Deniz Ugan Çatalkaya | Kadir Has University (original) (raw)
Papers by Deniz Ugan Çatalkaya
Legal İş Hukuku ve Sosyal Güvenlik Hukuku Dergisi, Prof. Dr. Ali Nazım Sözer'e Armağan Özel Sayısı, C.21, 2024
İşyerinde işçinin iletişiminin izlenmesiyle elde edilen verilerin iş sözleşmesinin feshi gerekçes... more İşyerinde işçinin iletişiminin izlenmesiyle elde edilen verilerin iş sözleşmesinin feshi gerekçesi yapılması üzerine doğan uyuşmazlıklar, kanun yollarında çözüme kavuşturulmuş olmasına rağmen, Anayasa Mahkemesi önünde bireysel başvuruya konu olabilmektedir.
İşçinin işe iade talepli davasında, işverence ileri sürülen fesih nedeninin geçerliliğini değerlendiren iş yargısı, işverence ileri sürülen delillerin elde ediliş biçimini göz ardı ettiği takdirde, işçinin işyerinde özel yaşamının ve haberleşmesinin gizliliği hakkının ihlal edilmesi tehlikesi ortaya çıkmaktadır.Bu açıdan, anayasal temel hak ve özgürlüklere her alanda daha güçlü bir güvence tanınabilmesi için Anayasa Mahkemesinin devletin pozitif yükümlülükleri kapsamında ortaya koyduğu ölçütlerin, derece mahkemeleri tarafından yargılamanın her aşamasında dikkate alınması, anayasal bir yükümlülüktür.
Bu nedenle, incelememizde, işçinin haberleşmesinin gizliliği hakkı bağlamında Yargıtay ve Anayasa Mahkemesinin yaklaşımı inceleme konusu yapılmıştır.
Çalışma ve Toplum, 2024
Uluslararası insan hakları belgeleri, hukukun diğer alanlarında olduğu gibi iş ilişkileri açısınd... more Uluslararası insan hakları belgeleri, hukukun diğer alanlarında olduğu gibi iş ilişkileri açısından da çok önemli bir işleve sahiptir. Birey artık sadece vatandaşı olduğu devletin ulusal yasama organının ihdas ettiği ulusal hukukun değil; devletlerin ortak iradeleriyle ortaya çıkan, günün koşullarına göre evrilerek bireyin temel hak ve özgürlüklerine daha güçlü güvenceler sağlamayı hedefleyen uluslararası insan hakları hukukunun da bir öznesi konumundadır. Bu doğrultuda, XXI. yüzyılda işçinin temel hak ve özgürlüklerini ilgilendiren bir uyuşmazlığı çözmekle görevli ulusal yargıç, uyuşmazlığı yalnızca ulusal mevzuat ve içtihat doğrultusunda değerlendirmekle yetinemeyecektir. Gerçekten yargıç, ülkemizin standartlarına uymayı taahhüt ettiği demokratik toplumların ortak değerlerini göz ardı edemeyecek ve uluslararası insan hakları belgeleri ile bu belgelere ilişkin yorum ve içtihatlarda konunun nasıl bir yaklaşımla ele alındığını dikkate almakla yükümlü olacaktır. Bu kapsamda, Yargıtayın sendika hakkına ilişkin yakın tarihli bir kararının konuyu yeniden gündeme getirmesi üzerine bu çalışmada, Anayasa m. 90/5 uyarınca, uluslararası normların yargıç tarafından hangi koşullarda ve AİHM içtihadı ışığında hangi yorum yöntemiyle uygulanacağı üzerinde durulmuş; konuya ilişkin Anayasa Mahkemesi ve Yargıtayın yaklaşımı da değerlendirilmiştir.
Annales de la Faculté de Droit d'ıstanbul, 2024
The nature of an employment contract carries the risk that an employee's personal rights, includi... more The nature of an employment contract carries the risk that an employee's personal rights, including their private life, may become open to the employer's intervention. As the employee's private life is an area which is open to employer intervention, the need to draw the boundaries of employer intervention in the context of balancing the interests of the employee and the employer, as well as the need to protect the privacy of the employee's private life within the boundaries of the workplace, keeps this issue on the agenda of Turkish labour law doctrine and the judiciary today. To demonstrate the current developments in Turkish labour law-which will reveal the current approach towards the fundamental rights of employees, especially romantic relationships in the workplace-in this article, after briefly explaining the principles of the individual application system to the Constitutional Court in Turkish law and the concept of the right to respect for private life, the topic is discussed in light of the individual application jurisprudence of the Turkish Constitutional Court and the judgments of the Court of Cassation and Courts of Appeal.
