Sınıf Yönetimi Research Papers - Academia.edu (original) (raw)

ÖZ Yapılan bu çalışmanın amacı, sınıf öğretmenlerinin karşılaştıkları istenmeyen davranışları ve bunlarla baş etmeden kullandıkları yöntemleri belirlemektir. Araştırma nitel araştırma yöntemlerinden durum çalışması olarak tasarlanmıştır.... more

ÖZ Yapılan bu çalışmanın amacı, sınıf öğretmenlerinin karşılaştıkları istenmeyen davranışları ve bunlarla baş etmeden kullandıkları yöntemleri belirlemektir. Araştırma nitel araştırma yöntemlerinden durum çalışması olarak tasarlanmıştır. Araştırmanın örneklemini 2018-2019 eğitim-öğretim yılında Kilis İl merkezinde MEB'e bağlı 9 ilkokulda görev yapan 58 sınıf öğretmeni oluşturmaktadır. Görüşmede yapılandırılmış görüşme tekniği kullanılmıştır. Veriler betimsel analiz tekniği kullanılarak analiz edilmiştir. Yapılan analizler sonucunda sınıf öğretmenlerinin en fazla söz hakkı almadan konuşma, kavga etme, birbirleri ile konuşma, sorumluluklarını yerine getirmeme, sınıfta dolaşma, ders dışı etkinliklerle uğraşma, derse geç gelme istenmeyen davranışları ile karşılaştıkları tespit edilmiştir. Öğretmenlerin bu istenmeyen davranışlara karşı uyarma, veli ile iletişim kurma, olumlu davranışı pekiştirme, görmezden gelme, empati, dersi etkili hale getirme ve ödüllendirme gibi yöntemler kullandıkları sonucuna ulaşılmıştır. ABSTRACT The aim of this research is to investigate the undesired behaviors of primary school students that teachers witness and the coping methods often used. This qualitative research is designed as a case study. The research sample is composed of 58 primary school teachers working in 9 primary schools in Kilis province in 2018-2019 academic year. Structured interview technique was used for the research method. Descriptive analysis was used for data analysis. Research findings revealed undesired behaviours, which have been mostly encountered by primary school teachers in classroom settings: unauthorized and uninvited conversation, fighting, chatting with each other with no permission from the teacher, not taking responsibilities related to lessons, walking around the class, dealing with other things, being late to the classroom.The common methods which are used by the teachers against these undesired behaviours are warning, getting in touch with parents, reinforcing positive behavior, ignoring, empathazing, making the lesson more effective and rewarding.

Bilişim teknolojileri ve yazılım dersi ile teknolojiyi doğru ve yerinde kullanabilen nitelikli bireyler yetiştirmek hedeflenmektedir. Teknolojiye uyum sağlayan ve teknolojiyi günlük hayatta kullanabilen bireyler yetiştirmek Bilişim... more

Bilişim teknolojileri ve yazılım dersi ile teknolojiyi doğru ve yerinde kullanabilen nitelikli bireyler yetiştirmek
hedeflenmektedir. Teknolojiye uyum sağlayan ve teknolojiyi günlük hayatta kullanabilen bireyler yetiştirmek
Bilişim Teknolojileri öğretmenlerinin görevidir. Bilişim Teknolojileri öğretmenleri sınıf içerisinde teorik olarak
işlenen dersten sonra imkanlar dahilinde laboratuvarda uygulama yaptırabilmektedir. Bu çalışmanın amacı
Bilişim Teknolojileri öğretmenlerinin laboratuvar ve dersliklerde sınıf yönetiminde karşılaştıkları sorunları
belirlemektir. Çalışmada bu sorunlar Bilişim Teknolojileri öğretmenlerinin görüşleri ile belirlenmiştir.
Çalışmaya Milli Eğitim Bakanlığı’nda farklı illerde görev yapan 29 kadrolu ve 1 ücretli öğretmen katılmıştır.
Çalışmaya katılan öğretmenlerin 7’si kadın, 23’ü erkektir. Araştırma sonucunda sınıf yönetiminde karşılaşılan
problemler arasında dersin öğrenci ve diğer öğretmenler tarafından yeterince önemsenmemesi, yeterli
donanım ve yazılımın olmaması ve Bilişim Teknolojileri dersine ait kılavuz kitap olmaması ön plana
çıkmaktadır.

It is not only the seating arrangement of the classroom but also the way students are distributed in the class that affects significantly the students' learning. In the teacher-centered (traditional) seating arrangement style, students... more

It is not only the seating arrangement of the classroom but also the way students are distributed in the class that affects significantly the students' learning. In the teacher-centered (traditional) seating arrangement style, students sit one after another in columns facing the teacher. The place they prefer to sit brings some advantages and disadvantages in terms of learning and participation. For a teacher to know about the personal features of the students and about how effective their deskmates are helps her/him know about them more. In this study, the sitting place preferences of students are studied using the geography metaphor.

Bu araştırmanın amacı haftada iki kredilik ders olarak sunulan sınıf yönetiminin öğretmen adaylarının sınıf yönetimine ilişkin tutum ve inançları üzerindeki etkisini belirlemektir. Bu amaç çerçevesinde aşağıdaki araştırma soruları... more

Eğitim, bir özgürleşme ve sosyalleşme sürecidir. Okullardaki eğitim, öğretim ve öğrenme etkinlikleri, büyük ölçüde sınıf denilen ortamlarda gerçekleşmektedir. Sınıf, öğrencilerin topluca her türlü öğrenme etkinliklerine katıldıkları bütün... more

Eğitim, bir özgürleşme ve sosyalleşme sürecidir. Okullardaki eğitim, öğretim ve öğrenme etkinlikleri, büyük ölçüde sınıf denilen ortamlarda gerçekleşmektedir. Sınıf, öğrencilerin topluca her türlü öğrenme etkinliklerine katıldıkları bütün sosyal etkileşim ve yaşama alanlarını ifade etmektedir. Öğretmen açısından sınıf, bir iş ve çalışma ortamı, öğrenci açısından ise bir öğrenme ve yaşama alanıdır. Okulların ikliminin, kültürünün, öğretmen ve öğrencilerinin özelliklerinin birbirinden farklı olması, her türlü okul ve sınıf ortamında geçerli, sınıf yönetimiyle ilgili genel ilke ve kurallar belirlemeyi güçleştirmektedir. Bu kitapta, öğretmen ve öğretmen adaylarına etkili bir öğrenme için gerekli sınıf ortamının düzenlenmesinde ve sürdürülmesinde hazır reçeteler üretmekten çok üzerinde durulması gereken bazı konu ve değişkenlere dikkat çekilmektedir. Ayrıca, öğretmenlerin görev yapacakları okul kademeleri birbirinden farklı olabileceğinden, bu kitapta söz konusu edilen konuların da bu çerçevede düşünülmesi ve yorumlanması gerekir. Kitapta, dersin tanımında yer alan konular, disiplinler arası bir yaklaşımla ele alınarak açıklanmaya çalışılmıştır. Sınıf yönetiminde, yönetimle ilgili çağcıl gelişmelerde de gözlendiği gibi öğretmenin yöneticilik rolünden çok liderlik rolüne vurgu yapılmıştır. Geleneksel öğretmen ve öğrenci rollerinin hızla değiştiği günümüzde, okulların ve sınıfların, öğretmen ve öğrenciler için daha çekici, yaşanabilir ortamlara, öğrenmenin de zevkli bir uğraşa dönüştürülmesinde, yönetici ve öğretmenlerin de öğrenmeye liderlik etmesi gerekli olmaktadır.

