te İslam eserlerinin yurtdışına kaçırılmasını engellemek ve sergilenmesini sağlamak için Müze-i Hümayun'da İslam Eserleri Seksiyonu açılmış, zamanla sayıları artan bu eserler için yer temini süreci başlamıştır. Bu eserlerin teşhiri için ilk olarak Süleymaniye Külliyesi'nin İmaret Binası kullanılmış, yapının boyutları sorun teşkil etmeye başladığında yeni bir bina arayışına girilmiştir. Bu arayış 1965'te İbrahim Paşa Sarayı'nın Türk ve İslam Eserleri Müzesi'ne tahsis edilmesiyle son bulmuştur. 1983'ten beri bu yapı Türk ve İslam Eserleri Müzesi olarak işlev görmektedir. Tarihi bir yapının müze olarak işlevlendirilmesi yeni bir durum değildir fakat bu yapının günümüze ulaşan tek vezir sarayı olması, çeşitli amaçlarda kullanılması, restore edilene kadar atıl bir vaziyette olması, müze binası olarak tahsis edilmesinden sonra İslam Eserlerini koruma misyonuna sahip olması ve varlığını müze binası olarak sürdürmesi oldukça önemlidir.

Tarihi ve Kültürel Mekanların Sergi Alanı Olarak Kullanımında Yaşanan Sorunlar: Kktc Örneği

Anadolu Üniversitesi Sanat & Tasarım Dergisi, 2019

This article aims to identify problems and offer solutions about the use of historical and cultural sites as exhibition areas for art pieces. This article also aims to draw the attention of institutions administering the sites in question, namely, Nicosia, Famagusta and Kyrenia-the three major touristic centers in Turkish Republic of Northern Cyprus. In this article, qualitative research approach is utilized, which includes observations on the above-mentioned sites, data collection on sites' architectural and physical conditions as well as their event calendar. In addition, these sites which have lost their original purpose of construction have been observed during events in order to find out to what extent they meet the needs. Also, the level of usability has been identified with their current utilities based on the criteria of the modern exhibition techniques of art pieces.

Toplumsal Hafıza ve Tarihi Yapıların Müze Olarak Yeniden İşlevlendirilmesi: Ayvalık Rahmi M. Koç Müzesi Örneği

2023

Bu çalışma, tarihi yapıların işlevinin değişmesi durumunda, toplumsal hafızanın sürekliliğinin de bundan etkileneceği iddiası üzerine kuruludur. Özgün işlevi değiştirilen tarihi yapıların çoğunlukla müzeye dönüştürülerek korunmasından hareketle hem hafızanın mekân ile ilişkisi hem de müzelerin ideolojik işlevi irdelenecektir. Çalışmanın ikinci bölümünde, Türkiye'nin Batı Anadolu Bölgesi'nde yer alan Balıkesir'in Ayvalık ilçesindeki Alibey/Cunda Adası'nda bulunan ve Türkiye ile Yunanistan arasındaki zorunlu nüfus mübadelesi sonrasında hem cemaatini hem de özgün işlevini yitirmiş olan Taksiyarhis Kilisesi'nin nasıl korunduğu değerlendirilecektir. Bu çalışma açısından, Alibey/Cunda Adası'nın önemi, adanın 1923 yılında imzalanan Lozan Barış Anlaşması sonucunda gerçekleşen mübadeleyle yepyeni bir sosyokültürel kimlik kazanmış olmasına rağmen hafıza katmanlarının büyük oranda izlenebildiği tarihi mimari dokusuyla öne çıkan turizm merkezlerinden biri olmasıdır. 2014 yılından itibaren Ayvalık'ın ilk özel müzesine dönüştürülen Taksiyarhis Kilisesi, Alibey/Cunda Adası'nda eskiden yaşamış olan Rum Ortodoks cemaatinden kalma önemli kiliselerden biridir. Tarihi yapıları turizme kaynak oluşturma önceliğiyle müzeye dönüştürmenin hem bu yapıların birer tüketim nesnesi haline gelmesine hem de çağdaş müzecilik kriterlerinin göz ardı edilmesine sebep olabileceği, bu çalışmada değerlendirilecek konular arasındadır. Çalışmanın amacı ise Alibey/Cunda Adası'ndaki Taksiyarhis Kilisesi'nin Rahmi M. Koç Müzesi'ne dönüştürülmesinin kolektif/toplumsal hafızaya etkisini sorgulayarak; tarihi yapılar, müzecilik ve toplumsal hafıza kavramlarının birbirleriyle ilişkisine dikkat çekmektir.

