Örgütsel Bağlılık Research Papers - Academia.edu (original) (raw)

Örgütsel bağlılık, çalışanların örgüt içindeki davranışlarını anlamak için önemli bir değişken olmasının yanı sıra, örgütte kalma arzusu, işe gitme oranı, iş doyumu ve iş devir hızı gibi çalışanlara yönelik tutumlarını da etkilemektedir.... more

ÖZ Ülkemiz kamu sektörünün en önemli organizasyonlarından biri olan Sağlık Bakanlığı'nda da son yıllarda yeniden yapılanma çalışmaları gündeme gelmektedir. En son 15 08 2017 tarih ve 694 sayılı kanun hükmünde kararname ile yeniden... more

ÖZ Ülkemiz kamu sektörünün en önemli organizasyonlarından biri olan Sağlık Bakanlığı'nda da son yıllarda yeniden yapılanma çalışmaları gündeme gelmektedir. En son 15 08 2017 tarih ve 694 sayılı kanun hükmünde kararname ile yeniden yapılandırılan Sağlık Bakanlığı teşkilat yapısında önemli ve köklü değişiklikler gerçekleştirilmiştir. Bu çalışmada yeniden yapılandırılan Sağlık Bakanlığı'nda tüm örgütler için son derece önemli bir konu olan örgütsel bağlılığın analizinin yapılması hedeflenmektedir. Bu amaçla bu çalışmada Bartın Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi evreninde gerçekleştirilen örgütsel bağlılık anketinden elde edilen bulgulara yer verilmektedir. Gerçekleştirilen anket uygulaması sonucunda ağız ve diş sağlığı merkezinde görev yapan kamu çalışanlarında örgütsel bağlılık, duygusal bağlılıkta 3,46, devam bağlılığında 3,38, normatif bağlılıkta ise 3,31 seviyesinde gerçekleşmektedir.
The Ministry of Health, which is one of the most important organizations of our country's public sector, has been in the process of restructuring efforts in recent years. Major and radical changes have been made in the structure of the Ministry of Health which was restructured with the decree of the last law dated 15 08 2017 and numbered 694. In this study, it is aimed to analyze organizational commitment, which is an extremely important issue for all organizations in the restructured Ministry of Health. For this purpose, in this article the findings obtained from the organizational commitment questionnaire conducted in BartınCenter of Dentistry and Dental Health are included to analyze. As a result of the survey, organizational commitment was 3.46 in the subscale of emotional attachment, 3.38 in the dimension of continuing attachment, and 3.31 in normative attachment dimension in the public employees working at Oral and Dental Health Center.

Bu çalışmanın amacı, lider davranış özelliklerinin çalışanların örgütsel bağlılık boyutlarına ilişkin etkilerinin belirlenip, değerlendirilmesini içermektedir. Bu kapsamda: Lider, liderlik tarzları, örgütsel bağlılık, liderlik tarzı ve... more

Bu çalışmanın amacı, lider davranış özelliklerinin çalışanların örgütsel bağlılık boyutlarına ilişkin etkilerinin belirlenip, değerlendirilmesini içermektedir. Bu kapsamda: Lider, liderlik tarzları, örgütsel bağlılık, liderlik tarzı ve örgütsel bağlılığın arasındaki ilişki kavramları başlıklar halinde açıklanmıştır.

Günümüzde hastaneler artan rekabet şartlarında varlıklarını sürdürebilmek için dış kaynak kullanımını yoğun olarak yapmaktadır. Hastanelerde dış kaynak kullanımı, önceleri temizlik hizmeti, yemek hizmetleri, güvenlik hizmetleri gibi... more

Günümüzde hastaneler artan rekabet şartlarında varlıklarını sürdürebilmek için dış kaynak
kullanımını yoğun olarak yapmaktadır. Hastanelerde dış kaynak kullanımı, önceleri temizlik hizmeti,
yemek hizmetleri, güvenlik hizmetleri gibi alanlarda yapılırken son yıllarda laboratuar ve radyoloji,
acil servis ve yoğun bakım hizmetlerinde de yapılmaktadır. Hastanelerde dış kaynak kullanımı üzerine
çalışmalar daha önce yapılmıştır. Ancak radyoloji hizmetleri bağlamında çalışma az sayıdadır. Bu
çalışmada, radyoloji hizmetlerinde dış kaynak kullanımının birim çalışanlarının iş doyumu ve işe
bağlılıkları üzerindeki etkisi belirlenmeye çalışılmıştır. Betimsel nitelikte bir alan araştırması olan bu
çalışma 2014 yılında Muğla İlinde faaliyet gösteren kamu hastanelerinde görev yapan kadrolu ve
taşeron radyoloji çalışanlarına ulaşılarak gerçekleştirilmiştir. Kolayda örneklem tekniği ile 86 çalışana
ulaşılmıştır. Araştırmada dört bölümden oluşan bir form kullanılmıştır. Kullanılan formda; dış kaynak
kullanımına ilişkin çalışan algısı, iş doyumu ve işe bağlılık düzeylerini belirlemeye yönelik ölçekler yer
almaktadır. Araştırmada toplanan veriler SPSS ile frekans, yüzde, korelasyon ve regresyon analizleri
kullanılarak analiz edilmiştir. Araştırma sonucunda; katılımcıların çoğunluğunun kadın, evli, kırk yaş
ve üzeri, önlisans mezunu, 6–11 yıl arasında çalışmış, kadrolu olduğu tespit edilmiştir. Yapılan
korelasyon analizi sonucunda, dış kaynak kullanımı, işe bağlılık ve iş doyumu arasında pozitif yönde
bir ilişkinin olduğu belirlenmiştir. Dış kaynak kullanım algısının ve kullanım nedenine ilişkin bilginin
iş doyumunu ve işe bağlığı etkilediği tespit edilmiştir. Araştırma sonuçları doğrultusunda çalışanların
dış kaynak kullanımı konusunda etkin bir eğitim sürecinden geçirilmesi durumunda iş doyumu ve işe
bağlılıklarının olumlu yönde değişebileceği düşünülmektedir. İşe alım sürecinde çalışanların etkin bir
uyum eğitiminden geçirilmesi önerilmektedir

Bu çalışma örgütsel destek, üst yönetim desteği, duygusal bağlılık ve personel güçlendirmenin müşteri ile iletişim içerisinde olan işgörenlerin verdikleri hizmetin kalitesi ile olan ilişkisini araştırmaktadır. Hipotezler insan kaynakları... more

Bu çalışma örgütsel destek, üst yönetim desteği, duygusal bağlılık ve personel güçlendirmenin müşteri ile iletişim içerisinde olan işgörenlerin verdikleri hizmetin kalitesi ile olan ilişkisini araştırmaktadır. Hipotezler insan kaynakları yönetimi ve hizmet kalitesi alanındaki literatür göz önüne alınarak yapılandırılmıştır. Hipotezleri test edebilmek amacı ile iki adet regresyon modeli kurulmuştur. Birinci modelde bağımsız değişkenler, duygusal bağlılık, örgütsel destek ve üst yönetim desteği, bağımlı değişken ise hizmet kalitesidir. İkinci modelde ise bağımsız değişkenler, güçlendirmenin üç alt boyutu olan kontrol, cevap verebilirlik ve serbestliktir. Araştırma Kırgızistan’da bankalarda çalışan 174 kişi üzerinde yapılmıştır. Elde edilen sonuçlar göstermektedir ki, örgütsel destek, üst yönetim desteği, duygusal bağlılık ve personel güçlendirme hizmet kalitesi ile doğrusal ve pozitif yönlü ilişki içerisindedirler. Araştırmada elde edilen ilginç bir sonuç ise hizmet kalitesi ile güçlendirmenin serbestlik boyutu arasında anlamlı ve negatif yönlü bir ilişkinin bulunmasıdır.

