İşletme Research Papers - Academia.edu (original) (raw)
Glass ceiling symbolizes a variety of barriers and obstacles that arise from gender inequality at business life. With this mind, culture influences gender dynamics. The purpose of this research was to examine the relationship between the... more
Glass ceiling symbolizes a variety of barriers and obstacles that arise from gender inequality at business life. With this mind, culture influences gender dynamics. The purpose of this research was to examine the relationship between the glass ceiling and the power distance as a cultural variable within organizations. Gender variable is taken as a moderator variable in relationship between the concepts. In addition to conventional correlation analysis, we employed a new method to investigate this relationship in detail. The survey data were obtained from 109 people working at a research center which operated as a part of the non-profit private university in Ankara, Turkey. The relationship between the variables was revealed by a new method which was developed as an addition to the correlation in survey. The analysis revealed that the female staff perceived the glass ceiling and the power distance more intensely than the male staff. In addition, the medium level relation was determined between the power distance and the glass ceiling perception among female staff.
- by Nuray TOSUNOĞLU and +1
- •
- Yönetim Ve Organizasyon, İşletme
ÖZET Bu çalışmanın amacı, son zamanlarda yoğun bir biçimde irdelenen sosyal girişimcilik literatüründeki güncel gelişmeleri ve sosyal girişimcilik kavramı çerçevesinde tartışılan yeni bakış açılarını incelemektir. Bu bağlamda,... more
ÖZET Bu çalışmanın amacı, son zamanlarda yoğun bir biçimde irdelenen sosyal girişimcilik literatüründeki güncel gelişmeleri ve sosyal girişimcilik kavramı çerçevesinde tartışılan yeni bakış açılarını incelemektir. Bu bağlamda, Weerawardena ve Mort'un (2006) hazırladıkları ve 2002 yılına kadar inceledikleri sosyal girişimcilik literatürü özet tablosu geliştirilerek, 2012 yılına kadar getirilmiştir. Konuyla ilgili tablo çerçevesinde incelenen dört ana hat (çalışmaların amacı, alanları, anahtar boyutları ve tanımları) çerçevesinde, araştırmacılara ihtiyaç duydukları temel bilgilerin kompakt bir biçimde sunulması ile araştırmacılara kolaylık sağlanması hedeflenmiştir.
Corporate Magazine/Newspaper Experiment
İşletmeler, her örgütsel yapı gibi belli başlı fonksiyonları yerine getirmektedir. Dar bir çerçeveyle söz konusu fonksiyonlar; tedarik, üretim ve pazarlama başlıkları altında toplanabilir. İşletmelerin bu fonksiyonlarını yerine... more
İşletmeler, her örgütsel yapı gibi belli başlı fonksiyonları yerine getirmektedir. Dar bir çerçeveyle söz konusu fonksiyonlar; tedarik, üretim ve pazarlama başlıkları altında toplanabilir. İşletmelerin bu fonksiyonlarını yerine getirebilmesi için muhasebe, finans ve denetim gibi yönetimin alt fonksiyonlarına ihtiyaç duyulmaktadır. Bu alt fonksiyonlardan muhasebe; işletmenin büyüklüğüne göre, ayrı bir muhasebe bölümü veya yönetim alt biriminde temel muhasebe işlemleri, kayıt tutma, rapor düzenleme ve yorumlama faaliyetleri şeklinde yürütülmektedir. Finansman; işletmelerin temel işlevlerinin sağlanmasında yararlanılacak işletme kaynaklarının miktarlarını ve gerekli durumlarda ödemelerin nereden karşılanacağına dair yapılan işlemleri kapsamaktadır. İşletme yönetimin alt fonksiyonlarından diğeri içi denetim ise; işletmenin kontrol mekanizmasıdır. Bu çalışmada; işletmelerde muhasebe, finans ve iç denetim birimleri, performansları yönünden literatür incelemesi yapılarak işletme başarısına etkileri açısından yorumlanmıştır. Çalışma sonucunda; şu başlıklar vurgulanmıştır: a) Muhasebe sisteminin doğru ve hatasız çalışması b) Finansal sistemin, işletmenin kârlılığına etkileri, c) İç denetimin, işletme standartlarını sürekli yükseltecek bir anlayışla yapılması d) Her üç bölümün de yönetim kararları ve stratejik kararlar üzerinde güçlü etkileri vardır.
- by Tuncay Taşkın and +1
- •
- İşletme, Yönetim, Muhasebe, Finans
Türkiye sağlık sektöründe laboratuvar hizmet alımlarına yönelik yapılan bu çalışma beş bölümden oluşmaktadır. İlk bölümde; hizmet alımları ile ilgili genel kavramlar, tarihsel gelişimi, mevzuatı, sınıflandırılması ve verileri... more
Türkiye sağlık sektöründe laboratuvar hizmet alımlarına yönelik yapılan bu çalışma beş bölümden oluşmaktadır. İlk bölümde; hizmet alımları ile ilgili genel kavramlar, tarihsel gelişimi, mevzuatı, sınıflandırılması ve verileri açıklanmıştır. İkinci bölümde; tıbbi laboratuvar hizmet alımlarının tanımı, kapsamı, sınıflandırılması, ihtiyacın tespiti ve teknik özelliklerin belirlenmesi anlatılmıştır.
