Metinlerarası İlişkiler Işığında Cemal Süreya Şiirinin Bileşenleri (original) (raw)

Güray Süngü'nün Öykülerinde Metinlerarası İlişkiler

Alt yapısını Postmodernizm ve Yapısökümcülük’ten alan, Mihail Bahtin’in söyleşimcilik düşüncesinden hareketle Julia Kristeva tarafından oluşturulan “metinlerarasılık”, iki veya daha fazla metin arasında oluşan bir tür alışveriş, diyalog veya söyleşim biçimi olarak tanımlanır. Buna göre hiçbir metin, öncesinden bağımsız değildir, bu sonsuz döngüde her metin birbirini etkileyerek ve birbirine eklemlenerek ilerler. Metinlerarasılık, bir metnin ne kadar okuyucusu varsa o kadar anlamı olduğu görüşüne dayanan ve metin okuma sürecinde okurun birikimine dikkat çeken yapısıyla, hem yazar ve okur arasındaki hem de metin ve diğer metinlerarasındaki ilişkiye odaklanır; metni öncesi ve sonrasıyla kültürel dokunun bir parçası olarak ele alır. Bu çalışmada metinlerarası ilişkileri öykülerinde sıklıkla kullanan Güray Süngü’ye ve dört öykü kitabına (Deli Gömleği, Hiçbir Şey Anlatmayan Hikâyelerin İkincisi, Köşe Başında Suret Bulan Tek Kişilik Aşk, Vicdan Sızlar) yer verilerek yazarın metinlerarasılığı kullanma biçimleri ve işlevleri üzerinde durulmuştur. Öykülerinde açık ve kapalı metinlerarası ilişkiler dışında alıntı, gönderge, anıştırma gibi teknikleri sıklıkla kullanan yazarın eğilimlerinden hareketle makale beş başlık etrafında toplanmıştır. Süngü şiirlerle, başka kitap ve yazarlarla, sanatın diğer kollarıyla, gelenekle, ironi ve üstkurmacayla oluşturduğu bu metinlerarası ilişkilere, aynı zamanda belli başlı işlevler yüklemiştir. Öykülerde ön plana çıkan bu işlevler ise eski-yeni arasında bağ kurmak, geçmiş-şimdi arasında metin aracılığıyla organik bir doku oluşturmak ve birbirine eklemlenerek ilerleyen kültürel birikimin taşıyıcılığını yapmaktır. Bununla birlikte, yardımcı metni esas metne katarak anlatımı zenginleştirmek, okurun çağrışım dünyasını harekete geçirmek ve okurda estetik haz uyandırmak, metinlerarası ilişkiler bağlamında hikâyenin çatısını kurup kurgusunu oluşturmak, karakter oluşumuna katkı sağlamak gibi işlevler de yazarın öykülerinde ön plana çıkan işlevlerdendir. Anahtar Kelimeler: Güray Süngü, öykü, postmodernizm, söyleşimcilik, metinlerarası ilişkiler.

Araba Sevdası'nda Metinlerarası İlişkilerin İşlevi

2020

Atıf/Citation: Cusa, Hasan. "Araba Sevdası'nda Metinlerarası İlişkilerin İşlevi. " Türkiyat Mecmuası-Journal of Turkology 30, 2 (2020): 441-454. https://doi.org/10.26650/iuturkiyat.710450 ÖZ Metinlerarasılık bir metnin başka metinlerle ilişkili olduğu ve bu ilişkilerin farklı yöntemlere bağlı olarak oluşturulduğu anlamına gelir. Psikanalist Julia Kristeva'nın Mihail Bahtin'in sözce kuramında yola çıkarak ortaya koyduğu metinlerarasılık kavramı hiçbir metnin sıfırdan yaratılmadığı, bir metnin kendisinden önce gelen metinlerden izler taşıdığı, her metnin farklı açılardan birbirini doğrudan ya da dolaylı olarak etkilediği ve bu nedenle saf bir metnin olmadığı görüşüne dayanır. Edebiyat teorisyenleri tarafından benimsenen bu görüş metinlerarası ilişkilerin kuramsal çerçevesini oluşturur. Bu çalışmada Recaizade Mahmut Ekrem'in Araba Sevdası adlı romanı metinlerarası ilişkiler bağlamında incelenecektir. Söz konusu romanda hangi tür yöntemlerin kullanıldığını tespit etmek ve bunların metinlerarası ilişkiler ışığında nasıl kurgulandığını ortaya koymak bu çalışmanın amacını oluşturmaktadır. Araba Sevdası romanında metinlerarası ilişkilerin farklı açılardan yansıdığını söylemek mümkündür. Bu tür ilişkiler bir taraftan yazar ve yapıt isimlerinin anılmasıyla yapılan göndergelerle ortaya çıkarken, diğer taraftan da birkaç cümlenin olduğu gibi kopyalanmasıyla oluşturulan alıntılarla meydana gelir. Bununla birlikte Araba Sevdası metinlerarası ilişkiler bağlamında incelendiğinde pastiş yöntemiyle başka bir metnin dil ve üslup özelliklerinin taklit edildiği görülür. ABSTRACT Intertextuality means that a text is related to other texts and these relationships are created based on different methods. Psychoanalyst Julia Kristeva believes that no text is created from scratch and also a text carries traces from preceding texts, each text directly or indirectly affects each other from different perspectives, and therefore there is no pure text in her concept of intertextuality which she put forward and based on Mihail Bahtin's theory of speech. This view, adopted by literary theorists, forms the theoretical framework of intertextual relations. In this study, Araba sevdası, written by Recaizade Mahmut Ekrem, will be examined in terms of intertexual studies. The aims of this study is to put forward which techniques were used in this novel and how they were fictionalized in the perspective of intertextual relations. It is possible to say that intertextual relations have been shown in Araba Sevdası. These kinds of relationships emerge with references to the names of writers and works and are also expressed with quotations created by copying a few sentences exactly. Besides these references, when the novel is examined in the context of intertextual relations it is clear that the pastiche technique was used in order to copy some style of other works.