Hizmet sektörü alt dallarından olan sağlık sektörü insan emeğinin yoğun olduğu bir alan olarak karşımıza çıkmaktadır. İnsan faktörünün başat rol oynadığı sağlık hizmetinde hizmeti alan da veren de insandır. Nitelikli hizmetin ortaya... more

Hizmet sektörü alt dallarından olan sağlık sektörü insan emeğinin yoğun olduğu bir alan olarak karşımıza çıkmaktadır. İnsan faktörünün başat rol oynadığı sağlık hizmetinde hizmeti alan da veren de insandır. Nitelikli hizmetin ortaya konmasında çalışanın iş doyumu ve örgütsel bağlılığı belirleyici bir rol oynamaktadır, bu rol Kovid-19 sürecinde daha anlamlı hale gelmektedir. Bu çalışmamızda amaç, İş Doyumu ile Örgütsel Bağlılık arasındaki muhtemel olumlu ilişkiyi Bitlis Tatvan Devlet Hastanesi'nde inceleyerek, bu hastanede çalışan personel özelinde genel olarak ta kamuda Örgütsel Bağlılık ve İş Doyumu arasındaki bağlantıyı ortaya koymaktır. Amaç bağlamında literatür taramasıyla beraber, nicel bilimsel araştırma yöntemi ve anket tekniği kullanılmıştır. Kullanılan anketler Tatvan Devlet Hastanesi sağlık çalışanlarına 2021 Haziran ayında uygulanmıştır. Bu araştırma kapsamında yayın etiğine uyulmuş olup Bitlis Eren Üniversitesi Etik İlkeleri ve Etik Kurulu'ndan 21/4-X sayılı etik kurul kararı alınmıştır.
Anahtar Kelimeler: İnsan Kaynakları Yönetimi, Örgütsel Bağlılık, İş Doyumu, Tatvan Devlet Hastanesi, Sağlık Meslek Mensupları.
The Relationship Between Organizational Commitment And Job Satisfaction: Tatvan State Hospital Sample
Abstract
The health sector, which is one of the sub-branches of the service sector, emerges as an area where human labour is intense. In the health service in which the human factor plays a dominant role, both those who receive the service and the ones who provide the service are human. The Job Satisfaction and Organizational Commitment of the employee play a decisive role in the presentation of qualified service, this role becomes more meaningful in the Covid-19 process. The aim of this study is to examine the possible positive relationship between Job Satisfaction and Organizational Commitment in Bitlis Tatvan State Hospital and to reveal the connection between Organizational Commitment and Job Satisfaction in the Public in general, in particular for the personnel working in this hospital. In the context of the purpose, along with the literature, quantitative scientific research Method and survey technique were used. The questionnaires used were applied to Tatvan State Hospital Healthcare professionals in June 2021. Within the scope of this research, publication ethics was complied with and the ethics committee decision numbered 21/4-X was taken from the Ethics Committee of Bitlis Eren University.
Keywords: Human Resources Management, Organizational Commitment, Job satisfaction, Tatvan State Hospital, Healthcare Professionals.

ÖZET Bu çalışmanın temel amacı hemşirelerin örgütsel bağlılık ile iş tatmini düzeylerini tespit etmek ve iki tutum arasında ilişkiyi incelemektir. Bu bağlamda öncelikle örgütsel bağlılık ve iş tatmini kavramları ayrı ayrı açıklanmış;... more

ÖZET
Bu çalışmanın temel amacı hemşirelerin örgütsel bağlılık ile iş tatmini düzeylerini tespit etmek ve iki tutum arasında ilişkiyi incelemektir. Bu bağlamda öncelikle örgütsel bağlılık ve iş tatmini kavramları ayrı ayrı açıklanmış; daha sonra aralarındaki ilişkinin ele alındığı çalışmalardan örnekler verilmiştir. 250 hemşire ile yapılan çalışma sonucunda içsel tatmin ve dışsal tatmin boyutlarının örgütsel bağlılıkla önemli ölçüde ilişkili olduğu ve bu ilişkilerin pozitif ve anlamlı olduğu görülmüştür.

Kurum kültürü, organizasyonlar içerisinde önemli bir öneme sahiptir. İnsanoğlu, varoluşundan günümüze kadar örgüt kurma gerekliliği duymuştur. Bu örgütler, ilk başlarda hayatta kalmak için kurulurken artık günümüz dünyasında ticari amaçlı... more

Kurum kültürü, organizasyonlar içerisinde önemli bir öneme sahiptir. İnsanoğlu, varoluşundan günümüze kadar
örgüt kurma gerekliliği duymuştur. Bu örgütler, ilk başlarda hayatta kalmak için kurulurken artık günümüz
dünyasında ticari amaçlı örgütler de mevcuttur. Ticari olsun ya da olmasın başarılı organizasyonlar, kendi eşsiz
kültürlerine sahiptirler. Kurum kültürü, organizasyonlar içerisinde önemli bir öneme sahiptir. Bir kurum
kültürünün özünü ve önemini anlamak, bir kuruma sert rekabet koşullarında avantaj sağlayacak ve daha önemlisi
çalışanların mutluluğu ve performansının yüksek kalmasına yardımcı olacaktır. Ayrıca kurum kültürü, tüketici
zihninde markaların itibarına dair oluşan tutumları da doğrudan etkilemektedir. Bu makalede de Charles
Handy’nin oluşturduğu sınıflandırma yöntemine yönelik bir inceleme gerçekleştirilmiştir.

Çalışanların işletmeye katılımını ve örgütün genel olarak etkinliğinin arttırılmasını sağlayan örgütsel bağlılık, son yıllarda oldukça önem kazanan bir konu haline gelmiştir. Bu çalışmanın amacı, örgütsel bağlılık unsurları ile iş... more

Çalışanların işletmeye katılımını ve örgütün genel olarak etkinliğinin
arttırılmasını sağlayan örgütsel bağlılık, son yıllarda oldukça önem kazanan bir konu haline gelmiştir. Bu çalışmanın amacı, örgütsel bağlılık unsurları ile iş motivasyonu arasındaki ilişkiyi incelemektir. Bunun yanı sıra bu çalışmanın amacı ilköğretim okullarında görev yapan yönetici ve öğretmenlerin örgütsel bağlılık düzeylerini motivasyon boyutu temel alınarak saptamaktır. Örgütsel bağlılık da; cinsiyet, branş ve kıdem değişkenlerine göre örneklem alt grupları arasında fark olup olmadığı
araştırılmıştır. Araştırmanın evrenini İstanbul ilindeki ilk öğretim okulları
oluşturmaktadır. Örgütsel bağlılık kavramı için Allen Meyer tarafından geliştirilen “örgütsel bağlılığın üç bileşenli modeli” esas olarak alınmıştır.
Elde edilen verilerin çözümlenmesinde SPSS 17 for Windows programı
kullanılmaktadır.

Bu araştırma, örgütlerin yaşam süreleri ve ölümleri üzerine geçmişten günümüze kadar ifade edilen düşünceleri gözden geçirmek amacını taşımaktadır. Alan yazın taraması modelinde tasarlanan araştırmada, örgütlerin ölümüne dair... more

Bu araştırma, örgütlerin yaşam süreleri ve ölümleri üzerine geçmişten
günümüze kadar ifade edilen düşünceleri gözden geçirmek amacını taşımaktadır. Alan yazın taraması modelinde tasarlanan araştırmada, örgütlerin ölümüne dair deterministik görüşleri ilk kez dile getiren İbn-i Haldun ile günümüz düşünürlerinin görüşleri ele alınmıştır. İbn-i Haldun örgüt bağlamında devlet yapılanmasını ele almakta ve devlete genellikle 120 yıl gibi bir yaşam süresi biçmektedir. Günümüz düşünürleri ise toplumu ve toplumda yer alan örgütleri ele almaktadırlar. Ancak bu düşünürler örgütlerin yaşam süreleri için belirli bir süre tayin etmekten kaçınmaktadırlar. Bununla birlikte, bu düşünürler, örgütlerin yaşam sürelerini belirleyen ve bu süreyi uzatmayı mümkün kılan nedenler üzerinde durmaktadırlar.

