Alıntı Kelimeler Research Papers - Academia.edu (original) (raw)

Aktarma Sözlüğü Abide-mezar: Anıtkurgan Afiyet olsun!: Aşolsun! Artezyen: Yuşuk Atıf: Atav Balina: Alabuğa Beste: Sarın Bisiklet: Tuguy Cin: Yelpin Demokratik: Aratçıl Destan: Üliger Deterjan: Açalga Diyet: Açır Efsane: Anız Ehliyet:... more

Aktarma Sözlüğü Abide-mezar: Anıtkurgan Afiyet olsun!: Aşolsun! Artezyen: Yuşuk Atıf: Atav Balina: Alabuğa Beste: Sarın Bisiklet: Tuguy Cin: Yelpin Demokratik: Aratçıl Destan: Üliger Deterjan: Açalga Diyet: Açır Efsane: Anız Ehliyet: Yeterge Ejderha: Evreğen Elektrik: Çakılgağan Elektron: Yalçırak Enfeksiyon: Alız Fal: Bakav Fil: Yağna Gazi: Alpavut Güfte: Koşun Harf: Üsük Hayalet: Yör Helalleşme: Adaldaşma Heykel: Yontav Hipopotam: Araman Hurç: Aşmag İftar: Ağzaçar İthaf: Adav İyon: Yüküt Jokey: Atçapar Kainat: Açan Kanguru: Yepelek Kanunname: Yasarga Kommemerasyon: Anıştay Kongre: Hural Konsey: Keneş Koordinat: Yönter Kutup: Yiğdiz Kurye: Yalavaş Lades: Yeteş Lanet: Yeksek Lif (temizlik): Yunça Mahkeme: Yarganak Manyetizma: Yiğdeme Mersiye: Yuğut Meteorit: Ağmazak Motor: Yörter Muska: Yomdar Mühür: Yuzak Nadas: Ahtar Nüfus: Arat Olimpiyat: Yarıştay Oruç: Baçağ Örümcek adam: Ağalcan Özür dileme: Ağzınma Parlamento: Yasatay Patates: Yumurgan Pelerin: Arkaç Penguen: Ağkarın Petrol: Yakız Planör: Yarkanat Polemik: Ağzalak Polen: Ürleç Polis: Yasavul Radyan: Yayçan Radyo: Sesbeğen Rota: Yöney Reçete: Yorlav Seyis: Atbakar Sörf: Yelder Steril: Arılçak Süvari: Atavul Şarj: Yüklenç Tabir (rüya): Yorav Teselsül: Ardışma Teşekkürler!: Bayartay! Televizyon: Gözbeğen Vaha: Yeşerge Vahiy: Açış Vampir: Vupar Veda: Yolgar Virüs: Yukuz “Y” (bilinmeyen değer): Yiğrek Yakamoz: Yaldırak Yarasa adam: Bavbagay Yılbaşı günü: Yılgayak Zürafa: Anağaş

Türkçe Sözcük İncelemeleri

Türk ulusu tarih boyunca komşuluk, savaş, siyaset, ticaret gibi nedenlerle birçok ulusla ilişkiye girmiş, bunun sonucu olarak Türkçe bu ulusların dilleriyle hem sözcük hem de dil bilgisi alışverişinde bulunmuştur. Türkçenin bu dillerden... more