Hukuk ve Adalet Eleştirel Hukuk Dergisi, 2023
Yapay zeka, tüm insanlığın geleceği açısından neredeyse tek belirleyici olma işleviyle kişilerin ... more Yapay zeka, tüm insanlığın geleceği açısından neredeyse tek belirleyici olma işleviyle kişilerin özel ve mesleki yaşamlarını köklü bir biçimde değiştirmeye başlamıştır. Bu baş döndürücü teknoloji, iş ilişkilerine bakıldığında bir yandan işçilerin istihdamdan dışlanmasına yol açarken, öbür yandan iş hukukunun tüm alanlarına girmiştir. İşçilerin işe alınması, iş sözleşmesinin ifası ve sona ermesi süreçlerinde, işverenin yetkisi ve bundan kaynaklı kararları algoritmalara terk edilmiştir. Dola- yısıyla, yapay zekanın iş ilişkilerine nasıl yansıdığı veya yansıyacağı konularının yalnızca yapay zeka alanında çalışan bilim insanlarına bırakılmaması, hukukçular arasında da daha fazla tartışılması gerekmektedir.Bu çalışmada öncelikle yapay zeka teknolojisine ilişkin kimi önemli kavramlar ve hukuki gelişmeler açıklanmaya, sonra algoritmaların işe alım sürecinden iş sözleşmesinin sona ermesine kadar iş ilişkilerine nasıl yansıdığı ele alınmaya, son olarak ise yapay zeka uygulamalarının işçinin temel hak ve özgürlüklerine müdahaleleri ortaya konulmaya ve bu müdahalelerin önlenebilmesi için alınması gereken önlemlere ilişkin öneriler sunulmaya çalışılmıştır.
Çalışma ve Toplum, 2023
Çoğulculuk, hoşgörü ve açık fikirlilik temellerine yaslanan demokratik toplumda her birey gibi, ... more Çoğulculuk, hoşgörü ve açık fikirlilik temellerine yaslanan
demokratik toplumda her birey gibi, işçi de ifade özgürlüğüne sahiptir.
İfade özgürlüğü kolektif olarak kullanıldığında, örgütlenme özgürlüğü ile
iç içe geçmektedir. Örgütlenerek düşüncelerini ifade etmek isteyen
bireyler, işçiler olduğunda, bu özgürlükler aynı zamanda sendikal
özgürlükler ile de bütünleşmekte, hatta karşılıklı olarak birbirini
zenginleştirmektedir. Uluslararası insan hakları belgelerini yorumlayan
denetim organlarının kararlarında toplu eylem hakkının gelişimi, bunu
kanıtlar niteliktedir. Bugün, ifade özgürlüğünün kolektif olarak
kullanılması anlamına gelen toplu eylem hakkının, temel bir insan hakkı
olduğu konusunda kuşku bulunmamaktadır. Çalışmamızın ilk bölümünde
bu konu üzerinde durulmuştur.
İşçinin bu haktan yararlanması, uygulamada, kuşkusuz bazı
uyuşmazlıkların doğmasına neden olmuştur. Bu uyuşmazlıkların çözüme
kavuşturulması yönündeki zorlu görevi üstlenen yargıç, eyleme
başvurmakla izlenen amacın meşruluğunu, eylemin barışçıl niteliğini ve
eylemin ölçülülüğünü, kararlarında değerlendirme konusu yapmaktadır.
Konuya ilişkin Yargıtay ve Anayasa Mahkemesi kararlarının, sözü edilen
ölçütlere yaklaşımının irdelendiği ikinci bölümde ise bu uyuşmazlıklar kapsamında, “toplu eylem hakkını kullanmak fesih nedeni olabilir mi?”
sorusunun yanıtı aranmıştır.
Çalışma ve Toplum, 2023
In a democratic society based on pluralism, tolerance and broadmindedness, workers have freedom o... more In a democratic society based on pluralism, tolerance and broadmindedness, workers have freedom of expression, just like everyone. When used collectively, the freedom of expression intertwines with the freedom of association. Once individuals who want to organize and express their thoughts are workers, these freedoms also integrate with trade union freedoms and mutually enrich each other. This is proved by the development of the right to collective action in the decisions of supervisory bodies that interpret international human rights documents. Today, there is no doubt that the right to collective action, which means the collective exercise of freedom of expression, is a fundamental human right. In the first part of our study, we emphasized this issue.
The use of this right by the worker has undoubtedly caused some disputes to arise in practice. The judge, who undertakes the challenging task of resolving these disputes, considers the legitimacy of the purpose pursued by resorting to action, the peaceful nature of the action and the proportionality of the action in their decisions. In the second part of our study, we examined the approach of the Court of Cassation and the Constitutional Court’s decisions to the mentioned criteria. Within the scope of these disputes, the answer to the question of whether “exercising the right to collective action can be a reason for termination?” has been sought.
Droits et libertés fondamentaux du citoyen-salarié en droit du travail, 2022
Since the 1980s, fundamental rights and freedoms have not only appeared and taken on a particular... more Since the 1980s, fundamental rights and freedoms have not only appeared and taken on a particular dimension within employment but also started covering all aspects of citizen employees’ private and professional lives. The appearance of citizen employees’ fundamental rights and freedoms basically indicate the contemporary evolution of labour law. Due to this development, employer actions that restrict employees’ fundamental freedoms have formed the essence of labour disputes. For this reason, not only have new rights with varied functions made their appearance in labour law; at the same time, a specific method has arisen in judicial reasoning around a general principle enshrined in both national and international legislation.
This study approaches the subject of the protection of citizen employees’ fundamental rights and freedoms in three sections. The first section evaluates the historical overview of these rights and freedoms, their inevitable progress, and their essential function in labour law. The second section examines some examples of fundamental employee rights in light of doctrine and case law. Given that fundamental employee rights and freedoms arose to limit the power of employers, the third and final section is devoted to the reconciliation of power and freedoms within the workplace through the method of legal control based on the principle of proportionality.
İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Mecmuası, 2016
Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, Jul 1, 2007
Directive 91/533/CEE du Conseil, du 14 octobre 1991, relative à l'obligation de l'employeur d'inf... more Directive 91/533/CEE du Conseil, du 14 octobre 1991, relative à l'obligation de l'employeur d'informer le travailleur des conditions applicables au contrat ou à la relation de travail. 11 "Les conditions de travail de tout salarié de la Communauté européenne doivent être précisées soit dans la loi, soit dans une convention collective, soit dans un contrat de travail selon les modalités propres à chaque pays."
Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Hukuk Araştırmaları Dergisi, 2014
Kadir Has Üniversitesi Hukuk Fakültesi Hukuk Bülteni, 2021
Çalışma yaşamının dijital dönüşümü doğrultusunda, Avrupa Birliği Parlamentosunun İstihdam ve Sosy... more Çalışma yaşamının dijital dönüşümü doğrultusunda, Avrupa Birliği Parlamentosunun İstihdam ve Sosyal İşler Komisyonu, hazırladığı bir rapor ile Birlik Komisyonunu işçinin ulaşılabilir olmama hakkının güvence altına alınması konusunda asgari gereklilikleri belirleyen bir AB yönergesi önerisi sunmaya davet etti. Komisyon'a ulaşılabilir olmama hakkı konusunda tavsiyeler içeren bu önerge, 21 Ocak 2021 tarihinde, AB Parlamentosu tarafından kabul edildi (Parlement Européen, Résolution du 21 janvier 2021 contenant des recommandations à la Commission sur le droit à la déconnexion (2019/2181(INL)). Bu güncel gelişmenin şimdi gerçekleşmesi bir tesadüf değil. Dijital araçların, çalışma yaşamına ve iş hukukuna etkisinin çarpıcı bir boyuta eriştiği günümüzde, uzaktan çalışma uygulamaları pandemi tedbirleri ile daha da yoğunlaştı (EPRS, Droit à la déconnexion, En Bref, Janvier 2021). Pandemi süresince AB ülkelerinde, uzaktan çalışan kişilerin %46'sının ilk kez uzaktan çalışma yaptığı araştırmalarla ortaya kondu (Eurofound, Research Report, Living, working and COVID-19, 2020, 33). Evden çalışanlar açısından, genellikle çalışma ve yaşam alanlarının fiziksel olarak ayrılamamasının, iş ve özel yaşam arasındaki sınırın bulanıklaşması sorununu doğurduğu ve bu çalışanların %24'ünün her gün veya iki günde bir çalışma saatleri dışında da çalıştığı, buna karşın işyerinde veya ev dışındaki bir mekanda çalışanlarda bu oranın %6 olduğu tespit edildi (aynı rapor, 33-34). Dünya çapında, işverenlerin %84'ünün iş süreçlerini dijitalleştirme yönünde hızlı bir girişim göstermesini gerektiren bu koşulların, çalışanlar üzerinde, aşırı iş yükünden kaynaklı stres, fiziksel ve duygusal mücadeleden kaynaklı bağımlılık, yorgunluk, uyku bozuklukları, endişe, yalnızlaşma ve hatta tükenmişlik gibi istenmeyen ve önlenmesi gereken psikososyal etkiler doğurduğu gözlemlenmekte; dahası her zaman ve her yerde ulaşılabilir olma (hyperconnectivity) durumunun, çalışanlarda yarattığı stresin, "teknostres" olarak adlandırılan yeni bir tür stres olduğuna dikkat çekilmektedir (EPRS, Thinking about future EU policy, The future of work-Trends, challenges and potential initiatives, Briefing, February 2021, 5). İşçinin korunması temel ilkesine dayanan ve bu nedenle bağımsız bir hukuk dalı olarak varlık kazanmış olan iş hukukunun, sözü edilen yadsınamaz gelişmeleri ve bunların, işçinin iş yaşamı ile özel yaşamı arasındaki denge ve işçinin sağlığının korunması gibi konularda doğurduğu ve doğuracağı yeni sorunları göz ardı etmesi düşünülemez. Çağın gelişmelerinin çalışma yaşamında neden olduğu risklere hukuksal düzlemde çözüm üretilmesi gerekliliği tüm açıklığıyla karşımızda durmaktadır. Bu kapsamda, AB çatısı altında ortaya çıkan, konuyu yasal bir zemine taşıma girişiminin, hukukumuzda da çözüm arayışları açısından yol gösterici olacağı kanaatiyle konunun temel esaslarını değerlendirmeye çalışalım.
Çalışma ve Toplum , 2021
Eşitlik, her hak öznesi ve tabi işçi için de hem bizzat temel bir hak hem de diğer temel hakların... more Eşitlik, her hak öznesi ve tabi işçi için de hem bizzat temel bir hak hem de diğer temel hakların gerçekleştirilebilmesinin koşulu ve temelidir.
Keyfi olanı yasaklamak ve ayrımcılığı önlemek için kamu otoritesini sınırlayan bir ilke olan eşitlik ilkesi, şimdi, gücü elinde bulunduran her otoritenin ve bu bağlamda işverenin karar alma yetkisini sınırlayan bir ilkeye dönüşmüştür.
İşveren, işçinin değiştiremeyeceği ya da değiştirmesinin beklenemeyeceği bir özelliği nedeniyle, o işçiye farklı uygulama yapamayacak, aksi durum, ayrımcılık ve dolayısıyla insan onurunun ihlali sayılacaktır. İşveren ayrıca, eşit/benzer durumdaki işçilere, eşit/benzer davranmakla yükümlü olup; eşit/benzer durumdaki işçileri arasında haklı gerekçe bulunmaksızın keyfi farklı uygulamalar yapamayacaktır.