Bu araştırmanın amacı, öğretmenlerin mobbinge maruz kalma düzeyleri ile örgütsel bağlılık düzeyleri arasında bir ilişkinin olup olmadığını incelemektir. Öğretmenlerin mobbinge maruz kalma düzeyleri ve örgütsel bağlılık düzeyleri çeşitli... more

Bu araştırmanın amacı, öğretmenlerin mobbinge maruz kalma düzeyleri ile örgütsel bağlılık düzeyleri arasında bir ilişkinin olup olmadığını incelemektir. Öğretmenlerin mobbinge maruz kalma düzeyleri ve örgütsel bağlılık düzeyleri çeşitli demografik değişkenler açısından incelenmiştir. Araştırma, 2013–2014 eğitim öğretim yılında Kocaeli ili Gölcük ilçesinde bulunan kamuya ait liselerde görev yapan 258 öğretmene uygulanan anket sonuçlarına dayanmaktadır. Araştırma verilerinin toplanması için “Olumsuz Davranışlar Ölçeği” ve
"Örgütsel Bağlılık Ölçeği" kullanılmıştır. Araştırma kapsamında toplanan veriler IBM SPSS 20 programı ile analiz edilmiştir.
Araştırmadan elde edilen sonuçlara göre, öğretmenlerin mobbinge maruz kalma düzeyleri eğitim düzeyi değişkenine göre anlamlı bir farklılık gösterirken; cinsiyet, medeni durum, yaş, bulundukları okuldaki hizmet süresi ve meslekî hizmet süresi değişkenlerine göre anlamlı bir farklılık göstermemektedir.
Öğretmenlerin örgütsel bağlılıkları yüksek düzeydedir. Öğretmenlerin örgütsel bağlılık düzeyleri yaş, eğitim düzeyi, bulundukları okuldaki hizmet süresi ve meslekî hizmet süresi değişkenlerine göre anlamlı bir farklılık gösterirken; cinsiyet ve medeni durum değişkenlerine göre anlamlı bir farklılık göstermemektedir.
Öğretmenlerin mobbinge maruz kalma düzeyleri ile örgütsel bağlılığın uyum alt boyutu arasında pozitif yönlü ve orta düzeyde, örgütsel bağlılığın özdeşleşme alt boyutu arasında negatif yönlü ve orta düzeyde, örgütsel bağlılığın içselleştirme alt boyutu arasında negatif yönlü ve düşük düzeyde anlamlı bir ilişki vardır.

Bu araştırma ile sağlık çalışanlarının psikolojik şiddete maruz kalmalarının örgütsel bağlılıklarına etkisi belirlenmeye çalışılmıştır. Araştırmanın evrenini Ankara ilindeki sağlık örgütlerinde görev alan 42,681 sağlık çalışanı... more

Bu araştırma ile sağlık çalışanlarının psikolojik şiddete maruz kalmalarının örgütsel
bağlılıklarına etkisi belirlenmeye çalışılmıştır. Araştırmanın evrenini Ankara ilindeki sağlık
örgütlerinde görev alan 42,681 sağlık çalışanı oluşturmuştur. Tüm evrene ulaşmak mümkün
olmadığından basit tesadüfi örneklem yöntemiyle belirlenen 390 kişilik örneklem grubu
üzerinden hareket edilmiştir.
Veri toplama aracı olarak üç bölümden oluşan bir ölçek kullanılmıştır. Veri toplama
aracının birinci bölümü demografik özellikleri tanımlamaya yöneliktir. Veri toplama
aracının ikinci bölümünde Heinz Leymann’ın mobbing tipolojisinden faydalanarak
oluşturulan psikolojik şiddet ölçeği, üçüncü bölümünde ise Allen ve Meyer tarafından
geliştirilen örgütsel bağlılık ölçeği yer almaktadır.
Araştırmanın problemini desteklemek üzere yapılan analizler sonucunda sağlık
çalışanlarının maruz kaldığı psikolojik şiddetin örgütsel bağlılıklarını etkilemediği tespit
edilmiştir. Bununla birlikte sağlık çalışanlarının maruz kaldıkları psikolojik şiddet artarken
devamlılık bağlılıkları da artmakta ancak duygusal bağlılıkları ve normatif bağlılıkları
azalmaktadır. Ayrıca sağlık çalışanlarının cinsiyet değişkeni devamlılık bağlılığı boyutunda;
yaş değişkeni psikolojik şiddete maruz kalmalarında ve normatif bağlılık boyutunda;
öğrenim durumu değişkeni örgütsel bağlılığın tüm alt boyutlarında; örgütteki hizmet süresi
değişkeni psikolojik şiddete maruz kalmalarında ve örgütsel bağlılığın tüm alt boyutlarında;
sektör değişkeni psikolojik şiddete maruz kalmalarında; unvan değişkeni psikolojik şiddete
maruz kalmalarında ve örgütsel bağlılığın tüm alt boyutlarında; gelir durumu değişkeni ise
normatif bağlılık boyutunda anlamlı bir farklılık yaratmaktadır.

Bu çalışmanın amacı, örgütsel psikolojik sermaye yapısı unsurlarından psikolojik dayanıklılık faktörünün, temel örgütsel sonuç değişkenlerinden olan iş tatmini ve örgütsel bağlılık tutumları üzerindeki rolünün ortaya çıkarılmasıdır.... more

Bu çalışmanın amacı, örgütsel psikolojik sermaye yapısı unsurlarından psikolojik dayanıklılık faktörünün, temel örgütsel sonuç değişkenlerinden olan iş tatmini ve örgütsel bağlılık tutumları üzerindeki rolünün ortaya çıkarılmasıdır.
Çalışmanın örneklemini 257 banka çalışanı oluşturmaktadır. Anket yöntemi ile verilerin toplandığı araştırmada Psikolojik Dayanıklılık Ölçeği, İş Tatmin ölçeği ve Örgütsel Bağlılık Ölçeği kullanılmıştır. Elde edilen veriler yapısal eşitlik modellemesi kullanılarak Amos 16.0 istatistik programı ile analiz edilmiştir. Araştırma bulguları, zorluklar ve problemlerle karşılaşıldığında, başarı elde etmek için kendini toparlama, başarıya odaklanma ve bu yolda amacını sürdürme kapasitesi olarak değerlendirilen psikolojik dayanıklılık faktörünün, örgütsel bağlamda başarı ve performansla ilişkilendirilen temel değişkenlerden iş tatmini (β=0,21; p<0.01) ve örgütsel bağlılık (β=0,13; p<0.01) değişkenleriyle anlamlı ilişkileri olduğunu ortaya çıkarmıştır. Söz konusu ilişkilerin örgütsel ortamda yaratabileceği olası sonuçlar tartışılmıştır.

ÖZET Bu araştırmanın genel amacı, ilköğretim okullarında görev yapan öğretmenlerin olumlu psikolojik sermaye algılarının, iş doyumu ve örgütsel bağlılık düzeyleri üzerindeki etkisini belirlemektir. Betimsel nitelikte ve ilişkisel tarama... more

ÖZET
Bu araştırmanın genel amacı, ilköğretim okullarında görev yapan öğretmenlerin olumlu psikolojik sermaye algılarının, iş doyumu ve örgütsel bağlılık düzeyleri üzerindeki etkisini belirlemektir. Betimsel nitelikte ve ilişkisel tarama modelindeki bu araştırmanın çalışma evrenini, 2012–2013 eğitim-öğretim yılında Diyarbakır il merkezindeki ilköğretim okullarında görev yapan 9102 öğretmen oluşturmaktadır. Araştırmanın örneklemini belirlemek amacıyla Cochran’ın örneklem büyüklüğü belirleme formülünden yararlanılmış ve belirlenen sayı minimum değer olarak kabul edilmiştir. Bu doğrultuda 1495 ölçek dağıtılmış ve geri dönen 1035 ölçekten 900 ölçek değerlendirmeye alınmıştır.
Bu araştırmada veri toplama araçları olarak Luthans vd., (2007) tarafından geliştirilen “Psikolojik Sermaye Ölçeği” (Psychological Capital Scale); Weiss vd., (1967) tarafından geliştirilen Minnesota İş Doyum Ölçeği (Minnesota Satisfaction Questionnaire) ve Üstüner (2009) tarafından geliştirilen “Öğretmenler için Örgütsel Bağlılık Ölçeği” kullanılmıştır. Elde edilen verileri analiz etmek amacıyla SPSS (Statistical Package for the Social Sciences) paket programı ile parametrik ve non-parametrik testler uygulanmış, AMOS (Analysis of Moment Structures) programı ile model oluşturulmuş ve böylece öğretmenlerin psikolojik sermaye algılarının, iş doyumları ve örgütsel bağlılıkları üzerindeki etkisi belirlenmeye çalışılmıştır.
Betimleyici ve temel analizlerin sonuçlarına göre, öğretmenlerin psikolojik sermaye algılarının genel olarak “yüksek” düzeyde olduğu, bu düzeyin öğretmenlerin cinsiyetlerine, yaşlarına, medeni durumlarına ve branşlarına göre farklılık göstermediği, ancak mesleki kıdem ve okul türü değişkenlerine göre farklılık gösterdiği;
v
öğretmenlerin iş doyumlarının genel olarak “orta” düzeyde olduğu, bu düzeyin öğretmenlerin cinsiyetlerine, medeni durumlarına ve branşlarına göre farklılık göstermediği, ancak yaş, mesleki kıdem, öğrenim durumu ve okul türü değişkenlerine göre farklılık gösterdiği ve son olarak öğretmenlerin örgütsel bağlılıklarının genel olarak “orta” düzeyde olduğu, bu düzeyin öğretmenlerin medeni durum ve branşlarına göre farklılık göstermediği, ancak cinsiyet, yaş, mesleki kıdem, öğrenim durumu ve okul türü değişkenlerine göre farklılık gösterdiği tespit edilmiştir. Yapısal eşitlik modellemesi aracılığı ile yapılan analiz sonuçlarına göre, öğretmenlerin psikolojik sermaye algılarının, iş doyumu ve örgütsel bağlılık düzeylerini pozitif yönde etkilediği ve anlamlı bir şekilde yordadığı; ayrıca aracılık testi sonuçlarına göre iş doyumunun, psikolojik sermaye ile örgütsel bağlılık arasında aracılık etkisinin olduğu tespit edilmiştir.
Anahtar Kelimeler: Psikolojik sermaye, İş doyumu, Örgütsel bağlılık.