International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/2 Winter 2014 nedenini araştırma, derse ilgi eksikliği şeklinde görülen davranışları karşısında en çok %15,1 oranla sözlü uyarı stratejisini... more

International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/2 Winter 2014 nedenini araştırma, derse ilgi eksikliği şeklinde görülen davranışları karşısında en çok %15,1 oranla sözlü uyarı stratejisini kullanmışlardır. Genel olarak istenmeyen öğrenci davranışları karşısında en çok % 14,76 oranla davranışın nedenini araştırma, ikinci olarak % 14,4 ile sözlü uyarı stratejisi kullanıldığı görülmüştür. Bu sonuçlara göre nitel verilerin nicel verileri kısmen desteklediği söylenebilir.

Öğretmenler, sorumlu oldukları dersleri genelde sınıfın ve okulun düzeyine, öğrenci özelliklerine, öğrenme hedeflerine, öğretim yaklaşımlarına ve stillerine bağlı olarak düzenler. Bütün bunların ötesinde öğretmenleri planlamadan... more

Öğretmenler, sorumlu oldukları dersleri genelde sınıfın ve okulun düzeyine, öğrenci özelliklerine, öğrenme hedeflerine, öğretim yaklaşımlarına ve stillerine bağlı olarak düzenler. Bütün bunların ötesinde öğretmenleri planlamadan uygulamaya, bütün süreçlerinde etkileyen en önemli faktör, zaman sınırıdır. Bütün etkenleri dikkate alarak bir okul gününü planlamak ve derslerini işlemek, öğretmenlerin sanıldığından fazla zamanını almaktadır. Bu bakımdan, " iyi bir öğretmenin işi hiç bitmez " sözü öğretmenliğin ne kadar zorlu bir meslek olduğunu çok iyi özetlemektedir. Öğretmenlerin okul içinde ders vermenin yanı sıra, gün içinde yapmaları gereken çeşitli görevleri de bulunmaktadır. Veli görüşme istekleri, idari görevler, derse hazırlık ve öğrencilerle ilişkiler bunlardan bazılarıdır. Gerek öğrenciler, gerek yöneticiler ve veliler, öğretmenlerden, derse girmenin yanı sıra, kendilerine de vakit ayırmasını beklemektedir. Dolayısı ile bir öğretmen, derste ulaşılması gereken hedefleri, gün içinde, yapılması gereken görevleri ve aşırı evrak işlerini dengeleyerek yerine getirmek zorundadır. Bu zorunluluk öğretmenlerin, gerek okul içinde gerek sınıf içinde zamanı etkili kullanmasını, bir başka deyişle, zamanı yönetmesinin gerektirmektedir.

Bu araştırmanın amacı; etkili bir sınıf yönetim süreci oluşturulmasında öğretmen davranışlarının ilkokul ve ortaokulda görev yapan öğretmenlerin görüşlerine dayanarak değerlendirmektir. Nitel bir çalışma olup durum çalışması deseni... more

Bu araştırmanın amacı; etkili bir sınıf yönetim süreci oluşturulmasında öğretmen davranışlarının ilkokul ve ortaokulda görev yapan öğretmenlerin görüşlerine dayanarak değerlendirmektir. Nitel bir çalışma olup durum çalışması deseni kullanılmıştır. Veri toplamak amacıyla ilgili literatür ve ders kitapları taranmış ve araştırmada kullanılmak üzere 10 adet açık uçlu soru hazırlanmıştır. Bu sorular çalışma gurubunda yer alan 20 sınıf ve branş öğretmenine yöneltilmiştir. Araştırmada yazılı görüşme tekniği kullanılmış, veriler betimsel ve içerik analiz yöntemleriyle incelenmiştir. Elde edilen bulgulara göre öğretmenler; sınıf yönetim sürecinde sınıf kurallarının önceden belirlenmesi, alınan kararlarda öğrencilerin fikirlerinin alınması, planlı derse girilmesi ve öğretim programını takip etmesi, dersleri anlatırken kullandığı yöntem ve teknikler, dersleri anlatırken kullandığı iletişim becerilerinin etkili sınıf yönetimi yarattığı üzerine görüşler ifade ettikleri görülmüştür.

1.) Tepkisel model: İstenmeyen bir düzenleniş sonucuna veya bir davranışa tepki olan sınıf yönetimi modelidir; amacı, istenmeyen durum veya davranışın değiştirilmesidir. Bu anlamıyla, sınıf yönetiminin klasik modeli olduğu söylenebilir,... more

1.) Tepkisel model: İstenmeyen bir düzenleniş sonucuna veya bir davranışa tepki olan sınıf yönetimi modelidir; amacı, istenmeyen durum veya davranışın değiştirilmesidir. Bu anlamıyla, sınıf yönetiminin klasik modeli olduğu söylenebilir, işleyişi, istenmeyen sonuç-tepki şeklindedir. Düzen sağlayıcı ödül-ceza türü etkinlikleri içerir. Etkinliklerin yönelimi, gruptan çok bireyedir. 2.) Önlemsel model: Planlama düşüncesine bağlı, geleceği kestirme, istenmeyen davranış ve sonucu, olmadan önleme yönelimlidir. Amacı, sınıf sorunlarının ortaya çıkmasına olanak vermeyici bir düzenleniş ve işleyiş oluşturarak, tepkisel modele gereksinimi azaltmaktır. Bu model sınıf etkinliklerini bir "kültürel sosyalleşme süreci" olarak ele alır, sınıfta, yanlış davranışa olanak vermeyen bir sosyal sistem oluşturmaya çalışır. 3.) Gelişimsel model: Sınıf yönetiminde öğrencilerin, fiziksel, duygusal, deneyimsel gelişim düzeylerinin gerektirdiği uygulamaların gerçekleştirilmesini esas alır; bir uygulamaya geçilmeden önce, öğrencilerin ona bu açılardan hazırlanmasını öngörür. 4.) Bütünsel model: Önlemsel sınıf yönetimine öncelik verme, grubu olduğu kadar bireye de yönelme, istenen davranışa ulaşabilmek için istenmeyenin nedenlerini ortadan kaldırma vardır, istenen davranışın uygun ortamlarda gerçekleşeceği bilincine dayanarak ortam düzenlemeye, bütün önlemsel yönetim çabalarına karşın oluşabilecek istenmeyen davranışları düzeltmek amacıyla tepkisel yönetim araçlarından yararlanmaya çalışılır. İlişkili olduğunu düşündüğüm sahneler Ishaan sınıfa gireceği sırada öğretmen ayakkabısı cilasız ve batık olduğu için onu diğer arkadaşlarından ayırır, bu da kendini yalnız hissetmesine diğer öğrenciler ile arasında farklar olduğuna inanır. Burada okulun ve sınıfın önceden belirlediği kurallar gözlenir. Burada öğrencinin bir daha hata yapmaması için ceza verilir bu da önlemsel modele bir örnektir. Sınıfta ders işlendiği sırada Ishaan dışarı bakmaktadır ve öğretmenin ona seslenmelerini duymaz en sonda öğretmen yüksek sesle ve kızarak ona bağırır burada öğretmen çözüm olarak sert bir tavır takınmayı tercih etmiştir bunun yerine yanına gidip onu bağırmadan uyara bilirdi. Daha sonra kitaptan okumasını istediği yerde okuyamayınca sınıftan atması ona ceza vermesi tepkisel sınıf yönetiminin bir göstergesidir. Yatılı okula verildikten sonra sınıfta okunan şiiri öğretmen Ishaan'ın yorumlamasını ister fakat öğretmene göre düzgün bir cevap veremediği için öğretmen ona bağırır. Dersin bitiminde sıra arkadaşı ona bir tüyo verir bu öğretmenin istediği cevapların hep ezbere dayalı olduğunu söyler ezberle ve tekrar et diye onu uyarır. Bu da öğretmenin ezbere dayalı bir eğitim uyguladığı yeni fikirlere açık olmadığını bu yüzden tepkisel bir sınıf yönetimi uyguladığını gösterir. Resim dersinde öğretmen şekilleri silgi kullanmadan çizmelerini ister ve yapmayana beş tur ceza vereceğini söyler tepkisel sınıf yönetiminin bir parçası olan ödül-ceza maalesef çoğu zaman ceza şeklinde karşımıza çıkar. Sınıfta iken hocanın koyduğu noktayı gösterememesi ve hocanın ona fiziksel şiddet uygulaması hayatının sonuna kadar kötü bir anı olarak onda kalacaktır. Bu da bir tepkisel sınıf yönetimine örnektir. Yeni gelen resim öğretmeni öğrencilerden resim çizmelerini istediğinde bir öğrenci tahtaya bir şey çizmediğini ve ne çizeceklerini sorar çünkü önceki öğretmenleri ezberci bir eğitim sistemi içerisinde sınıfı yönetmiştir bu da Geleneksel sınıf yönetimine bir örnektir.