İşte, eşitliğin iki boyutu, iş ilişkilerine, işverenin dar anlamda eşit davranma/eşit işlem borcu ve ayrım yasağı biçiminde yansır. Aynı bütünün iki parçası, madalyonun iki yüzü, eşitliğin sağlanması ortak amacına yönelik bu iki boyut, hukuki nitelikleri ve sonuçları açısından birbirinden ayrılan, özdeş olmayan kavramlara işaret eder: ayrım yasağı ve eşit işlem.
Nedir bu hukuki nitelik farkı?
Hukuki sonuçları ne açıdan farklılık taşır?
İşverenin eşit davranma borcu, her iki boyutuyla ne zaman doğar?
Buna aykırılık nasıl tespit edilir, aykırılığın yaptırımı nedir?
İstanbul Spor Hukuku Dergisi, 2020
Profesyonel sporcu ile kulüp arasındaki sözleşme ilişkisi, iş ilişkisidir. Ne var ki, bu iş ilişk... more Profesyonel sporcu ile kulüp arasındaki sözleşme ilişkisi, iş ilişkisidir. Ne var ki, bu iş ilişkisi 4857 sayılı İş Kanunu kapsamı dışında bırakılmıştır. Bunun sonucu olarak bu iş ilişkisine, Türk Borçlar Kanunu’nun hizmet sözleşmesine ilişkin hükümleri ile Federasyonlarca öngörülen özel düzenlemeler uygulanacaktır. Profesyonel sporcu ile kulüp arasındaki iş ilişkisi, bu düzenlemeler uyarınca, kural olarak belirli süreli hizmet sözleşmesine dayanmaktadır. Belirli süreli iş sözleşmesinin hukuki bir iş- lemle sona ermesi ise, taraflardan birinin haklı nedenle fesih hakkını kullanması sonucunda ya da tarafların sona erme sözleşmesi (ikale) akdetmeleri suretiyle gerçekleşmektedir.
İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Mecmuası, 2016
Kadir Has Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, 2014
Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, 2013
İş ilişkisinin temel özelliği, işçinin işverene bağımlı olarak çalışmasıdır. İş ilişkisinin bu öz... more İş ilişkisinin temel özelliği, işçinin işverene bağımlı olarak çalışmasıdır. İş ilişkisinin bu özelliği ve tarafları arasında tam bir eşitliğin bulunmayışı söz konusu hukuki ilişkinin temelini oluşturan iş sözleşmesini diğer borçlar hukuku sözleşmelerinden ayırmaktadır. İşçinin, işverene hukuki açıdan bağımlılığı, onun emir ve talimatları altında iş görme edimini ifa etmesi, salt ücret geliriyle geçimini sağlaması nedeniyle, işveren tarafından kendisine sağlanan söz konusu işe ihtiyaç duyması; kısacası sözleşmenin diğer tarafı olan işveren karşısında eşit bir konumda olmaması; tarihsel gelişim içinde, iş ilişkisinin zayıf tarafı olan işçinin korunması amacını taşıyan, bu doğrultuda asgari koruma sağlayan emredici normları getiren iş hukukunun doğmasını sağlamıştır. Söz konusu korumanın, bağımlı çalışmanın etkilerini hafifletme, ekonomik bağımlılığın ise sınırlarını çizme işlevi olduğu söylenebilecektir 1 . Çağdaş iş hukukunda, böylece işçinin haklarını ve kişiliğini tanıma ve koruma, mutlak irade serbestisine dayanan kuralları köklü değişikliklere H Hakem incelemesinden geçmiştir.
Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Hukuk Araştırmaları Dergisi, 2014
İşçinin iş ve gelir güvencesi karşılığında işverene bağımlı çalışmayı kabul ettiği sıra dışı bir ... more İşçinin iş ve gelir güvencesi karşılığında işverene bağımlı çalışmayı kabul ettiği sıra dışı bir sözleşmesel ilişki olan iş ilişkisinde, işçinin korunması ihtiyacı doğrultusunda İş Hukuku bağımsız bir hukuk dalı olarak ortaya çıkmıştır. Kişilerin haklarını kullanırken ve borçlarını ifa ederken doğru, namuslu ve makul davranmaları anlamına gelen ve Roma Hukukundan günümüze, hukukun her alanında uygulanan dürüstlük ilkesi, iş ilişkisinde de önemli işlevlere sahiptir. Bu işlevler özellikle işveren açısından doğan yan yükümlülükler ve işverenin yönetim yetkisinin sınırlanmasında önem kazanmaktadır.
Çalışma ve Toplum, 2012
Özet 1. Kaza geçiren işçi, E. Şirketi'nde 3 hafta önce işe başlamış olup, işi, sipariş üzerine çe... more Özet 1. Kaza geçiren işçi, E. Şirketi'nde 3 hafta önce işe başlamış olup, işi, sipariş üzerine çeşitli işyeri, ev gibi yerlere su götürmektir. Olay tarihinde, teslim edilen suyun bedelini tahsil amacıyla gidilen binanın asansörünün bozuk olmasına ve kabinin katta olmamasına rağmen kapısının açılması neticesinde işçi, adımını atarak asansör boşluğuna düşmüş, hayatını kaybetmiştir. Uyuşmazlık, kazadan işverenin sorumlu tutulup tutulamayacağına ilişkindir. Tartışılması gereken husus, somut olayda iş kazasının oluşmaması için işverenin ne gibi bir tedbir alması gerektiği meselesidir.