Kurumsal aidiyet bağının akademik personelin performansına ve kuruma sağladığı katkının araştırılmasına yönelik yapılan bu çalışma beş ana bölümden oluşmaktadır. Çalışmanın giriş kısmı olan ilk bölümünde problemin tanımı, çalışmanın... more

Kurumsal aidiyet bağının akademik personelin performansına ve kuruma sağladığı katkının araştırılmasına yönelik yapılan bu çalışma beş ana bölümden oluşmaktadır. Çalışmanın giriş kısmı olan ilk bölümünde problemin tanımı, çalışmanın amacı, önemi, sınırları ve çalışma ile ilgili tanımlara yer verilmiştir. Çalışmanın ikinci bölümü literatür taraması şeklinde yazılmış olup aidiyet ve kurumsal aidiyet kavramları ele alınmıştır. Tezin ana konusunu oluşturan kurumsal aidiyet kavramı tanımlanmış ve aidiyet düzeyine etki eden yaklaşımlar ile kurumsal aidiyet sınıflandırmaları sosyolojik açıdan incelenmiştir. Aynı zamanda kurumsal aidiyet kavramının kapsamı irdelenmiş ve bu kavrama etki eden faktörler ele alınmıştır. Çalışmada Manisa Celal Bayar Üniversitesi akademik personellerinin kurumsal aidiyet düzeylerinin belirlenmesi ve kurumsal aidiyetlerine etki eden faktörlerin tespit edilmesi amaçlanmıştır. Çalışma nicel bir çalışma olmakla birlikte; veri toplama aracı olarak anket tekniği kullanılmıştır. Çalışmaya 155’i kadın, 147’si erkek olmak üzere 302 kişi katılmıştır. Anketlerden elde edilen veriler SPSS 25.0 programı ile analiz edilmiştir. Yapılan analizler sonucunda kurumsal aidiyetin cinsiyete, çocuk sayısına, akademik ünvana, disiplin alanına, toplam hizmet süresine, gelir durumuna ve mobbing durumuna göre farklılıklar gösterdiği tespit edilmiştir.

ÖZET Küreselleşme ile birlikte değişen pazar öncelikleri, teknolojik dönüşüm, rakip tehditleri gibi unsurlar örgütlerin sahip olduğu insan kaynağının değerinin altını her geçen gün çizerken, yöneticiler için örgütün hedefleri... more

ÖZET Küreselleşme ile birlikte değişen pazar öncelikleri, teknolojik dönüşüm, rakip tehditleri gibi unsurlar örgütlerin sahip olduğu insan kaynağının değerinin altını her geçen gün çizerken, yöneticiler için örgütün hedefleri doğrultusunda tecrübe kazanmış çalışanlar ile yola devam etmek önem kazanmaktadır. Hâlihazırdaki insan kaynaklarının etkin kullanımı çoğu zaman kurum içi iletişim uygulamalarının bir parçası olarak ele alınmaktadır. Bu bağlamda çalışanların motivasyonu, birbirleri ve yöneticiler ile ilişkilerinin olumluluğu ve sürekliliği iç halkla ilişkiler çabalarının başarılılığının da bir göstergesi olarak kabul edilmektedir. Fakat kurum her ne kadar örgütsel bağlılığı oluşturmak ve sürdürmek için kurumsal iletişimde başarılı politikalar yürütse de, çalışanların sahip olduğu kimlik özellikleri onların örgütsel bağlılığına etki eden önemli bir faktördür. Bu çalışma işgören sirkülasyonun salt örgütsel halkla ilişkiler çabalarının yetersizliği olarak değerlendirilmemesi gerektiği, bireysel unsurların da çalışanların örgütsel bağlılığında etkin bir konumda olduğu iddiasını taşımaktadır. Bunun için çalışmada 200 çalışana anket uygulanmıştır. Anket soruları işgörenlerin Allen ve Meyer tarafından belirlenen örgütsel bağlılık türlerini oluşturan duygusal bağlılık, devam bağlılığı ve normatif bağlılıktan hangisine daha eğilimli olduğunu ortaya koymaya yönelik hazırlanmış, bu eğilimi ortaya çıkaran kimlik özelliklerinin ve dış koşulların kısmen neler olduğu belirlenmeye çalışılmıştır. Çalışma Amasya ilinde özel sektörde faaliyet gösteren örgütlerde çalışanların değişen koşullar karşısında örgütsel bağlılık davranışlarını belirleyen kıstasın ne olduğunu projektif tekniklerden sembolik analoji tekniği ile keşfetmek amacını taşımaktadır. Çalışma sonucu işgörenlerin örgütsel bağlılığını etkileyenin önemli ölçüde bireysel kimlik özellikleri olduğunu ortaya çıkarmakla beraber, örgütsel bağlılığı sağlamak için kurumsal uygulamaların da etkin bir konumda olduğunu göstermektedir. Anahtar Sözcükler: Örgütsel bağlılık, kimlik, kurumsal iletişim, halkla ilişkiler A PROJECTIVE STUDY ABOUT THE FACTORS AFFECTING ORGANIZATIONAL COMMITMENT OF EMPLOYEES ABSTRACT While globalization, the change of market priorities, technological transformation and rival threats emphasize the value of human resources of organizations, that is important for executives to continue their business life together who have gained experience in line with the objectives of the organization. The effective use of surrent human resources is often considered as part of internal communication practices. In this context, the motivation of employees, good relationship with other employees and continuity of their relations with managers are accepted as an indicator of the succes of the internal public relation efforts. Even though the organization conducts successful policies in corporate communication to establish an maintain organizastional commitment, identity characteristics of employees are an important factor affecting the organizational commitment. Inthis stuty, the fact that * Dr. Öğr. Üyesi, Amasya Üniversitesi, Sosyal Bilimler MYO, Pazarlama ve Reklamcılık Bölümü,

Özet Özel sektörde faaliyet gösteren işletmelerin değişen personel ve hizmet anlayışı kamu kurumlarında çalışan personelin ve kamu hizmeti alan vatandaşların beklentilerini farklılaştırmıştır. Kamu yöneticileri vatandaş odaklı kaliteli... more

Özet Özel sektörde faaliyet gösteren işletmelerin değişen personel ve hizmet anlayışı kamu kurumlarında çalışan personelin ve kamu hizmeti alan vatandaşların beklentilerini farklılaştırmıştır. Kamu yöneticileri vatandaş odaklı kaliteli hizmet sunumunda özel sektörün hizmet anlayışını referans aldıkları gibi personel tatmininde ve onların örgütsel bağlılıklarının sağlanmasında da özel sektör değerlerini dikkate almaları verim sağlayacaktır. Kamu çalışanlarının verimliliklerini ve örgüte katkısını artırmak için onların iş tatminleri yükseltilerek örgütsel bağlılıklarının artırılması gerekir. İşgörenin örgütsel bağlılığının sağlanması; işgörenin kamudan/özel işletmeden beklentisinin karşılanması ile ve kamu/özel işletmedeki işlemlerin sağlıklı işlemesi için işgörenin gerekli donanım ile yetiştirilmesinde mümkün olacaktır. Balıkesir ilinde çeşitli kamu kurumlarında yapılan bu çalışmada; kamu çalışanlarının örgütsel bağlılık algıları devam bağlılığı, duygusal ve normatif bağlılık boyutları ile işten ayrılma niyeti ilişkisi incelenmiştir. Abstract The changing staff and service understanding of organizations acting in private sector changed the expectations of staff employed in public organizations and citizens receiving public services. Public administrators should take the private company values as a reference in providing staff satisfaction and their organizational Commitment as well as citizen oriented service providing. In order to increase the efficiencies of public employees and their contribution to the organization, their job satisfaction and organizational Commitments should be increased. Ensuring the organizational Commitment of employee is possible by fulfilling their expectations from public / institution and by training them with necessary ability so as to perform public / institution operations. In this study performed in various public institutions of BalıkesirCity, the organizational Commitment perceptions of employees were examined based on the relation between their emotional and normative Commitment dimensions and their intention to quit the job.