Üçüncü bölümde; tıbbi laboratuvar hizmet alımları ihale işlemleri, işleyişi ve ödeme işlemleri, dikkat edilmesi gereken hususlar, sınır değer hesaplanması ve sorumluluklar açıklanmıştır.
Dördüncü bölümde; tıbbi laboratuvar hizmet alımları muhasebe işlemleri, kıdem tazminatı, KDV tevkifatı ve Damga vergisi uygulamaları anlatılmıştır. Beşinci bölümde tıbbi laboratuvar hizmet alım harcamaları yıllar itibarıyla detaylı bir şekilde nominal ve reel rakamlarla ve kurumsal bazda ayrıştırılarak anlatılmış ve analiz edilmiştir.
merak edenler, yeni başlayanlar, öğrenmek isteyenler, en çokta işletme ve iktisat öğrencileri için tek ve rakipsiz kitabımız satışa çıkmış bulunmaktadır..
düzenleyen olarak ilk kitabım herkese hayırlı olsun :)
- by Esra Demir Erol and +1
- •
- Mathematics, İşletme, Nash Equilibrium, Maliye
The aim of this study is to determine entrepreneurs and university students' opinions about what should be the characteristics of entrepreneurs and what should be the education of entrepreneurship at university. For this purpose,... more
The aim of this study is to determine entrepreneurs and university students' opinions about what should be the characteristics of entrepreneurs and what should be the education of entrepreneurship at university. For this purpose, semi-structured interviews were conducted with 58 entrepreneurs. Afterwards, entrepreneurs' opinions and suggestions were asked to 125 students through the questionnaire and tried to determine whether the students agreed entrepreneurs' opinions and suggestions. Findings demonstrate that first 4 characteristics
2003 yılında Pİ dergisinde yayınlanan “Pazarlama Tanımı Üzerine” başlıklı makale kapsamında pazarlama tanımları ile ilgili genel bir değerlendirme okuyuculara sunulmuştur. Adı geçen çalışma kapsamında detaylı şekilde açıklandığı üzere,... more
2003 yılında Pİ dergisinde yayınlanan “Pazarlama Tanımı Üzerine” başlıklı makale kapsamında pazarlama tanımları ile ilgili genel bir değerlendirme okuyuculara sunulmuştur. Adı geçen çalışma kapsamında detaylı şekilde açıklandığı üzere, pazarlamada iki temel paradigma bulunmaktadır. Bu paradigmalar, pazarlama karması paradigması ve ilişkisel pazarlama paradigmasıdır. Anglo–Sakson Modeli kapitalizmin yoğun etkisindeki “pazarlama karması paradigması”, pazarlama tanımını pazarlama karması elemanları üzerine inşa etmekte ve bu yaklaşım Amerikan Pazarlama Birliği tanımlarına da yansımaktadır. Diğer taraftan, Alp-German Modeli kapitalizmin izlerini taşımakta olan İskandinav Okulu ise, “ilişkisel pazarlama paradigması” çerçevesinde pazarlama tanımını tartışmaya açmaktadır (Üner, 2003:45).
Ülkemizde pazarlama karması paradigması mutlak olarak egemendir ve bunun doğal bir neticesi olarak, Türkiye’de yayınlanmış olan pazarlama ders kitaplarının tamamına yakın bir kısmı pazarlama karması paradigması üzerine inşa edilmiştir. Ders kitaplarına paralel olarak pazarlama dersleri de yine aynı paradigma çerçevesinde anlatılmaktadır.
Dünyada pazarlama karması paradigmasının en önemli savunucusu Amerikan Pazarlama Birliği (APB) (American Marketing Association)’dir. APB 1930’lü yıllardan günümüze kadar pazarlama tanımı konusunda yoğun çaba harcamıştır. Nitekim Türkçe pazarlama kitaplarında da APB tarafından geliştirilen pazarlama tanımlarıyla yoğun bir şekilde karşılaşılmaktadır. Ancak APB tarafından 1935 yılından 2007 yılına kadar çeşitli tarihlerde pazarlama tanımlarının yapılmış olması, yazarların bu tanımlar arasından bir tanesini tercih ederek kitaplarına koymalarına yol açmıştır. Bu şekilde de farklı tarihli APB tanımları pazarlama kitaplarında yer almaya başlayarak bir çeşitlilik meydana getirmeye başlamıştır. Diğer taraftan, APB tanımlarının Türkçeye çevrilmesi süresinde yazarlarca farklı kelimelerin tercih edilmesi veya tanımların uyarlanmak suretiyle kullanılması gibi nedenlerle de Türkçe pazarlama tanımları konusundaki çeşitlilik artmaya başlamıştır.