Haydar Ergülen"in "Aşk Şiirleri Antolojisi"nde Metinlerarası İlişkiler

MANAS Sosyal Araştırmalar Dergisi, 2021

Julia Kristeva ve Roland Barthes‟in girişimleri ile adından söz ettirmeye başlayan ve gittikçe geniş bir alana yayılarak kabul gören metinlerarasılık, bugün pek çok sahada çalışmaların odak noktası hâline gelmiştir. Mahiyeti, söylenmemiş hiçbir sözün kalmadığı, yazılan her eserin geçmiş tüm zamanlardaki söylenen ya da yazılanların bir mozaiği şeklinde olduğudur. O hâlde günümüzde söze dökülen her lafız geçmişte söylenenlerin farkında olarak ya da olmayarak, kurallı veya kuralsız bir şekilde yapbozunu oluşturmaktadır. Dolayısıyla günümüzdeki tüm eserlere metinlerarası ilişkiler çerçevesinden bakmak mümkündür. Bu çalışmanın amacı Haydar Ergülen‟in AĢk ġiirleri Antolojisi eserindeki metinlerarası ilişkiler ağını ortaya çıkarmak ve metinlerarasılığın ileri sürdüğü tezin doğruluğunu ölçmektir. Böylelikle şairin kendinden önceki tüm söylenen ve yazılanlardan bilerek ya da bilmeyerek ne kadar faydalandığı gösterilmeye çalışılmıştır. Sonuç olarak şairin şiirlerini desteklemek, şiirlerine derin bir anlam kazandırmak, bunların yanında etkisinde olduğu sanatçıların, Türk edebiyatına ait geçmiş edebî alanların, edebî dönemlerin ya da günlük yaşamın atmosferini şiirlerinde yaşatmak maksadıyla pek çok metinlerarası biçime bilinçli bir şekilde başvurduğu görülmüştür. Elbette farkında olmayarak kullanılan metinlerarası unsurların varlığından bahsetmek de mümkündür.

Metin Te'sîsinde Şiir Mecmualarının Katkısına Bir Örnek

Divan Edebiyatı Araştırmaları Dergisi, 2008

Aynı veya farklı yüzyıllarda yaşamış şairlere ait manzumeleri barındırma özelliğiyle birer seçki mahiyetindeki şiir mecmuaları; Klâsik edebiyat, Halk edebiyatı ve Tekke edebiyatı mahsullerini bir arada bulundurmasıyla da ayrı bir önem arzetmektedir. Şairlerin divanlarından/külliyatlarından belli bir dikkatle seçilmiş manzumelere ev sahipliği yapan bu mecmualar kültür tarihimizin önemli kaynakları arasında sayılırlar.

Yazınsal Metinlerde "İçeriğin Tözü"

Karadeniz Araştırmaları, 2022

Bir gösterge ve/veya göstergeler bütünü olan yazınsal metinlerin anlam merkezi içeriğin tözüdür. Kültürün hemen her unsuruyla oluşturulan bu töz, yazınsal metinlerin anlamını taşır. Bu metinleri anlamlamak isteyen araştırmacılar, anlambilim ve göstergebilim gibi yöntemlerle içeriğin tözüne ulaşmaya çalışırlar. Çözümleme odağındaki bu arayışların yanı sıra yazınsal metinlerin üretim sürecinde içeriğin tözünde ortaya koyduğu yapı da oldukça önemlidir. Yazınsal metinlerin üretimini başlatan yapı içeriğin tözüdür. Araştırmalarımıza göre içeriğin tözüne ilişkin bir yapı ortaya koyan çalışmaların çok az sayıda olduğu, alanyazının bu anlamda yeni çalışmalara gereksinim duyduğu gözlemlenmektedir. Çalışma kapsamında alanyazındaki gereksinim göz önüne alınmış, yazınsal metinlerin anlam evrenini temsil eden içeriğin tözüne yapısalcı bir anlayışla yaklaşılmış ve bu yapının görsel olarak ortaya konması amaçlanmıştır. Bu yapıyı yani içeriğin tözünü oluşturan kurucu öge anlambirimciktir. Çalışmada anlambirimcikler, anlambirimciklerin ürettiği izlek, anlambirimcik demeti, yerdeşlik, anlambirimcik molekülü (yerdeşlik demeti) gibi içeriğin tözüne ilişkin kavramların kavramsal ve bağıntısal yönleri ele alınmış, bu terimler önerilen çizgede ilgili yerlerine konumlandırılmıştır. İçeriğin tözü gibi soyut ve derin yapıda bulunan bir alanı sınırlamak, yapısını tam olarak çıkarmak ne denli zor olsa da üretilen çizgeyle bir girişimde bulunulmuş, yapılacak yeni çalışmalar için bir örnek oluşturulmuştur.