Prof. Dr. Sarper Süzek'e Armağan, 2012
Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, 2007
Legal İş Hukuku ve Sosyal Güvenlik Hukuku Dergisi, Prof. Dr. Ali Nazım Sözer'e Armağan Özel Sayısı, C.21, 2024
İşyerinde işçinin iletişiminin izlenmesiyle elde edilen verilerin iş sözleşmesinin feshi gerekçes... more İşyerinde işçinin iletişiminin izlenmesiyle elde edilen verilerin iş sözleşmesinin feshi gerekçesi yapılması üzerine doğan uyuşmazlıklar, kanun yollarında çözüme kavuşturulmuş olmasına rağmen, Anayasa Mahkemesi önünde bireysel başvuruya konu olabilmektedir.
İşçinin işe iade talepli davasında, işverence ileri sürülen fesih nedeninin geçerliliğini değerlendiren iş yargısı, işverence ileri sürülen delillerin elde ediliş biçimini göz ardı ettiği takdirde, işçinin işyerinde özel yaşamının ve haberleşmesinin gizliliği hakkının ihlal edilmesi tehlikesi ortaya çıkmaktadır.Bu açıdan, anayasal temel hak ve özgürlüklere her alanda daha güçlü bir güvence tanınabilmesi için Anayasa Mahkemesinin devletin pozitif yükümlülükleri kapsamında ortaya koyduğu ölçütlerin, derece mahkemeleri tarafından yargılamanın her aşamasında dikkate alınması, anayasal bir yükümlülüktür.
Bu nedenle, incelememizde, işçinin haberleşmesinin gizliliği hakkı bağlamında Yargıtay ve Anayasa Mahkemesinin yaklaşımı inceleme konusu yapılmıştır.
Çalışma ve Toplum, 2024
Uluslararası insan hakları belgeleri, hukukun diğer alanlarında olduğu gibi iş ilişkileri açısınd... more Uluslararası insan hakları belgeleri, hukukun diğer alanlarında olduğu gibi iş ilişkileri açısından da çok önemli bir işleve sahiptir. Birey artık sadece vatandaşı olduğu devletin ulusal yasama organının ihdas ettiği ulusal hukukun değil; devletlerin ortak iradeleriyle ortaya çıkan, günün koşullarına göre evrilerek bireyin temel hak ve özgürlüklerine daha güçlü güvenceler sağlamayı hedefleyen uluslararası insan hakları hukukunun da bir öznesi konumundadır. Bu doğrultuda, XXI. yüzyılda işçinin temel hak ve özgürlüklerini ilgilendiren bir uyuşmazlığı çözmekle görevli ulusal yargıç, uyuşmazlığı yalnızca ulusal mevzuat ve içtihat doğrultusunda değerlendirmekle yetinemeyecektir. Gerçekten yargıç, ülkemizin standartlarına uymayı taahhüt ettiği demokratik toplumların ortak değerlerini göz ardı edemeyecek ve uluslararası insan hakları belgeleri ile bu belgelere ilişkin yorum ve içtihatlarda konunun nasıl bir yaklaşımla ele alındığını dikkate almakla yükümlü olacaktır. Bu kapsamda, Yargıtayın sendika hakkına ilişkin yakın tarihli bir kararının konuyu yeniden gündeme getirmesi üzerine bu çalışmada, Anayasa m. 90/5 uyarınca, uluslararası normların yargıç tarafından hangi koşullarda ve AİHM içtihadı ışığında hangi yorum yöntemiyle uygulanacağı üzerinde durulmuş; konuya ilişkin Anayasa Mahkemesi ve Yargıtayın yaklaşımı da değerlendirilmiştir.
Annales de la Faculté de Droit d'ıstanbul, 2024
The nature of an employment contract carries the risk that an employee's personal rights, includi... more The nature of an employment contract carries the risk that an employee's personal rights, including their private life, may become open to the employer's intervention. As the employee's private life is an area which is open to employer intervention, the need to draw the boundaries of employer intervention in the context of balancing the interests of the employee and the employer, as well as the need to protect the privacy of the employee's private life within the boundaries of the workplace, keeps this issue on the agenda of Turkish labour law doctrine and the judiciary today. To demonstrate the current developments in Turkish labour law-which will reveal the current approach towards the fundamental rights of employees, especially romantic relationships in the workplace-in this article, after briefly explaining the principles of the individual application system to the Constitutional Court in Turkish law and the concept of the right to respect for private life, the topic is discussed in light of the individual application jurisprudence of the Turkish Constitutional Court and the judgments of the Court of Cassation and Courts of Appeal.
Hukuk ve Adalet Eleştirel Hukuk Dergisi, 2023
Yapay zeka, tüm insanlığın geleceği açısından neredeyse tek belirleyici olma işleviyle kişilerin ... more Yapay zeka, tüm insanlığın geleceği açısından neredeyse tek belirleyici olma işleviyle kişilerin özel ve mesleki yaşamlarını köklü bir biçimde değiştirmeye başlamıştır. Bu baş döndürücü teknoloji, iş ilişkilerine bakıldığında bir yandan işçilerin istihdamdan dışlanmasına yol açarken, öbür yandan iş hukukunun tüm alanlarına girmiştir. İşçilerin işe alınması, iş sözleşmesinin ifası ve sona ermesi süreçlerinde, işverenin yetkisi ve bundan kaynaklı kararları algoritmalara terk edilmiştir. Dola- yısıyla, yapay zekanın iş ilişkilerine nasıl yansıdığı veya yansıyacağı konularının yalnızca yapay zeka alanında çalışan bilim insanlarına bırakılmaması, hukukçular arasında da daha fazla tartışılması gerekmektedir.Bu çalışmada öncelikle yapay zeka teknolojisine ilişkin kimi önemli kavramlar ve hukuki gelişmeler açıklanmaya, sonra algoritmaların işe alım sürecinden iş sözleşmesinin sona ermesine kadar iş ilişkilerine nasıl yansıdığı ele alınmaya, son olarak ise yapay zeka uygulamalarının işçinin temel hak ve özgürlüklerine müdahaleleri ortaya konulmaya ve bu müdahalelerin önlenebilmesi için alınması gereken önlemlere ilişkin öneriler sunulmaya çalışılmıştır.