Tanım kargaşası nedeniyle pazarlamaya konu taraflar arasında ortaya çıkabilecek iletişim sorunlarının ortadan kaldırılmasına katkı verebilmek amacıyla bu çalışma gerçekleştirilmiştir. Çalışma kapsamında, pazarlama karması paradigmasına göre pazarlama tanımlarının evrimi ve pazarlama tanımı konusunda ulaşılan son nokta ortaya konulmaktadır. Yine, çalışmanın sonuç kısımda pazarlama tanımındaki gelişmeler “Üç Zıtlıklar Modeli” ile ilişkilendirilmek suretiyle değerlendirilecektir.
Özet Muhasebe, para ile ifade edilebilen işlem ve olayların kaydedilmesi, sınıflandırılması, özetlenmesi, raporlanması, analiz edilmesi ve yorumlanması ile ilgili bir bilim ve sanattır. Toplam Kalite Yönetimi (TKY) ise müşteri... more
Küreselleşme sürecine paralel olarak değişen rekabet koşullarında işletmelerin sürdürülebilir rekabet avantajı elde etmesinde ve yüksek performans göstermesinde yenilikçilik ile stratejik insan kaynakları yönetimi ön plana çıkan hususlar... more
Küreselleşme sürecine paralel olarak değişen rekabet koşullarında işletmelerin sürdürülebilir rekabet avantajı elde etmesinde ve yüksek performans göstermesinde yenilikçilik ile stratejik insan kaynakları yönetimi ön plana çıkan hususlar arasında gösterilebilir. Bu çalışmada stratejik insan kaynakları yönetiminin işletme performansına etkileri incelenirken, yenilikçiliğin aracılık rolü belirlenmeye çalışılmıştır. Savunma sanayi işletmeleri üzerinde yapılan araştırma sonuçlarına göre stratejik insan kaynakları yönetiminin işletme performansını hem doğrudan hem de yenilikçiliğin kısmi aracılık etkisiyle etkilediği belirlenmiştir
ÖZET Manimala'nın (1992) da ifade ettiği gibi, günümüze değin girişimcilik konusunda yapılan akademik çalışmaların çoğunluğu yeni bir girişimin başarısında girişimcinin önceki deneyim ve tecrübeleri, girişimcilik alt yapısı, teşvik edici... more
ÖZET Manimala'nın (1992) da ifade ettiği gibi, günümüze değin girişimcilik konusunda yapılan akademik çalışmaların çoğunluğu yeni bir girişimin başarısında girişimcinin önceki deneyim ve tecrübeleri, girişimcilik alt yapısı, teşvik edici çevre, girişimcinin motivasyonu ve girişimcilik özellikleri üzerinde yoğunlaşmaktadır. Bu nedenle de girişimcilik koşullarının geliştirilmesinde ve girişimsel başarıların artırılmasında izlenen ve uygulanan politikalar da bu faktörlerin iyileştirilmesine yönelik olmuştur. Bu faktörler önemli olmakla birlikte tüm bu faktörlerin yanı sıra işletmeyi etkileyen girişimsel davranışları anlamak, bu anlamda girişimcileri ve girişimsel süreçteki rollerini belirlemek; yeni girişimlerin ve girişimcilerin eğitimi, gelişimi, başarısı açısından ve girişimsel hatalardan kaçınmada önemli olmaktadır. İşletmeyi etkileyen kararlar ve eylemler dizisini belirleyebilmek için bilişsel süreci ve bilişsel faktörleri anlamak gerekmektedir. Bilişsel yanlılıklar girişimcilerin başarı ya da başarısızlıklarının temel nedenlerine inmede kullanışlı ipuçları vermektedir. Bu çalışmada girişimcilerin yaygın olarak kullandıkları ya da maruz kaldıkları bilişsel yanlılıklar üzerinde durulmaktadır.