Amaç: Bu çalışmanın amacı, İKY uygulamalarının örgütsel bağlılığına etkisinde iş tatmininin ara değişken etkisinin incelenmesidir. Yöntem: Araştırma modelinde yer alan hipotezleri test etmek için gerekli veriler anketle toplanmıştır. 395... more

Amaç: Bu çalışmanın amacı, İKY uygulamalarının örgütsel bağlılığına etkisinde iş tatmininin ara değişken etkisinin incelenmesidir.
Yöntem: Araştırma modelinde yer alan hipotezleri test etmek için gerekli veriler anketle toplanmıştır. 395 adet anketten elde edilen veriler analiz edilmiştir. Faktör, korelasyon ve regresyon analizleri yapılmıştır. Regresyon analizi ile iş tatmininin İKY uygulaması ile örgütsel bağlılık arasındaki ilişkide ara değişken etkisi incelenmiştir.
Bulgular: Elde edilen bulgulara göre; iş analizi ve iş tasarımına, İKY bilgi sistemine, ücretlendirmeye ve işgören güçlendirmeye yönelik algıların çalışanların iş tatminini etkilediği görülmüştür. Bir diğer bulguda, iş tatmininin de bu İKY uygulamalarından iş analizi ve iş tasarımına, ücretlendirmeye ve işgören güçlendirmeye yönelik algılar ile örgütsel bağlılık boyutları arasındaki ilişkilerde TAM veya KISMİ ara değişken etkisi olduğu görülmüştür.

Öz Bu çalışmanın amacı, sivil toplum kuruluşları mensuplarının etik iklim algılarının örgütsel bağlılık yoluyla bireysel performansına etkisini incelemektir. Araştırma Bolu ve Düzce ilindeki STK mensuplarını kapsamaktadır. STK... more

Öz Bu çalışmanın amacı, sivil toplum kuruluşları mensuplarının etik iklim algılarının örgütsel bağlılık yoluyla bireysel performansına etkisini incelemektir. Araştırma Bolu ve Düzce ilindeki STK mensuplarını kapsamaktadır. STK mensuplarının sayısını tam olarak tespit etmek çok zordur. Dolayısıyla örneklemi belirlerken evren büyüklüğünün bilinemediğinden hareketle örneklem hesaplanmış ve 256 olarak belirlenmiştir. Elde edilen veriler Yapısal Eşitlik Modeli (YEM) ile analiz edilmiştir. Maksimum Olasılık Yöntemi doğrulayıcı faktör ve yol analizi uygulanmıştır. Sonuçlar, Victor ve Cullen'in teorik yaklaşımını kâr amacı gütmeyen işletmelerde inceleyen Agarwal ve Malloy'in ortaya koyduğu iyiliksever etik iklim algısının önemini teyit eder niteliktedir. DFA sonuçlarına göre iyiliksever etik iklim, normatif etik iklim, örgütsel bağlılık ve bireysel performans arasında pozitif yönlü bir ilişki bulunmuştur. Yol Analizi sonuçlarına göre ise, iyiliksever etik iklim gizil değişkenin kurumsal bağlılık aracı değişkeni yoluyla bireysel performans gizil değişkenini yordadığı gözlenmiştir. Yine, normatif iklim gizil değişkeni örgütsel bağlılık aracı değişkeni yoluyla dolaylı olarak bireysel performans gizil değişkenini nispi olarak yordamıştır. Anahtar Kelimeler: Etik İklim, Örgütsel Bağlılık, Bireysel Performans, STK'lar Abstract The purpose of this study is to investigate the effect of ethical climate perceptions of Civil Society Organizations (CSOs) volunteers on individual performance via organizational commitment. Research has been included employees of CSOs in Bolu and Düzce. It is very difficult to determine the exact number of members of the CSOs. Thus, the sample size was calculated as the movement from the unknown size of the universe and is determined as 256. The obtained data were analyzed on Structural Equation Model (SEM). Maximum Likelihood method and the way of confirmatory factor analysis were

Özet Son yıllarda yapılan bilimsel çalışmalarda, 'İş motivasyonu' ve 'örgütsel bağlılık' kavramlarının örgütlerin başarısının ve etkinliğinin artırılmasında önemli rolü olduğu belirtilmektedir. Bu çalışmanın amacı; İlköğretim okullarında... more

Özet Son yıllarda yapılan bilimsel çalışmalarda, 'İş motivasyonu' ve 'örgütsel bağlılık' kavramlarının örgütlerin başarısının ve etkinliğinin artırılmasında önemli rolü olduğu belirtilmektedir. Bu çalışmanın amacı; İlköğretim okullarında görev yapan öğretmenlerin örgütsel bağlılıklarının iş motivasyonlarına olan etkisinin incelenmesidir. Araştırmada ilişkisel araştırma yöntemi kullanılmıştır. İstanbul ili Sultangazi ilçesindeki ilköğretim okullarında çalışan 306 öğretmen araştırmanın örneklem grubunu oluşturmuştur. Çalışmanın verileri; 'Örgütsel Bağlılık Ölçeği'" ve 'İş Motivasyonu Ölçeği' ile toplanmıştır. Örgütsel bağlılık alt boyutlarının iş motivasyonu alt boyutlarına olan etkisinin belirlenmesi için regresyon analizi yapılmıştır. Bu çalışmada iş motivasyonu ile örgütsel bağlılık arasında pozitif bir ilişki olduğu görülmüştür. Duygusal bağlılığın içsel ve dışsal iş motivasyonu yordamada katkısı olan bir değişken olduğu belirlenmiştir. Sonuç olarak öğretmenlerin iş motivasyonunu artırmak için duygusal bağlılıklarının artırılmasına yönelik faaliyetlerin yapılması önerilebilir. Abstract It is stated that in the recent scientific studies that the concepts of 'job motivation' and 'organizational commitment' have a significant role in enhancing the success and effectiveness of organizations. The main purpose of this study is to analyze the effect of organizational commitment to job motivation of the teachers working in primary education school system. Three hundred six teachers employed in the primary education school in the Sultangazi sub-province of Istanbul province have formed the sample group of the research. The research data have been collected by using 'Organizational Commitment Scale' and 'Job Motivation Scale'. Regression models have been formed in order to determine effects of the organizational commitment sub-dimensions to job motivation sub-dimensions. It has been noted in this study that there is a positive correlation between job motivation and organizational commitment. It has been determined that emotional commitment is a significant variable in assessing internal and external job motivation. In conclusion, it can be proposed that in order to enhance the job motivation of the teachers, their emotional organizational commitment should be increased.

Örgütlerde çalışanların sergiledikleri davranış örneklerinden birisi rol ötesi olumlu davranışlardır. Mevcut çalışmada bu davranışlardan vatandaşlık davranışlarına odaklanılarak, bu davranışlara etkisi olan ortamsal ve tutumsal... more

Örgütlerde çalışanların sergiledikleri davranış örneklerinden birisi rol ötesi olumlu davranışlardır. Mevcut çalışmada bu davranışlardan vatandaşlık davranışlarına odaklanılarak, bu davranışlara etkisi olan ortamsal ve tutumsal faktörlerin doğrudan ve dolaylı etkilerinin ortaya çıkarılması amaçlanmaktadır. Bu kapsamda özel bir bankanın 384 çalışanından Örgütsel Vatandaşlık Davranışları Ölçeği, Örgüt Kültürü Ölçeği ve Örgütsel Bağlılık Ölçeği’nin yer aldığı bir anket formuyla elde edilen veriler yapısal eşitlik modellemesi tekniğiyle değerlendirilmiştir. Elde edilen bulgular, çalışanların rol ötesi olumlu davranışlarından vicdanlılık ve nezaket davranışlarında klan ve gelişme eğiliminin, centilmenlik ve sivil erdem davranışlarında ise yalnızca gelişme eğiliminin etkileri olduğunu göstermiştir. Ayrıca tüm bu süreçlerde örgütsel bağlılığın kısmi bir aracılık rolünün olduğu ortaya çıkarılmıştır.