Bu kitapta öğretmenlerin sınıf yönetimi becerilerini geliştirmek amaçlanmıştır. Kitabın birinci bölümünde, öğretmenin sınıf yönetimindeki temel etkinliklerine yer verilmiştir. Bu amaçla öğretmenlere sınıf yönetiminde etkili olabilecek... more

Bu kitapta öğretmenlerin sınıf yönetimi becerilerini geliştirmek amaçlanmıştır. Kitabın birinci bölümünde, öğretmenin sınıf yönetimindeki temel etkinliklerine yer verilmiştir. Bu amaçla öğretmenlere sınıf yönetiminde etkili olabilecek bilişsel bir şema oluşturulmuştur. Öğretmenin sınıf yönetimdeki temel etkinlikleri (1)dikkat çekme ve güdüleme, (2)derse geçiş ve gözden geçirme, (3)işleniş, (4)değerlendirme olarak ele alınmıştır. Öğretmenin sınıf yönetiminde yapılacak temel etkinlikleri bilmesi, her zaman yeterli olmamaktadır. Öğretmenin söylemek istediğini anlatabilmesi ve öğrencilerin söylemediklerini de işitebilmesi önemlidir. Bu amaçla ikinci bölümde, öğretmenin iletişim kurabilme becerisi üzerinde durulmuştur. Sınıfta öğretmen ve öğrenciler birbirleri ile etkileşim içersindedir. Grup yapısının bilinmesi, sınıf yönetimi becerilerini artıracaktır. Üçüncü bölümde, sosyal psikoloji verilerinden yararlanarak, sınıf yönetimi becerilerinin geliştirilmesi hedeflenmiştir. Öğrencilerin derse katılımını sağlamada, iletişim kurabilme ve sosyal psikolojiyi bilme, her zaman yeterli olmamaktadır. Güdülenme psikolojisinin sınıf içersinde kullanılması, öğrencileri öğrenmeye ve sınıftaki etkinliklere katılmaya yöneltecektir. Dördüncü bölümde, sınıfta düzenin sağlanması için öğretmenlere güdülenme psikolojisinden yararlanma becerileri kazandırılmaya çalışılmıştır. Öğrencilerin sınıf ve okul kurallarına uymamaları eğitimin sorunlarından biridir. Bu nedenle beşinci bölümde, sınıf yönetiminde etkin olarak kullanabilecek düşük, orta, yüksek ve gelişimsel disiplin yaklaşımları sunulmuştur.

Bu araştırma, Enneagram Modeline göre öğretmen adaylarının kişilik tipleri ile sınıf yönetimi öz yeterlik inançları arasındaki ilişkiyi belirlemek amacıyla yapılmıştır. Araştırmanın evrenini; 2019-2020 eğitim öğretim yılında İstanbul ili... more

Bu araştırma, Enneagram Modeline göre öğretmen adaylarının kişilik tipleri ile sınıf yönetimi öz yeterlik inançları arasındaki ilişkiyi belirlemek amacıyla yapılmıştır. Araştırmanın evrenini; 2019-2020 eğitim öğretim yılında İstanbul ili Küçükçekmece ilçesinde uygun örneklem yoluyla seçilen İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesindeki öğretmen adayları; örneklemi ise farklı bölüm ve sınıflardan basit seçkisiz örnekleme yöntemi ile ulaşılan 17-50 yaş aralığında 412’si kadın; 101’i erkek toplam 513 öğretmen adayı oluşturmaktadır. Araştırmada veriler “Sınıf Yönetimi Öz Yeterlik İnançları Ölçeği” (SYÖİÖ) ve “Enneagram Türkiye Kişilik Envanteri’ (ETKE) ile sosyodemografik özelliklerin belirlenmesi amacıyla araştırmacı tarafından hazırlanan “Demografik Bilgi Formu” ile toplanmıştır. Verilerin analizi SPSS 25 paket programı ile yapılmış, verilerin çözümlenmesinde; Bağımsız Örneklem T-Testi, Anova, Scheffe Post Hoc Testi, Mann Whitney U Testi, Kruskal Wallis-H Testi ve Ki-Kare Testi kullanılmış, p˂0,05 anlamlılık düzeyinde çalışılmıştır. Analizler neticesinde Sınıf Yönetimi Öz Yeterlik İnançları toplam puanının ve Sonuç Beklentisi alt boyut puanının kişilik tiplerine göre istatistiksel olarak anlamlı düzeyde farklılaştığı tespit edilmiştir. Tip 5 olan öğretmen adaylarının sınıf yönetimi öz yeterlik inançları Tip 9 olan öğretmen adaylarından daha yüksek; Tip 5 olan öğretmen adaylarının sonuç beklentisi Tip 4 olan öğretmen adaylarından daha yüksek olduğu tespit edilmiştir.

Özet Bu araştırma sınıf öğretmenlerinin sınıfta nasıl kural koyarak istenmeyen davranışların önüne geçtiklerini tespit etmeyi amaçlamıştır. Araştırmanın katılımcıları, 2014-2015 bahar yarıyılı döneminde Giresun merkeze bağlı farklı... more

Özet Bu araştırma sınıf öğretmenlerinin sınıfta nasıl kural koyarak istenmeyen davranışların önüne geçtiklerini tespit etmeyi amaçlamıştır. Araştırmanın katılımcıları, 2014-2015 bahar yarıyılı döneminde Giresun merkeze bağlı farklı ilkokullarda çalışan 12 sınıf öğretmeni oluşturmaktadır. Nitel araştırma yapılmış ve verilerin analizi sonucunda, çoğu öğretmenin anket ve mülakat maddelerine verdiği cevapların mevcut eğitim sistemi ile örtüştüğü görülmüştür. Örtüşmeyen cevap veren öğretmenlerin mesleki ikilem yaşadıkları düşünülmektedir. Abstract This research aimed to teachers in the classroom to determine how they prevent the unwanted behavior by laying down rules. The participants are working in the period 2014-2015 spring semester due to a different school Giresun centers constitute 12 classroom teachers. The analysis of qualitative research and the data, most of the teacher's response to the questionnaire and interview material has been shown to coincide with the current education system. Non-overlapping professional dilemma of responding teachers are thought to live.