İşletme; Mal ve hizmet üreten iktisadi birimleridir. Kuallar bütününe "Ekonomik sistem" denir. Devlet kontrolü altında olan eknonmiye "Planlı Ekonomi" denir. Özel sektör ekonomisine "Pazar Ekonomisi" denir. Üretim öğreleri; Sermaye(para),... more
İşletme; Mal ve hizmet üreten iktisadi birimleridir. Kuallar bütününe "Ekonomik sistem" denir. Devlet kontrolü altında olan eknonmiye "Planlı Ekonomi" denir. Özel sektör ekonomisine "Pazar Ekonomisi" denir. Üretim öğreleri; Sermaye(para), Doğal kaynaklar(hammadde), Teknoloji(makine-yöntem), İşgücü(emek), Girişimci(patron) Talep: satın alma gücü + istek (istek + para + ödeme isteği) Mal : İstekleri gidermeye yarayan somut araçlara denir. 1) üretim için çaba harcanmasına göre; a) Ekonomik mallar(TV. Gazete vb.) b) Ekonomik olmayan mallar(gün ışığı, hava vb.) 2) Gereksinim yönünden; a) Tüketim malı(ekmek vb), b) üretim malı(ekmeği üretip satmak vb) 3) Dayanıklılığı yönünden; a) dayanıklı mallar(TV) b) dayanıksız mallar(gıda maddeleri) Tüketim: mal ve hizmet kullanımıdır. Mal ve hizmeti kullananlara "Tüketici" denir. Satın alma ve kullanım amaçları yönünden tüketiciler; a) son tüketici(bireyin evine ekmek alması vb) b) Endüstriyel tüketici (malı satmak amaçlı satın alanlar)
- by Erkan Tosun
- •
- İşletme
İşletmeler tarafından düzenlenen ve ulusal sınırların dışında yürütülen her türlü faaliyettir. Uluslararası işletmecilik çok büyük bir oranda 'özel işletmeler' tarafından yürütülmektedir. Uluslararası İŞletmecilik... more
İşletmeler tarafından düzenlenen ve ulusal sınırların dışında yürütülen her türlü faaliyettir. Uluslararası işletmecilik çok büyük bir oranda 'özel işletmeler' tarafından yürütülmektedir. Uluslararası İŞletmecilik Faaliyetleri-Uluslararası Ticaret: bir işletme ürün ve hizmetlerin 'ihracatı ve ithalat' ile meşgulse 'uluslararası ticaret yapıyordur.'-Uluslararası Yatırım: bir işletme ana ülkesinin dışında işletmecilik faaliyetleri yürütmek amacıyla kaynak transfer ettiğinde uluslararası yatırım meydana gelir. Değişik uluslararası yatırım faaliyetleri: · tamamına sahip olunan şube tarafından yapılan yatırım. · yerel bir işletme ile joint venture biçiminde kurulan ortaklıkla yapılan lisans anlaşması. · franchising. · anahtar teslim projeler. Ulusal ve Uluslararası iŞletmeciliğin KarŞılaŞtırılması Ulusal işletme yöneticisinden farklı olarak uluslar arası işletme yöneticisi daha büyük güçlük ve risklerle karşı karşıyadır. Çünkü politik, ekonomik, hukuki ve kültürel çevre, para piyasaları ve döviz kuru sistemleri farklıdır. Kültür: İşletmenin faaliyet gösterdiği her ülke, kültürel açıdan farklıdır. Başarılı olmak için işletme, ev sahibi ülke kültürünce belirlenen görgü, görgü gelenek değer ve normlar çerçevesinde kültürel açıdan duyarlı bir şekilde faaliyet göstermelidir. Kültürel farklılıklara saygı gösterilmeli ve uymaya çalışılmalıdır. Finansal Ortam: Ev sahibi ülkenin para piyasalarını döviz kuru sistemlerinin bilinmesi gerekir. Hukuki Çevre: Yatırım yapılan ülkenin yasalarını tüzüklerini hukuki ortamını bilmek gereklidir. Tüketici Tercihleri: Ev sahibi ülkenin talep modelini bilmek gerekir. Gerekirse global ürünlerde bile değişiklik yapılmalıdır. Örneğin; ev sahibi ülke dilinde ürünün adı çirkin ya da ambalajı yakışıksız olabilir. Uluslararası İŞletmeciliği Önemli Kılan GeliŞmeler Teknoloji: günümüz iletişim ve bilgi teknolojisindeki çarpıcı gelişmeler sayesinde bir ülkedeki yönetim, üretim, pazarlama ve lojistik sistemleri başka ülkelere aktarılır. Rekabet: Uluslararası işletmelerin yerel bir işletmeyle ortaklık yapması, şube açması, gelişmekte olan ülkelerde ülke içi rekabeti kamçılayabilir. Rekabet edemeyen işletmeler, endüstriyi terk etmeye zorlanabilir. Standardizasyon: Dünya pazarlarında genellikler geçerli olan normların ve uygulamaların benimsenmesine standardizasyon denir. Günümüzde standardizasyon sayesinde ülkelerin zevk ve tercihlerindeki ve talep modellerindeki farklılıklar azalmıştır. İŞ Çevresi: İç Çevre; İşletmenin üzerinde önemli ölçüde kontrol sahibi olduğu çevredir. (işletme misyonu, örgüt yapısını, işe alma politikasını tedarikçi firmalarla ilişkilerini belirleyebilir) Dış Çevre; işletmenin üzerinde en az kontrol sahibi olduğu ya da hiçbir kontrole sahip olmadığı çevredir. İşletme dış çevre faktörlerine uyum sağlamalıdır. (Örneğin; Nike, Çocuk iş gücünü istihdam ettiği kuşkusuyla Asyalı ortaklarından birisiyle lisans anlaşmasını iptal etmiştir.) Uluslararası İŞletmeciliğin Politik Etkisi: Uluslararası işletmeler; bazı alanlarda hükümetler üzerinde baskı oluşturmaktadır. Bunlar;-sınırların uluslararası ticaret ve yatırımlara açılması-sistem ve yöntemlerin standartlaştırılması-insan hakları ve çocuk iş gücü konusunda kabul edilebilir değer ve tutumların benimsenmesi-demokratik kuruluşların gelişmesine cesaret verilmesi-devlet işletmelerinin özelleştirilmesidir. Ekonomik Entegrasyon ve GloballeŞme:-günümüzde, uluslararası işletmecilik faaliyetlerinin büyümesindeki hızlı artışa cevap olarak, ayrı ayrı ekonomiler birleşerek daha büyük bölgesel entegrasyonlar yaratmışlardır.