Bu çalışmanın amacı öğretmenlerin örgütsel bağlılıkları ile duygusal zekâ düzeyleri arasındaki ilişkiyi ve bu ilişkinin demografik özelliklere göre farklılaşıp farklılaşmadığını incelemektir.

Bu çalışmanın amacı, çalışanların algıladığı etkileşimci ve dönüşümcü liderlik özellikleri ile örgütsel bağlılıkları arasındaki ilişkiyi belirlemek, bu ilişkide ilişkisel liderlik modelini esas alan yönetici-ast etkileşiminin ara değişken... more

Bu çalışmanın amacı, çalışanların algıladığı etkileşimci ve dönüşümcü liderlik özellikleri ile örgütsel bağlılıkları arasındaki ilişkiyi belirlemek, bu ilişkide ilişkisel liderlik modelini esas alan yönetici-ast etkileşiminin ara değişken rolünü incelemektir.Bu araştırma ile yönetici-ast etkileşimi algısının ve örgütsel bağlılık tutumunun önemine işaret edilmekte, yönetici ve ast arasında etkili bir ilişkinin oluşmasına katkı sunan faktörlere dikkat çekilmektedir. Bu çalışmanın sunduğu pratik çıktılara ilave olarak başka araştırmalara kaynak olma özelliği taşıması ve yeni araştırmacılara yol göstermesi beklenmektedir. Bilhassa buçalışmada izlenen akademik metodolojinin sahada çalışanlar, akademisyenler ve öğrenciler için tatbik edilen istatistiki yöntemler bağlamında açıklayıcı ve yol gösterici olacağı değerlendirilmektedir.

Örgütsel bağlılık ve örgütsel vatandaşlık kavramları insan kaynakları yönetimi açısından ele alınmıştır.

Bu çalışmanın amacı, Penley ve Gould (1988) tarafından geliştirilen 15 maddelik örgütsel bağlılık ölçeğinin Türkçeye uyarlanmasıdır. Araştırmanın evrenini Denizli ili Serinhisar, Bozkurt, Çivril ve Sarayköy ilçeleri oluşturmaktadır.... more

Bu çalışmanın amacı, Penley ve Gould (1988) tarafından geliştirilen 15 maddelik örgütsel bağlılık ölçeğinin Türkçeye uyarlanmasıdır. Araştırmanın evrenini Denizli ili Serinhisar, Bozkurt, Çivril ve Sarayköy ilçeleri oluşturmaktadır. Türkçe çevirisinden sonra ölçek 150 öğretmene uygulanmıştır. Araştırmada KMO (.85) ve Bartlett küresellik testinde X2 = 1977,737Sd = 105 (p<.000) olması elde edilen verinin faktör analizine uygun olduğunu göstermektedir. Açımlayıcı faktör analizinde, değişkenler arasındaki ilişkilerden faydalanılarak ortaya çıkan faktörler doğrulayıcı faktör analizi ile doğrulanmıştır. Birinci alt boyut olan “zoraki bağlılık” için iç tutarlık katsayısı .92, ikinci alt boyut olan “ahlaki bağlılık” için .94, üçüncü alt boyut olan “çıkarcı bağlılık” için ise .93 olarak saptanmıştır. Bu bulgular, ölçeği oluşturan tüm alt boyutların iç tutarlığının yüksek olduğunu göstermektedir. Yapılan geçerlik ve güvenirlik analizleri sonucunda, örgütsel bağlılık ölçeğinin Türkçe formunun ülkemiz okullarında görev yapan öğretmenlerin örgütsel bağlılığa ilişkin görüşlerinin belirlenmesinde kullanılmasının uygun olduğu sonucuna varılmıştır.

Çalışmamız, Meşrutiyet’ten Cumhuriyet rejimine Türk siyasi hayatında yeminin kullanım alanlarını ve gelişimini ele almaktadır. Yeminlerde kullanılan ifade, sembol ve formüllerin ve yeminlerin dönemin siyasi konjonktürü içinde temsil... more

Çalışmamız, Meşrutiyet’ten Cumhuriyet rejimine Türk siyasi hayatında
yeminin kullanım alanlarını ve gelişimini ele almaktadır. Yeminlerde kullanılan ifade, sembol ve formüllerin ve yeminlerin dönemin siyasi konjonktürü içinde temsil ettiği değerlerin ve taşıdığı gayelerin belirlenmesini amaçlamaktadır. Bu süreçte sahneye çıkan yeni siyasi aktörlerin, yemine nasıl bir yaklaşım sergiledikleri; siyasi teşkilatlanmalarında hangi aşamada yer verdikleri ve onu nasıl etkinleştirdikleri irdelenmiştir. Esasında sosyal ve kültürel bir kavram olan
yemin, Padişah Abdülmecit zamanında siyasi bir niteliğe kavuşmuş; Kanun-i Esasi hükümlerinde yer alarak anayasal, Jön Türk örgütlenmeleri içinde ise kurumsal bir araç haline gelmiş; son olarak Milli Mücadele Dönemi’nde ise tüm nitelikleriyle kullanılmıştır. Kişiden kuruma, kurumdan rejime, imparatorluktan ulus-devlete evrilmelerin yaşandığı bu süreçte yemin, siyasi aktörlerin değer ve olgularıyla şekillenirken, onların ideallerine de yön vermiştir. Osmanlı-Türk siyasi düşüncenin gelişim ve değişimiyle paralellik izleyen yemine hemen her siyasi aktör tarafından başvurulması, onun siyasî bir kurum ve araç olarak önemini ortaya koymaktadır.
Anahtar Kelimeler: Yemin, Osmanlı-Türk Siyasi Hayatı, Meşrutiyet,
Cumhuriyet, Semboller, Ritüeller, Sadakat
Abstract
This paper investigates the use and development of oaths in the Ottoman-Turkish political life from the constitutional monarchy to the republican era. It aims to determine the wording, symbols, and formulas used in the oaths, together with the values and the purposes represented by them in the political conjunctures of the period. Questions like “How did the new political actors who appeared on the stage in this process take their oaths?” “At what stage did they use the oath in their political organizations?,” and “How did they activate the oath?” are addressed. Oath, a social and cultural concept, attained a political character during the reign of Sultan Abdülmecit, and by occurring in the provisions of the Kanun-i Esasi, it became a constitutional instrument. Oaths were used as an institutional instrument within the Young Turk organizations and subsequently during the National Struggle period. While oaths were shaped by the values and facts of the political actors, they gave direction to their ideals in the evolution process of the rule from person to institution, institution to regime, and empire to nation state. Used by almost every political actor and following a parallel path with the development and change of the Ottoman-Turkish political life, oaths had been an important political instrument.
Keywords: Oath, Ottoman-Turkish Political Life, Constitutionalism, Republic, Symbols, Rituals, Loyalty

Örgütlerde çalışanların işten ayrılma niyetine sahip olmaları, örgüte getirdikleri maliyetler açısından önemli bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. Çalışanlar arasındaki kuşak farklılıkları ve işgücünde giderek gençleşmeye... more

Örgütlerde çalışanların işten ayrılma niyetine sahip olmaları, örgüte getirdikleri maliyetler açısından önemli bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. Çalışanlar arasındaki kuşak farklılıkları ve işgücünde giderek gençleşmeye başlayan kuşak yapısı, bu konunun daha detaylı incelenmesi gerekliliğini doğurmuştur. Bu çalışmada, diğer kuşaklara kıyasla farklı iş alternatiflerini değerlendirmeye daha açık ve sadakât duygusu daha az olduğu bilinen Y kuşağının örgütsel
bağlılık ve iş tatminlerinin işten ayrılma niyetlerine etkisi incelenmiş, bu etkinin sektörlere göre farklılık gösterip göstermediği üzerinde durulmuştur. Çalışmada tanımlayıcı istatistiklerden yararlanılmış, korelasyon ve regresyon analizleri gerçekleştirilmiştir. Sonuç olarak, örgütsel bağlılık ve iş tatmin düzeylerinin işten ayrılma niyetlerine etkisinde sektörel farklılıklar bulunduğu görülmüştür.