Tarihi Çevrede Yeni Yapı Tasarımının Müze İşlevi Özelinde Değerlendirilmesi

Art-e Sanat Dergisi

Sosyal, ekonomik ve kültürel açıdan yaşanan değişimler, değişen ihtiyaçlar, nüfus artışı gibi çeşitli etkenler tarihi çevrede yeni yapıların yapılmasını zorunlu kılmıştır. Bu bağlamda tarihi çevrede yeni yapı tasarımı korumacılık olgusunun ortaya çıkışından bu yana sürekli tartışılan bir konu olmuştur. Özellikle mevcut dokuya uygun olmayan yeni yapıların yapılması tarihi çevreyi büyük oranda tahrip etmiş, var olan değerler yok olma tehlikesi ile karşı karşıya kalmıştır. Bütün bunların bir sonucu olarak tarihi çevrede yeni yapı konusunda uluslararası tüzükler, bildirgeler, ilkeler yayınlanmış, çeşitli ülkeler konu ile ilgili standartlar oluşturmuştur. Bu çalışmada, Türkiye ve Avrupa’dan toplam beş adet tarihi çevrede yapılan yeni müze yapısı; tasarımsal başarısı ile içinde bulunduğu tarihi dokuyla olan ilişkisi ve uyumu açısından, uluslararası tüzük, bildirge, ilke ve standartların yol göstericiliğinde değerlendirilmiştir. Bahse konu standartlarda tarihi çevrede yeni yapı ilkeleri a...

Tarihi Yapıların Sergileme Mekânı Olarak Yeniden İşlevlendirilmesi: Tate Modern Ve Orsay Müzesi Örneği / Re-Functionalizing The Exhibition Space Of Historical Buildings: The Case Of Tate Modern And Orsay Museum (Art&Design Congress kampsamında sunulmuştur.)

Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi, Star Sanat ve Tasarım Araştırmaları Dergisi, 2021

Tarihi dokular kültürel mirasın bir parçası olarak korunmalı ve özgün dokuları korunarak yapının önemini yitirmeden gelecek nesillere aktarılması sağlanmalıdır. Yeniden işlevlendirme, korumanın ayrılmaz bir parçası olarak kabul edildiğinden binanın sosyal ve kültürel özelliklerinin muhafazası sağlanabilir. Tarihi yapıların canlılığını koruması ve sürdürmesi için yapılara verilen yeni işlev genellikle bu şekilde bireyler arası karşılıklı iletişim ortamı sunan mekânlar olmaktadır. Önemli olan, çevre ile olan bağlantıyı bozmadan geleneksel konumunu, kompozisyonunu ve dengesini koruyacak şekilde binayı yeniden şekillendirmektir. Bu çalışmada da günümüzde giderek modernleşen ve dinamikleşen sergileme anlayışının tarihi yapılarla nasıl entegre edildiği iki örnek yapı üzerinden incelenmiştir. Bu amaçla benzer ölçekte olması ve yakın dönemlerde yenilenen yapılar olduğu için Tate Modern ve Orsay Müzesi örnekleri seçilmiştir. Bu bağlamda çalışmanın sonucunda karşılaştırılmalı olarak yapılan mimari ve mekânsal analiz şemaları, adaptasyondaki eksikliklerin ortaya konmasını sağlamıştır.