- by Erkan Tosun
- •
- İşletme
Yönetim kelimesinin etimolojik kökeninin Fransızca “manage” kelimesinden geldiği öne sürülmektedir. Manage kelimesinin Türkçe karşılığı “at eğitimi, bu eğitimin yapıldığı yer, binicilik” anlamındadır. Bu bağlamda, yönetim kelimesinin... more
Yönetim kelimesinin etimolojik kökeninin Fransızca “manage” kelimesinden geldiği
öne sürülmektedir. Manage kelimesinin Türkçe karşılığı “at eğitimi, bu eğitimin yapıldığı yer,
binicilik” anlamındadır. Bu bağlamda, yönetim kelimesinin kökeninin “at eğitimi, atı gem
aracılığıyla yönlendirmek, çekip çevirmek” olduğu düşünülmektedir. Türkçede yönetim
kelimesi Arapça kökenlidir ve “yön verme, çekip çevirme, yönlendirme” anlamındadır.
YÖNETİM: yapılan her tanımda yönetimin bazı özellikleri ön plana çıkarılmakta ve yönetim
akademisyenleri, “önemli olduğunu düşündükleri bazı özellikleri daha çok vurgulayarak”
kendi yönetim tanımlarını yapmaktadır. Yönetimi; “planlama, örgütleme, yöneltme,
koordinasyon ve denetim süreci doğrultusunda eldeki kaynakları verimli, etkili ve iktisadi
olarak kullanarak önceden belirlenmiş amaçlara ulaşma” olarak tanımlayabiliriz.
- by Erkan Tosun
- •
- İşletme
SORUMLULUK: Kişinin kendi davranışlarını veya kendi yetki alanına giren herhangi bir olayın sonuçlarını üstlenmesi; mesuliyet şeklinde tanımlanmaktadır. Sorumluluğa ilişkin bir yargıda bulunurken esas itibariyle üç durumdan söz edilir: ·... more
SORUMLULUK: Kişinin kendi davranışlarını veya kendi yetki alanına giren herhangi bir olayın sonuçlarını üstlenmesi; mesuliyet şeklinde tanımlanmaktadır. Sorumluluğa ilişkin bir yargıda bulunurken esas itibariyle üç durumdan söz edilir: · Bir kişiyi överken onun sorumluluk sahibi biri olduğu ya da sorumlu bir kişi olduğu söylenir. · Bir kişi bir eylemi yaptığında ya da bir suç işlediğinde bundan sorumlu tutulur. · Bir şey yapılması gerekli olduğu halde yapılmadığını, onu yapması gereken kişi o işten sorumludur denir. Bir kişinin sorumluluk üstlenebilmesi, o kişinin akıl, özgür irade ve yetki sahibi olmasına bağlıdır. Akıl, normal olarak her insanda bulunan ve vücuttaki yer, işleyişi keşfedilemeyen, düşünce, anlama ve tedbir alma hassası; idrak, anlama, kavrayış ve zekâ olarak tanımlanmaktadır. İrade, herhangi bir konuda karar vermek, bir eylem yahut etkinliği gerçekleştirmek için gerekli olan bilinçli muhakeme gücü ve kararlılığı, alternatifler arasında bilerek ve isteyerek seçim yapabilme yetisi olarak tanımlanabilir. Özgür İrade, kişinin herhangi bir eylem veya davranışı yapma ya da yapmama noktasında özgürce karar verebilme ve verilen kararı uygulamaya geçirebilme gücü olarak tanımlanabilir. Yetki sahibi olma, bireyin herhangi bir konuda ehil olması yanında, kendisine bulunduğu topluluk ya da kurum içindeki rolü, statüsü ve konumu gereği verilmiş yazılı olan ya da olmayan bir güç olarak tanımlanabilir. Toffler, insanın niçin sorumsuzca davrandığı konusunda şu dört temel hususa işaret eder: · Karakter · Bilgiye dayalı nedenler · Beklentiye dayalı nedenler · Yargılamaya dayalı nedenler Bireysel amaçlar, sahip olunan bilgi düzeyi ve bilginin tek taraflı olması yanında değer yargıları, kişinin sorumluluk almamasına veya sorumsuzca davranmasına yol açabilir.
- by Erkan Tosun
- •
- İşletme
İşletme bilimlerine giriş dersi 1.dönem konularını tamamını içerir.