ÖZET Amaç- Çalışmamızda hekimler üzerinde, işlemsel adalet ve iş doyumu ilişkisinde duygusal bağlılığın aracılık rolü araştırılmıştır. Aynı zamanda örgütsel adalet ile örgütsel bağlılık arasındaki ilişki, örgütsel adalet ile iş doyumu... more

ÖZET
Amaç- Çalışmamızda hekimler üzerinde, işlemsel adalet ve iş doyumu ilişkisinde duygusal bağlılığın aracılık rolü araştırılmıştır. Aynı zamanda örgütsel adalet ile örgütsel bağlılık arasındaki ilişki, örgütsel adalet ile iş doyumu arasındaki ilişki ve örgütsel bağlılık ile iş doyumu arasındaki ilişkinin araştırılması da amaçlanmıştır.
Yöntem- Örneklemimizi 489 hekim oluşturmakta olup, veriler anket yöntemi ile elde edilmiştir. SPSS 22 istatistik programı kullanılarak, katılımcıların cevaplarına yönelik frekans ve yüzde dökümleri, verilerin faktör analizi ve normallik dağılımları yapılmıştır. Ölçeklerin güvenilirlik ve geçerlilik analizi yapıldıktan sonra, hipotezlerin testine yönelik Spearman Korelasyon ve Regresyon analizleri yapılmıştır.
Bulgular- Araştırma sonucunda, işlemsel adalet ile iş doyumu arasındaki ilişki de duygusal bağlılığın aracılık rolünün olduğu, örgütsel adalet ve örgütsel bağlılık, örgütsel adalet ve iş doyumu ve örgütsel bağlılık ve iş doyumu arasındaki ilişkilerin anlamlı ve pozitif yönlü olduğu sonuçları elde edilmiştir.
Sonuç- Aynı zamanda değişkenlerimiz arasındaki ilişkilerin şiddetine bakıldığında en güçlü ilişki, örgütsel adalet ve iş doyumu arasında olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Anahtar Kelimeler: Örgütsel adalet, örgütsel bağlılık, iş doyumu.
JEL Kodları: M1, M10, J28

Öz Bu çalışmada turizm sektörünün önemli bir kesimini oluşturan ve maalesef genellikle de gözardı edilebilen yiyecek-içecek işletmelerinde çalışanların örgütsel bağlılık, örgütsel adalet ve bunların alt boyutlarının işten ayrılma niyeti... more

Öz Bu çalışmada turizm sektörünün önemli bir kesimini oluşturan ve maalesef genellikle de gözardı edilebilen yiyecek-içecek işletmelerinde çalışanların örgütsel bağlılık, örgütsel adalet ve bunların alt boyutlarının işten ayrılma niyeti üzerinde etkisi olup olmadığı araştırılmıştır. Bu amaçla Tokat ilinde faaliyet gösteren toplam 11 işletmede 158 anket formu ile anket çalışması yapılmıştır. Çalışmaya derinlik katabilmek ve daha ayrıntılı sonuçlara ulaşabilmek amacıyla örgütsel bağlılık ve örgütsel adalet alt boyutları ile birlikte araştırılmıştır. Analiz sonuçlarına göre çalışanların örgütsel bağlılıklarının ve örgütsel adalet algılarının onların işyerinden ayrılma niyetleri üzerinde istatistiksel olarak anlamlı bir etkisinin olmadığı görülmüştür. Örgütsel bağlılığın alt boyutlarından duygusal bağlılığın işten ayrılma niyeti üzerinde anlamlı bir etkisi olmadığı görülmüştür. Diğer yandan normatif bağlılığın işten ayrılma niyetini negatif yönde etkilediği görülürken zorunlu bağlılığın işten ayrılma niyetini artırdığı görülmüştür. Dağıtım adaleti ve prosedürel adalet işten ayrılma niyeti üzerinde anlamlı bir etki göstermezken, etkileşim adaletinin işten ayrılma üzerinde olumlu yönde anlamlı bir etkisi görülmektedir. Abstract Ten strategy schools developed by Mintzberg and accepted in strategic In this study it has been investigated whether organizational commitment and organizational justice have an effect upon intention of leaving for the employees in the food and beverage industry, which has always been undermined unfortunately although it is an important part of tourism. For this purpose, 158 questionnaires were made in a total of 11 companies operating in Tokat. In order to reach details and further results, organizational commitment and justice were investigated with their sub-dimensions. According to the results, employees' organizational commitment and perceptions of organizational justice have not got a statistically

Bu araştırmada otomotiv sektöründe faaliyet gösteren bir işletmede çalışan mavi yaka ve beyaz yaka işgörenlerin, etik liderlik ve etik iklim algısının örgütsel bağlılık ile ilişkisinin incelenmesi amaçlanmaktadır. Araştırmanın örneklemi... more

Bu araştırmada otomotiv sektöründe faaliyet gösteren bir işletmede çalışan mavi yaka ve beyaz yaka işgörenlerin, etik liderlik ve etik iklim algısının örgütsel bağlılık ile ilişkisinin incelenmesi amaçlanmaktadır. Araştırmanın örneklemi toplam 76 kişiden oluşmaktadır. Araştırmada verilerin toplanmasında Etik Liderlik Ölçeği (Brown vd., 2005), Etik İklim Ölçeği (Schwepker vd., 1997), Örgütsel Bağlılık Ölçeği (Meyer ve Allen, 1991) ve araştırmacılar tarafından hazırlanan kişisel bilgi formu kullanılmıştır. Yapılan Pearson korelasyon analizi sonucunda etik liderlik-etik iklim; etik liderlik-örgütsel bağlılık; etik iklim-örgütsel bağlılık arasında pozitif yönlü anlamlı bir ilişki olduğu görülmüştür. Etik iklim ve etik liderlik örgütsel bağlılığın alt boyutları olan normatif bağlılığı ve duygusal bağlılıkla pozitif yönlü anlamlı bir ilişki bulunmaktayken, devam bağlılığı arasında negatif yönlü fakat anlamlı olmayan bir ilişki olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Bunlara ek olarak, örgütsel bağlılığın yüksek oranda etik liderlik tarafından açıklandığı buna karşılık etik iklimin etkisinin çok daha az olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Son olarak yaş, çalışma süresi ve örgütsel bağlılık arasında anlamlı bir ilişki bulunmazken, mavi/beyaz yaka ve eğitim düzeyine göre örgütsel bağlılığın değişmediği gözlenmiştir.
Anahtar Kelimeler: Etik İklim, Etik Liderlik, Örgütsel Bağlılık

Bu araştırmanın amacı; işe ve örgüte yönelik en önemli olumlu tutumlardan iş tatmini ve örgütsel bağlılık üzerinde farklı liderlik tarzlarından hangilerinin nasıl bir etkiye sahip olduklarını ortaya koymaktır. Bu amaçla gerçekleştirilen... more

Bu araştırmanın amacı; işe ve örgüte yönelik en önemli olumlu tutumlardan iş tatmini ve örgütsel bağlılık üzerinde farklı liderlik tarzlarından hangilerinin nasıl bir etkiye sahip olduklarını ortaya koymaktır. Bu amaçla gerçekleştirilen saha araştırmasında örneklem olarak, sektörün ve çalışan niceliğinin önemli düzeylere ulaşmasından ötürü sağlık çalışanları tercih edilmiştir. İstanbul’da bulunan özel ve devlet hastanelerinde çalışan 1785 sağlık çalışanı üzerinde, anket yöntemi ile yapılan araştırmanın analizleri yapısal eşitlik modellemesi aracılığıyla gerçekleştirilmiştir. Analiz sonuçları; sırasıyla araçsal ve etkileşimci liderliğin, iş tatmini ve örgütsel bağlılık üzerinde istatistiksel açıdan anlamlı ve olumlu bir etkisinin olduğunu göstermektedir. Dönüşümcü liderliğin, işe ve örgüte yönelik bu olumlu tutumlar üzerinde anlamlı bir etkisi bulunmamaktadır. İş tatminin de örgütsel bağlılık üzerindeki etkisi, duygusal bağlılık önde olmak üzere oldukça yüksektir.