Bu araştırma, genel tarama türlerinden, betimsel bir eylem araştırmasıdır. İlköğretim 2. devre öğrencilerinin şikâyet etme durumlarının öğretmen, öğrenci ve veli görüşleri doğrultusunda değerlendirilmesi amacıyla yapılmıştır. Araştırma... more

Bu araştırma, genel tarama türlerinden, betimsel bir eylem araştırmasıdır. İlköğretim 2. devre öğrencilerinin şikâyet etme durumlarının öğretmen, öğrenci ve veli görüşleri doğrultusunda değerlendirilmesi amacıyla yapılmıştır. Araştırma 2008–2009 eğitim öğretim yılında Hatay ilinin Antakya merkez ilçesinden basit seçkisiz örnekleme yöntemi ile seçilen 25 ilköğretim okulundan görev yapan 183 4 ve 5. sınıf, sınıf öğretmeni ve 6 ilköğretim okulundan kritik durum ve fırsatçı durum örneklemi ile seçilen 60 öğrenci ve bu öğrencilerin velileri ile gerçekleştirilmiştir. Veri toplama aracı olarak anket ve 2 adet görüşme formu kullanılmıştır. Nicel verilerin analizinde, bağımsız değişkenler için bağımsız gruplar t-testi yapılmıştır. Anket maddeleri her soru için ayrı ayrı frekans ve aritmetik ortalama ile yorumlanmıştır. Nitel verilerin analizinde ise içerik çözümlemesi yöntemi kullanılmıştır. Araştırma sonuçlarına göre, öğretmen görüşlerinin, sınıf içerisindeki öğrenci şikâyetlerinin görülme sıklığı konusunda cinsiyetlerine ve mezun oldukları okul türlerine göre değişmediği fakat kıdemlerine göre değiştiği belirlenmiştir. Öğrencileri sınıf ortamında en çok rahatsız eden durumun sınıfta aşırı gürültü olduğu ortaya çıkmıştır. Öğretmenlerin, öğrenci şikâyetlerine karşı anlayışlı davrandıkları, ailelerin ise kızarak tepki verdikleri belirlenmiştir. Velilere göre öğrencilerin okulla ilgili şikâyetleri sınıfların çok kalabalık olması ve lavaboların kirli olmasıdır. Veliler çocukların okulla, öğretmeniyle ve arkadaşlarıyla ilgili şikâyetlerinde ilk olarak öğretmenleriyle görüşmeyi tercih etmektedirler.

ÖZ Öğretmenler tarafından ceza ile disiplinin sıkça karıştırıldığı ve istenmeyen davranışlara yönelik sıklıkla ödül-ceza stratejilerinin kullanıldığını öne süren alan yazından hareketle; bu araştırmada çocukların ödül-ceza algılarının ve... more

ÖZ Öğretmenler tarafından ceza ile disiplinin sıkça karıştırıldığı ve istenmeyen davranışlara yönelik sıklıkla ödül-ceza stratejilerinin kullanıldığını öne süren alan yazından hareketle; bu araştırmada çocukların ödül-ceza algılarının ve öğretmenlerin disipline ilişkin görüşlerinin ne olduğunun belirlenmesi amaçlanmıştır. Bu araştırmada, nitel araştırma desenlerinden olan durum çalışması kullanılmıştır. Amaçlı örneklem yöntemlerinden kolay ulaşılabilir örneklem yöntemi seçilmiştir. Araştırmanın çalışma grubunu, Ankara ilinde resmi ilköğretim okullarında görev yapan 22 okul öncesi öğretmeni ve bu okulların anasınıflarına devam eden 69 çocuk oluşturmaktadır. Araştırma verilerinin toplanması için yarı yapılandırılmış çocuk ve öğretmen görüşme formları kullanılmıştır. Araştırmanın verileri betimsel nitel analiz tekniği kullanılarak çözümlenmiştir. Araştırmadan elde edilen bulgular, çocukların daha çok ödülün maddi yönünü vurguladıklarını göstermektedir. Çocuklar tarafından oyundan çıkarılma-oyuna alınmama şeklindeki ikinci tip cezanın daha çok ifade edildiği göze çarpmaktadır. Araştırmaya katılan öğretmenlerin ödül ve ceza yöntemini kullanmalarının yanı sıra çocukları sürece dahil etmeden sınıf kurallarını belirleyerek disiplini sağlamaya çalışmaları, öğretmen merkezli katı disiplin anlayışının etkin olduğunu göstermiştir. ABSTRACT The literature is based on discipline and punishment stirred frequently and often used to the reward-punishment strategy for unwanted behavior by teachers. This research aimed to determine what their views on the discipline of the teachers and perception of children about reward-punishment. Case studies method of qualitative research design was used in this research. Easily accessible sampling method of purposeful sampling was selected. The study group of this research consisted from 22 preschool teachers working in public primary schools in Ankara and 69 preschool children ongoing to these schools. Semi-structured interview children and teacher forms were used in the collection of data. Research data were analyzed using descriptive qualitative analysis technique. The findings from this study indicated that the rewards were stressed more materialistic by children. The second type punishment is noteworthy that the was more expressed by the children. Used of reward and punishment methods by teachers as well as provided discipline by defining the class rules without involving children had shown that teacher-centered approach of strict discipline were effective.

Bu araştırmanın amacı; etkili bir sınıf yönetim süreci oluşturulmasında öğretmen davranışlarının ilkokul ve ortaokulda görev yapan öğretmenlerin görüşlerine dayanarak değerlendirmektir. Nitel bir çalışma olup durum çalışması deseni... more

Bu araştırmanın amacı; etkili bir sınıf yönetim süreci oluşturulmasında öğretmen davranışlarının ilkokul ve ortaokulda görev yapan öğretmenlerin görüşlerine dayanarak değerlendirmektir. Nitel bir çalışma olup durum çalışması deseni kullanılmıştır. Veri toplamak amacıyla ilgili literatür taranmış ve araştırmada kullanılmak üzere 9 adet açık uçlu soru hazırlanmıştır. Bu sorular, maximum çeşitlilik örnekleme yöntemine dayanılarak belirlenen 18 öğretmene yöneltilmiştir. Veriler görüşme formu aracılığı ile toplanmış olup betimsel ve içerik analizi yöntemleriyle incelenmiştir. Elde edilen bulgulara göre öğretmenler; sınıf kurallarının önceden belirlenmesinin, öğrencilerin fikirlerinin alınmasının, planlı derse girilmesinin, planlı öğretimin, farklı yöntem ve tekniklerin, iletişim becerilerinin, zaman yönetiminin, öğretmenin model olmasının ve etkinlikler arası geçişlerin sınıf yönetimi sürecini olumlu etkilediğini; cezanın sınıf yönetim sürecini kısmen olumlu etkilediğini ifade etmişlerdir.
Anahtar kelimeler: Sınıf, Sınıf Yönetimi, Öğretmen Davranışları, İlkokul ve Ortaokul Öğretmeni

Değer öğretimi konusunda son yıllarda dünyada ve özelde ise Türkiye’de değerlere ve değer öğretimine yapılan vurgu ön plana çıkmıştır. Okul, öğrencilerin farklı gelişim alanlarında olduğu kadar ahlaklı bireyler olarak yetişmelerinde de... more