Stratejin derin ve uzağı gören cinsten ise daha savaşmadan sen kazanırsın. Stratejik düşüncen sığ ve kısa ise erimli ise, daha savaşmadan sen kaybedersin. Zengin strateji yoksul stratejiye üstün gelir. Stratejisi olmayanlar yıkılmaya... more
Stratejin derin ve uzağı gören cinsten ise daha savaşmadan sen kazanırsın. Stratejik düşüncen sığ ve kısa ise erimli ise, daha savaşmadan sen kaybedersin. Zengin strateji yoksul stratejiye üstün gelir. Stratejisi olmayanlar yıkılmaya mahkumdurlar. Bu yüzden muzaffer savaşçıların önce kazanıp sonra savaştığı, mağlup savaşçıların ise önce savaşıp sonra kazanmaya çalıştıkları söylenir. (Zhang Yu )
Bir hedefi, ona ulaşabilmek için kullanılacak araçlarla birlikte ele alan kavram. Amaç, tıpkı hedefte olduğu gibi, insan faaliyetinin ulaşmaya çalıştığı sonucun zihinde önceden tasarlanmasıdır ve bu hedefe varmak için kullanılan araçlar,... more
Bir hedefi, ona ulaşabilmek için kullanılacak araçlarla birlikte ele alan kavram. Amaç, tıpkı hedefte olduğu gibi, insan faaliyetinin ulaşmaya çalıştığı sonucun zihinde önceden tasarlanmasıdır ve bu hedefe varmak için kullanılan araçlar, yapılan eylemler ve işlemler tarafından belirlenmiştir. Amaç, insanların ulaşmak için belli araçlar kullandığı ve eylem yaptığı hedeftir. Bu anlamda, hedef somut ve özel, amaç daha soyut ve geneldir.
Bu proje yazımda, savaş teorileri ile ilgili olarak biri uzak doğunun ve klasik dönemlerin, biri 16.yüzyılın karışık ve entrikalara boğulmuş İtalya’sının, diğeri ise 19.yüzyıl batısının ve modern dönemlerin temsilcisi olan üç büyük... more
Bu proje yazımda, savaş teorileri ile ilgili olarak biri uzak doğunun ve klasik dönemlerin, biri 16.yüzyılın karışık ve entrikalara boğulmuş İtalya’sının, diğeri ise 19.yüzyıl batısının ve modern dönemlerin temsilcisi olan üç büyük düşünürün, Machiavelli, Clausewitz ile Sun Tzu’nun görüşleri arasında bir karşılaştırma yapmayı amaçlamaktadır.
Üç düşünürün yaklaşımında, savaşın amacı, zafere giden yol, kullanılacak yöntemler gibi temel konularda, taban tabana zıt olarak nitelendirebileceğimiz yorumlar, organizasyon yapısı ve ifade ediş şekillerinde zaman zaman birbirini çağrıştıran benzerlikler de görülmektedir. Üç düşünürün de, şahit oldukları savaşlar, karmaşalar, entrika ve ihanetlerle örülü tecrübeleri, eserlerini kaleme aldıkları ortam, yaşadıkları zaman, dönemlerinin felsefi yaklaşımları ciddi farklılıklar taşımaktadır. Bu farklılıklar, ister istemez, araç, amaç, yöntem gibi konularda müthiş bir farklılaşmaya yol açmıştır. Bu farklılıklara rağmen, her üçünde de temel bir ortak nokta bulunmaktadır; düşmanın iradesini kırmak.
Ayrıca bu projede bildiğimiz bir ticari kurumun, güçlü (Strengths) ve zayıf (Weaknesses) yönlerini belirlemek, iç ve dış çevreden kaynaklanan fırsat (Opportunities) ve tehditleri (Threats) saptamak için stratejik bir teknik olan SWOT analizini yapacağım. Bu analiz ticari kurumun hedeflerini belirlemeyi ve amaca ulaşmak için olumlu ya da olumsuz olan iç ve dış faktörleri kabaca tanımlamayı sağlayacaktır. Kişisel bağlamda ele alırsak da yeteneklerimizi, becerilerimizi ve fırsatları en iyi şekilde kullanarak kariyerimizi geliştirmemize yardımcı olacaktır.