Türk ulusu tarih boyunca komşuluk, savaş, siyaset, ticaret gibi nedenlerle birçok ulusla ilişkiye girmiş, bunun sonucu olarak Türkçe bu ulusların dilleriyle hem sözcük hem de dil bilgisi alışverişinde bulunmuştur. Türkçenin bu dillerden yaptığı alıntılar üzerine bugün birçok kültürel ve dil bilimsel araştırma mevcuttur, ancak diğer dillere verintiler üzerine yapılan çalışmalar sayıca çok azdır. Oysaki Türkçe, köklü ve zengin bir dil olarak birçok dile yüksek sayıda sözcük vermiştir. Savaş, bürokrasi, göç gibi nedenlerle Alman ulusuyla girilen ilişkiler sonucunda Almancaya da sözcük veren bir dil olmuştur. Bu sözcüklerin büyük çoğunluğu Türk kültürünün ürünleridir. Ancak iki ulus arasındaki ilişkilerin yoğun olmaması, Türkçenin bu dile verintilerini olumsuz yönde etkilemiştir.
Bu çalışmada Türk ve Alman uluslarının ilişkileri ve Türkçenin Almancaya verintilerinin nedenleri kısaca incelendikten sonra çeşitli sözlük ve yazılar taranarak Almancada bulunan Türkçe sözcükler belirlenmiş ve bu sözcüklerin sınıflandırması yapılmıştır. Sözcüklerin belirlenmesi için, Almancanın önemli sözlükleri arasında sayılan Duden Universalwörterbuch, Großes Wörterbuch der Deutschen Sprache ve Wahrigfremdwörterlexion gibi sözlüklerin yanı sıra Türkçe Verintiler Sözlüğü ve konuyla ilgili bazı yazılar taranmıştır. Sözcüklerin Türkçe özgün biçimi Türk Dil Kurumunun sözlüklerinden alınmış, bu sözlüklerde bulunmayan sözcükler için ise sözcüğün Almanca sözlüklerdeki köken bilgisi ya da Türkçe Verintiler Sözlüğü’ndeki biçimi kullanılmıştır. Aynı sözcükten gelen türeme ve birleşik sözcükler tek maddede toplanmıştır. Ayrıca çalışmada Türkiye Türkçesinin yanı sıra diğer Türk lehçeleri de temel alınmış, böylelikle verintilerin bir bütün olarak incelenmesi amaçlanmıştır.

Societies and nations that have established various neighborly relations throughout history have mutually influenced each other culturally. The most visible traces of these interactions are the dictionaries of those societies; because the... more

Societies and nations that have established various neighborly relations throughout history have mutually influenced each other culturally. The most visible traces of these interactions are the dictionaries of those societies; because the words recorded in their dictionaries as belonging to other languages show which different cultures and to what extent and in what respects that society was affected. Such words are called 'borrowing words'. These words can be borrowed in two different ways: They can be borrowed either by their pronunciation from an oral language, that is, from a spoken language, or by their spelling from a written language. The receiving language is authorized to make any changes to the word it has borrowed. It can add meanings other than the meanings in the origin or giving language, as well as adapt it to its own phonetics without preserving the phonetic characteristics of the original word. Arabic and Persian words, which have the past of more than a thousand years in the history of the Turkic language, are also such borrowings. These words, which are labeled as eastern borrowings, have undergone various meaning changes during their use in Turkish, and at the same time, they have become suitable for the phonetics of the Turkish. In this article, the common characteristics seen in the adaptation of these borrowings to Turkish are classified and evaluated as notes.

ÖZET Türkiye Türkçesinin ölçünlü dilini işleyen Türkçe sözlüklerin içerdiği söz varlığı ile birlikte madde başı sözler için verilen anlamlar, bu anlamların sayısı ve sıralanışı, sözlere ilişkin kimi bilgiler, zaman içinde dilin doğal... more

ÖZET Türkiye Türkçesinin ölçünlü dilini işleyen Türkçe sözlüklerin içerdiği söz varlığı ile birlikte madde başı sözler için verilen anlamlar, bu anlamların sayısı ve sıralanışı, sözlere ilişkin kimi bilgiler, zaman içinde dilin doğal gelişimine koşut değişimler göstermiştir. Bununla birlikte madde başı niteliğindeki kimi alıntı sözlerin kaynak dillerine ve özgün biçimlerine ilişkin bilgilerin farklı kurumların ya da kişilerin hazırlayıp birbirine yakın tarihlerde yayımladığı Türkçe sözlüklerde bile tutarlı olmadığı görülmektedir. Bu kaynaklarda, çoğu kez bir sözün hangi yabancı dilden alındığı ya da o dildeki özgün biçiminin ne olduğu konusunda görüş birliğine varılamadığı hatta aynı sözlüğün değişik baskılarının bile her iki açıdan farklılaştığı belirlenmiştir.