Günümüzde insan faktörünün örgütsel bağlamdaki rolünün artmasıyla birlikte, çalışan ile örgüt arasındaki uyumun bir göstergesi olan örgütsel bağlılık kavramının giderek önem kazandığı görülmektedir. Bununla birlikte, modern çağın ortaya... more

Günümüzde insan faktörünün örgütsel bağlamdaki rolünün artmasıyla birlikte, çalışan ile örgüt arasındaki uyumun bir
göstergesi olan örgütsel bağlılık kavramının giderek önem kazandığı görülmektedir. Bununla birlikte, modern çağın ortaya çıkardığı sürekli değişim ve belirsizlik ortamı, çalışan ile örgüt arasındaki uyumlu ilişkiyi etkileyerek, tükenmişlik kavramının bu süreçteki rolünün dikkate alınmasını adeta zorunlu kılmaktadır. Bu doğrultuda çalışanların örgütsel bağlılık duygularıyla tükenmişlik duyguları arasındaki ilişkilerin ortaya çıkarılması ve irdelenmesi gerekmektedir.
Bu çalışmada Allen ve Meyer (1990) tarafından ortaya konan örgütsel bağlılık boyutları ile Maslach ve Jackson (1981) tarafından geliştirilen tükenmişlik boyutları arasındaki ilişkinin araştırılması amaçlanmıştır. Araştırmanın örneklemi 13 ayrı ilköğretim okulunda görevli ve yaş aralığı 22 ile 64 arasında değişen toplam 349 öğretmenden oluşmaktadır. Araştırmada örgütsel
bağlılık ve tükenmişlik boyutları arasındaki ilişkilerin incelenmesi için anket yöntemi kullanılmış olup, Allen ve Meyer Örgütsel Bağlılık Ölçeği ve Maslach Tükenmişlik Envanteri ile elde edilen veriler SPSS 15.0 ve LISREL 8.30 istatistik programları kullanılarak analiz edilmiştir. Araştırma sonunda elde edilen bulgular, örgütsel bağlılık boyutları ve tükenmişlik boyutları arasında çeşitli seviyelerde anlamlı ilişkilerin olduğunu göstermiştir. Özellikle duygusal bağlılığın, tükenmişlik boyutlarından duygusal tükenme, duyarsızlaşma ve kişisel başarı hissi azalmasını; devam bağlılığının ise, duygusal tükenme, duyarsızlaşma ve kişisel başarı hissi azalmasını yordadığı belirlenmiştir. Diğer taraftan, normatif bağlılığın, tükenmişlik boyutlarından sadece duygusal tükenme
boyutu üzerinde yordama becerisine sahip olduğu ortaya çıkmıştır. Tüm bu bulgular tükenmişlik boyutlarının açıklanmasında örgütsel bağlılık değişkeninin önemli etkileri olduğunu göstermiş ve çalışma sonucunda elde edilen tüm bu bulgular ilgili yazında yapılan çeşitli çalışmalardaki bulgular ışığında tartışılmıştır

Örgütler günümüz rekabet koşulları içerisinde rakiplerine karşı rekabet üstünlüğü sağlamada birtakım eylem ve niteliklere sahiptir. Örgütlerin sahip olduğu bu nitelikler yaptıkları işler, bulundukları sektör, bağlı bulunduğu coğrafya vb.... more

Örgütler günümüz rekabet koşulları içerisinde rakiplerine karşı rekabet
üstünlüğü sağlamada birtakım eylem ve niteliklere sahiptir. Örgütlerin
sahip olduğu bu nitelikler yaptıkları işler, bulundukları sektör, bağlı bulunduğu coğrafya vb. birtakım özelliklere göre farklılık göstermektedir. Her örgüt kendi içerisinde rekabet avantajı sağlayacak olan özelliklerini geliştirme, örgütü daha iyi konuma getirmek için birtakım çabalar içerisinde yer almaktadır. Sahip oldukları teknoloji, nitelikli insan kaynağı, ürünlerinin farklılığı, tüketici algılarındaki yeri gibi özellikler örgütün başarısında ve rekabet üstünlüğü sağlamada etkilidir. Bununla beraber örgütü geleceğe taşıyacak olan, rakiplerine karşı rekabet üstünlüğü sağlayacak olan en önemli gücü ise sahip olduğu liderdir. Lider, örgütü bir bütün halinde gelecek hedeflerine ulaştıran, mevcut bulunduğu durumdan daha ileri seviyelere çıkaran, insan kaynağını belirlenen amaçlara ulaştıran kişidir. Liderin ortaya koyduğu liderlik tarzı hem örgüt politikalarını hem de çalışanların motive olarak başarıyı elde etmelerinde önemli bir unsurdur. Liderlik örgütün sahip olduğu vizyon ve misyonun başarısında etkili olmakla beraber örgütü rakiplerinden ayıracak şekilde farklılık oluşturmasında etkilidir. Bu açıdan bakıldığında örgütler açısından liderin önemi gün geçtikçe artmaktadır. Lider sahip olduğu bilgi, beceri, tecrübe, yeterlilik ve yetkinlikleri ile birlikte örgütü, çalışanlarını, iç ve dış müşterilerini örgütün amaç ve hedefleri doğrultusunda etkilemede kilit rol oynamaktadır. Bunun önemini
kavrayan ve anlayan örgütler rakiplerine karşı rekabet üstünlüğü elde etmede başarı şansını arttırmaktadır. Liderin sahip olduğu özelliklerin başında örgütlerdeki insan kaynağını etkili ve verimli bir şekilde kullanarak onları gelecek hedefleri doğrultusunda motive etmektir. Motivasyonu sağlanmış bir çalışan yaptığı işe, örgüte, çalışma arkadaşlarına daha fazla önem ve katkı sağlamaktadır. Liderin
temel özelliği çalışanları motive edecek koşulları ve fırsatları ortaya
koyarak, onların bu motivasyonlarını sürekli olarak sağlamalarıdır. Motivasyon, örgütün belirlemiş olduğu amaç ve hedefleri gerçekleştirmede çalışanları bir bütün halinde hareket etmeye yönelten en önemli olgulardan biridir. Motivasyon, çalışanları yapmış oldukları işlerde daha fazla performans sergilemelerine neden olan bunun sonucunda verimliliğin, üretkenliğin ve etkinliğin artmasına katkı sağlamaktadır. Çalışanların yaptıkları işlerde istekli olmaları, işlerini benimsemeleri, gerekli çaba ve gayreti göstermelerini sağlayacak olan çalışanların motivasyon düzeyidir. Yüksek motivasyona sahip çalışanların olduğu örgütlerde iş kazalarının, işe karşı
devamsızlıkların azalmasına, yapılan işin kalitesinin artmasına, ortaya konulan ürünün hata oranının düşmesine, çalışan devir oranının daha düşük olmasına kadar örgütün başarısına katkı sağlayacak birçok etkene neden olabilir. Bunun için örgütsel başarıda liderlik ve onun sağlayacağı motivasyonun önemi göz ardı edilemez. Bu kapsamda çalışmanın temel amacı, “liderlik” ve “motivasyon” kavramlarını genel bakış açısıyla inceleyerek aralarındaki ilişkiyi belirli ölçüde irdelemektir.

This paper examines whistle-blowing at schools in Turkey. Firstly, wrongdoings observed by teachers at schools, and their preference for reporting these were analyzed. Then, differences between the teachers, who blew whistle and the... more

This paper examines whistle-blowing at schools in Turkey. Firstly, wrongdoings observed by teachers at schools, and their preference for reporting these were analyzed. Then, differences between the teachers, who blew whistle and the others who did not were examined according to the research variables. The study group involved 283 teachers. The author used a questionnaire to obtain the results. Results showed that 67 of the 283 teachers observed wrongdoings at schools, and 31 of them reported it while 36 did not. The most observed wrongdoings are wasting school resources, using official position for personal interest, and wasting school’s money. Whistle-blowing intention increases according to the seniority increase. The teachers prefer informal reporting. There is no difference between the groups in terms of job satisfaction. There is significant difference between the groups in terms of normative commitment. While there have been many studies examining whistle blowing with different factors in especially marketing, there has not been any intention for examining it in education. Thus, this paper aimed to contribute to the extant literature by choosing Turkey and education as context, as most studies have been conducted in the Western cultures, and in accounting or marketing service.