- by Melih Keser
- •
- İşletme
ATAAÖF İşletme Bİlimine Giriş 8. Ünite ders notları
Bu tezin amacı, Kuzey Kıbrıs’ta faaliyet gösteren özel sektör firmalarının, rıza üretmek üzere ortaya çıkarılmış halkla ilişkiler uzmanlık alanının öneminin zaman içerisinde farkına vardığını eleştirel bir yaklaşımla ortaya koymaktır.... more
Bu tezin amacı, Kuzey Kıbrıs’ta faaliyet gösteren özel sektör firmalarının, rıza üretmek üzere ortaya çıkarılmış halkla ilişkiler uzmanlık alanının öneminin zaman içerisinde farkına vardığını eleştirel bir yaklaşımla ortaya koymaktır. Çalışmada, KKTC’nin bugün içinde olduğu durum ve özel sektörün geçirdiği niteliksel ve niceliksel değişimler makro ekonomik faktörler bağlamında açıklanmaktadır. Kuzey Kıbrıs’ta, ‘rıza mühendisliği’ olarak adlandırılan kapitalizmin pazarlama iletişimi araçlarından ve sermaye grupları ve kamuoyu arasındaki stratejik arabulucu olan halkla ilişkilerin belli yaşam tarzlarının benimsetilmesi üzerindeki etkileri, Kuzey Kıbrıs’ta faaliyet gösteren profesyonel firma sayısı arttıkça anlaşılmaktadır. 1970’lerden sonra geçildiği kabul edilen postmodern dönemde, eleştirel teorinin giderek üretim düzeyindeki incelemelerden uzaklaşarak, tüketim düzeyindeki değişimleri incelemeye ve kültürel değişim sürecini anlamlandırmaya çalıştığı görülmüştür. Bu konuda yapılan okumalar, Kuzey Kıbrıs’ta tüketim alanındaki değişimler ve bunun kültür düzeyindeki etkileriyle ilgili çalışma merakını doğurmuştur. Bu tezde, tüketim kalıplarının günümüzde sınıf ayrımlarında kullanılan esas ayrım ölçütü konumuna getirilmiş olduğu kabul edilmektedir. Bu düşünceden hareket edilerek, çalışmada, Kuzey Kıbrıs özel sektöründe faaliyet gösteren sermayedarların, halkla ilişkiler haberleri vasıtasıyla tüketim ideolojisini benimsetiş şekilleri, adanın geçirdiği badireleri ve koşulları da ele alınarak incelenmektedir. Bu çalışma, sadece tüketim ve kültür incelemesi olarak değerlendirilmemelidir. Burada ekonomik, politik, sosyo-kültürel ve gerektiğinde teknolojik incelemeler de yapılmıştır. Genel anlamda Kuzey Kıbrıs’ın bugün içinde olduğu durumu ilgilendiren süreçler yeri geldikçe çalışmanın içerisine katılmıştır. Daha önce halkla ilişkiler alanında kullanılmamış bazı analiz metotlarından yararlanmıştır. Birbirlerini destekleyecek şekilde ve karşılaştırmalı olarak kullanılan analiz metotlarından çalışmaya özgünlük katanlar; Mütekabiliyet Analizi, Van Dijk’ın eleştirel söylem analizi, Roland Barthes’ın söylen analizidir. Çalışmada kullanılan Mütekabiliyet Analizi sayesinde hazırlanan ilişkisel dağılım tabloları Kuzey Kıbrıs’ın geçirdiği iktisadi süreçler ve halkla ilişkiler haberleri arasındaki bağlantıları anlamlı ilişkiler kurarak açıklamıştır.
- by Melih Keser
- •
- İşletme
- by Melih Keser
- •
- İşletme
Çalışma, Türk Savunma Sanayii’nin 1836-2018 yılları arasında işletme tarihi disiplini çerçevesinde mikro yaklaşım düzeyinde incelenmesini ele almaktadır. Çalışmada nitel yöntem kullanılmış olup, ikincil verilerden faydalanılmıştır. Beş... more
Çalışma, Türk Savunma Sanayii’nin 1836-2018 yılları arasında işletme tarihi disiplini çerçevesinde mikro yaklaşım düzeyinde incelenmesini ele almaktadır. Çalışmada nitel yöntem kullanılmış olup, ikincil verilerden faydalanılmıştır. Beş bölümden oluşan çalışmanın giriş bölümünde işletme tarihi hakkında bilgiler verilmiş olup mikro ve makro yaklaşım ele alınmıştır. Daha sonra çalışmanın amacı, kapsamı ve önemi tartışılmış son olarak savunma sanayiine dair genel bilgiler açıklanmıştır. İkinci bölümde, 1836 yılı itibariyle var olan ve bu tarihten 2018 yılına kadar kurulan savunma sanayii işletmeleri hakkında çalışma kapsamı dahilinde bilgiler verilmiştir. Üçüncü bölümde, çalışmanın yöntemine dair açıklamalar yapılmıştır. Dördüncü bölümde ise çalışma kapsamı içerisinde bir dönemlendirme yapılarak nedenleri ile beraber değerlendirilerek açıklanmıştır. Beşinci bölümde ise, Türk Savunma Sanayii’ne dair ulaşılan bulgular doğrultusunda değişim ve dönüşüm olup olmadığı tartışılmıştır.