Değişen Müze ve Müzecilikte Sergilemenin Teknoloji Boyutunun İncelenmesi: Bursa Panorama Müzesi Örneği

Lycus Dergisi (Lycus Journal), 2020

Özet Antik Yunan’da ilham perilerinin tapınağından ismini alan müzeler, köklü geçmişe sahip bir oluşumdur. Bu oluşum, canlı varlık gibi değişimler geçirerek kapsamlarını genişletmesiyle günümüze kadar gelmiştir. Açık hava müzeleri, bilim müzeleri, çağdaş sanat müzeleri gibi birçok müze türleri ortaya çıkarken bunlardan biri de “panorama müzeleri” olmuştur. 360 derecelik kesintisiz resim sanatı olarak bilinen panorama sanatı; gezici çadırlardan müzelere taşınarak, o mekânlarda dairesel formu ile biçim ve içerik açısından hâkimiyet kurmuştur. Savaş, kent ve doğa tarihi sahnelerini barındıran panorama sanatı ve üçboyutlu anlatım teknikleri ile panorama müzeleri, bulunduğu yüzyıllarda ziyaretçileri etkilemiştir. Günümüzde görsel sanatın ve üç boyutlu anlatım tekniklerinin önemli aracı haline gelen teknoloji ise, müzeler gibi, Antik Yunan’a uzanan köklü bir geçmişe sahiptir. İnsana yardımcı olabilecek teknikler, uygulamalar anlamından türeyen “teknoloji”, bilim ve sanat arasında bir köprü olmuştur. Bu bağlamda müzelerde üçboyutlu anlatım tekniklerini geliştirmek ve geleceğe panorama sanatını taşımak, teknoloji ile mümkündür. Bu amaçlar ile çalışmada, alan olarak “Panorama 1326 Müze ve Etkileşim Merkezi” seçilmiş ve bu kapsamda bir öneri modeli oluşturulmuştur. Ayrıca çalışma, her geçen gün gelişen ve değişen 21. yüzyılın Teknoloji ve Bilgi Çağı’nda coğrafyamızdaki antik kentler ve çeşitli kültürler de dahil olmak üzere müze sergilemelerine ve çağdaş müzecilik literatürüne yenilik ve tasarım algısı getirmeyi hedeflemiştir. Anahtar Kelimeler: Çağdaş Müzecilik, Panorama Müzeleri, Sergileme, Teknoloji. Abstract Museums named from the temples of muses in ancient Greece are creations with a deep-rooted history. This creation is extending its scope with physical and contextual changes, just like living creatures. While various museum types such as open-air museums, science museums, contemporary art museums have emerged, one of particular interest is the “panorama museum”. Panorama art, known as 360-degree continuous visual art, became dominant in aspects of style and content with its circular form by having moved from mobile tents to museums. Panorama museums that host panorama art consisting of war, city and nature scenes, have impressed visitors with their three-dimensional expression techniques in centuries. Nowadays technology, which has become an important tool of visual art and three-dimensional expression techniques has a deep-rooted history found in ancient Greece, like museums. The word technology, derived from the techniques and practices that helps humanity, acts as a bridge between science and art. In that regard, it is possible to develop the three-dimensional expression techniques and carry panorama art to the future with technology. In this study, “Panorama 1326 Museum and Interplay Centre”, has been selected and given as a suggestion model. In addition, this study aims to bring a sense of innovation and design to contemporary museum literature, museum exhibitions including the ancient cities and various cultures in our geography in the age of technology and information of the changing 21st century. Keywords: Contemporary Museology, Panorama Museum, Exhibition, Technology.

Uluslararası Halkla İlişkiler Aracı Olarak Müze Diplomasisi: turkishmuseum.com Örneğinde Bir İnceleme

E-cİder, 2022

International public relations is an activity providing benefits to countries in many ways. Some of these benefits are national publicization, interaction with other countries' citizens, creation of communication possibilities, and gaining supporters. In order to carry out these purposes, international public relations may utilize various methods at times. One of the aforementioned methods is museum diplomacy as an implementation of public diplomacy. The related diplomacy may publicize real institutions and cultures virtually, narrate experiences, and provide a platform in order to communicate with the foreign public. In such environments, visitors may be impressed highly and their interest in the source country increases. In this context, the purpose of the study is to analyze the turkishmuseum.com website in terms of museum diplomacy as a means of public relations. In order to fulfill this purpose, the descriptive analysis method has been used and various research categories have been formed. It has been realized in the findings that the website has substantially attracted attention and drawn relatively numerous visitors. However, the visitors do not spend much time on the website. It has been observed that there have been schematic and contextual deficiencies on the website, virtual museum parts are not balanced in terms of proportion, and contents in English are not at the required level. Within the concept of museum diplomacy, it may be expressed that turkishmuseum.com has a potential. However, deficiencies cause negativity in many ways.