Değer öğretimi konusunda son yıllarda dünyada ve özelde ise Türkiye’de değerlere ve değer öğretimine yapılan vurgu ön plana çıkmıştır. Okul, öğrencilerin farklı gelişim alanlarında olduğu kadar ahlaklı bireyler olarak yetişmelerinde de önemli bir kurumdur. Bu yüzden öğrencilerin değerleri kazanması ve onların ahlaki gelişimlerini sağlıklı bir şekilde gerçekleştirilmeleri noktasında okullardan da katkı beklenmektedir. Bu konudan hareketle diğer derslerle birlikte İlköğretim Din Kültürü ve Ahlak Bilgi dersi öğretim programında değer öğretimine yer verilmiştir. Bu çalışmanın amacı, araştırmamıza katılan İlköğretim Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersi öğretmenlerinin değer öğretiminde benimsedikleri sınıf yönetimi yaklaşımını ortaya koymaktır. Bu çalışmada nitel araştırma modelinden yararlanılmıştır. Araştırmaya katılım gönüllülük esasına dayalıdır ve bu çerçevede 24 tane İlköğretim Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersi öğretmeniyle görüşmeler ve söz konusu öğretmenlerin derslerinde gözlemler yapılmıştır. Bu araştırmada mevcut problemin derinlemesine ve ayrıntılı bir şekilde anlaşılabilmesi için sadece mülakat verilerinin yeterli olmayacağı düşüncesiyle nitel veri toplama tekniklerinden biri olan gözlem de kullanılmıştır. Elde edilen veriler “betimsel analiz” tekniği kullanılarak analiz edilmiştir. Son olarak betimlenen veriler, literatür ışığında değerlendirilmiştir. Araştırmamızda öğretmenlerin büyük çoğunluğunun, tepkisel sınıf yönetimi yaklaşımına göre hareket ettikleri sonucuna ulaşılmıştır.
Anahtar kelimeler: İlköğretim Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersi, değerler eğitimi, sınıf yönetimi, öğretmenler.

Bu araştırma öğretmenlerin bazı değişkenlere göre okul zorbalığı ve istenmeyen öğrenci davranışlarına ilişkin tutumları arasında anlamlı farklılıklar olup olmadığını belirlemek amacıyla yapılmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu 2013-2014... more

Bu araştırma öğretmenlerin bazı değişkenlere göre okul zorbalığı ve istenmeyen öğrenci davranışlarına ilişkin tutumları arasında anlamlı farklılıklar olup olmadığını belirlemek amacıyla yapılmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu 2013-2014 eğitim-öğretim yılının güz döneminde Millî Eğitim Bakanlığı’na bağlı okullarda görev yapan öğretmenler oluşturmuştur. Araştırma betimsel nitelikte olup, tarama modeline göre desenlenmiştir. Araştırmanın verileri Yeşilyaprak ve Dursun-Balanuye (2012) tarafından geliştirilen “Okul Zorbalığına İlişkin Öğretmen Tutumları Ölçeği” ve Tanhan ve Şentürk (2011) tarafından geliştirilen “Sınıf İçi İstenmeyen Davranışlara Yönelik Öğretmen Tutumları Ölçeği” ile elde edilmiştir. Araştırma sonuçlarına göre; okul zorbalığına yönelik öğretmen tutum puanı ortalamalarının iyi seviyede olduğu; sınıf içi istenmeyen öğrenci davranışlarına yönelik öğretmen tutum puanı ortalamalarının ise beklenilen düzeyde olmadığı söylenebilir. Okul zorbalığına yönelik öğretmen tutumları öğretmenlerin cinsiyetine göre anlamlı düzeyde farklılaşırken; kıdem, branş, görev yapılan yerleşim yeri ve olumsuz öğrenci davranışlarına yönelik hizmet içi eğitim alma durumlarına göre anlamlı farklılığın olmadığı görülmüştür. Sınıf içi istenmeyen öğrenci davranışlarına yönelik öğretmen tutumlarında ise cinsiyete ve olumsuz öğrenci davranışlarına yönelik hizmet içi eğitim alma durumlarına göre anlamlı düzeyde fark bulunmazken; kıdem, branş ve görev yapılan yerleşim yerine göre anlamlı düzeyde farklılığın oluştuğu görülmüştür.

Bu çalışma, Koth, Bradshaw ve Leaf (2009) tarafından geliştirilen Sınıfa Uyum Öğretmen Gözlemi-Kontrol Listesi'nin (Teacher Observation of Classroom Adaptation– Checklist) Türkçeye uyarlama kapsamında geçerlilik ve güvenirlikle ilgili... more

Bu çalışma, Koth, Bradshaw ve Leaf (2009) tarafından geliştirilen Sınıfa Uyum Öğretmen Gözlemi-Kontrol Listesi'nin (Teacher Observation of Classroom Adaptation– Checklist) Türkçeye uyarlama kapsamında geçerlilik ve güvenirlikle ilgili süreci ve bulguları içermektedir. Çalışma, devlete bağlı ve özel okul öncesi eğitim kurumlarından elde edilen verilerle yürütülmüştür (n=254). Elde edilen verilere doğrulayıcı faktör analizi uygulanmış ve analizler sonucunda, ölçeğin orijinal faktör yapılanmasına uygun şekilde konsantrasyon problemi, yıkıcı/istenmeyen davranış ve olumlu sosyal davranış alt boyutlarından oluşan üç faktörlü bir yapı gösterdiği belirlenmiştir. Güvenilirlik analizleri için konsantrasyon problemi alt boyutunun Cronbach Alfa değeri .94; yıkıcı/istenmeyen davranış alt boyutunun .90 ve olumlu sosyal davranış alt boyutunun Cronbach Alfa değeri de .88 olarak hesaplanmıştır. Elde edilen sonuçlar, uyarlaması yapılan ölçeğin, Türkiye'deki okul öncesi eğitim kurumları için çocukların sınıfa uyumlarının ölçülmesinde geçerli ve güvenilir olarak kullanılabilecek bir kontrol listesi olduğunu göstermiştir. Anahtar Kelimeler: uyum, davranış problemi, olumlu sosyal davranış, kontrol listesi Abstract This study contain the adaptation period in Turkish and findings of validity and reliability of Teacher Observation of Classroom Adaptation–Checklist developed by Koth, Bradshaw and Leaf (2009). Data was collected from the private and government early childhood education centers (n=254). In the result of analysis, it was found that the scale contains three factor structure; Concentration Problems, Disruptive Behavior and Prosocial Behavior as seen in original version. Reliability analysis was found .94 for Concentration Problem, .90 for Disruptive Behavior and .88 for Prosocial Behavior sub dimensions. In the conclusion, this scale is valid and reliable in order to assess the classroom adaptation of children in early childhood education centers in Turkey.

Bu araştırmanın amacı, okul öncesi öğretmenlerinin görüşlerine göre, okul öncesi dönemde oynanan oyunların içerdiği değer unsurlarını ve bunun sınıf yönetimine yansımalarını incelemektir. Araştırma nitel araştırma deseninde... more

Bu araştırmanın amacı, okul öncesi öğretmenlerinin görüşlerine göre, okul öncesi dönemde oynanan oyunların içerdiği değer unsurlarını ve bunun sınıf yönetimine yansımalarını incelemektir. Araştırma nitel araştırma deseninde tasarlanmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu 2018-2019 eğitim-öğretim yılında Kırklareli il merkezinde görevli 29 okul öncesi öğretmeni oluşturmaktadır. Araştırmanın verileri görüşme yöntemi ile toplanmıştır. Araştırmanın verileri içerik analizi kullanılarak analiz edilmiş ve verilerin analizi sonucu 11 tema belirlenmiştir. Katılımcılara göre, çocuk oyunlarında yer alan değer unsurlarının sınıf yönetimine bazı olumlu yansımaları bulunmaktadır. Bunlar sırasıyla, problemli davranışların azalması, sınıfta düzenin sağlanması, arkadaşlık bilincinin gelişmesi, saygı, iletişim, kurallara uyum ve paylaşımdır. Öğretmenler, oyunlardaki değer unsurları ile sınıf yönetiminde karşılaşılan iletişim, öz düzenleme becerileri ve arkadaşlık konusundaki sorunların çözümünü beklemektedir.