Türkçe Karşılıklar Sözlüğü
Yabancı sözcüklere Türkçe karşılıklar
Aktarma Sözlüğü Seçkisi

Türkçe tarihî süreç içerisinde birçok dil ile çeşitli etkileşime girmiş bir dildir. Sosyal, ekonomik, siyasi ve kültürel olarak birbiriyle etkileşim hâlinde olan milletlerin dillerinde olduğu gibi Türkçede de ilk yazılı metinlerinden bu... more

Türkçe tarihî süreç içerisinde birçok dil ile çeşitli etkileşime girmiş bir dildir. Sosyal, ekonomik, siyasi ve kültürel olarak birbiriyle etkileşim hâlinde olan milletlerin dillerinde olduğu gibi Türkçede de ilk yazılı metinlerinden bu yana farklı oranlarda alıntı sözcükler bulunmaktadır. Söz konusu alıntı sözcükler Türkçeye çeşitli ses olaylarına maruz kalarak ya da herhangi bir ses bilgisel değişikliğe uğramadan girmişlerdir. Bu ses olayları arasında en çok görüleni ünlü kısalması olayıdır.
Türkiye Türkçesindeki alıntı sözcüklerde görülen ünlü kısalması olayının incelendiği bu çalışma, Türk Dil Kurumu tarafından 2005 yılında yayınlanan Türkçe Sözlük’ün 10. baskısı baz alınarak yapılmış eş zamanlı bir çalışmadır. Çalışmamızın kapsamını oluşturan doğu dillerine ait alıntılar; Arapça, Çince, Ermenice, Farsça, Gürcüce, Hintçe, İbranice, Japonca, Korece, Malezyaca, Moğolca, Rusça, Soğdça ve Tibetçe kökenli olan toplam 8.991 sözcüktür. Coğrafi olarak doğu dilleri ile sınırlı olan çalışmamız, tüm alıntı sözcüklerin %58.63’ü üzerinde yapılan bir incelemedir. Çalışmada alıntı sözcüklerin bünyesinde bulunan uzun ünlülerin söz başı, söz içi ve söz sonundaki durumları incelenecektir.

Kültürel etkileşimin doğal sonucu olarak diller arasında sözcük alışverişi olmaktadır. İslamiyet’in kabulü ile Türk dilleri üzerinde Arapça ve Farsça etkisi, Sovyet rejiminin Türk devletleri üzerinde uyguladığı dil... more

Kültürel etkileşimin doğal sonucu olarak diller arasında sözcük alışverişi olmaktadır. İslamiyet’in kabulü ile Türk dilleri üzerinde Arapça ve Farsça etkisi, Sovyet rejiminin Türk devletleri üzerinde uyguladığı dil politikaları neticesinde Rusça etkisi görülmüştür. Bu bağlamda dile birçok yabancı unsur girmiştir. Zaman içerisinde bu sözcükler girdikleri dile uyarlanarak Türkçeleştirilmiş ve daha sonraki süreçlerde oluşan Türk Lehçelerinde de Türkçe sözcükler gibi kullanılmıştır. Bu çalışmada özellikle Sovyet rejiminin dil politikaları neticesinde Özbek Türkçesine giren ve dile uyarlanarak dilin doğal bir unsuru olarak kullanılan Rusça veya Rusça üzerinden Özbek Türkçesine geçen Batı kökenli sözcüklerden türetilen meslek ve uğraş adları ele alınarak incelenmiştir. Bu bağlamda Rusça üzerinden geçen 138 kök ve gövdeden umumiyetle Türkçe yapım ekleri getirilerek türetilen 146 meslek ve uğraş adı tespit edilmiştir. Örneğin; biblioteka+chi ‘kütüphane+ci’, plakat+chi ‘afişçi, afiş ressamı’, skripka+chi ’kemancı’, vb.