Tanpınar'ın Romanlarında Metinlerarası İlişkiler

2010

metnin anlamının incelenmesinde büyük önem taşır. Yazarın evrenindeki etki kaynaklarını gösterir ve metnin daha iyi anlaşılmasına katkıda bulunur. Tanpınar’ın romanlarında metinlerarası ilişkilerin tespit edilmesi, onun etkilendiği, sergilemek istediği, ilgi duyduğu alanların romanda ne şekilde yer bulduğunu göstermenin yanı sıra, bunun roman tekniğine olan etkisinin değerlendirilebilmesine de imkan tanır. Bu makale, ele alınan dört romanda bu ilişkilerin incelenmesine dayanır.

Metinlerarasılık Baglamında Bir Inceleme Pamuk Prenses ve Yedi Cuceler ile Pamuk Prenses ve Avcı

2017

Text analysis has been one of the areas of interest of researchers throughout history. Analysing texts considering their relations with the other texts, on the other hand, started to be within researchers' field of interest as a result of the developments in the 20th century, and the number of studies in this field has increased since then. Within the concept of intertextuality, no text is considered to be totally original, and the argument that all texts have an inevitable relation with what was said or written before them is supported. Therefore, the relation of texts with what was said or written before them gains importance in intertextual analysis. Within the scope of this study, the concept of text was dealt including films, and the fairytale Snow White, compiled by Grimm Brothers in 1812 from the stories told by the people in the society, and the film Snow White and the Huntsman shot by Hollywood in 2012 were analysed in the light of intertextuality. At the end of the study, it was found out that there were both similarities and differences among the two texts. It was also found out that the similarities were provided by the way of allusion. The presence of similarities found in the study supported the argument that no text is totally original, and it was seen that intertextual analysis provided an important insight in text analysis.

Cemal Süreya Şiirinde Fetişizm ve Fetiş Unsurları

Çukurova üniversitesi sosyal bilimler enstitüsü dergisi, 2016

Cemal Süreya Şiirinde Fetişizm ve Fetiş Unsurları Bülent Aytok ÖZALTIOK* ÖZET Cemal Süreya şiiri erotizmin yoğun kullanıldığı bir şiirdir. Onun şiirinin bu yönü bugün artık sıradan bir okurun bile malumudur. Fakat şairin şiirlerindeki kadınların bazı erojen yahut erojen olmayan bölgelerinin kullanım şeklini, sıklığını sadece erotizm kavramıyla açıklamak bizce yeterli bir tanımlama değildir. Çünkü erotik olan, tüm insanlar için ortak bir durumun, duygunun ifadesiyken fetişsel olan sadece kişiye özgü bir durum arz eder. Erotik kavramının tüm insanlara olan bu genelliğine karşı, Cemal Süreya şiirinde "erotik" olarak adlandırılıp geçilen bir çok unsur ve durum çoğu insan için hiç de erotik değildir. Çünkü bu unsurlar birer fetiş nesnesidir. Fetiş nesnelerinin çoğunlukla kişinin çocukluk döneminde yaşadığı veya yaşamadığı şeylerin ileriki yaşamına bir tezahürü sonucu ortaya çıktığı gerçeğinden hareketle, fetiş nesneleri çoğu zaman kişiye özgünlük arz eder ve bu özgünlük üçüncü kişilere aynı fetişe sahip değillerse herhangi bir erotik çağrışımda bulunmaz. İşte bu durum Cemal Süreya şiirindeki erotik denilip geçilen bir çok unsurun, durumun çoğu insana hiç de erotik gelmemesini de açıklar. Çünkü Cemal Süreya şiirindeki bu unsurlar şairin kendisine özgü fetiş nesneleridir ve kaynağını da şairin çocukluk dönemlerinden almaktadır. İşte bu makalede Cemal Süreya şiirindeki kadınlara dönük fetişsel nesnelerin neler olduğunu, onların kaynaklarını ve şiirlerde nasıl kullanıldıklarını göstermeye çalışacağız.