ÖZ Bu araştırmanın amacı öğretmen adaylarının sınıf yönetimi yeterlikleri ile öğretmenlik mesleğine yönelik tutumları arasındaki ilişkiyi belirlemektir. Araştırma ilişkisel tarama modelinde yapılmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu... more

ÖZ Bu araştırmanın amacı öğretmen adaylarının sınıf yönetimi yeterlikleri ile öğretmenlik mesleğine yönelik tutumları arasındaki ilişkiyi belirlemektir. Araştırma ilişkisel tarama modelinde yapılmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu 2012-2013 Öğretim yılında (Bahar Döneminde) Dicle üniversitesi Ziya Gökalp Eğitim Fakültesinde okuyan ve okul deneyimi dersini başarı ile tamamlamış 177 (% 56.5) kadın 136 (43.5) erkek toplam 313 öğretmen adayı oluşturmaktadır. Veri toplama aracı olarak araştırmacılar tarafından geliştirilen " Öğretmen Adaylarının Sınıf Yönetimi Yeterlik Ölçeği (ÖASYYÖ) " ve Semerci (1999) tarafından geliştirilen " Öğrencilerin Öğretmenlik Mesleğine İlişkin Tutum Ölçeği (ÖÖMTÖ) " kullanılmıştır. Araştırmada elde edilen veriler için frekans, ortalama, standart sapma, Pearson Korelasyon katsayısı ve basit regresyon analizi teknikleri kullanılmıştır. Bu analizler SPSS 20 paket programından yararlanılarak yapılmıştır. Araştırmanın sonucunda öğretmen adaylarının sınıf yönetimi yeterliklerinin davranış yönetimi boyutu dışındaki tüm boyutlarda ve ölçek toplamında yüksek düzeyde; davranış yönetimi boyutunda ise orta düzeyde olduğu bulunmuştur. Ayrıca öğretmen adaylarının ÖÖMTÖ'den aldıkları puanlar ile ÖASYYÖ ve tüm alt boyutlarından aldıkları puanlar arasında pozitif yönlü anlamlı ilişkiler tespit edilmiştir. Son olarak öğretmen adaylarının sınıf yönetimi yeterliklerinin öğretmenlik mesleğine yönelik tutumlarının anlamlı bir yordayıcısı olduğu belirlenmiştir. Anahtar Kelimeler: Tutum, sınıf yönetimi, sınıf yönetimi yeterliği, öğretmenlik mesleğine yönelik tutum. ABSTRACT The aim of this study is to determine the relationship between of prospective teachers' classroom management competencies and their attitudes towards teaching profession. The research was conducted in the relational survey model. The working group of the research were of 177 (56.5%) female and 136 (43.5) men total 313 prospective teachers who had succeeded

Öz Bu araştırmada öğretmenlerin öğretim sürecinde zamanı nasıl kullandıklarını inceleyecek bir zaman yönetimi ölçeği geliştirmek amaçlanmıştır. Araştırmanın örneklemi 2016-2017 eğitim öğretim yılında Kahramanmaraş ili Dulkadiroğlu ve... more

Öz Bu araştırmada öğretmenlerin öğretim sürecinde zamanı nasıl kullandıklarını inceleyecek bir zaman yönetimi ölçeği geliştirmek amaçlanmıştır. Araştırmanın örneklemi 2016-2017 eğitim öğretim yılında Kahramanmaraş ili Dulkadiroğlu ve Onikişubat merkez ilçelerinde görev yapan 315 öğretmenden oluşmaktadır. Araştırma kapsamında öğretim sürecinde zaman yönetimine ilişkin ölçek geliştirme çalışması için öncelikle ilgili alan yazın taranmıştır. Sonrasında ölçek maddeleri için soru havuzu oluşturma, örnek form hazırlama, kapsam geçerliliği için uzman görüşüne başvurma, pilot uygulama yapma, elde edilen verilere AFA (açımlayıcı faktör analizi) yapma, ikinci uygulama çalışmasını yapma, DFA (doğrulayıcı faktör analizi) yapma ve güvenirlik analizi hesaplama uygulamaları sırası ile yapılmıştır. AFA sonucunda tek faktörlü 18 maddelik bir yapı elde edilmiştir. Ancak yapılan DFA sonucunda bir maddenin regresyon katsayısının .07 olduğu görülmüştür. Söz konusu maddenin çıkarılması sonrasında yinelenen DFA sonucunda ise uyum iyiliği indeksleri Ki-Kare Uyum Testi (χ2/sd: 1,823), karşılaştırmalı uyum indeksi (CFI: 0.92), Karekök Ortalamalarının Yaklaşık Hatası (RMSEA: 0.052) ve SRMR değeri 0.050 olarak bulunmuştur. Hesaplanan bu değerlerin kabul edilebilir uyum değerleri arasında olduğu belirlenmiştir. Sonrasında ölçeğin tamamı için yapılan iç tutarlılık katsayısı hesaplamasında ise .86 değerine ulaşılmıştır. Bu bulgulara dayanarak Öğretim Sürecinde Zaman Yönetimi Ölçeği'nin öğretmenlerin zamanı kullanış biçimlerine yönelik görüşlerini ortaya koymada geçerli ve güvenilir bir ölçek olduğu söylenebilir. Anahtar Kelimeler: Zaman yönetimi, öğretim süreci, güvenirlik ve geçerlik, ölçek geliştirme, öğretmen. Abstract In this research, it was aimed to develop a time management scale to examine how teachers use time when teaching. The sample of the research consists of 315 teachers working in the districts of Dulkadiroğlu and Onikişubat in Kahramanmaraş province in 2016-2017 academic year. Within the scope of the research, the related literature was reviewed for the scale development study. After literature review a question pool for scale items were composed. Preparing questionnaire forms, gathering expert opinions for the content validity, performing pilot study, exploratory factor analysis, collecting data for confirmatory factor analysis and reliability analysis were carried out respectively. As a result of exploratory factor analysis, a structure with 1 factor and 18 items was obtained. However, it was seen that the factor load of one item was below .30, and it was removed and CFA was repeated. As a result of CFA goodness of fit indices Chi-square fit test (χ2 / SD: 1.823), comparative fit index (CFI: 0.92) Approximate Error of the root mean square (RMSEA: 0.052) and SRM value were found 0.050. These calculated values were found to be among the acceptable intervals. In the calculation of the internal consistency coefficient for the whole scale, the value of .86 was reached. Based on these findings, it can be said that the Time Management Scale in the Teaching Process is a sufficient scale to reveal the ways in which teachers use time in teaching process.