Dil; toplulukların birbirleri ile anlaşmasını sağlayan, tarihî derinlik ve coğrafî genişlik doğrultusunda değişerek gelişen bir iletişim aracı ve sistemli bir düzenektir. Dilin çeşitli sosyal ve siyasal sebeplerle başka dillerle... more

Dil; toplulukların birbirleri ile anlaşmasını sağlayan, tarihî derinlik ve
coğrafî genişlik doğrultusunda değişerek gelişen bir iletişim aracı ve sistemli
bir düzenektir. Dilin çeşitli sosyal ve siyasal sebeplerle başka dillerle
etkileşime girmesi beraberinde dilin iç ve dış yapısında değişmeler
yaşanmasını getirir. Yaşanan değişmelerin esasını diller arası aktarılan ses,
Şekil özellikleri ve sözlüksel unsurlar oluşturur.
Aktarılan unsurlar kültürel bağlantıları da temsil eder. Dilden dile
aktarılan yapıların çoğunluğunu sözlüksel unsurlar oluşturur. Başka dilden
alıntı yapmak yeni kavram ve nesneleri karşılamanın yollarından biridir.
Konuşucu, kaynak dilde var olanı ya olduğu gibi ya da kendi dilinin
özellikleri doğrultusunda ekleme veya birleştirme yoluyla veya anlam
değişikliği ile alır ve yeni olanın muadili sayar.
Türkçenin ek temelli bir dil olmasından hareketle yapılan bu çalışmada
alıntı sözler, söz kökü olarak ele alınarak Türkçe kurallarla söz türetme
imkânları açısından değerlendirilmektedir. Türkçe sözlükte yer alan alıntılar
ek alma durumlarına göre tespit edilmiştir. Ek birleşmelerinin ortaya
konulmasıyla Türkçe eklerin kelime türetmedeki işlerliği gösterilmiş,
alıntılardan türemiş kelimeler sözlüğü oluşturulmuştur

Özet Toplumsal, kültürel, coğrafi ya da ekonomik değişkenlere koşut bir yol izleyerek bir dilin söz varlığına giren yabancı kökenli ögeler; süreç içerisinde toplumla birlikte evrile-rek biçimlenmektedir. Değişik dönemlerde, değişik... more

Özet Toplumsal, kültürel, coğrafi ya da ekonomik değişkenlere koşut bir yol izleyerek bir dilin söz varlığına giren yabancı kökenli ögeler; süreç içerisinde toplumla birlikte evrile-rek biçimlenmektedir. Değişik dönemlerde, değişik araçlarla ve gerekçelerle alınan bu öge-lerin büyük oranda alıcı dilin kuralları ve o toplumun eğilimleri doğrultusunda kul-lanılarak işlerlik kazandığı görülür. Türkiye Türkçesinde türlü kavramları karşılayan alıntı sözcükler; yazım, anlam, kullanım alanı, kullanım türü gibi açılardan özgün dildeki durumlarıyla özdeş, benzer ya da bunlardan farklı olabilmektedir. Bir bölümü uluslararası etkenlere ya da dil dışı belirleyicilere de bağlı olan bu yönelimlerin incelenmesiyle dilin ve dolayısıyla toplumun alıntı sözcüklere ilişkin yaklaşımının ve buna temel oluşturan gerekçelerin somutlaştırılması mümkündür. Bu kapsamdaki örneklerin bir bölümünü de özgün yazımlarıyla kullanılan Batı kökenli sözcükler oluşturmaktadır. Bu çalışmada, Türkiye Türkçesinin ölçünlü dilinde özgün yazımlarını koruyan Batı kökenli sözcüklerin belirlenmesi; bu sözcüklerin dil ilişkileri bağlamındaki konumlarının ve genel kullanım özelliklerinin incelenmesi amaçlanmıştır. Sözcüklerin kaynak dilleri ve özgün yazım bilgileri için Türkçe Sözlük (TDK, 2011) ile Türk Dil Kurumunun genel ağda çevrim içi yayımladığı Güncel Türkçe Sözlük ve Türkçede Batı Kökenli Kelimeler Sözlüğü temel alınmıştır. Çalışmada, Türkçe Ulusal Derlemi'nin verileri ile bir arama motorunun raporu ölçüt alınarak özgün yazımlarıyla kullanılan bu nitelikteki sözcüklerin hem söz varlığındaki hem de genel ağdaki kullanım sıklıkları değerlendirilmiş; söz konusu örneklerin işlevsellikleri ve alıntı sözcüklerin dildeki yerleşiklikleri üzerine kimi çıkarımlarda bulunulmuştur. Abstract Foreign origin items participating in vocabulary of a language in parallel social, cultural, geographic or economic variables are formed in process by evolving with society.