- by Melih Keser
- •
- İşletme
1.ARAŞTIRMANIN KONUSU, ÖNEMİ, DENENCESİ, AMACI VE YÖNTEMİ Bu bölümde "Çevresel Etkileri Açısından Dardanel Fabrikası Araştırması " konusunun önemi, denencesi, amacı, yöntemi, bilgi toplama ve işleme araçları, işlevsel kavram tanımları ve... more
1.ARAŞTIRMANIN KONUSU, ÖNEMİ, DENENCESİ, AMACI VE YÖNTEMİ Bu bölümde "Çevresel Etkileri Açısından Dardanel Fabrikası Araştırması " konusunun önemi, denencesi, amacı, yöntemi, bilgi toplama ve işleme araçları, işlevsel kavram tanımları ve araştırmanın sunuş sırası verilmiştir. 1.1. Araştırmanın Konusu ve Önemi Araştırmanın konusu; kentin içinde faaliyet gösteren bir fabrikanın, üretimlerini çevreyi baz alarak ne derecede yaptıklarını ortaya koymaktır. Sanayi Devrimi ile birlikte, işletmelerde ürün çıktısını miktarında bir artış görülmüştür. İşletmelerin ilk amacı kar elde etmekti. İşletmeler, küreselleşen ekonomi pazarında rekabet edebilmek ve varlığını devam ettirmek için bir arayış içindeydiler. Zamanla çevre, çevre sorunları, çevre yönetimi gibi tartışmalar literatürlere girmeye başladı. İşletmeler küreselleşen rekabet piyasası içinde artık yalnızca kar amacı gütmekten vazgeçtiler. Çevreye, çevrenin öğelerine önem vererek, en az kirlilik ile, kar elde etme amacına yönelmeye başladılar. Böylece yeni rekabet koşulları da oluşturulmaya başladı. 1.2. Araştırmanın Denencesi ve Amacı Araştırmanın denencesi, konserve balık, işlenmiş ürünler, dondurulmuş gıdalar ve sandviç üretimi gerçekleştirilen Dardanel Ton Fabrikası çevre öğelerini etkilemektedir. Araştırmanın amacı, Dardanel Fabrikası'nın çevre öğelerini ne derece etkilediğini saptayabilmek amacıyla yapılmış bir çalışmadır.
Bu çalışma; örgütleri, insan hayatında olmaması gereken, zararlı oluşumlar olarak ele alan Radikal İnsancıl Paradigma'ya göre genel bir şekilde değerlendirmektedir. Örgütlerin varlığının kaçınılmazlığı temelinde, bunların olumsuz... more
Bu çalışma; örgütleri, insan hayatında olmaması gereken, zararlı oluşumlar olarak ele alan Radikal İnsancıl Paradigma'ya göre genel bir şekilde değerlendirmektedir. Örgütlerin varlığının kaçınılmazlığı temelinde, bunların olumsuz etkilerinin nasıl indirgenebileceğini sorgulayan bir çalışmadır. Bu çerçevede, örgüt kavramı üzerinde durmakta ve onun Radikal İnsancıl Paradigma'daki yerini incelemektedir.
Abstract in Turkish: Bankacılık sektörünün temel faaliyetleri mevduat toplama ve kredilendirme işlemleridir. Sektör, yapılacak bir yatırımda sermaye yetersizliği aşamasında devreye girmekte ve ülke ekonomisine katkıda bulunmaktadır.... more
- by Kürşat ÇAPRAZ and +9
- •
- Business, International Trade, Logistics, Economy
İKTİSAT VE İŞLETME ARASINDAKİ FARKLAR
- by Özgür Önday
- •
- İşletme, Iktisat
19. yüzyılın sonlarında, Amerika Birleşik Devletleri'nde tarım ürünlerinin pazara getirilmesi ve fiyatlandırılması konularının önem kazanmasının neticesi olarak, başta Orta-Batı Eyalet Üniversitelerinde olmak üzere, pazarlama akademik bir... more
19. yüzyılın sonlarında, Amerika Birleşik Devletleri'nde tarım ürünlerinin pazara getirilmesi ve fiyatlandırılması konularının önem kazanmasının neticesi olarak, başta Orta-Batı Eyalet Üniversitelerinde olmak üzere, pazarlama akademik bir disiplin olarak ilgi görmeye başlamıştır. Nitekim, 1902 yılında ilk pazarlama dersi verilmiş ve bu dersler 1920'lerde yaygınlaşmıştır (Fullerton 1988). Dünya genelindeki ilk işletme okulu 1881 yılında Pennsylvania Üniversitesi'nde açılmış ve bunu Chicago ve California (1898), Dartmouth, Wisconsin ve New York Üniversiteleri (1900) takip etmiştir (Hunt 1992). Buna göre; işletme okullarının açılmasına paralel olarak pazarlama dersleri de yaygınlaşmaya başlamıştır. Diğer taraftan, Wisconsin Üniversitesi Madison'da okutulmakta olan pazarlama dersinin kitabı olarak da Ralph Star Butler tarafından "Marketing Methods and Salesmanship" başlıklı altı kitaptan oluşan bir serinin ilki 1914 yılında yayınlanmıştır. Bu kitap, pazarlama konusunda yayınlanmış olan ilk ders materyali olarak bilinmektedir (Dickson 1997).
İlk pazarlama ders kitabının yayınından bugüne yaklaşık 90 yıllık bir süre geçmiş ve pazarlamayla ilgili literatür çok önemli bir birikime ulaşmış olmasına karşın, pazarlamanın tanımı konusunda henüz tam anlamıyla bir fikir birliğine ulaşılamamıştır. Bu çalışma kapsamında, pazarlama tanımı konusunda literatürde yer alan görüşlerin ışığı altında, pazarlama tanımı konusunda ulaşılan nokta tartışmaya açılacaktır.