Bu çalışmanın amacı fen bilgisi öğretmen adaylarının sınıf yönetimine ilişkin bilişsel algılarını incelemektir. Çalışma kesitsel tarama araştırma yönteminden faydalanılarak yürütülmüştür. Araştırma örneklemini bir devlet üniversitesinde... more

Bu çalışmanın amacı fen bilgisi öğretmen adaylarının sınıf yönetimine ilişkin bilişsel algılarını incelemektir. Çalışma kesitsel tarama araştırma yönteminden faydalanılarak yürütülmüştür. Araştırma örneklemini bir devlet üniversitesinde fen bilgisi öğretmenliği bölümünde öğrenim gören 64 öğretmen adayı oluşturmaktadır. Veri toplama aracı olarak iki kısımdan oluşan "Sınıf Yönetimine Yönelik Algı Formu" kullanılmıştır. Formun ilk kısmında metaforik algıları belirlemek amacıyla sınıf yönetimiyle ilgili açık uçlu bir soru yöneltilmiştir. İkinci kısımda ise Kelime İlişkilendirme Testi (KİT) uygulanmıştır. Öğretmen adaylarının ürettikleri metaforik cümleler ve KİT ile yazmış oldukları sınıf yönetimini tanımlayıcı cümleler içerik analizi yapılarak değerlendirilmiştir. KİT aracılığıyla ''sınıf yönetimi'', ''öğretmen'', ''yönetici'' ve ''lider'' anahtar kavramlarıyla ilgili türetilmiş kelimeler frekans tabloları ve kavram ağı oluşturularak yorumlanmıştır. Öğretmen adaylarının sınıf yönetimiyle ilgili en çok ''aile'' metaforunu kullandıkları tespit edilmiştir. Ön plana çıkan metaforik kategori "kontrol etmek" olmuştur. Sınıf yönetimi anahtar kavramı diğer bir anahtar kavram olan öğretmen kelimesi ile ilişkilendirilmektedir. Öğretmen ve lider anahtar kavramları karşılıklı olarak birbirlerini çağrıştırmaktadırlar. Yönetici anahtar kavramı da en çok müdür kelimesi ile ifade edilmiştir. Öğretmen adayları; kavram ağına göre sınıf yönetimi, öğretmen ve yönetici anahtar kavramlarını okul kelimesinin etrafında toplamaktadır. Sınıf yönetimine yönelik tanımlayıcı cümleler disiplin, iletişim, plan-program ve zaman yönetimi kavramlarını işaret etmektedir.

Bu çalışmada bir ortaöğretim okulundaki öğretmenler ve okul yöneticilerinin görüşlerine dayanarak sınıf yönetiminde belirleyici bir role sahip olan disiplinin nasıl tanımlandığı, gerekçelendirildiği ve okuldaki aktörlerin disiplin ile... more

Bu çalışmada bir ortaöğretim okulundaki öğretmenler ve okul yöneticilerinin görüşlerine dayanarak sınıf yönetiminde belirleyici bir role sahip olan disiplinin nasıl tanımlandığı, gerekçelendirildiği ve okuldaki aktörlerin disiplin ile nasıl ilişkilendiği araştırılmıştır. Araştırma, nitel araştırma yöntemlerinden biri olan bir örnek olay (durum) çalışmasıdır. Çalışma grubunu 2014-2015 eğitim-öğretim yılında Ankara il merkezinde yer alan bir ortaöğretim okulundaki 20 branş öğretmeni, 4 rehber öğretmen ve 5 okul yöneticisi oluşturmaktadır. Katılımcıların seçiminde amaçlı örnekleme tekniğine (purposeful sampling) başvurulmuştur. Araştırma verilerinin toplanmasında yarı yapılandırılmış görüşme formu kullanılmıştır. Araştırma verilerinin analizinde içerik analizi yönteminden yararlanılmıştır. Bulgular, tema ve alt temalar halinde kodlanmış ve frekanslarıyla birlikte tablolara dönüştürülmüştür. Araştırmanın sonucunda öğretmenler ve okul yöneticilerinin çoğunluğu disiplinin tanımlanmasında kurallar, çevreye uyum, istendik davranışlar, düzen, kontrol; disiplinin gerekçelendirilmesinde düzen, verimlilik, kurallar, kontrol ve başarı; disiplinle ilişkilenmede rol model olma, kontrol, kurallar, başarı ve düzen kavramlarına odaklanmıştır. Katılımcılar disiplinin tanımlanması ile disiplinin gerekçelendirilmesi arasında güçlü bir ilişki kurmuştur. Branş öğretmenleri ve okul yöneticileri okulda hakim disiplin anlayışına yatkınlık gösterirken, rehber öğretmenler disipline eleştirel konum almışlardır. Bu eleştirel konumlanmalarında rehberlik servisini ön-disiplin sağlayan, ödül ve disiplin kurulundan bir önceki ara bir mekanizma olarak nitelendirilmesini eleştirmektedirler.

This study aimed to test the impacts of communication skills, professional seniority, school stages and gender as predictors of teachers' classroom management styles. Survey and correlation research designs were used in the research. The... more

This study aimed to test the impacts of communication skills, professional seniority, school stages and gender as predictors of teachers' classroom management styles. Survey and correlation research designs were used in the research. The study group of the research consists of 209 teachers from different subject fields. Classroom Management Styles Scale and Communication Skills Scale-Adult Form were used to collect data in the study. The data obtained were mainly analyzed by multiple regression analysis. Regarding the results of the study, when the teachers' levels of classroom management style scores were examined, it was determined that the most preferred classroom management style was Authoritative style, followed by Authoritarian and Laissez-faire styles, respectively, and the least used classroom management style were Indifferent. Also, it was found that teachers' general communication skills are high. The regression analyses revealed that while Basic Skills and Self-Expression and Active Listening and Non-verbal Communication variables were significant predictors of authoritative classroom management, professional seniority was the only significant predictor of authoritatian classroom management, and Basic Skills and Self-Expression and Willingness to Communicate variables were significant predictors of Indifferent classroom management. However, none of the variables were significant predictors of Laissez-faire classroom management style.

The present study aims to investigate the correlation between school discipline, which plays a key role in education, and the family and school environment based on the views of students, teachers and school administrators in secondary... more

The present study aims to investigate the correlation between school discipline, which plays a key role in education, and the family and school environment based on the views of students, teachers and school administrators in secondary education institution. The study was conducted with the case study design, a qualitative research method. The study group included 20 students, 20 branch teachers, 4 school counselors and 5 administrators in a secondary education institution in the central district of Ankara during the 2014-2015 academic year. Purposive sampling method was employed in the assignment of the participants. A semi-structured interview form was used to collect the study data and the data were analyzed with the content analysis method. The study data were coded to determine the themes and sub-themes, and the findings are presented in tables including frequencies. The participating students, teachers and school administrators stated that there was a significant correlation between the school discipline and the family and school environment. Participants emphasized the impact of socioeconomic and cultural attributes on the correlation between school discipline and family and school environment. Teachers and school administrators stated that students who were raised in families with low educational and socioeconomic level were more susceptible to undisciplined attitudes and behavior. The parents expect from the school discipline to prevent the students to adopt undesirable behavior at school. It was observed that the school and the family environment helped reinforce and determine the disciplinary practices at school.