Tarihi Yapıların Bir Açık Hava Müzesine Taşınması Örneği: Altınköy Açık Hava Müzesi

Haliç Üniversitesi Fen Bilimleri Dergisi 2022, 5/1: 1-24, 2022

Geçmişten günümüze, farklı coğrafyalarda yaşayan insanlar, ait oldukları kültür içinde yaşam alanlarını oluşturmuş ve oluşturmaya devam etmektedirler. İnsan topluluklarınca kabul gören inanç, gelenek ve görenekleri, toplumsal uygulamaları, el sanatları ve ustalık becerilerinin bütünleşmesi sonucu somut kavramları oluşturmaya başlar. Bu kavramları içinde barındıran yapı ve bu yapılara bağlı yaşamın izini taşıyan her türlü bileşen de korunmalıdır. Ülkemizde özellikle kırsal yerleşimlerde görülen bu kültürel izlerin korunması, sürekliliğin sağlanması ve gelecek kuşaklara aktarım açısından oldukça önemlidir. Yerinde korumanın sağlanamadığı durumlarda ise tarihi yapıların bir açık hava müzesine taşınarak varlığını sürdüren örnekler mevcuttur. İlk olarak 19. Yüzyıl sonu İskandinav ülkelerinde açılmaya başlayan açık hava müzeleri, Dünya’da pek çok yerde farklı ideolojilerle kurulmaya başlamıştır. Ancak bir müzecilik örneği olarak değer bulan bu alanlara taşınan kültürel miras niteliği taşıyan yapıların, özgünlük sorunu da beraberinde gelmektedir. Bu makalenin amacı, ülkemizde bir açık hava müzesine taşınan tarihi yapıların, özgün olandan farklı olan ve yeniden oluşan yer, kimlik, bağlam, işlev ve kullanıcılarının belirlenmesidir. Bu unsurların kültür mirasına olan olumlu ve olumsuz etkilerine yer verilen çalışmada, koruma anlayışı içerisinde bir açık hava müzesinin sahip olması gereken bilimsel niteliklere ilişkin tavsiye niteliğinde çıkarımlar yapılacaktır.

Dönüşen Müzeci̇li̇k Ve Müzede Öğrenme: Ankara Somut Olmayan Kültürel Mi̇ras Müzesi̇ Örneği̇

2017

Somut olmayan kulturel mirasi korumaya yonelik atilan bir adim olan Somut Olmayan Kulturel Mirasin (SOKUM) Korunmasi Sozlesmesi (2003), kultur koruma yaklasimlarina ve muzecilik calismalarina etki etmis bir sozlesmedir. Bu calismanin amaci Ankara Somut Olmayan Kulturel Miras Muzesi ornegi uzerinden somut olmayan kulturel miras muzelerinin kulturel miras egitimindeki yeri ve onemini vurgulamak ve bu muzenin ogrenci gruplarina sundugu muzede ogrenme uygulamalarini degerlendirmektir. Arastirmada durum calismasi yontemi kullanilmistir ve gozlem, gorusme ve dokuman incelemesi tekniklerinden yararlanilmistir. Ankara SOKUM Muzesinin temel hedef kitlelerinden birisi ilkogretim ogrenci gruplaridir ve arastirmada ozellikle bu hedef kitleye yonelik uygulamalara agirlik verilmistir. Muzenin SOKUM’un Korunmasi Sozlesmesinde de belirtildigi uzere kulturel miras egitiminde okul disi ogrenme ortamlarindan biri haline geldigi saptanmistir. Ayrica muzenin kulturel miras egitiminin yani sira, cocuklar...

21. Yüzyıla Girerken Bir Bilgi Kurumu Olarak Müze

Bilgi Dünyası, 2006

At the beginning of the 21st century, museums are influenced by the conditions that had been shaped in the previous century in the context of their accessibilty to public. One of these methods, which is the most common one, is using information in their work and services. This method, prevents museums from being just show and recreation centers, supporting their service in the developing society. In this article, a classification has been suggested for museums defining, how information can be used in museums of our age to analyse their use of information.