Çalışma ve Toplum, 2023
Çoğulculuk, hoşgörü ve açık fikirlilik temellerine yaslanan demokratik toplumda her birey gibi, ... more Çoğulculuk, hoşgörü ve açık fikirlilik temellerine yaslanan
demokratik toplumda her birey gibi, işçi de ifade özgürlüğüne sahiptir.
İfade özgürlüğü kolektif olarak kullanıldığında, örgütlenme özgürlüğü ile
iç içe geçmektedir. Örgütlenerek düşüncelerini ifade etmek isteyen
bireyler, işçiler olduğunda, bu özgürlükler aynı zamanda sendikal
özgürlükler ile de bütünleşmekte, hatta karşılıklı olarak birbirini
zenginleştirmektedir. Uluslararası insan hakları belgelerini yorumlayan
denetim organlarının kararlarında toplu eylem hakkının gelişimi, bunu
kanıtlar niteliktedir. Bugün, ifade özgürlüğünün kolektif olarak
kullanılması anlamına gelen toplu eylem hakkının, temel bir insan hakkı
olduğu konusunda kuşku bulunmamaktadır. Çalışmamızın ilk bölümünde
bu konu üzerinde durulmuştur.
İşçinin bu haktan yararlanması, uygulamada, kuşkusuz bazı
uyuşmazlıkların doğmasına neden olmuştur. Bu uyuşmazlıkların çözüme
kavuşturulması yönündeki zorlu görevi üstlenen yargıç, eyleme
başvurmakla izlenen amacın meşruluğunu, eylemin barışçıl niteliğini ve
eylemin ölçülülüğünü, kararlarında değerlendirme konusu yapmaktadır.
Konuya ilişkin Yargıtay ve Anayasa Mahkemesi kararlarının, sözü edilen
ölçütlere yaklaşımının irdelendiği ikinci bölümde ise bu uyuşmazlıklar kapsamında, “toplu eylem hakkını kullanmak fesih nedeni olabilir mi?”
sorusunun yanıtı aranmıştır.
Çalışma ve Toplum, 2023
In a democratic society based on pluralism, tolerance and broadmindedness, workers have freedom o... more In a democratic society based on pluralism, tolerance and broadmindedness, workers have freedom of expression, just like everyone. When used collectively, the freedom of expression intertwines with the freedom of association. Once individuals who want to organize and express their thoughts are workers, these freedoms also integrate with trade union freedoms and mutually enrich each other. This is proved by the development of the right to collective action in the decisions of supervisory bodies that interpret international human rights documents. Today, there is no doubt that the right to collective action, which means the collective exercise of freedom of expression, is a fundamental human right. In the first part of our study, we emphasized this issue.
The use of this right by the worker has undoubtedly caused some disputes to arise in practice. The judge, who undertakes the challenging task of resolving these disputes, considers the legitimacy of the purpose pursued by resorting to action, the peaceful nature of the action and the proportionality of the action in their decisions. In the second part of our study, we examined the approach of the Court of Cassation and the Constitutional Court’s decisions to the mentioned criteria. Within the scope of these disputes, the answer to the question of whether “exercising the right to collective action can be a reason for termination?” has been sought.
Droits et libertés fondamentaux du citoyen-salarié en droit du travail, 2022
Since the 1980s, fundamental rights and freedoms have not only appeared and taken on a particular... more Since the 1980s, fundamental rights and freedoms have not only appeared and taken on a particular dimension within employment but also started covering all aspects of citizen employees’ private and professional lives. The appearance of citizen employees’ fundamental rights and freedoms basically indicate the contemporary evolution of labour law. Due to this development, employer actions that restrict employees’ fundamental freedoms have formed the essence of labour disputes. For this reason, not only have new rights with varied functions made their appearance in labour law; at the same time, a specific method has arisen in judicial reasoning around a general principle enshrined in both national and international legislation.
This study approaches the subject of the protection of citizen employees’ fundamental rights and freedoms in three sections. The first section evaluates the historical overview of these rights and freedoms, their inevitable progress, and their essential function in labour law. The second section examines some examples of fundamental employee rights in light of doctrine and case law. Given that fundamental employee rights and freedoms arose to limit the power of employers, the third and final section is devoted to the reconciliation of power and freedoms within the workplace through the method of legal control based on the principle of proportionality.
İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Mecmuası, 2016
Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, Jul 1, 2007
Directive 91/533/CEE du Conseil, du 14 octobre 1991, relative à l'obligation de l'employeur d'inf... more Directive 91/533/CEE du Conseil, du 14 octobre 1991, relative à l'obligation de l'employeur d'informer le travailleur des conditions applicables au contrat ou à la relation de travail. 11 "Les conditions de travail de tout salarié de la Communauté européenne doivent être précisées soit dans la loi, soit dans une convention collective, soit dans un contrat de travail selon les modalités propres à chaque pays."
Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Hukuk Araştırmaları Dergisi, 2014
Kadir Has Üniversitesi Hukuk Fakültesi Hukuk Bülteni, 2021
Çalışma yaşamının dijital dönüşümü doğrultusunda, Avrupa Birliği Parlamentosunun İstihdam ve Sosy... more Çalışma yaşamının dijital dönüşümü doğrultusunda, Avrupa Birliği Parlamentosunun İstihdam ve Sosyal İşler Komisyonu, hazırladığı bir rapor ile Birlik Komisyonunu işçinin ulaşılabilir olmama hakkının güvence altına alınması konusunda asgari gereklilikleri belirleyen bir AB yönergesi önerisi sunmaya davet etti. Komisyon'a ulaşılabilir olmama hakkı konusunda tavsiyeler içeren bu önerge, 21 Ocak 2021 tarihinde, AB Parlamentosu tarafından kabul edildi (Parlement Européen, Résolution du 21 janvier 2021 contenant des recommandations à la Commission sur le droit à la déconnexion (2019/2181(INL)). Bu güncel gelişmenin şimdi gerçekleşmesi bir tesadüf değil. Dijital araçların, çalışma yaşamına ve iş hukukuna etkisinin çarpıcı bir boyuta eriştiği günümüzde, uzaktan çalışma uygulamaları pandemi tedbirleri ile daha da yoğunlaştı (EPRS, Droit à la déconnexion, En Bref, Janvier 2021). Pandemi süresince AB ülkelerinde, uzaktan çalışan kişilerin %46'sının ilk kez uzaktan çalışma yaptığı araştırmalarla ortaya kondu (Eurofound, Research Report, Living, working and COVID-19, 2020, 33). Evden çalışanlar açısından, genellikle çalışma ve yaşam alanlarının fiziksel olarak ayrılamamasının, iş ve özel yaşam arasındaki sınırın bulanıklaşması sorununu doğurduğu ve bu çalışanların %24'ünün her gün veya iki günde bir çalışma saatleri dışında da çalıştığı, buna karşın işyerinde veya ev dışındaki bir mekanda çalışanlarda bu oranın %6 olduğu tespit edildi (aynı rapor, 33-34). Dünya çapında, işverenlerin %84'ünün iş süreçlerini dijitalleştirme yönünde hızlı bir girişim göstermesini gerektiren bu koşulların, çalışanlar üzerinde, aşırı iş yükünden kaynaklı stres, fiziksel ve duygusal mücadeleden kaynaklı bağımlılık, yorgunluk, uyku bozuklukları, endişe, yalnızlaşma ve hatta tükenmişlik gibi istenmeyen ve önlenmesi gereken psikososyal etkiler doğurduğu gözlemlenmekte; dahası her zaman ve her yerde ulaşılabilir olma (hyperconnectivity) durumunun, çalışanlarda yarattığı stresin, "teknostres" olarak adlandırılan yeni bir tür stres olduğuna dikkat çekilmektedir (EPRS, Thinking about future EU policy, The future of work-Trends, challenges and potential initiatives, Briefing, February 2021, 5). İşçinin korunması temel ilkesine dayanan ve bu nedenle bağımsız bir hukuk dalı olarak varlık kazanmış olan iş hukukunun, sözü edilen yadsınamaz gelişmeleri ve bunların, işçinin iş yaşamı ile özel yaşamı arasındaki denge ve işçinin sağlığının korunması gibi konularda doğurduğu ve doğuracağı yeni sorunları göz ardı etmesi düşünülemez. Çağın gelişmelerinin çalışma yaşamında neden olduğu risklere hukuksal düzlemde çözüm üretilmesi gerekliliği tüm açıklığıyla karşımızda durmaktadır. Bu kapsamda, AB çatısı altında ortaya çıkan, konuyu yasal bir zemine taşıma girişiminin, hukukumuzda da çözüm arayışları açısından yol gösterici olacağı kanaatiyle konunun temel esaslarını değerlendirmeye çalışalım.
Çalışma ve Toplum , 2021
Eşitlik, her hak öznesi ve tabi işçi için de hem bizzat temel bir hak hem de diğer temel hakların... more Eşitlik, her hak öznesi ve tabi işçi için de hem bizzat temel bir hak hem de diğer temel hakların gerçekleştirilebilmesinin koşulu ve temelidir.
Keyfi olanı yasaklamak ve ayrımcılığı önlemek için kamu otoritesini sınırlayan bir ilke olan eşitlik ilkesi, şimdi, gücü elinde bulunduran her otoritenin ve bu bağlamda işverenin karar alma yetkisini sınırlayan bir ilkeye dönüşmüştür.
İşveren, işçinin değiştiremeyeceği ya da değiştirmesinin beklenemeyeceği bir özelliği nedeniyle, o işçiye farklı uygulama yapamayacak, aksi durum, ayrımcılık ve dolayısıyla insan onurunun ihlali sayılacaktır. İşveren ayrıca, eşit/benzer durumdaki işçilere, eşit/benzer davranmakla yükümlü olup; eşit/benzer durumdaki işçileri arasında haklı gerekçe bulunmaksızın keyfi farklı uygulamalar yapamayacaktır.
