Kadının Metalaşması Research Papers - Academia.edu (original) (raw)
ÖZET Sözceleme sürecinde alımlayan öznesi; /masumiyet/-/suçluluk/ ekseninde konum değiştiren bir roman olarak Asılacak Kadın (1979), çevresel koşullara bağlı olarak yön değiştiren bir hayatın öyküsüdür. Sözceleme öznesi olan Melek kişisi,... more
ÖZET Sözceleme sürecinde alımlayan öznesi; /masumiyet/-/suçluluk/ ekseninde konum değiştiren bir roman olarak Asılacak Kadın (1979), çevresel koşullara bağlı olarak yön değiştiren bir hayatın öyküsüdür. Sözceleme öznesi olan Melek kişisi, masum bir kız çocuğuyken çalışmak üzere yerleştirildiği yalıdan bir haz nesnesine dönüşerek çıkar ve idama mahkum edilir. Yazarın, "görünenlerin ardındaki görünmeyen gerçekliğe" referans yaptığı bu roman, öznenin erkek egemen toplum içinde metalaşarak zamanla bir haz nesnesine dönüşmesini gözler önüne serer. Sözceleme öznesinin sözce içerisindeki figürü kadındır. Kadın figürünün topluma yansıttığı toplumsal ve psikolojik sorunlar bilinç akışı tekniği kullanılarak gösterilir. Melek kişisi üzerinden toplumun kadına olan önyargıları, bakış açısı ve metalaştırılması anlatılmaktadır. Doğada her eşyanın zıtlarıyla var olması kanunuyla dilbilimsel incelemeye açık olduğu tespit edilen romanda, sözceleme süreci metalaşma ile örtüşür. Yazıldığı dönemde yasaklanan bir roman olarak Asılacak Kadın'ın ele alınacağı bu çalışmada /masumiyet/-/suçluluk/ ekseninde psikolojinin verilerinden yararlanılarak kişilerin ruhsal altyapıları tahlil edilecek ve Melek'i masumiyet öznesi konumundan metalaşan bir nesneye dönüştüren olaylar tespit edilecektir.
Utopias and dystopias are constructed according to the current social structure. While utopias represent better and more beautiful things, anxiety and pessimism are transmitted in dystopia. Within the scope of this study, social reality... more
Utopias and dystopias are constructed according to the current social structure. While utopias represent better and more beautiful things, anxiety and pessimism are transmitted in dystopia. Within the scope of this study, social reality the relation ship in dystopias is examined by revealing gender relations and the phenomenon of consumption are discussed. At this point, the processes of gender relation and consumption fact are discussed. It is observed that social structure is driven by a production and consumption oriented process in the dystrophic works. Especially together with the industrial revolution, transformation of economic structure generated various concerns in social structure. This fear and insecurity ambience also reflected on dystopias. However, when recent history and modern-day conditions are considered, it is seen that anxieties indicated in dystopias have become possible in the context of social reality. Development in science and technology has become an important determinant in connection with guarding people and directing them to the consumption. Culture forms, human values and gender relations emerge as goods of consumption culture. In this process, women transform to something in means of consumption for commitment of freedom. In consumer society individual concept become prominent before masculinity and femininity. Individual transforms to a victim that is constrained with production and consumption and faces disidentification problem. The purpose of this study is to discuss identity problem of women in consumer society in the context of social realities.
Medya araçlarıyla birlikte çeşitli şekillerle izleyiciye sunulan kadın profili, beraberinde pek çok araştırmanın konusu olmuş, bu sorun hakkında pek çok çözüm üretilmeye çalışılmıştır. Literatür taraması kapsamındaki bu araştırmada da... more
Medya araçlarıyla birlikte çeşitli şekillerle izleyiciye sunulan kadın profili, beraberinde pek çok araştırmanın konusu olmuş, bu sorun hakkında pek çok çözüm üretilmeye çalışılmıştır. Literatür taraması kapsamındaki bu araştırmada da kadının medya araçlarında konumlandırılış şekli tekrardan ele alınmış, sorun çeşitli başlıklar altında incelenmiş ve çözüm önerileriyle birlikte değerlendirilmiştir.
Toplumun gözünde kadın ve erkek cinsiyetlerine farklı anlamlar, statüler ve görevler atfedilmiştir. Her ne kadar modern dönemlerde hem dünyada hem de ülkemizde kadın ve erkek eşitliği yasaların, devletin ve toplumun nezdinde sağlanmaya... more
Toplumun gözünde kadın ve erkek cinsiyetlerine farklı anlamlar, statüler ve görevler atfedilmiştir. Her ne kadar modern dönemlerde hem dünyada hem de ülkemizde kadın ve erkek eşitliği yasaların, devletin ve toplumun nezdinde sağlanmaya çalışılsa da kadınlar ataerkil düzenin baskısı altında yaşamışlar ve yaşamaya da devam etmektedirler. Ataerkil kavramının kökeni Antik Yunancada patriarkhes, bir soyun reisi anlamına gelmektedir. Daha sonraki dönemlerde bu kavram, sadece soyun reisi olarak değil aynı zamanda dinin ve kilisenin lideri anlamına da gelmiştir. “Erkek olmak” ya da “erkeklik” fikirleri, erkeklerin kadınlar üzerindeki üstünlüğü üzerinden beslenmiştir. Toplumsal alanda ve devlet düzeninde erkek ve kadın rolleri, “erkeklik” fikri üzerinden şekillendirilmiştir. Bu yazıda “Erkek(lik) Nedir?” başlıklı youtube videosu, Kıraç’ın “Haydi” isimli milli futbol takımına atfettiği marşı ve Ülkü Adatepe’nin bir Yahudi ile yaptığı evlilik üzerinden Türk toplumundaki “Erkeklik” fikri incelenmeye çalışılmıştır.