Özet Koronavirüs (Covid-19) pandemisi ile birlikte küresel düzeyde sanal sınıf uygulamalarında zorunlu bir artış meydana gelmiştir. Bu durumda, sanal sınıf yönetimi, sanal sınıflarda etkili bir öğrenme ve öğretim bakımından büyük önem... more

Özet
Koronavirüs (Covid-19) pandemisi ile birlikte küresel düzeyde sanal sınıf uygulamalarında zorunlu bir artış meydana gelmiştir. Bu durumda, sanal sınıf yönetimi, sanal sınıflarda etkili bir öğrenme ve öğretim bakımından büyük önem taşımaktadır. Bu araştırmanın amacı, sanal sınıf yönetimi ile ilgili genel ilke ve uygulamaları belirlemek ve etkili bir sanal sınıf yönetimi için öneriler geliştirebilmektir. Bu araştırma, sanal sınıf yönetimi ile ilgili kavramsal tartışmalara dayalı bir alan yazın taraması olarak desenlenmiştir. Araştırmada doküman incelemesi sonucu elde edilen veriler, betimsel bir analiz ile değerlendirilmiştir. Araştırma sonucuna göre, sanal sınıfların yönetimi geleneksel sınıfların yönetimine göre bazı farklı özelliklere sahiptir. Sanal sınıfların yönetiminde öğreten, öğrenen, sanal ortam ve teknolojik altyapıdan kaynaklanan bazı sorunlar bulunmaktadır. Etkili bir sanal sınıf yönetimi için, bu alanda kapsamlı araştırmalara, öğretmenlerin hizmet öncesi ve hizmet içinde eğitilmelerine ve teknolojik altyapının geliştirilmesine ihtiyaç bulunmaktadır. Ayrıca, sanal sınıf yönetimi ile ilgili yasal ve pedagojik düzenlemeler yapılabilir, sanal sınıf uygulamaları konusunda toplumda farkındalık yaratılabilir.
Abstract
With the coronavirus (Covid-19) pandemic, there has been a mandatory increase in virtual classroom applications at a global level. In this case, virtual classroom management is of great importance in terms of effective learning and teaching in virtual classrooms. The purpose of this research is to determine the general principles and practices regarding virtual classroom management and to develop suggestions for an effective virtual classroom management. This research was designed as a literature review based on conceptual discussions about virtual classroom management. The data obtained as a result of document analysis in the research were evaluated with a descriptive analysis. According to the result of the research, the management of virtual classrooms has some different features compared to the management of traditional classrooms. In the management of virtual classrooms, there are some problems arising from the teaches, learner, virtual environment and technological infrastructure. For an effective virtual classroom management, there is a need for extensive research in this area, pre-service and in-service training of teachers, and development of technological infrastructure. In addition, legal and pedagogical arrangements can be made regarding virtual classroom management and awareness can be created in the society about virtual classroom applications.

This correlation study investigates the relationships between prospective teachers’ multicultural education attitude and classroom management styles. The participants were 495 prospective teachers majoring in different departments of... more

This correlation study investigates the relationships between prospective teachers’ multicultural education attitude and classroom management styles. The participants were 495 prospective teachers majoring in different departments of education faculties at two state universities in Turkey. “Democracy and Multicultural Education Attitude Scale” and “Classroom Management Style Scale” were used as data collection tools. Correlation and regression analyses were performed for data analysis by using SPSS 23.0 software. The results of descriptive analyses showed that most of the participants adopted authoritative style in terms of classroom management. Also, they had positive attitudes towards multicultural and democracy education. According to correlation analysis, there were significant relationships between the variables. Specifically, authoritative style was a powerful predictor of the attitude towards democracy and multicultural education. The prospective teachers with more authoritarian and indifferent styles had more biases towards multicultural education. Moreover, it is estimated that discussion and educational implications will shed light on teacher education.

From the past to the present, the concept of education is one of the most important issues that societies focus on. It is seen that the concept of education which has different dimensions and variables in itself is generally based on... more

From the past to the present, the concept of education is one of the most important issues that societies focus on. It is seen that the concept of education which has different dimensions and variables in itself is generally based on constructivist approaches nowadays. In the constructivist approach, emphasis on the process rather than the result has bring to the assessment of classroom learning forefront. In this study, a plan prepared for the assessment of intraclass learnings in 1927 was examined.In this plan, attitudes and behaviors that the teacher should pay attention to during the lesson in accordance with the subject to the characteristics of the lesson has been dwell on.The content of the plan has been arranged separately according to learning methods and techniques. This plan, which is in harmony with modern educational approaches, will contribute to today's practitioners in the assessment of intraclass learning. This study is a qualitative study based on the phenomenology pattern, and the analysis of the texts obtained through document review. The results obtained in this study can contribute to today's practices and are consistent with the constructivist approach. It has been seen in the findings that the guidance direction of the teacher is emphasized during the use of methods and techniques such as deduction, induction, project-based learning.In the plan, which is based on student-centered education, the qualifications that teachers should have in relation to classroom management are mentioned.In this respect, it has been understand that the plan also complies with the teacher competencies determined by MONE in 2017.

Erişen, Y. (2006). Sınıfta Öğretim Ortamının Hazırlanması. Sınıf Yönetimi-(Sınıfta Öğretim Ortamının Hazırlanması) (pp. 86-121): Maya Akademi

This study intends to develop a scale which aims at determining the criteria for the students while selecting the seat and classmate and certain personal characteristics of students who prefer certain places in the classroom. After being... more

This study intends to develop a scale which aims at determining the criteria for the students while selecting the seat and classmate and certain personal characteristics of students who prefer certain places in the classroom. After being administered on 434 students studying at various departments in Educational Faculty of Inonu University, the final form of the scale was obtained. The scale is a three dimensional 5-point Likert-type scale including 20 items. Cronbach Alpha reliability coefficient was found 0.74 for the whole scale.

Bu araştırmada, sınıf öğretmenlerinin bazı sosyo-demografik değişkenlere ve tercih ettikleri disiplin türlerine göre empatik beceri düzeylerinin incelenmesi amaçlanmaktadır. İlişkisel tarama modelinde betimsel bir çalışma olarak... more

Bu araştırmada, sınıf öğretmenlerinin bazı sosyo-demografik değişkenlere ve tercih ettikleri disiplin türlerine göre empatik beceri düzeylerinin incelenmesi amaçlanmaktadır. İlişkisel tarama modelinde betimsel bir çalışma olarak planlanan araştırmanın verileri 40 ilköğretim okulunda görev yapan 293 sınıf öğretmeninden, “Empatik Beceri Ölçeği-B Formu”, “Disiplin Türleri Ölçeği” ve araştırmacı tarafından geliştirilen “Bilgi Toplama Formu” aracılığıyla elde edilmiştir. Yapılan analizler sonucunda sınıf öğretmenlerinin empatik beceri puanlarının cinsiyete, medeni duruma, mesleği isteyerek tercih edip/etmeme durumuna ve okulun sosyo-ekonomik düzeyine göre farklılaşmadığı görülmüştür. Bununla birlikte yaş ve eğitim düzeyi değişkenleri ile empatik beceri puanları arasında anlamlı farklılaşmanın olduğu; yaş arttıkça empatik becerinin azaldığı, eğitim düzeyi arttıkça empatik becerinin arttığı belirlenmiştir. Empatik beceri ile Disiplin Türleri Ölçeğinin alt boyutları olan “önleyici” ve “düzeltici disiplin” türleri arasında düşük düzeyde, negatif ve anlamlı bir ilişkinin olması araştırmadan elde edilen bir başka bulgudur. Bağımsız değişkenlerin empatik beceri düzeyini ne derece yordadığına ilişkin yapılan ikili lojistik analizi sonucunda, sadece “yaş” değişkeninin yüksek empatik beceri düzeyinde olmayı negatif yönde anlamlı şekilde yordadığı sonucuna ulaşılmıştır