İşte, eşitliğin iki boyutu, iş ilişkilerine, işverenin dar anlamda eşit davranma/eşit işlem borcu ve ayrım yasağı biçiminde yansır. Aynı bütünün iki parçası, madalyonun iki yüzü, eşitliğin sağlanması ortak amacına yönelik bu iki boyut, hukuki nitelikleri ve sonuçları açısından birbirinden ayrılan, özdeş olmayan kavramlara işaret eder: ayrım yasağı ve eşit işlem.
Nedir bu hukuki nitelik farkı?
Hukuki sonuçları ne açıdan farklılık taşır?
İşverenin eşit davranma borcu, her iki boyutuyla ne zaman doğar?
Buna aykırılık nasıl tespit edilir, aykırılığın yaptırımı nedir?
İstanbul Spor Hukuku Dergisi, 2020
Profesyonel sporcu ile kulüp arasındaki sözleşme ilişkisi, iş ilişkisidir. Ne var ki, bu iş ilişk... more Profesyonel sporcu ile kulüp arasındaki sözleşme ilişkisi, iş ilişkisidir. Ne var ki, bu iş ilişkisi 4857 sayılı İş Kanunu kapsamı dışında bırakılmıştır. Bunun sonucu olarak bu iş ilişkisine, Türk Borçlar Kanunu’nun hizmet sözleşmesine ilişkin hükümleri ile Federasyonlarca öngörülen özel düzenlemeler uygulanacaktır. Profesyonel sporcu ile kulüp arasındaki iş ilişkisi, bu düzenlemeler uyarınca, kural olarak belirli süreli hizmet sözleşmesine dayanmaktadır. Belirli süreli iş sözleşmesinin hukuki bir iş- lemle sona ermesi ise, taraflardan birinin haklı nedenle fesih hakkını kullanması sonucunda ya da tarafların sona erme sözleşmesi (ikale) akdetmeleri suretiyle gerçekleşmektedir.
İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Mecmuası, 2016
Kadir Has Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, 2014
Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, 2013
İş ilişkisinin temel özelliği, işçinin işverene bağımlı olarak çalışmasıdır. İş ilişkisinin bu öz... more İş ilişkisinin temel özelliği, işçinin işverene bağımlı olarak çalışmasıdır. İş ilişkisinin bu özelliği ve tarafları arasında tam bir eşitliğin bulunmayışı söz konusu hukuki ilişkinin temelini oluşturan iş sözleşmesini diğer borçlar hukuku sözleşmelerinden ayırmaktadır. İşçinin, işverene hukuki açıdan bağımlılığı, onun emir ve talimatları altında iş görme edimini ifa etmesi, salt ücret geliriyle geçimini sağlaması nedeniyle, işveren tarafından kendisine sağlanan söz konusu işe ihtiyaç duyması; kısacası sözleşmenin diğer tarafı olan işveren karşısında eşit bir konumda olmaması; tarihsel gelişim içinde, iş ilişkisinin zayıf tarafı olan işçinin korunması amacını taşıyan, bu doğrultuda asgari koruma sağlayan emredici normları getiren iş hukukunun doğmasını sağlamıştır. Söz konusu korumanın, bağımlı çalışmanın etkilerini hafifletme, ekonomik bağımlılığın ise sınırlarını çizme işlevi olduğu söylenebilecektir 1 . Çağdaş iş hukukunda, böylece işçinin haklarını ve kişiliğini tanıma ve koruma, mutlak irade serbestisine dayanan kuralları köklü değişikliklere H Hakem incelemesinden geçmiştir.
Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Hukuk Araştırmaları Dergisi, 2014
İşçinin iş ve gelir güvencesi karşılığında işverene bağımlı çalışmayı kabul ettiği sıra dışı bir ... more İşçinin iş ve gelir güvencesi karşılığında işverene bağımlı çalışmayı kabul ettiği sıra dışı bir sözleşmesel ilişki olan iş ilişkisinde, işçinin korunması ihtiyacı doğrultusunda İş Hukuku bağımsız bir hukuk dalı olarak ortaya çıkmıştır. Kişilerin haklarını kullanırken ve borçlarını ifa ederken doğru, namuslu ve makul davranmaları anlamına gelen ve Roma Hukukundan günümüze, hukukun her alanında uygulanan dürüstlük ilkesi, iş ilişkisinde de önemli işlevlere sahiptir. Bu işlevler özellikle işveren açısından doğan yan yükümlülükler ve işverenin yönetim yetkisinin sınırlanmasında önem kazanmaktadır.
Çalışma ve Toplum, 2012
Özet 1. Kaza geçiren işçi, E. Şirketi'nde 3 hafta önce işe başlamış olup, işi, sipariş üzerine çe... more Özet 1. Kaza geçiren işçi, E. Şirketi'nde 3 hafta önce işe başlamış olup, işi, sipariş üzerine çeşitli işyeri, ev gibi yerlere su götürmektir. Olay tarihinde, teslim edilen suyun bedelini tahsil amacıyla gidilen binanın asansörünün bozuk olmasına ve kabinin katta olmamasına rağmen kapısının açılması neticesinde işçi, adımını atarak asansör boşluğuna düşmüş, hayatını kaybetmiştir. Uyuşmazlık, kazadan işverenin sorumlu tutulup tutulamayacağına ilişkindir. Tartışılması gereken husus, somut olayda iş kazasının oluşmaması için işverenin ne gibi bir tedbir alması gerektiği meselesidir.
Prof. Dr. Sarper Süzek'e Armağan, 2012
Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, 2007