“Turkic Borrowings in the Turkish Language Reform: Past and Today.” bilig, no. 98, 2021, pp. 165-180.

РЕЗЮМЕ Статья посвящена изучению поселившихся на турецких землях и имевших сильное влияние на турецкий разговорный язык в карском регионе. Основная часть работы посвящена исследованию русизмов в карском регионе. При этом обнаружив... more

РЕЗЮМЕ
Статья посвящена изучению поселившихся на турецких землях и имевших сильное влияние на турецкий разговорный язык в карском регионе. Основная часть работы посвящена исследованию русизмов в карском регионе. При этом обнаружив элементы заимствования, русские заимствованные слова в турецких говорах, которые пользуется в карском регионе, были подвергнуты лингвистическому анализу с опорой на авторитетные словари и научные публикации в русском и турецком языкознании.
ABSTRACT
Article is devoted for learning lodged on the Turkish grounds and having strong influence on a Turkish spoken language at Kars region. The basic part of work is devoted research of Russisms at Kars region. Thus having found out loan elements, Russian loan words in Turkish dialects which used at Kars region, have been subjected the linguistic analysis with a support on authoritative dictionaries and scientific publications in Russian and Turkish science of languages.

This study tends to show phonological, morphological and semantic features of the common French-origin vocabulary in Serbian and Turkish, languages which were once under the strong influence of French. The purpose of showing the ways of... more

This study tends to show phonological, morphological and semantic features of the common French-origin vocabulary in Serbian and Turkish, languages which were once under the strong influence of French. The purpose of showing the ways of integrating French-origin loanwords into two languages is to help learners of Serbian or Turkish to establish a connection with this rich vocabulary in their native languages in order to develop compensatory strategies and increase their knowledge of target language. In line with this general purpose, the first part of the study deals with loanwords and the common vocabulary among languages, the second part shows the place of French loanwords in Serbian and Turkish, and the third part analyses linguistic features of French loanwords in both languages. In the descriptive analysis which aims to facilitate positive language transfer by actively benefiting from learners' prior linguistic knowledge, attention was drawn also to both the cognates and false cognates, words that form the common French-origin vocabulary in Serbian and Turkish. In addition, some suggestions were made for the instructors to create course material based on this common vocabulary and encourage students to use similarities between languages as much as possible.

Türk dili, sistematiği içindeki kelime türetme yollarıyla tarih boyunca yüzbinlerce Türkçe kelimeyi söz varlığına kazandırmıştır. Türkçenin zengin bir söz varlığının oluşmasında Türkçe kelimelerin yanı sıra dinî, sosyo-kültürel, edebî vs.... more

Türk dili, sistematiği içindeki kelime türetme yollarıyla tarih boyunca yüzbinlerce Türkçe kelimeyi söz varlığına kazandırmıştır. Türkçenin zengin bir söz varlığının oluşmasında Türkçe kelimelerin yanı sıra dinî, sosyo-kültürel, edebî vs. gibi çok çeşitli alanlara bağlı etkileşimlerde bulunduğu yabancı dillerden alıntılanan kelimelerin de önemli bir yer teşkil ettiği bir gerçekliktir. Türk dilinin Kuzeybatı grubu lehçeleri arasında yer alan Karayca da yine birtakım ilişkiler neticesinde söz varlığına İbranice, Slavca, Arapça, Farsça vs. gibi dillerden alıntılama yoluyla kelimeler kazandırmıştır. 20. yüzyılın ikinci çeyreğinde çıkarılan Karay Awazy, Onarmach, Halic, Sahyszymyz, Luwachlar, Przyjaciel Karaima ve Mysl Karaimska gibi Karayca süreli yayınlar, hem o dönem içinde Karay yazı dilini canlı kılarken hem de Karaycanın Trakay ve Haliç ağızlarının söz varlığına dair önemli bilgiler sunmaktadır. Bu çalışmada, 20. yüzyılın ikinci çeyreğinde Mardkowicz ve Tınfoviç gibi öncülerin özel gayretleriyle meydana getirilen Karayca süreli yayınlar taranmakta ve bu yayınlardan tespit edilen alıntı kelimeler kökenlerine göre sınıflandırılarak, bu alanda hazırlanmış çalışmalara katkı sunulacaktır.

Dil, insanoğlunun en gizemli araçlarının başında gelir. Dil, sonsuz algının, sonsuz etkileşimin zaman içinde çoklu değişimlerine sürekli maruz kaldığı halde iletişimin kesintisiz sürmesini sağlamaktadır. İnsanın güçlü-güçsüz,... more

Dil, insanoğlunun en gizemli araçlarının başında gelir. Dil, sonsuz algının, sonsuz etkileşimin zaman içinde çoklu değişimlerine sürekli maruz kaldığı halde iletişimin kesintisiz sürmesini sağlamaktadır.
İnsanın güçlü-güçsüz, yöneten-yönetilen ikileminde dil de üzerine düşen görevi yapmakta; üsttekinden alttakine, yönetenden yönetilene veri sunmaktadır. Alıcı taraf aldıklarını evirir, kendileştirir öyle ki bir zaman sonra ona ait olmadığını bilmek ancak uzmanların tekelinde olur.
Türkler tarih boyu Balkanlara bir çok yoldan bir çok kez ulaştılar. Ama en derin izlerini elbette ki Osmanlı hakimiyeti süresinde bıraktılar. Bu izler Balkan dillerinin sözlüklerinde tanıklıklarını bu gün de sürdürmektedir. Ancak alınan her sözcük alındığı dilde başka formlarda, başka seslerde ve başka anlamlarda yaşamayı tercih etmişlerdir.
Biz bu çalışmamızda Balkanlarda en çok birlikte yaşadığımız Bulgaristan'da, Bulgar diline verdiğimiz sözcüklerdeki anlam değişmeleri üzerinde duracağız. Bu çalışma Günay Karaağaç'ın "Verintiler Sözlüğü" adlı kitabındaki veriler üzerinden derlenmiştir.

Many words have been borrowed in Turkish under the influence of the size of the geography in which it is spoken and the political and cultural relations it establishes as a result. These quoted words have been used effectively in... more

Many words have been borrowed in Turkish under the influence of the size of the geography in which it is spoken and the political and cultural relations it establishes as a result. These quoted words have been used effectively in vocabulary. Especially in the 11th century, when the Turks began to migrate to Islam, the Turks started to produce works influenced by Arabic and Persian literature, produced instructive works for the Turks to learn Islam and made translations of the Qur'an. In this study, the vocabulary of Shayhu'l-ıslam Yahya's Divân, which is written in the 17th century, will be evaluated in terms of borrowings and native words. The results obtained from this evaluation will be compared with the early Islamic works and the place and proportion of loan words in the written language of the last six centuries will be determined.

Türkçe Sözlük ’te (11. bs., 2011), madde başı olan alıntı sözleri ayrıntılı şekilde inceleyen, Mehmet Alver tarafından hazırlanan "Türkçenin Doğu ve Batı Kökenli Alıntı Kelimeleri ve Bu Kelimelerin Tasnifi" adlı çalışma, 2022 yılında... more

Türkçe Sözlük ’te (11. bs., 2011), madde başı olan alıntı sözleri ayrıntılı şekilde inceleyen, Mehmet Alver tarafından hazırlanan "Türkçenin Doğu ve Batı Kökenli Alıntı Kelimeleri ve Bu Kelimelerin Tasnifi" adlı çalışma, 2022 yılında okurla buluşturulmuştur.